TEKNOLOJİ - 11 Aralık 2025 Perşembe 09:59

Jeneratörde hibrit dönemi başladı

A
A
A

 Emsa Jeneratör, Vestel ve Sparcon iş birliğiyle kesintisiz güç ihtiyacına çevre dostu bir çözüm sunmak amacıyla üretilen hibrit jeneratörün lansmanını Eskişehir'de yaptı.

Lansman, Eskişehir Organize Sanayi Bölgesi'nde (EOSB) bulunan Emsa Jeneratör Fabrikası'nda gerçekleştirildi. Emsa Jeneratör Genel Müdürü Gökhan Güner, Emsa Jeneratör AR-GE Müdürü Eminali Saral ve firma yetkilileri, lansman öncesinde Eskişehir Sanayi Odası (ESO) Başkanı Celalettin Kesikbaş, Vestel İş Geliştirme Müdürü Alper Çetin, Sparcon Kurucu Ortağı Altuğ Dağ ve beraberindeki sektör temsilcilerine fabrikayı gezdirerek faaliyetleri hakkında bilgilendirmede bulundu. Ardından, hibrit jeneratör detaylıca tanıtıldı.

Jeneratörde hibrit dönemi başladı

Geleceğin sürdürülebilir enerji çözümü

Hibrit jeneratörün enerjiyi sadece üretmekle kalmayıp optimize ettiği, depoladığı ve çevreyi koruduğu belirtildi. Güneş enerjisinin temiz gücüyle birleşen lityum bataryaların uzun ömürlü kapasitesi, dizel operatörlerin sağlamlığı ve hepsinin hibrit invertör tarafından akıllıca yönetilmesi sonucunda akıllı, kesintisiz ve esnek bir enerji çözümü sunulduğu ifade edildi. Sistemin yüzde 90'a varan yakıt tasarrufu, sıfıra yakın emisyon ve kesintisiz enerji güvenliği sağladığı vurgulandı.

Jeneratörde hibrit dönemi başladı

"Emsa Jeneratör'ümüz ile gurur duyuyoruz"

Lansmana katılan ESO Başkanı Celalettin Kesikbaş, "Emsa, odamızın en değerli üyelerinden. Teknoloji üretiyorlar, ihracatları oldukça yoğun. Türkiye'nin önemli jeneratör üreticilerinden. Bu anlamda, Vestel ile yapmış oldukları teknolojik uygulamalar ve yenilikler ile güçlerine güç katmaya devam ediyorlar. Bugün görmüş olduğumuz hibrit sistem aslında bir ihtiyaçtan doğuyor. Emsa'nın böyle bir uygulamada öncülük etmesi ve Vestel gibi Türkiye'mizin milli gururu olan bir teknoloji şirketiyle de iş birliği içerisinde olması son derece kıymetli. Türk mühendislerine güvenmek, inanmak gerekiyor. Bizler her şeyi en iyi şekilde yapabilecek kabiliyetlere sahip insanlarız. Bu anlamda şirketlerimiz de böyle. Emsa Jeneratör'ümüz ile gurur duyuyoruz" dedi.

Jeneratörde hibrit dönemi başladı

"Yenilenebilir enerjiyle çalışan ürün geliştiriyoruz"

Emsa Jeneratör Genel Müdürü Gökhan Güner, "Emsa olarak biz, zaten 102 ülkeye ihracat yapan bir firmayız. Avrupa'yla da ilişkilerimiz kuvvetli. Sürdürülebilirlikle ilgili bazı çalışmalarımız var. Karbon ayak izi hesaplaması, su ayak izi hesaplaması ve sürdürülebilirlik raporlarımızı yayınladık. Bununla alakalı da elektrik, su ve araç yakıtları tüketimiyle alakalı 2026 yılında yüzde 25 civarında bir tasarrufa gitmeyi planlıyoruz. Biz karbon ayak izi tarafında fosil yakıtlarla çalışan dizel jeneratörler üretiyoruz. Bunun yanında yenilenebilir enerjiyle çalışan, yani hibrit sistemler, güneş enerjisi sistemleri ve batarya enerji depolama sistemleriyle ilgili de ürün geliştiriyoruz" şeklinde konuştu.

Jeneratörde hibrit dönemi başladı

"Üç büyük firmanın böyle bir ürün çıkarması bizi de heyecanlandırdı"

Emsa Jeneratör AR-GE Müdürü Eminali Saral, şunları söyledi:
"Üç büyük firmanın böyle bir proje altında buluşması ve ortaya bir ürün çıkarması bizi de çok heyecanlandırdı. İşin en güzel tarafı, böyle bir ürün ortaya çıktıktan sonra ticari olarak bize fayda sağlayacağını görmüş olduk. ESO başkanımızın katılımıyla beraber çok güzel bir etkileşim oldu. Bizim vizyonumuz, genel jeneratör sistemlerini akü sistemleri ve güneş panelleri ile entegre ederek daha çevreci yakıt tüketimi, daha düşük karbon ayak izi, sessiz ve kesintisiz bir güç sistemini müşterilerimize sunmak."

