SAĞLIK - 25 Mart 2017 Cumartesi 16:33

Sanko Üniversitesinden halka açık konferans

A
A
A
Sanko Üniversitesinden halka açık konferans

Almanya Tron Enstitüsü’nde görevli Mustafa Diken, kanser hastalığının farklı türleriyle artan bir sıklıkla ortaya çıktığını ve sağlık için ciddi bir tehdit oluşturduğunu söyledi.

Almanya Tron Enstitüsü’nde görevli Mustafa Diken, kanser hastalığının farklı türleriyle artan bir sıklıkla ortaya çıktığını ve sağlık için ciddi bir tehdit oluşturduğunu söyledi.


Sanko Üniversitesi, yurt dışında akademik çalışmalarını sürdüren Türk bilim insanlarını her ay konuk ederek düzenlediği halka açık konferanslarıyla sosyal sorumluluk projelerinde etkin bir rol oynaya devam ediyor.Sanko Üniversitesinin bu ayki konuğu olan Almanya Tron Enstitüsü İmmünoterapi Geliştirme Merkezi Eş Başkanı Dr. Mustafa Diken "Kanser Tedavisine Yeni Bir Bakış; Kanser İmmünoterapisi" konusunu anlattı.


Özel Sani Konukoğlu Hastanesi Toplantı Salonunda gerçekleştirilen konferansta, Dr. Diken, kanser hücrelerinin kontrolsüz bir şekilde büyüyerek, vücudun yaşamsal işlevlerini etkilediklerini ve organizmayı zayıf düşürdüklerini söyledi.


Dr. Diken, "Kanser tedavisinde uzun yıllardır kabul gören ameliyat, ışın tedavisi ve kemoterapinin yanına son yıllarda immünoterapi yöntemi de eklenmiştir. Bu yöntemin amacı vücudu çeşitli hastalıklara karşı koruyan bağışıklık sistemini, kansere karşı kullanarak kanser hücrelerinin etkisiz hale getirilmesidir. Kanser hücreleri vücuda ait olduklarından bağışıklık sisteminin kontrolünden kaçarlar ve bağışıklık sistemi tarafından tanınmamak için çeşitli mekanizmalar geliştirirler" dedi. Dr. Diken, kanser immünoterapisi sayesinde bağışıklık sisteminin kansere karşı eğitilerek, kanserin vücuda ait olmayan bir hastalık olarak algılanmasının sağlandığını belirtti.


Kanser aşılarına da değinen Dr. diken, "T hücre tedavisi, antikorlar ve virüs bazlı tedaviler, kanser immünoterapisine örnek olarak gösterilebilir. Özellikle kanser aşıları ve T hücre tedavileri hastaya özgü olduklarından daha özel bir şekilde uygulanan yeni teknolojiler olarak öne çıkmaktadırlar" bilgisini paylaştı.


Son yıllarda yapılan çalışmalarda kanser immünoterapisinin hem tek başına, hem de diğer tedavilerle beraber uygulandığında hastalarda başarılı sonuçlar alındığı müjdesini veren Dr. Diken, bazı hastalarda kanserin tamamen tedavi edilirken bazılarında ise hayat kalitesi ve süresinin ciddi derecede arttığına da değindi.


