GENEL - 29 Aralık 2011 Perşembe 10:15

YILBAŞI BESLENMESİ UYARISI

A
A
A
YILBAŞI BESLENMESİ UYARISI

Özel Sani Konukoğlu Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Gülen Alpaydın, yılbaşı sofrasının beslenme alışkanlıkları ve sağlıklı beslenme anlayışının görmezden gelineceği fırsat olarak görülmemesi gerektiğini belirterek, "Yılbaşı sofrasında da her şeyin aşırı tüketiminden kaçınılmalı, risk grubundakiler bu uyarıya özellikle dikkat etmeli" dedi.
Alpaydın, umut dolu yeni bir yıla girerken yılbaşı sofralarının çok çeşitli yiyeceklerle donatıldığını veya en zengin menüye sahip mekanlarda eğlenildiğini söyledi. "Bu eğlencenin zehir olmaması için uygun yemekler hazırlamamız ya da sunulan menülerden doğru seçimler yapmamız gerekir" diyen Alpaydın, şöyle devam etti:
"Aksi durumlarda aşırı yağlı, şekerli fazla beslenmeye ve aşırı alkol alımına bağlı olarak mide krampları, bağırsak problemleri ve aşırı baş ağrısı ve alkol komasıyla karşılaşılabilir. Özellikle belirli bir beslenme planı olan şeker, kalp hastaları ile aşırı kilolu ve kalp ameliyatı olanların yılbaşında en riskli grup olduklarını unutmayıp kesinlikle özel diyetlerin dışına çıkmamaları gerekir. Yılbaşı sofrasında aşırı yağlı yemekler ve kızartmalar yerine zeytinyağlılar ve salatalar tercih edilmeli ve
sofraya asla aç olarak oturulmamalı. Ayrıca yemeği hızlı yemek yerine uzun zamana yayarak yemek gerekir. Dışarıda yemek yeniliyorsa menü seçiminde doğru tercihler yapılmalı. Fazla yağlı yiyeceklerden oluşmayan bir ordövr tabağı, zeytinyağlı bir sebze yemeği başlangıç olarak seçilebilir. Ana yemek olarak fırında pişirilmiş tavuk ya da hindi yanında az miktarda pilav ve bol salata alınabilir. Tatlı olarak meyveli ve sütlü tatlı ya da meyve seçilerek, mide ve baş ağrıları yerine güzel duygularla yeni yıla
girilebilir."
Bütün bunlara rağmen aşırı alkol ve gıda alımına bağlı rahatsızlıkları azaltmak için ertesi gün bol su tüketilmesini öneren Alpaydın, "Ayrıca vitamin ve mineralden zengin meyve ve sebze tüketimi yanında rahatlatıcı etki amacıyla bitki çayları ve yoğurt alınabilir. Yapılacak kısa bir yürüyüş de rahatlamaya yardımcı olabilir" diye konuştu.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Filistin Dayanışma Platformu, İsrail’in Refah’ta başlattığı saldırıyı Ankara’da protesto etti Ankara’da bulunan Filistin Dayanışma Platformu, "Refah’ta Katliama Hayır" sloganıyla İsrail’in başlattığı saldırıyı protesto etmek için Amerikan Büyükelçiliği önünde toplandı. İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarının ardından 1 buçuk milyona yakın Gazzeli, Refah kentine sığınmıştı. İsrail’in Refah kentine yönelik başlattığı hava saldırısının ardından Filistin Dayanışma Platformu, "Refah’ta Katliama Hayır" sloganıyla saldırıyı kınamak için Ankara’da bulunan Amerikan Büyükelçiliği önünde çeşitli sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte İsrail’i protesto etti. Elçilik binası önünde toplanan kalabalık, İsrail’i protesto etmek için "İnsanlık onuru siyonizmi yenecek" ve "Susma haykır soykırıma hayır" sloganları attı. Öte yandan kalabalık, İsrail askerleri tarafından Kudüs’te öldürülen Hasan Saklanan’ı ise rahmetle anmayı unutmadı. Grup adına basın açıklamasında bulunan Zeynel Abidin Özkan, İsrail’in Gazze’ye yönelik düzenlediği saldırıların ardından Refah sınır kapısına sığınan yaklaşık bir buçuk milyona yakın Gazzeli’nin 214 gündür açlıkla boğuştuğuna dikkati çekti. "Soykırımın ortakları ahirete kalmadan dünyada da inşallah gereken cezayı bulacaklar" Refah’a başlatılan saldırılarla birlikte bölgede can güvenliği sorununun da başladığının altını çizen Özkan, “214 gündür dünyanın gözü önünde Filistin’de kardeşlerimiz İsrail soykırımına maruz bırakılıyor. Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde devam eden yargılamalara; İsrail, lobi faaliyetleriyle tüm ülkelere müdahale ettirmeye ve İsrail yetkililerinin ceza almaması için bir çaba içerisine girdi. Hepimiz gördük ki aslında adalet İsrail için varmış ve tüm ülkeler de İsrail’in soykırımını desteklemek için çalışıyormuş. Bugün ortaya çıkan belgelerde görüldü ki Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde İsrail’in soykırımına ortak olan yöneticilerinin ceza almamasına yönelik baskı içeren mektuplar mahkemeyi köşeye sıkıştırmak adına kullanılıyor. Biz inanıyoruz ki hem mahkemede görülen davada hem de Güney Afrika’da devam eden davada soykırımın ortakları ahirete kalmadan dünyada da inşallah gereken cezayı bulacaklar” ifadelerini kullandı.