Savaşın mağdur kadınları: Kadınlar Günü'nü savaştan kaçarak geçirdiler

Ukrayna’dan Türkiye’ye adım atan kadınlar 8 Mart Dünya Kadınlar Günü`nde yaşadıkları zorlukları ve özel günleri için dileklerini İHA’ya anlattı.

Rusya’nın savaş açtığı Ukrayna’da yaşayan binlerce savaş mağduru kadın, geride bırakmak zorunda oldukları eşleri olmadan zorlu hayata başlıyor.

Mehmet Basmacı

HABERİN VİDEOSU İÇİN TIKLAYINIZ

Eşleri savaşın ortasında kalan ve çocuklarıyla başka ülkelere tahliye edilen savaşın kadınlarının gözyaşları savaşın korkunç yüzünü gözler önüne seriyor.

Yaşadıkları şehirlere bombalar yağarken ölen insanların görüntüleriyle karşılaşan, sığınakların köşe uçlarında uyuyan ama dakikalar sonra bomba sesleriyle uyanmak zorunda kalan, çocuklarını sakinleştirmek için çaba gösteren anneler vatanını ve eşlerini bırakıp çocukları için zorlu ve yeni bir hayata başlıyor.

Edirne`de bulunan Kapıkule, Hamzabeyli ve Kırklareli’nde bulunan Dereköy Sınır Kapılarından, Türkiye`ye tahliye edilen aileler buruk sevinç yaşıyor.

8 Mart Dünya Kadınlar Günü`nde gül yerine özgürlüklerini kazanmak istediklerini belirten Ukraynalı Svitlana Uçar, “Kadınlar sığınaklarda bekliyor bazı kadınlar ise ellerine silah alıp kendilerini korumaya çalışıyorlar. Kadınlar bugün aç ve eşleri onların askerleri oldu. Kadınlar bugün Ukrayna’dan farklı ülkelere gitmek için 50 ila 20 saat yol gidiyor.

Kadınlar, bebekler ve çocuklar var. Hepsi bugün aç ondan dolayı bizim `8 Mart Dünya Kadınlar Günümüz` nasıl olacak belli değil ama bugün kadınlar bizler gül almak yerine özgürlüğümüzü geri kazanmak istiyoruz. Sakin bir hayatta huzur bulmak istiyoruz.

istiyoruz. Sakin bir hayatta huzur bulmak istiyoruz. Bütün dünya duysun ki kadınlar artık savaşın bitmesini, çocukların huzur bulmasını ve bombaların bitmesini istiyor. Kadınlar ve çocuklar ölüyor. Bu insanlar yaşamak istiyor” dedi.

İstanbul’dan yolla çıkarak 50 saatten sonra Ukrayna’da ailesine kavuştuğunu ifade eden Uçar, “Ben ailemi Ukrayna’dan getirdim. Annem 65 yaşında, gelinim kucağında bebek olan 3 aylık bebek yeğenim oluyor. Diğer ailem de hepsi burada Türkiye’ye getirdim. 3 aylık bebek yol boyunca durmadan ağladı. Böyle bir hayatı kadınlar hak etmiyor. Çünkü kadın ve çocuklar suçlu değil, kimse suçlu değil bu savaş bitmelidir” ifadelerini kullandı.

Kadınların günü olmadığını vurgulayan Zeynelova Haşimov ise savaş günü olduğunu belirterek tüm dünyadan yardım istedi.

Ukrayna’da kadınların öldüğünü ifade eden Aliyeva Günay da, “Ukrayna’da kadınlar, kadınlar gününü kutlamıyor. Herkes savaş içinde.

Canlarını kurtarmak için çalışıyorlar. Ukrayna’yı yıkıyorlar, ben nasıl yaşayacağım bilmiyorum. Bombalar atıyorlar kurtarın oradakileri, ölüyor herkes ölüyor çocuklar, kadınlar ölüyor” şeklinde konuştu.

Çocukların, kadınların çok zor durumda olduğunu söyleyen Mahiye Oruç, “Çocuklar, kadınlar orada çok zor durumda. Bütün kadınlara güzel bir dünya arzularım gözyaşı olmadan, savaş olmadan böyle bir feryat olmadan. Her bir anneye güzel bir hayat dilerim. 9 gün kadar bir tekstil fabrikasının sığınağında kaldık. 9 gün soğuk sığınakta korku içinde yaşadık” dedi.

Galina Herbujiyanga ise, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü`nde Ukraynalı kadınlar olarak ölmek istemediklerini ve bütün kadınlar olarak “savaşa hayır” dediklerini belirtti.