YEREL HABERLER - 27 Kasım 2015 Cuma 13:33

Sanko Üniversitesi Öğrencilerinin Başarısı

A
A
A
Sanko Üniversitesi Öğrencilerinin Başarısı

SANKO Üniversitesi öğrencilerinin iki araştırması, uluslararası katılımlı iki kongrede bildiri olarak sunuldu.
Tıp Fakültesi Farmakoloji Anabilim Dalı Başkanı Yrd. Doç. Dr. Necla Benlier’in yürütücülüğü ve eğiticiliğinde, Tıp Fakültesi öğrencileri Elif Sezal, Dilahan Sankır, A. Kübra Pamukçi, Berfin Songurtekin, Büşra Deniz, Berkan Ülgey, İdil Caf, Sinan Gürkan, Burak Şahin ve M. Enes Göger tarafından gerçekleştirilen araştırmanın bildirisi, Elif Sezal tarafından ’Uluslararası Katılımlı Türk Kardiyoloji Kongresi’nde sunuma hak kazanarak, Antalya’da yapılan kongrede başarı ile sunuldu. Bu sunum, Türkiye’de ilk kez bir kardiyoloji kongresinde, tıp fakültesi birinci sınıf öğrencileri tarafından yapılan bilimsel sunum oldu. Ayrıca, yine Tıp Fakültesi birinci sınıf öğrencileri Ahmet Muhammed Harmakaya, Yüksel Furkan Kömürcüoğlu, Nil Çelikkalkan, Burak Özğan, Ramazan Sevim, Yusuf Ökkeş Bağrıyanık, Ece Mahsereci, Eyüb Dündar, Halil Baysöz ve Çağlar Mehmet Başaran’ın gerçekleştirdiği ve yürütücülüğünü Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ayşen Bayram’ın üstlendiği “Sağlıklı Toplumda Bulaşıcı Hastalıklar” adlı araştırma, İstanbul’da 3500 civarında uluslararası katılımcı ile düzenlenen dünyanın en büyük Aile Hekimleri Kongresi’nde öğrenci bildirisi kategorisinde Ahmet Muhammed Harmakaya tarafından “Carriage of Group A Beta-Haemolytic Streptococci Among Preschool Children” başlığı altında sunuldu ve kongre kitabına basıldı. Öğrencilerin araştırma projeleri derslerinin eğitim ve koordinasyonundan sorumlu olan, SANKO Üniversitesi Rektör Danışmanı ve USA’ da University of Pittsburgh Kardiyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Özlem Soran, “Ülkemizde tıp eğitiminin en önemli açığı araştırmacı kimliğinden uzak gençler yetiştirmek. Amacımız sadece iyi hasta tedavi eden hekimler değil, o tedavileri bulup geliştiren hekimler de yetiştirmek olmalı” dedi.
SANKO Üniversitesi’nde başlatılan ve başarı ile devam eden proje-araştırma derslerinin amacının bu tarz kimliklerde öğrenciler yetiştirebilmek olduğunu belirten Prof. Dr. Soran, “Tüm eğitim sistemimizde hedefimiz ‘en iyi cep telefonunu kullanan değil, en iyi telefonu yapmayı amaçlayan gençler’ yetiştirebilmek olmalı. Böyle gençler yetiştirebilmek içinse eğitimcilere çok iş düşmekte; klinik araştırmalarda uluslararası başarı elde etmiş hekimlerin eğitime mutlaka vakit ayırması gerekmekte ki, öğrencilerimiz kendilerine doğru rol modeller seçebilsin. Bu programın başlamasını sağlayan ve destekleyen SANKO Üniversitesi yönetimine teşekkür ediyoruz” dedi. SANKO Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Sınav ise projelerde görev yapan öğretim üyeleri ve öğrencileri kabul ederek, başarı belgelerini sundu. Prof. Dr. Sınav, “Öncelikle hepinize çok teşekkür ederim. SANKO Üniversitesi’nde daha birinci sınıftan itibaren öğrencilerimizi bilimsel araştırma ile tanıştırmayı, araştırmacı kimliğine ilgilerini çekebilmeyi, sadece hizmet üreten değil aynı zamanda bilimin gelişmesine katkıda bulunabilecek gençler olarak yetiştirmeyi hedefliyoruz. Bu çalışmadaki gayretleriniz hepimizi mutlu ettiği gibi hedeflerimizi ne kadar doğru belirlediğimizi de gösterdi” diye konuştu. Bu çalışmaların öneminin zaman içinde daha iyi anlaşılacağına dikkati çeken Prof. Dr. Sınav, “Henüz birinci sınıfta gerçekleştirdiğiniz çalışmaların size neler kattığını görerek, daha büyük başarılara imza atacaksınız. Sizin büyük gayretleriniz, sizlere rehberlik eden hocalarınızın bu işin ehli olmaları sayesinde bugün bu noktayız. Başarılarınızın artarak devam etmesini diliyor ve hepinize tekrar teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.