Jeneratörde hibrit dönemi başladı

"İki sistemi birlikte kullandığımızda kesintisiz hizmet alabiliyoruz"

Vestel İş Geliştirme Müdürü Alper Çetin, "Batarya ve jeneratör sistemleri uygulama amacıyla aslında birbirinden çok da farklı sistemler değil. Birbirlerini tamamlayan özellikleri var. Jeneratörler elektrik kesintilerinde uzun süreli bir enerji tedariği sağlayabiliyorlar. Batarya enerji depolama sistemleri ise, bataryalar içerisindeki enerjiyi belli bir süre ikame edebiliyorlar. Burada fark, bataryalar bu işi kesintisiz bir şekilde yaparken, jeneratörlerin bir süre kesintiye ihtiyaç duymaları. Dolayısıyla, bu iki sistemi birlikte kullandığımızda kesintisiz ve sürekli bir enerji hizmeti alabiliyoruz. Aynı zamanda, batarya sistemleriyle mikrogrid küçük şebekeli uygulamalarda güneş enerjisi ve diğer kaynakların da entegrasyonunu mümkün hale getirebiliyoruz" ifadelerini kullandı.

"Bu ürünün amacı, farklı sektörlere çözüm sunmak"

Sparcon Kurucu Ortağı Altuğ Dağ ise "Sparcon olarak biz, bunun mühendislik ve tasarım tarafında bulunuyoruz. Üretmiş olduğumuz Emsa hibrit ürünlerinin pazarlanması ve mühendislik tarafındaki hesaplamanın yapılması noktasında yer alıyoruz. Gelişen dünyada, dijitalleşen ve dönüşen enerji piyasasında kesintisiz enerji kaynaklarının sınırlı olması, bir de batarya teknolojilerinin ve jeneratörün birlikte çalışma noktasındaki mühendislik kavramlarının henüz başarılı noktaya gelmemesi nedeniyle biz hibrit jeneratörü geliştirme fırsatı bulduk. Bu ürünün amacı, kesintisiz güç kaynağı isteyen data sunucuları, jeneratör isteyen hastaneler veya farklı sektörlere çözüm sunmak" diye belirtti.

