GENEL - 17 Ocak 2020 Cuma 13:19

Gaziantepli halıcılar Almanya’dan mutlu döndü

A
A
A
Gaziantepli halıcılar Almanya’dan mutlu döndü

Makine halısında dünya lideri olan Gaziantepli halıcılar Domotex Hannover 2020 Uluslararası Halı ve Zemin Kaplama Fuarında yenilikçi ürünlerini ve 2020 koleksiyonlarını başarıyla tanıttı.

Makine halısında dünya lideri olan Gaziantepli halıcılar Domotex Hannover 2020 Uluslararası Halı ve Zemin Kaplama Fuarında yenilikçi ürünlerini ve 2020 koleksiyonlarını başarıyla tanıttı. Fuarın başarılı geçtiğini ifade eden GAHİB Başkanı Ahmet Kaplan, “Türkiye için gurur verici bir fuar oldu. Halının kaderini belirleyen artık tamamen Gaziantepli halıcılardır” dedi.


Almanya’nın Hannover kentinde gerçekleştirilen Domotex Hannover 2020 Uluslararası Halı Ve Zemin Kaplama Fuarına katılan Gaziantepli firmalar yurda döndü. 102 halı firmasının stant açarak 2020 koleksiyonlarını başarıyla tanıttığı fuarda en büyük ilgi Türk firmalarının ürünlerine oldu. Gaziantep’in sadece üretimin başkenti olmadığını ifade eden GAHİB Başkanı Ahmet Kaplan sektörün geleceğine Gaziantepli halıcıların yön vermeye başladığını sözlerine ekledi.


Başkan Kaplan yaptığı değerlendirmede, “Sektörümüz için en önemli unsurlardan birisi şüphesiz tanıtımdır. Uluslararası fuarlar üreticiyle alıcıyı buluşturan, yenilikleri yakından takip etmemizi sağlayan büyük organizasyonlardır. Her geçen yıl gösteriyor ki halı sektörünün birçok konuda geleceğini belirleyen Gaziantepli firmalardır. Bu yılda 102 üretici firmamızla katıldığımız Domotex Hannover 2020 Uluslararası Halı Ve Zemin Kaplama Fuarı başarıyla tamamlandı. Firmalarımız dünyanın dört bir yanından gelen sektörle ilgili nitelikli alım heyetleriyle bir araya gelerek yenilikçi ürünlerini ve 2020 koleksiyonlarını tanıtma fırsatı buldu. 106 bin 321 metrekare alandan oluşan fuarın 26 bin 678 metrekare alanı ülkemizden katılan 190 firmaya aitken Türkiye’den katılan firmaların 102’si yani yüzde 54’ü Gaziantepli firmalardan oluştu ve Gaziantep’ten katılan firmaların stant büyüklüğü ise 18 bin 869 metrekare olup Türkiye için kullanılan alanın yüzde 70,8’ine karşılık gelmektedir. Bu rakamlar kentimiz ve ülkemiz adına gurur verici bir olaydır” dedi.


“Sadece ürünleri değil ülkemizi de tanıtıyoruz”


Dünyanın bütün kıtalarından ülkelere halı seren Gaziantepli firmaların bu tür organizasyonlarda sadece ürünlerini tanıtmadığını ifade eden GAHİB Başkanı Ahmet Kaplan Gaziantep ve Türkiye’nin tanıtımında da büyük rol oynadıklarını ifade ederek, “Katıldığımız organizasyonlarda bütün firmalarımız ihracatın arttırılmasına yönelik önemli katkılar sağlarken ülke ve kentimizin tanıtımında da büyük rol oynamaktadır. Makine halı üretiminin başkenti Gaziantep’e her geçen gün sektörümüzle ilgili gelen yabancıların sayısı artmaktadır. Önümüzdeki süreçte de tanıtım çalışmalarımız belirlediğimiz hedef ülkelerde artarak devam edecektir” dedi.


“90’lı yıllarda örnek alıyorduk artık dünyaya örnek oluyoruz”


