GENEL - 21 Mart 2018 Çarşamba 18:08

SANKO Okullarında “Kariyer Günleri”

A
A
A
SANKO Okullarında “Kariyer Günleri”

Özel Sanko Okulları rehberlik bölümü tarafından düzenlenen Kariyer Günleri’ne katılan Sanko Okulları Danışma Kurulu Başkanı Jülide Konukoğlu, “Hayatımız boyunca mantıksal ve duygusal kararlar alırız ve bu kararlar bizi hep yorar” dedi.

Özel Sanko Okulları rehberlik bölümü tarafından düzenlenen Kariyer Günleri’ne katılan Sanko Okulları Danışma Kurulu Başkanı Jülide Konukoğlu, “Hayatımız boyunca mantıksal ve duygusal kararlar alırız ve bu kararlar bizi hep yorar” dedi.


Abdulkadir Konukoğlu Kültür ve Spor Merkezi’nde düzenlenen “Kariyer Günleri”ne, Sanko Okulları Danışma Kurulu Başkanı Jülide Konukoğlu, Sanko Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Güner Dağlı, Sanko Holding İnsan Kaynakları Koordinatörü Saltuk Ertop, Sanko Okulları Genel Müdürü Melike Toklucu, Hasan Kalyoncu Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Edibe Sözen, öğretmenler ve öğrenciler katıldı.


“Hayatımız boyunca mantıksal ve duygusal kararlar alırız ve bu kararlar bizi hep yorar” diyen Sanko Okulları Danışma Kurulu Başkanı Jülide Konukoğlu, “Almanya’da kişinin meslek seçiminde öğrencinin ve velinin söz hakkı olmadığını söyledi.


İsviçre’de ise devletin hangi iş gücüne ihtiyaç varsa o yönde yönlendirdiğini belirten Konukoğlu, “Amerika’da ise kişi neleri seviyorsa onu seçebiliyor. Bizde ise durum biraz daha karışık, insan kim olduğunu ne zaman belirleyebiliyor? Bazı kişiler bir işi çok daha kolay yaparken bazıları çok zor yapıyor. Kim olduğunuz konusunda ailelerinizden faydalanın. Arkadaşlarınızdan kim olduğunuzu öğrenin. Bizler 9. sınıfta staj yaptırıyoruz. Seçeceğiniz meslek sizin sosyal ve ekonomik olarak geleceğiniz olacak. Seçeceğiniz mesleği anne, babanız veya bir başka kişi belirlemesin” diye konuştu.


Bugün niçin buradayız ve başarıyı nasıl anladığımızı anlatacağını söyleyen Sanko Holding İnsan Kaynakları Koordinatörü Saltuk Ertop, “Kısaca ben kimim? İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi mezunuyum. Uzun yıllar avukat olarak çalıştım. Yurtdışında da çalıştım. Sonrasında ise insan kaynaklarında görev aldım. Son 3 yıldan bu yana da Sanko Holding İnsan Kaynakları Koordinatörü olarak görev yapıyorum” dedi.


Meslek seçimi önemli mi?


Meslek seçimlerinde birçok yanlışlar olduğunun vurgulayan Ertop, “Mesleğimizi hayatımızı kazanmak ve ailemizin geçimi için yaparız. Meslek seçerken iyi bir gelir ve sosyal statümüz öncelikli olmalı. Bir insan ömrü ortalama 80 yıl. 700,800 saat yaşıyor ve 233,600 saati uykuda geçiyor. 467,200 saati bilinçli yaşam. 367,920 saati 17 yaş sonrası bilinçli saatle geçiyor. 35,200 saatimiz okul ve derslerle geçiyor. 51,830 saatimiz anne ve babamızla geçiyor. 60,225 saatimiz ise o en değerli varlığımız olan çocuklarımızla geçiyor. 100,620 saat işyerinde çalışarak geçiyor. Hayatınızın 3’te 1’i seçtiğiniz meslekte geçireceksiniz” şeklinde konuştu.


Başarı nedir nasıl ölçülür?


“Bir amaca ve hedefe ulaşmak başarıdır” diyen Ertop, “Başarıya ulaşmanın temel hedefi amacınızın olmasıdır. Başarının objektif bir ölçüsü yoktur. Başarı ne kadar para kazandığınız değil. İş yerinde hangi konumda olduğunuzda değil. Başarı, hayatta iz bırakmanızdır” dedi.


