- 16 Mayıs 2020 Cumartesi 16:39

Irak Türkmen Cephesi lideri ve Kerkük Milletvekili Erşad Salihi’den; ‘Irak Türklüğünün geleceği’ konulu söyleşi

A
A
A
Irak Türkmen Cephesi lideri ve Kerkük Milletvekili Erşad Salihi’den; ‘Irak Türklüğünün geleceği’ konulu söyleşi

Eskişehir Türk Ocağı’nın ‘online’ yayınına canlı olarak Bağdat’tan katılan Irak Türkmen Cephesi lideri ve Kerkük Milletvekili Erşad Salihi; ‘Irak Türklüğünün geleceği’ için tarihi önemi değer bir konuşma yaptı.

Eskişehir Türk Ocağı’nın ‘online’ yayınına canlı olarak Bağdat’tan katılan Irak Türkmen Cephesi lideri ve Kerkük Milletvekili Erşad Salihi; ‘Irak Türklüğünün geleceği’ için tarihi önemi değer bir konuşma yaptı.


Salihi Osmanlı Cihan devletinin Irak bölgesinden çekilmesinden bugüne kadar Türkmenlerin çektiği ızdırapların, katliam ve mezalimin sebebinin, Türklük, Türkçülük yapmaları ve Milli Şuura dönük işlerde bulunmaları olduğunu anlatarak, "Mezhepsel bölünmelere taviz vererek dış devletlerin yardımlarıyla makamlar ve mevkiler kazanabilecekken buna fırsat vermedik. İlk defa mezhep ve parti ayrımlarını bir tarafa bırakarak 8 Türkmen milletvekili olarak Mustafa Kazımi ile hükümet kabinesi açıklandıktan sonra görüşme tertip ettik. ‘Neden kabinede Türkmen bir Bakana yer vermediniz’ sorusunu sorduk ve cevabı ise; ‘Kendisinin görüşünün, bakanlıklarda Türkmenlere de haklarının verilmesi olduğu, fakat diğer kabine üyelerinin, güçlerin kendi koltuklarından taviz vermemeleri sonucunda, Türkmenlerin bu haktan mahrum kaldılar’ cevabı oldu. Irak’ta yeni kurulmakta olan Mustafa Kazımi hükümetinde; 2003’ten bu tarafa olduğu gibi, yine Türkmenler yok sayıldı’’ dedi.