İmmünoterapinin kemoterapi ve ışın tedavisi gibi yaygın diğer tedavi çeşitlerine oranla çok daha az yan etki göstermesinin hastalar için büyük avantaj sağladığına da dikkat çeken Dr. Diken, "Kanser immünoterapisi üzerine yapılan araştırmalar hem klinik öncesi, hem de klinik aşamada devam etmekte olup kanser tedavisine yeni bir bakış açısı getiren bu yöntem gelecek için umut vadetmektedir" dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kastamonu Komandolar ormanları yangınlardan korumak için atıkları topladı Kastamonu İl Jandarma Komutanlığı bünyesinde görevli komando birlikleri, kamu kurum ve kuruluşları ile sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte ormanlık alanda çöp topladı. Programda konuşan Kastamonu Valisi Meftun Dallı, ormanların yüzde 99’unun insan kaynaklı çıkan yangınlarda yandığını söyledi. Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından ormanları korumak ve yangınlara karşı alınacak önlemler konusunda farkındalık oluşturmak için Türkiye genelinde ‘Orman Benim’ kampanyası başlatıldı. Kampanya çerçevesinde Kastamonu’da Doğu Çevre Yolu üzerindeki ormanlık alanda çöp toplama etkinliği gerçekleştirildi. Etkinlikte Vali Meftun Dallı, öğrencilerle birlikte çöp topladı. Kastamonu İl Jandarma Komutanlığına bağlı komando birlikleri ile kamu kurum ve kuruluşları, mahalle sakinleri ile sivil toplum kuruluşlarının da yer aldığı etkinlikte ormanın içi ve bitişiğindeki yol kenarlarında bulunan çöpler ve yangına sebep olabilecek materyaller temizlendi. Yangın çıktığında büyümesini önlemek adına ormandaki ağaçların dalları da budandı. “Her yıl ortalama 2 bin 600 orman yangını meydana geliyor” Programda konuşan Vali Meftun Dallı, “Orman yangınlarında son yıllarda çok ciddi bir artış yaşanıyor. Orman Bölge Müdürümüz Fahri Sönmezoğlu Bey’in bana verdiği bilgi, her yıl 2 bin 600 civarında orman yangını meydana geliyor. Bu yangınların yüzde 87’si insan kaynaklı, geri kalan yüzde 13’ü de doğal nedenlerden kaynaklanıyor. Yanan tüm ormanların yüzde 99’u insan kaynaklı yangınlardan çıkan yangınlarda yanıyor, sadece yüzde 1’i doğal nedenlerden kaynaklanıyor. Dolayısıyla her birimizin göstereceği küçük küçük hassasiyetler duyarlılıklar çok büyük zararlardan ormanlarımızı korumamızı sağlayabilir. Onun için bu farkındalığı bu şuuru oluşturabilmek için böyle bir faaliyeti yıl boyunca Orman Bölge Müdürlüğümüz yürütecek” dedi. “Orman içi yollarımızda hareket halindeyken sigarasını camdan atmaları sonucu kuru otların yanmasıyla ormanda yangın çıkıyor” Yakılan anızların tehlikesine dikkat çeken Vali Dallı, “Çiftçilerimiz hasat sonunda anız yakıyorlar. Köy içinde, tarım arazilerinde temizlik yapacaklar çalı çırpı ne varsa ortaya toplayıp yakıyorlar. Herhangi bir tedbir almadan yapılıyor, sonra kontrolden çıkıyor. İlimizde yüz ölçümümüzün yüzde 70’ten fazlası ormanlarla kaplı. Hemen yakında bir bitki örtüsü orman varsa oraya sirayet ediyor. Benzer şekilde yollardan geçerken orman içi yollarımızdan hareket halindeyken sigarasını camdan atıyorlar. Yol kenarındaki kuru otların üzerine düşüyor, oradan ormana sirayet ediyor. Benzer şekilde demiryollarımızın kenarlarında kuru otlar var. Raylardan çıkan küçücük bir kıvılcım çok büyük felaketlere sebep olabiliyor. Bunun gibi bir sürü insan kaynaklı çıkan yangınlarla mücadele etmek zorunda kalıyoruz. İklim değişikliği etkisiyle sıcaklıkların artması sonucu doğada meydana gelen bir takım değişikliklerden dolayı bu yangınlar daha önceki dönemlere göre çok daha hızlı yayılıyor. Bunlarla mücadele etmek de her geçen yıl daha da zorlaşır hale geliyor” diye konuştu. Konuşmanın ardından ormanlık alanda yangına sebep olabilecek atıklar tek tek temizlenerek poşetlere konuldu.