“Zayıf Taraflarınız Güçlendirmek İçin Uğraşmayın Güçlü Tarafınızı Kullanın”


Etkin ve başarılı insanların hayatı tersine ve geriye doğru yaşayan insanlar olduğunun altını çizen Ertop, şunları söyledi:


“İşim gereği her meslek sahibi insanlarla sohbet ediyorum. En önemlisi insanın kendisini tanımasıdır. Anne, baba ve dost çevrenizden faydalanarak kendinizi tanıyabilirsiniz. Neye tutkuluyum diye sormalısınız ve yeteneklerinizin üzerine gitmelisiniz. Her insanın yetenekleri farklıdır. Zayıf taraflarınızı güçlendirmek için uğraşmayın, güçlü tarafınızı kullanın. Başkasının aklıyla yaşamak insanın kendisine yaptığı en büyük kötülüktür. Akıl danışın ama asla başkasının aklıyla iş yapmayın. Kısa yolları bulmaya çalışın. Ortalama olmayın, güçlü tarafınızın birincisi olun.”


1950’li yıllara kadar ortalama insan yaşamının 50 yıl olduğunu anlatan Sanko Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Güner Dağlı, “Günümüzde ise insan yaşamı 80 yıl. Şimdi 17-18 yaşlardasınız. Bu zamana kadar nelerin tercihini yapabildiniz? Ama bu yıl önünüzdeki 60 yılı belirleyeceksiniz. Bundan sonra çok farklı bilgilere sahip olacaksınız Zeka ve beceriniz hangi yönde ise o tercihleri yapmalısınız. Seveceğiniz mesleğe tercih yapın” dedi.


Lisedeki yaptığınız dostlukların hiçbir zaman unutulmayacağını ifade eden Rektör Prof. Dr. Dağlı, “Bundan sonraki arkadaşlıklar bu kadar saf ve temiz olmayacaktır. Ben hala lisedeki arkadaşlarımla görüşürüm. Sizi anne ve babanızdan başka kimse sizi daha çok sevmeyecektir. Sizlerde mutlu olabileceğiniz meslekleri seçin. Önünüzde kocaman 60 yıl var. Seviyorsanız sağlık sektörünü de seçebilirsiniz. Ama sağlık sektörü sürekli sizden bir şeyler isteyecektir. Fakültenizi seçerken üniversitenize de dikkat edin. Seçeceğiniz üniversitenin imkanlarını göz önüne alın. Bizler üniversitemize öğrenci aramıyoruz. Yüzde 100 dolulukta Türkiye’de birinci olduk. Yapacağınız tercih en önemlisi sizleri mutlu edecek meslek olsun” şeklinde konuştu.


Sanko Okulları Genel Müdürü Melike Toklucu, meslek seçimimizin yaşamımızda yapacağımız en önemli seçimlerden birinin olduğunu söyledi.


Mesleğimizin toplumda nasıl algılanacağımızı belirlemesinin yanı sıra, sosyal çevremizi de belirleyen unsurların başında geldiğine vurgu yapan Toklucu, “Bu sebeple hangi mesleğe uygun olduğunuzu belirlemek için kendinizi çok iyi tanımanız gerekiyor. Kişilik özellikleri, amaç ve idealler, yaşam değerleriniz mesleki seçiminizi belirlemeli” dedi.


“Uğraşacağınız iş ilgi ve yeteneklerinize uygun değilse, sevmeden yapılıyorsa başarılı olamazsınız, mutluluk duygunuz körelir, yaşamdan keyif almanız da engellenmiş olur” diyen Sanko Okulları Genel Müdürü Melike Toklucu, şunları söyledi:


“Meslek ve kariyer, zaman zaman aynı manada kullanılıyor olsa da kariyer meslekten daha geniş bir anlamı ve süreci ifade eder. Meslek seçiminde kendinizi en iyi şekilde ifade edebileceğiniz, yetenek ve kişilik özelliklerinize uygun bir seçim yapmanız çok önemli. Çünkü enerjinizi sevdiğiniz, doyum alabileceğiniz bir alanda kullandığınız takdirde mutlu ve başarılı olabilirsiniz. Peki, meslek seçiminde doğru ve sağlıklı karar verme sürecinizde bizlerin yapması gereken nedir? Sizlerin iş dünyası ve meslekler hakkında doğru bilgilendirilmenizi sağlamak, kişilik özelliklerinizle seçeceğiniz mesleğin eşleşmesini sağlayacak çalışmalar yapmak, ortamlar sağlamak. İşte bu sebeple iki gün boyunca sizlerle buluşacak çok değerli katılımcılarımız, akademisyenler, çeşitli mesleklere mensup konuklar; sizlere bu çok önemli konuda verecekleri bilgiler ve yapacakları paylaşımlarla ışık tutacaktır.”