Irak Türkmen Cephesi lideri ve Kerkük Milletvekili Erşad Salihî, ‘’Devlet yönetecek olan Bakanlıklara mezhepsel olarak yaklaşan kesimler, kendi bakanlık koltuklarının sayıca eksilip, Türkmenlere gidecek olmasına rıza göstermediler ve bunu engellediler. Irak Türkleri 17 senedir Irak’ın bütünlüğüne hizmet etmişken, hükümet Türkmenleri görmezden gelmeye devam ettiği taktirde, bizleri istemediği anlamına gelir. Irak hükümeti ile ilişkilerimizi gözden geçireceğiz. Bağdat, biz Türkmenleri ayrıma tabi tutuyor. Şii Araplara 12 bakanlık, sünni Araplara 6 Bakanlık, Kürt’lere 3 bakanlığın, Hristiyan azınlıklara 1 Bakanlığın verildiği yerde; Irak’ın aslî unsuru olan biz Türklere, bir Bakanlığın dahi çeşitli ayak oyunlarıyla verilmemesini kabul etmemiz mümkün değildir. 2004’ten itibaren Telafer’in boşaltıldı. Orada yaşayan nüfusun Necef, Kerbela ve Türkiye’ye dağılmış vaziyettedir. Bu nüfusun tekrar toplanması için projeler geliştirdik. Bunları Bağdat’a ve Ankara’ya sunduk. (Covid-19) salgını sonrasında yeni adımlar atılabileceğinin müjdesini veriyorum. Telafer insanımız diğerlerinden farklıdır. Çalışkandır, üretkendir. İşi ve ticareti severler. Her yerde başarı kaydeden bir millettirler. Telafer’in yeniden inşası için en büyük yükün yine Telafer Türkmenlerine düşmektedir. Telaferlilerin memleketlerine döndükleri taktirde, Türkmen Cephesi olarak desteklerini esirgemeyeceklerinin taahhütünü veriyorum’’ dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Başkan Tahmazoğlu: "1 ayda beton fiyatları Türkiye standartlarına gerilemezse beton santralleri kuracağız" Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu, sosyal medya hesabından Gaziantep’teki çimento üreticilerine seslenerek, "Gaziantep’teki beton fiyatları 1 ay içerisinde Türkiye ortalaması fiyatlarına gelirse problem yok, gelmediği taktirde biz de Şahinbey Belediyesi olarak gerekiyorsa işbirliği içerisinde Gaziantep’e beton santrali kurup bunu halka daha ucuz fiyata veririz" dedi. Gaziantep İnşaat Müteahhitleri Derneği Başkanı Bora Keçeci, Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu ile görüşme gerçekleştirdi. Yapılan görüşmede Gaziantep’te beton ve çimentodaki ücret artışları ele alındı. “Beton ve çimento ile ilgili bir şeyler yapmak gerek” Gaziantep İnşaat Müteahhitleri Derneği Başkanı Bora Keçeci, "Gaziantep’te vatandaşların konut sahibi olması çok zorlaşıyor. 2+1 daireler 3 milyondan başlayıp 5 milyona kadar çıkıyor. Dar gelirli insanların da bunu alması çok zorlaştı. Bunun yegane sebebi maliyetler, maliyetlerin bir kısmını ise beton ve çimento oluşturuyor. Dolayısıyla yüksek fiyatlı beton ve çimento ile ilgili bir şeyler yapmak gerekiyor. Bu konuda da belediyelerin öncülüğü bizim için çok önemli” dedi. “1 ay içerisinde fiyatlar Türkiye standartlarına gerilemezse beton santralleri kuracağız” Beton fiyatlarının Türkiye standartlarına getirilmediği takdirde beton santralleri kuracaklarını söyleyen Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşım ile beton ve çimento üreticilerine çağrıda bulundu. Tahmazoğlu, "Şahinbey Belediyesi olarak 10 bine yakın konut inşa ettik. Sizin de ifade ettiğiniz gibi son zamanlarda fiyatlarda anormal artışlar oldu. Ben buradan da beton firmalarına bir çağrıda bulunmak istiyorum. Neden Gaziantep Çimento fabrikası burada olduğu halde Türkiye’nin en pahalı hazır betonunu kullanıyor. Gaziantep’in fiyatları 1 ay içerisinde Türkiye ortalaması fiyatlarına gelirse problem yok, gelmediği taktirde biz de Şahinbey Belediyesi olarak gerekiyorsa işbirliği içerisinde, Gaziantep’e beton santrali kurup bunu halka daha ucuz fiyata veririz. Herkesin konut sahibi olmasını istiyoruz” diye konuştu.