Hakkari Hakkari’de yeni müfredat taslağı değerlendirildi Hakkari İl Millî Eğitim Müdürü Nurettin Yılmaz başkanlığında, "Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli" kapsamında hazırlanan yeni müfredat taslağının değerlendirildiği bir toplantı gerçekleştirildi. Halk Eğitimi Merkezi Müdürlüğünün konferans salonunda düzenlenen toplantıda konuşan Müdür Yılmaz, Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli’nin sadece son bir yılın değil, on yıllık uzun soluklu bir çalışmanın ürünü olduğunu söyledi. Yeni müfredatın gelecek eğitim-öğretim yılından itibaren okul öncesi, ilkokul birinci sınıf, ortaokul beşinci sınıf ve lise dokuzuncu sınıflarda kademeli şekilde uygulanmaya başlanacağını ifade eden Müdür Yılmaz, “Milli Eğitim Bakanımız Yusuf Tekin’in liderliğindeki müfredat hazırlık sürecinde, çok uzun görüş alışverişleri ve kamuoyundaki yansımalar üzerinden analizler yapıldı, toplantılar düzenlendi. Bütün bu birikim, geçen yıl yaz aylarında bir veri olarak alındı ve bu veriler sistematik hâle getirildi. Modelin beceriler çerçevesi oluşturulurken; akademisyen, öğretmen ve diğer eğitim paydaşlarının katılımıyla yirmi çalıştay düzenlendi. Sonrasında her bir ders için oluşturulan ekipler, yüzlerce toplantı yaparak müfredatın hazırlıklarını tamamladı. Müfredat değişikliği ile ilgili hususlar, il genelinde, hızlı bir şekilde bilgilendirmeler yapılarak yayılmalı, bu yüzden burada sunacağımız bilgileri aynı önemle alıp, okullarımızda yapacağınız toplantılarda öğretmenlerimizle paylaşmanızı istiyoruz” dedi. Toplantıda, ayrıca Liselere Geçiş Sistemi (LGS) kapsamındaki merkezî sınav ile Yükseköğretim Kurumları Sınavı’na (YKS) ilişkin alınan ve alınması gereken tedbirler üzerinde de duruldu. Toplantıya Yüksekova, Şemdinli, Çukurca ve Derecik ilçe milli eğitim müdürleri de katıldı.
Bitlis Tatvan’da öğrencilere “hayvan sevgisi” aşılanıyor BİTLİS (İHA) – Bitlis’in Tatvan ilçesinde gönüllü veteriner hekimler, okul okul gezerek öğrencilere hayvan sevgisini aşılıyor. Tatvan ilçesinin Selahaddin Eyyübi Ortaokulunda öğrencilerle bir araya gelen Gönüllü Veteriner ve Teknikerler Derneği ve Tatvan Belediyesi Hayvan Kısırlaştırma ve Rehabilitasyon Merkezi veteriner hekimleri, hayvanlar hakkında bilgilendirmelerde bulundu. Hayvan sevgisini aşılamak amacıyla gönüllü veteriner hekimler tarafından yürütülen bu projede, ‘ağaç yaşken eğilir’ deyimiyle ilkokul ve ortaokul öğrencilerine eğitimler veriliyor. Mayıs ayının ilk günlerinden itibaren çalışmalara başladıklarını söyleyen Gönüllü Veteriner ve Teknikerler Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Rehber Altıntaş, “İlk ve ortaokullarda hayvan sevgisinin çocuklar için önemini, bunun üzerindeki kıymeti konusunda eğitim vermekteyiz. Tatvan Belediyesiyle birlikte yaptığımız bu işbirliği devam edecektir. Genellikle 7-11 yaş aralığındaki ilkokul ve ortaokul öğrencilerine bu eğitimleri vermekteyiz. Çocukların kalbinin temizliği, güzelliği, içinde olan sevginin, içinde olan hayvan sevgisinin sokaklarda hayvanlarla birlikte özgürce oynamaları, özgürce yaşamaları için elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz” dedi. Toplumda köpekler hakkında büyük bir ön yargının olduğunu ve bu ön yargının yapılan eğitim sonrası kırıldığını söyleyen 7’nci sınıf öğrencisi Ayşe Akın da, “Bugün okuluma hayvanlar hakkında bilgi sahibi olan abiler geldi. Bizlere hayvanlar hakkında bilgiler verdi. Hayvanlara nasıl yanaşacağımız konusunda, hayvanların davranışları konusunda ve hayvanların yedikleri yiyecekler hakkında bilgi verildi” dedi.