Özel Sanko Okulları Genel Müdürü Toklucu, konuşmacılara, günün anısına özel bakır işlemeli plaket hediye etti.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Hatay Hataylı tır şoförü aşkını 2 bin 216 km uzaklıktaki Ukrayna’da buldu Hatay’ın Reyhanlı ilçesinde yaşayan tır şoförü Fevzi Kalkan, aradığı aşkı 2 bin 216 km ötedeki Ukraynalı Anastasia Kvasha’nda buldu. İlk görüşte aşık olan çift, depremin vurduğu Hatay’da dünya evine girdi. Hatay’ın Reyhanlı ilçesinde yaşayan ve tır şoförü olan 29 yaşındaki Fevzi Kalkan, aşkını mesleği icabı sıklıkla gittiği ülke sınırları dışında buldu. Tır şoförü Kalkan, 2021 yılında Ukrayna’da tanıştığı 30 yaşındaki Anastasia Kvasha’ya ilk görüşte aşık oldu. Ukrayna’nın Odessa kentinde terzilik yapan Kvasha’da gönlünü Hataylı Kalkan’a kaptırdı. Aşkın sınır tanımadığına inanan Kalkan ve Ukraynalı Kvasha, 2 bin 216 km mesafeyi hiçe sayarak gönül ilişkisi yaşamaya başladı. Ailelerinde tanıştığı ilişkide çift, evlenme kararı aldı. Ukraynalı gelini ailesinden istemek için Ukrayna’ya giden Kalkan ailesi, tercüman ve resimler sayesinde kız isteme merasimini gerçekleştirdi. Türkiye ve Hatay’ı çok seven Anastasia, Müslüman oldu ve Hatay’a yerleşme kararı aldı. Ukraynalı gelin Kvasha ve Hataylı tır şoförü Kalkan, Antakya ilçesinde bulunan konteyner evlendirme dairesinde evlenerek resmi olarak hayatlarını birleştirdiler. “Kız isteme merasiminde tercüman sayesinde anlaştık” Aradığı aşkı 2 bin 216 kilometrede bulan Fevzi Kalkan, “Ukrayna’ya gitmiştim, gezmek için şehrin merkezine gittim. Alışveriş yapmak için markete gittim. Markette eşimi Anastasia gördüm. Aylar yıllar geçti. Aileler tanıştı. Biz de evlilik yoluna girdik. Kız isteme merasiminde tercüman sayesinde anlaştık. Kendi geleneklerimizi anlattım. Ben uzun zamandır orada çalıştığım için onların geleneklerini biliyorum” dedi. “Türkiye ve Hatay çok güzel evlendikten sonra da burada kalmak istiyorum ve burada yaşamak istiyorum” Ukraynalı gelin Anastasia Kvasha, Hatay’ın ve Türkiye’nin çok güzel olduğunu söyleyerek “Türkiye ve Hatay çok güzel evlendikten sonra da burada kalmak istiyorum ve burada yaşamak istiyorum. Onu markette gördüğümde etkilendim” şeklinde konuştu. Bir çok ülkeden Hatay’a gelen damat ve gelin adaylarının nikahlarını kıydığını belirten nikah memuru Niyazi Yalçın, “Biz Antakya’da olduğumuz için burası çok milleti barındıran bir kent. Farklı inşaları gördüğümüzde daha mutlu oluyoruz. Ben yabancı evliliklerine tamamen açığım ve daha çok olmasını isterim. Şuana kadar; Ukrayna, Rusya, Hırvatistan, Sırbistan, Almanya, Macaristan, Azerbaycan, Fas, Mısır ve birçok ülkeden bireylerin nikahlarını kıydım” ifadelerini kullandı.
Gümüşhane Gümüşhane’de 54 yılın Nisan ayı sıcaklık rekoru kırıldı Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün 54 yıllık kayıtlarına göre Gümüşhane’de Nisan ayının en sıcak gün rekoru 30,7 dereceyle 25 Nisan 2024 tarihinde kırıldı. Kurumun 1961 yılından bugüne kadar tuttuğu kayıtlarda Gümüşhane’de Nisan ayındaki en sıcak gün 12 Nisan 1970’de 29 dereceyle kayıt altına alınırken, bu rekor 25 Nisan günü egale edildi. Meteorolojinin kayıtlarına göre 25 Nisan 2024 Perşembe günü Gümüşhane kent merkezinde hava