SANKO Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Abdulkadir Konukoğlu da, Tıp Fakültesi öğrencileri Elif Sezal ve Ahmet Muhammed Harmankaya’yı projelerini kongrelerde grupları adına başarıyla sundukları için tebrik ederek birer tam altın ile ödüllendirdi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Şahinbey, Antep Savunması’nın kahramanlarını mezarları başında andı Şahinbey Belediyesi, 25 Aralık Gaziantep’in düşman işgalinden kurtuluşundaki destansı mücadelenin kahramanlarını mezarları başında andı. Gaziantep’in düşman işgalinden kurtuluşunun 104. yıl dönümü çerçevesinde, Kırkayak Parkı’nda bulunan anıtta, Kilis yolu üzerinde bulunan Şehit Şahinbey’in mezarında ve Şıh Cami bahçesinde bulunan Şehit Karayılan’ın mezarının başında anma törenleri düzenledi. Şahinbey Belediyesi, Gaziantep’in Kurtuluşunun 104. yıl dönümü nedeniyle düzenlediği program Kırkayak Parkı’nda başladı. Parkın içerisindeki anıta protokol üyeleri tarafından çelenk konuldu. Düzenlenen törende, Şahinbey Kaymakamı Mehmet Emin Taşçı ve Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu anıta çelenk bıraktı. Şehit Şahinbey anıldı Kırkayak Parkı’nda düzenlenen törenden sonra anma programı Kilis yolu üzerinde bulunan Şahinbey’in anıt mezarında devam etti. Antep Savunması’nda şehit düşen Şahin Bey mezarı başında anılırken, Şahinbey Kaymakamı Mehmet Emin Taşçı ve Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu Şahin Bey’in anıt mezarına çiçek koydu. Törende ayrıca Şahinbey Belediyesi tarafından düzenlenen etkinliklerde dereceye giren öğrenciler şiir okudu. Karayılan mezarı başında anıldı Şahinbey Anıtı’nda düzenlenen törenin ardından Gaziantep’in Kurtuluş mücadelesinde kahramanlık destanı yazan Karayılan lakaplı Molla Mehmet’in Şıh Cami içerisinde bulunan mezarı ziyaret edilerek dualar okundu. "Eşi benzeri görülmemiş bir mücadele" Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu, Antep Savunması’nda şehit düşenleri minnetle andıklarını ifade ederek, "Şanlı Gaziantep’imizin milli mücadeledeki kararlılığının ve kahramanlığının 104. yıl dönümünü kutlamanın gururunu yaşıyoruz. Gaziantep savunması İstiklal Harbimizin ilham kaynağı aynı zamanda milli mücadele tarihimizin çok önemli bir parçasıdır. Mukaddes vatan toprakları için ne canlar verdik, dünya şahit, yıkılmadık. Yokluk içinde yürütülen bu savaşın izlerinde, hatıralarını taşıyan her karede, değerli büyüklerimizden dinlenen her hikâyede bu vatanın bekası için bağımsızlık mücadelesi vardır. Bugün her köşesinde şehadet hatırası barındıran Gazi Şehrimiz; ‘Vurun Antepliler Namus Günüdür’ diyerek şahadete uğurladığımız 6 bin 317 yiğidimizin mücadelesiyle düşmandan kurtuldu. 6 bin 317 Şehit verdiğimiz mücadelemizde, Fransız Kuvvetleri Birliği’nin çok sayıda ağır silah ve askerden oluşan ordusuna karşı, Şahinbey ve arkadaşlarından oluşan Kuvay-i Milliye gönüllüleri büyük bir kahramanlık örneği göstermiştir. Antep savunması için, Fransız General Guro ‘Beyler siz hayal görüyorsunuz! Türklerin işini Yunanlılar mı bitirecek? Biz koca Fransız devleti, bir Antep sancağı ile başa çıkamadık’ demişti. Çünkü ‘Ölürsem Şehit, kalırsam Gazi olurum’ diyerek direniş gösteren bir Gaziantep halkı vardı. Binlerce isimsiz kahramanı Şehit vererek kazanılan bu memleket bize atalarımızın yadigârları ve milli mücadelemizin mirasıdır. Çehresinde şehit nuru, bedeninde misk kokusu taşıyanlar ile kalbinde şiddet ittifakı yaşatanların mücadelesinde; kazanan elbette ki Gazilik Madalyasını gururla taşıyan Antep halkıdır. Kazanan elbette ki Gazi Mustafa Kemal’in ‘Ben Gazianteplilerin gözlerinden nasıl öpmem ki, onlar yalnız Antep’i değil tüm Türkiye’yi de kurtardılar’ diyerek iftihar ettiği kahraman Mehmetçiktir. Kazanan elbette ki Aziz Türk Milletidir" dedi.