Emir Erten - Bahadır Turgut

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Edirne Edirne’de masaj salonlarına fuhuş operasyonu: 15 gözaltı Edirne’de 5 masaj salonuna yapılan eş zamanlı fuhuş operasyonunda 15 şüpheli gözaltına alınırken, işletmelerde gizli bölmeler ve zil sistemi tespit edildi. Edirne Asayiş Şube Müdürlüğü ve İstihbarat Şube Müdürlüğü ekipleri, kent merkezinde faaliyet gösteren bazı masaj salonlarında işletme konusu dışında faaliyet yürütüldüğünü belirledi. Yapılan çalışmalarda, müşterilere fuhuş amaçlı teklifler yapıldığı, işletmelerin fuhuş için yer temin ettiği ve aracılık yoluyla haksız kazanç elde ettiği tespit edildi. Yaklaşık 3 ay süren teknik ve fiziki takibin ardından, 12 Aralık 2025’te 5 masaj salonuna eş zamanlı operasyon düzenlendi. Operasyonda 15 şüpheli gözaltına alındı. Gözaltına alınan şüphelilerden birinin, birden fazla kişiyle birlikte yağma suçundan 11 yıl 1 ay 10 gün kesinleşmiş hapis cezasının bulunduğu, ayrıca silahla yağma ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından arandığı belirlendi. Salonlarda çalışan 23 kadın mağdur sıfatıyla, fuhuş yaptığı tespit edilen ya da teklif yapılan 19 kişi ise bilgi alma sıfatıyla ifade verdi. Fuhuş yaptığı değerlendirilen diğer erkek şahısların ifadelerine de süreç içinde başvurulacağı bildirildi. İşletmelerde yapılan aramalarda dijital materyaller, cinsel içerikli ürünler ve randevu defteri olarak kullanıldığı değerlendirilen evraklara el konuldu. Ayrıca bazı salonlarda gizli bölmeler bulunduğu ve denetimlere karşı zil sistemi kurulduğu tespit edildi. Olayla ilgili adli tahkikat sürüyor.
İstanbul Avrupa’dan kritik karar: O ürünlere gümrük vergisi geldi Avrupa Birliği (AB), dış ülkelerden gelen 150 euro altı tüm küçük paketlere 1 Temmuz 2026’dan itibaren 3 euro gümrük vergisi getirme kararı aldı. AB, dış ülkelerden gelen 150 euro altı tüm küçük paketlere 2026 yılı itibarıyla 3 euro gümrük vergisi getirme kararı aldı. AB Komisyonu verilerine göre, 2024 yılında 150 euro altındaki 2 milyar paketin yüzde 91’i Çin’den geldi. Uzmanlara göre karar, Çin’in düşük maliyetli e-ticaret modeline ciddi bir darbe etkisi oluşturacak. Yeni düzenlemeyi değerlendiren Asset Worldwide Express Genel Müdürü Onur Tekin, verginin Türkiye’yi doğrudan öne çıkaran bir fırsat penceresi araladığını söyledi. "Çin’in iş modelini vuruyor" 3 euroluk sabit verginin Çin’deki 1 ile 5 euro arasındaki fiyata dayalı iş modelini zora sokacağını belirten Tekin, "Bu karar Çin’i yavaşlatırken Türkiye’ye adeta torpil gibi bir avantaj sağladı. Türkiye hız ve tedarik avantajıyla öne çıkacak" ifadelerini kullandı. Tekin, AB’nin yeni vergi adımının Türkiye’yi üç stratejik alanda güçlendirdiğine dikkat çekti. Çin’den AB’ye sevkiyatın 7-20 gün sürdüğünü, Türkiye’den ise kara yoluyla 2-4 gün, hava yoluyla ise 24-48 saatte teslimat yapılabildiğini hatırlatan Tekin, "Avrupalı tüketici artık ucuz ama geç gelen ürünü istemiyor. Hız, fiyat kadar kritik hale geldi" diye konuştu. Algı farkının da Türkiye lehine döndüğünü vurgulayan Tekin, "AB tüketicisinin gözünde Çin menşeli ürünler kalite ve güvenlik şüphesi oluştururken, Türkiye menşeli ürünler ’yakın tedarikçi’ ve daha güvenilir kaynak olarak görülüyor. AB’nin bu kararı sadece ekonomik değil, stratejik. Tedariki uzak Asya’dan değil, yakın ülkelerden toplamak istiyorlar. Türkiye bu denklemde doğal aday" değerlendirmesinde bulundu. "Ucuza oynayan kaybeder, hıza oynayan kazanır" Türk firmalarına kritik uyarılarda bulunan Onur Tekin, şirketlerin ucuzluk yarışına değil, hız yarışına girmesi gerektiğinin altını çizdi. Tekin, "Ucuza oynayan şirket kaybeder. Kazanan; hızlı, şeffaf, AB’ye yakın çalışan firmalar olacak" dedi. Tekin, Türk şirketlerine yakın-depo yatırımı, IOSS ve ETGB süreçlerinin otomasyonu ve lojistik veri analizinin dijitalleştirilmesi gibi somut adımlar atmaları yönünde tavsiyede bulundu. Tekin sözlerini, "Avrupa, bu kararla Türkiye’ye net bir avantaj sundu. Şirketler doğru adımları atarsa önümüzdeki iki yıl altın dönem olabilir" diyerek tamamladı.
Ankara Gençlik ve Spor Bakanı Bak: "149 hakeme 8-12 ay arasında hak mahrumiyeti cezası verildi" Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, "Futbol Federasyonu ile yapılan bir soruşturma var. Yaklaşık 1.5 yıl önce Adalet Bakanı, İçişleri Bakanı ile başlattığımız çalışma. 149 hakeme 8-12 ay arasında hak mahrumiyeti cezası verildi" dedi. Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak ve Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, 2026 Merkezi Yönetim Bütçe ve 2024 Kesin Hesap Kanun Teklifi görüşmelerine katıldı ve milletvekillerinin sorularını cevapladı. Bakan Bak, bahis operasyonlarına ilişkin soruya, "Futbol Federasyonu ile yapılan bir soruşturma var. Yaklaşık 1.5 yıl önce Adalet Bakanı, İçişleri Bakanı ile başlattığımız çalışma. 149 hakeme 8-12 ay arasında hak mahrumiyeti cezası verildi. Yaklaşık 5 bin bilgi tarandı. Teknik direktörler, kulüp yöneticileri var. Süper Lig’den 27, 1. Ligden 77, 2. Ligden 282, 3. Ligden 629, amatörden 9 futbolcu var. Bunlar verilen idari cezalarıdır. Savcılık soruşturması devam ediyor" dedi. Bolu Kartalkaya yangına ilişkin soruya cevap veren Kültür ve Turizm Bakanı Ersoy, "Benim de iki evladım var. Evlatlarını, ailelerini kaybedenler oldu. Çok acı verici, üzüntü verici bir acı. Olaydan sonra Bakanlığımız 16 Nisan ve 17 Haziran’da iki tane teftiş yaptı. 18 Temmuz’da üç bürokratımızla ilgili izni verdik. Danıştay 25 Eylül’de kapsamını genişletti" ifadelerini kullandı.