sıcaklığı 30,7 derece olarak ölçüldü ve yeni rekor kayıtlara geçti. Aynı tarihte Kürtün ilçesinde 34,1, Torul ilçesinde 33,5, Şiran ilçesinde 30,7, Kelkit ilçesinde 30,6 ve Köse ilçesinde 26,2 olarak ölçüldü. Yaşanan bu durum vatandaşlar arasında kuraklık endişesini artırırken, Nisan ayında bu sıcaklıklara ulaşan havanın Haziran-Temmuz ve Ağustos aylarında nasıl olacağı merak konusu oldu. “Küresel ısınma tüm şiddetiyle devam ediyor" Yaşanan bu durumu değerlendiren Murat Akçay, “Küresel ısınma tüm şiddetiyle, tüm hızıyla kendini gösteriyor. Geçtiğimiz günlerde Gümüşhane’de yapılan ölçümlerde yaklaşık 31 derece Nisan ayı itibariyle. Geçmişte bu aylarda Gümüşhane’nin yüksekliğinde görülebilir kar, soğuk mevcuttu. Ama şu anda ortalık yeşillendi, ağaçlar açtı, çağlaya döndü. Küresel ısınmanın tehlikeli boyutları şu anda belki insanların hoşuna gidiyor ama fark edilmiyor, hızla geliyor. Bu her türlü şeye yansıyor. Ben amatör olarak arıcılık da yapmaktayım. Geçen sene bunun sıkıntısını yaşadık. Bir önceki sene kar ve mevsimler normaldi. Her türlü sebze, meyve ve arı bol oldu. Ama geçtiğimiz sene kar az yağdı. Dolayısıyla sıkıntısı bir hayli yansıdı. Bu sene hiç olmadı. Kar çok az. Yağmurda geçen sene vardı. O açığı oradan kapattık ama bu sene yağmur da yağmıyor çok az miktarlarda. Dolayısıyla yazın büyük bir ihtimalle bu kuraklık daha da artacak. Gümüşhane’de 40 dereceleri görür gibi görünüyor şu anda. Bunun yansıması da bütün çevreye fazlasıyla olacak meyvede, sebzede, içme suyunda. Dolayısıyla acil önlemler da alınması lazım. Her köye bir gölet yapılması bu en azından susuzluğu giderecek bir önlem olacak. Çevresel etkileri azaltacak bir önlem olacak. Kuraklığın bu şekilde devam etmesi insanlığın yaşamı açısından da çok büyük tehlikeler arz edecek. Hastalıkların artmasına sebep olacak. Bir başka türü de şu: Sıcaklık arttıkça sadece kuraklık olmuyor. Tropikal iklime de geçiş oluyor. Seller daha iklimsel olaylar. Bunların da tabi bugünden hesaplanıp Türkiye’ye göre önlemlerin alınması lazım. Yoksa ileride bunun sıkıntılarını çok fazla yaşayacağız” dedi. “Gümüşhane o serin havasına, meşhur yayla havasına inşallah tekrardan kavuşur” Gümüşhane’nin son zamanlarda çok sıcak olduğun ve o yayla gibi havasını özlediklerini dile getiren Hasan Can Yavuz ise “Gümüşhane ilimiz son zamanlarda çok sıcak. Normalde, normal mevsimlerde bu kadar sıcak değildi. Önceki yıllarda, Nisan ayında bu kadar sıcaklık ölçülmedi. En son 1970 yılında bir sıcaklık ölçülmüştü. Şimdi Perşembe günü 30,7 ile tekrardan bir ölçüm yapıldı ve bu rekor kırıldı. Normalde biz Haziran, Temmuz aylarında bu sıcaklığa alışkınız. Fakat Nisan ayında görmek açıkçası çok bunaltıcı oldu. Bir de çöl tozları dediğimiz olay da gerçekleşti. İnsanlar nefes darlığı çekmeye başladı. Aşırı da sıcak, bizleri bunalttı, artık güneş gözlüğü bile fayda edemez duruma geldi. Tabi bu durum aynı zamanda tarımı da etkiledi. Normalde şu anda artık çiçekler açtı. Belki bir tık erken açmış oldu. Yarın öbür gün soğuyacak olsa havalar don etkisi oluşturacak. Tabi meyve durumunu da etkileyecektir. Umuyoruz en kısa zamanda tekrardan Gümüşhane o serin havasına meşhur yayla havasına inşallah tekrardan