İzmir JÖH ve JÖAK birliklerinden hedeflere tam isabet Jandarma Genel Komutanlığı tarafından bu yıl ilk kez düzenlenen "Savaşçı Yarışması", Foça Jandarma Komando Eğitim Komutanlığı’nda icra edilen ve adrenalin dozunun en üst seviyeye ulaştığı "Sıcak Temas" parkuru ile devam etti. Jandarma Komando Özel Harekât (JÖH) ve Jandarma Komando Özel Asayiş Komutanlığı (JÖAK) personeli, muharebe ortamını aratmayan şartlarda taktik becerilerini ve fiziksel güçlerini sergiledi. Güç engelleri ve kondisyon sınavı Günün ilk ışıklarıyla başlayan "Sıcak Temas" parkurunda yarışmacı unsurlar, kolektif hareket kabiliyetlerini test eden zorlu engellerle karşılaştı. Faaliyet, Tarzan Merdiveni ve halattan inişle başlayan yüksek yoğunluklu güç parkuruyla start aldı. Komandolar sırasıyla üstten geçiş, denge, sürünme ve karın ezme engellerini yüksek disiplin ve süratle aşarak 500 metrelik koşu etabına geçti. Fiziksel sınırların zorlandığı bu aşamada, timlerin kondisyon ve çevikliği en üst düzeyde gözlemlendi. Hassas atış ve muharebe manevraları Koşu etabının tamamlanmasıyla birlikte, yarışmanın en kritik aşaması olan atış etabına geçildi. Muharebe senaryosuna uygun olarak icra edilen bu bölümde ’Keskin Nişancı Atışı’ yapıldı. Unsurdan ayrılan tim nişancısının mevzi almasıyla atış süreci başladı. Keskin nişancının hedefi imha etmesi, harekatın devamı için işaret fişeği niteliği taşıdı. ’Piyade Tüfeği ve Dinamik Mevziler’ bölümünde; nişancı atışının ardından ikiye ayrılan unsurlar, iki farklı mevzi kullanarak farklı mesafelerdeki hedeflere piyade tüfeği ile baskı ateşi ve imha atışları icra etti. ’El Bombası ve Manevra’ bölümün ise, hedef hattına ilerleyen kahraman komandolar, el bombası atışı sonrası dinamik manevralarla mevzi değiştirerek operasyonel esnekliklerini sergiledi. Farklı mesafelerdeki hedeflere yönelik gerçekleştirilen ikinci safha piyade tüfeği atışlarıyla parkur operasyonu tamamlandı. Beyaz flama ile gelen değerlendirme Atış etaplarını başarıyla tamamlayan unsurlar, beyaz flama ile parkuru bitirdiklerine dair işareti vererek faaliyetlerini noktaladı. Uzman gözlemciler tarafından yakından takip edilen yarışmada, timlerin parkuru tamamlama süreleri ile atış hattındaki vuruş hassasiyetleri, puanlamanın temel kriterlerini oluşturdu. Jandarma Genel Komutanlığı personeli, sergiledikleri bu üstün performansla sadece fiziksel güçlerini değil, aynı zamanda baskı altında doğru karar verme ve taktiksel manevra yeteneklerini de bir kez daha kanıtlamış oldu. Yarışma, faaliyet takvimine uygun olarak gerçekleştirilecek 3’üncü parkur etaplarıyla devam edecek.