İzmir TED Aliağa Koleji öğretmenlerinden meslektaşlarına destek TED Aliağa Koleji’nde bir öğretmen, iddiaya göre yaşadığı hastalık sebebiyle rapor aldığı için işten çıkartıldı. Olayın ardından aynı kolejde görev yapan öğretmenler, meslektaşlarının işten çıkartılmasını okul önünde protesto etti. TED İzmir Aliağa Koleji’nde iddiaya göre bir grup öğretmen, çeşitli nedenlerden dolayı yaşadıkları stres sebebiyle doktora başvurdu. Olayın ardından bir günlük rapor alan öğretmenler arasından T.S., raporunun ’fenni olarak uygun olmadığı’ gerekçesiyle işten çıkartıldı. Alınan kararın ardından öğretmenler ve veliler, okul yönetimini protesto etmek amacıyla okul önünde basın açıklaması düzenledi. Öğretmenler adına açıklama yapan Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası Ege Bölge Temsilcisi Rabia Atbaş, “TED İzmir Aliağa Koleji’nde kurumun maaş politikasına karşı tepkisini dile getiren yaşadıkları stres, sıkıntı ve geçim kaygısı sonucunda farklı sebeplerden hasta olan 22 öğretmen arasında bulunan bir meslektaşımız, okul yönetimin tarafından işten çıkarıldı. Yönetim, bu haksız ve hukuksuz kararı, öğretmenimizin hastaneden aldığı raporun "fenni olarak uygun olmadığı" iddiasıyla gerekçelendirdi” ifadelerine yer verdi. “Öğretmenler mobbinglere ve baskıya maruz kalmıştır” Çalıştıkları kurumların patronlarının sadece kurumlarını ve karlarını düşünen sömürü uygulamalarına maruz kaldıklarının altını çizen Atbaş, "Bizler patronların insafına bırakılmış, asgari ücrete mahkum edilmiş, ailesinin ve kendisinin temel ihtiyaçlarını kısarak geçinmeye çalışan, insanlık dışı şartlarda çok sevdiğimiz mesleğimizi icra eden, özel öğretim kurumlarında görevini yapan öğretmenleriz. Ne yazık ki bunun en acı örneğini Türkiye’de eğitime önem verdiği sanılan TED Aliağa Koleji vermektedir. Bundan 1 buçuk sene önce yıllardır yaşadıkları sıkıntıları TED Vakıf Yönetimine bildiren ve çözüm bulunmasını isteyen öğretmenler çeşitli mobbinglere ve baskıya maruz kalmıştır” şeklinde konuştu. “Öğretmenlerin raporları incelenmek istendi” Hasta olan öğretmenlere gittikleri doktorlar tarafından 16 Nisan Salı günü için bir günlük rapor verildiğini aktaran Atbaş, "Fakat Vakıf Yönetim Kurulu Başkanı Deniz Komsuoğlu tarafından öğretmenlerin raporlarının incelenmesi istendiği için öğretmenler tekrar hastaneye gitmek zorunda bırakılmışlardır. Öğretmenlerin okula gelememesi üzerine veliler okul yönetimine baskı uygulamıştır. Vakıf yönetimi velilere çok çirkin davranışlarda bulunmuş ve mesaj atarak öğretmenlerin maaşlarına 2023-2024 eğitim öğretim yılında yüzde 113 zam yaptığını açıklamıştır. Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası olarak velilerin oranlarla kandırılmasına göz yummayarak ve TED adına utanarak öğretmen maaşlarının 18 bin 500 ile 20 bin aralığında olduğunu açıklamak zorunda bırakılmışızdır” cümlelerine yer verdi. “Asıl sebep öğretmenimizin sendikalı olmasıdır” Öğretmenlerin görevlerini aksatacak hiçbir durumda bulunmamalarına rağmen Vakıf Yönetim Kurulu ve idarecileri tarafından mobbinge maruz kalmaya devam ettiklerini vurgulayan Atbaş, şunları kaydetti: “25 Nisan Perşembe günü kurumda görev yapan bir öğretmenimiz işten çıkarılmıştır. Sebep olarak Hakem Hastanenin öğretmenin raporunun fenne uygun olmadığını belirlediği gerekçe gösterilmiştir fakat öğretmenimiz bayılma şikayeti üzerine doktora gitmiş ve önceden yaptırdığı kan testlerine dayanarak raporunda yazılan hastalığından şüphelendikleri belirtilmiştir. Öğretmenimizin dönem ortasında işten çıkarılmasının asıl sebebinin rapor olmadığının hepimiz farkındayız. Asıl sebep öğretmenimizin 1928 yılında Ata’mızın direktifleriyle kurulmuş Türk Eğitim Derneğine ve öğretmenliğe yakışır şekilde bu sömürü düzenine sendikasıyla birlikte karşı çıkmasıdır. Asıl sebep diğer 24 öğretmenin gözünü korkutmak için öğretmen arkadaşımızın işten çıkarılmasıdır. Asıl sebep öğretmenimizin sendikalı olmasıdır.” Öğretmenlerin zarar görmesine izin vermeyeceklerini söyleyen Atbaş, şunları kaydetti: “Bir an önce TED’i saltanat yönetimi haline getiren iki şahıs TED’den uzaklaştırılmalı ve TED öğretmenlerinin kaybettirilen değerlerinin, meslek onurlarının tekrar kazanılması için çalışmaların başlaması gerekmektedir. Bizler Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası olarak işten çıkarılan öğretmenimizin ve hakkı için direnen tüm öğretmenlerin yanında olduğumuzu, her türlü desteği sağlayacağımızı ve birlikte direnerek zafere ulaşacağımızı buradan tüm kamuoyuna bildiriyoruz.”