kavuşur. Bizler de biraz daha serinler rahat ederiz” diye konuştu. “Artık su savaşları da çıkar mı çıkmaz mı onu da bilemiyorum” Ay itibariyle yağışlı hava beklerken aşırı sıcakla karşı karşıya kaldıklarını ifade eden Hüsamettin Kaya da “Şu anda biz yani yağmurlu hava bekliyorken şu an çok sıcak. Şu an böyleyse Ağustos ayını Temmuz ayını düşünemiyorum. Yani kavurucu sıcaklar, kuraklık her şey olabilir. Yağmur yağmadığı için barajlarımız boşalacak. Boşalmadan dolayı da artık su savaşları da çıkar mı çıkmaz mı onu da bilemiyorum. Ama inşallah yağmur yağar. Bol yağmur yağar, bol bereketli olur. 2024 bize hayırlı uğurlu olur” ifadelerini kullandı. “Bu sıcaklıklar şimdi böyleyse Haziran, Temmuz, Ağustos’ta düşünemiyoruz bile” Esnaflardan Zafer Akyıldız ise “Gümüşhane’de Nisan ayında kar yağmur beklerken bu sıcaklıklara pek alışkın olmadığımız için zor geliyor. Bu sıcaklıklar şimdi böyleyse Haziran, Temmuz, Ağustos’ta düşünemiyoruz bile. Her şey için hayırlısı olsun. Allah yardımcımız olsun” dedi.
Konya Aygırdibi Şelalesi ziyaretçilerini ağırlamaya başladı Konya’nın Bozkır ilçesinde bağlı Karacahisar Mahallesinde bulunan tabii güzellikleriyle ilgi gören Aygırdibi Şelalesi ve mesire alanı ziyaretçilerini ağırlamaya başladı. Bozkır’ın ortasından geçen Çarşamba çayının kaynağını oluşturan Aygır Pınarı, doğasıyla, havasıyla ilgi çekerken, mesire alanı uğrak noktası haline geldi. Aygır Pınarı, ilçe merkezine 13 kilometre mesafede bulunuyor. Aygırdibi Şelalesi olarak tanınan pınar ve mesire alanı güzellikleriyle ilçeden ve ülke genelinden ziyaretçileri ağırlarken, bu sene de yoğun ziyaretçi ağırlayarak sezonu açtı. Aygırdibi Şelalesinden sular akarken, mesire alanına gelen misafirler düzenledikleri etkinliklerle renkli görüntüler oluşturuyor. Aygırdibi Şelalesi ve mesire alanı hakkında bilgi veren Karacahisar Mahalle Muhtarı Numan Şimşek, rağbet gören alanın bu sene de bölgedeki ağaçların yaprak açmasıyla birlikte piknikçiler ve doğa severler için büyük ilgi uyandırdığını belirtti. Muhtar Şimşek, “Her yıl olduğu gibi bu yıl da Aygırdibi yoğun ilgi görmeye başladı. İnşallah bu sezon da güzel geçer. Vatandaşlarımızdan istediğim şu; burayı nasıl bulurlarsa öyle bıraksınlar ve tertemiz bırakıp gitsinler. Yiyip içip çöpüne atmasınlar, çöplerini çöp konteynerine atarak ortalığı temiz bir şekilde bırakıp gitmelerini rica ediyorum” dedi. Konya merkezden 50 kişilik bir ekiple mesire alanına gelen Konya Yürüyüş ve Fotoğraf Grubu Başkanı Salim Erdal da “Biz Aygırdibi Şelalesine daha önce birkaç sefer gelmiştik. Arkadaşlarımız çok istediği için grubumuzla tekrar geldik. Burası çok beğendiğimiz bir yer, turizme açık olması gerekir. Bölgede bakım yapılması lazım, burada ufak tefek bakımlar olursa turizme daha kolay açılabilir. Buraya biraz ve çevre düzenlenmesi gerekiyor ama biz çok memnunuz. Burası Anadolu’nun ve Orta Anadolu’nun Konya’nın gezilip görülecek yerlerinden birisi. Aygırdibi Şelalesine Bozkır’dan Dere’den gelebilirsiniz” şeklinde konuştu. Gezi etkinliğine Beyşehir’den katılan Halil Gümüşel ise, “Bulunduğumuz ortam çok güzel bir doğa harikası, gerçekten imkanı olan gelebilecek herkesin buraya gelip görmesini tavsiye ederim" diye konuştuk.