90’lı yıllarda rakip ülkeleri takip eden ve yenilikleri Türkiye’ye taşıyan bir sektörden artık takip edilen ve gelişmelere öncülük yapan bir ülke konumuna geçtiklerini ifade eden Kaplan, “Sektörümüzde liderlik uzun yıllardır ülkemize geçti. 90’lı yılların takip eden ve yenilikleri Türkiye’ye taşıyan halı sektörü bu gün takip edilen ve yeniliklere öncülük yapan bir ülke haline geldi. Bu gelişimde rol alan Gaziantepli halıcılarımızı yürekten kutluyorum. Bundan sonraki süreçte sektörümüzdeki liderliğimizi korumak ve yenilikleri ilk uygulayan ülke olmak için elbette işimiz daha zor. Sanayi dönüşümüyle yaşanan değişim rüzgarı karşısında firmalarımızın gerekli önlemleri alması, yatırımlarını bu yönde gerçekleştirmesi ve ihracat alt yapısını daha ciddi bir şekilde oluşturabilmesi için GAHİB olarak 2020’de eğitim ve tanıtım ağırlıklı çalışmalarımızı arttırarak sürdüreceğiz” diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya İskeleye tekne bağlama kavgasında tekmeler ve yumruklar konuştu Antalya’nın Alanya ilçesinde ağabeyi ile tekne çalışanları arasındaki kavgayı ayırmak isteyen adam darp edildi. Darp raporu alan adam kendisine saldıranlardan şikayetçi oldu. Olay, saat 15.30 sıralarında Alanya Balıkçı Barınağı’nda meydana geldi. İddiaya göre, Mustafa D., teknesini iskeleye bağlamak istedi. Buna karşı çıkan diğer teknelerin çalışanları iskeleye bağlanmak istenen teknenin halatlarını kesince, Mustafa D. ile aralarında tartışma çıktı. Tartışma kısa sürede büyüyerek kavgaya dönüştü .O esnada çevreden geçen Mustafa D.’nin kardeşi Ahmet D. (47) kavgayı ayırmak istedi. Kavgada Ahmet D. yumrukların hedefi olarak darp edildi. İhbar üzerine bölgeye polis ekipleri sevk edildi. Polis ekiplerinin gelmesiyle kavga sona ererken, Ahmet D, hastaneye giderek darp raporu aldı ardından da polis merkezine giderek kendisini darp edenlerden şikayetçi oldu. Kavga anı ise çevredeki bir vatandaşın cep telefonu kamerasıyla anbean kaydedildi. Görüntülerde tekne çalışanlarının Ahmet D.’yi darp ettiği anlar yer aldı. Ahmet D.’nin kavgadan kurtulma anları da görüntülere yansıdı. “Ayırmaya çalışırken de abimi darp eden kişiler bana da saldırdı” Kavga anında yaşadıklarını anlatan Ahmet Demirtunç, “Aslında konunun benimle alakası yok. Arabayla geçerken kavga sesi duydum. O esnada benim abimi darp ettiklerini duydum Ben de kardeş olarak kendisini ayırmaya çalıştım. Ayırmaya çalışırken de abimi darp eden kişiler bana da saldırdı. Onlar bana 10 kişi birden saldırdılar. Beni darp ettiler. Sonuçta iş karakolluk oldu. İfademi verdim, olay bu” dedi.
Kayseri Rota yeniden Talas Talas Belediyesi’nin ilçenin tarihi ve kültürel tanıtımı için oluşturduğu ‘Rota Talas’ turları havaların ısınmasıyla birlikte yeniden başladı. Bu çerçevede geçen yıl düzenlenen turlarla 8 bin 255 kişi tarihi Talas’ı gezerken yılın ilk üç ayında ise bu sayı 1500 kişi oldu. Talas Belediyesi, tarihi doku zengini ilçenin güzelliklerini bir yandan ortaya çıkarmaya bir yandan da bunları turizme kazandırma çalışmalarını sürdürüyor. Yapılan çalışmalarla Türk, Ermeni ve Rum olmak üzere üç medeniyete ev sahipliği yapan Talas’ın tarihi ve kültürel dokusu turizm değerleri arasına katılıyor. Gerek mimarisi gerekse işçiliğiyle dikkat çeken yapıların bulunduğu tarihi alanlar için oluşturulan ‘Rota Talas’ turları yoğun ilgi görüyor. Bu çerçevede derneklerden vakıflara, il dışından gelen heyetlerden öğrencilere kadar pek çok gruba, üstü açık gezi otobüsüyle Osmanlı Sokağı olarak bilinen tarihi Ali Saip Paşa Caddesi, Yaman Dede Kültür ve Sanat Evi, Tıpkıbasım Mushaflar Kur’an-ı Kerim Sergisi, tarihi Talas Sanat Galerisi ve Feyzioğlu Konağı gibi tarihi alanlar gezdiriliyor. Rota Talas turları kapsamında düzenlenen programlarda yılın üç ayında şimdiden 1500 kişi ilçenin doğal ve tarihi güzelliklerini yerinde görme imkanı buldu. Geziye katılanlar, gördükleri güzellikler karşısında hayranlıklarını ifade ederken, bunların turizme kazandırılması adına yapılan çalışmalardan dolayı Talas Belediyesine teşekkür etti.
Adana Tarihçi Yazar Yurtsever: “Toplu göç ve soykırım haritası bulundu” Adanalı Tarihçi Yazar Cezmi Yurtsever, Osmanlı arşivinden Türklerin toplu göç ve Ermeniler tarafından soykırıma uğradığını gösteren haritaların ortaya çıktığını söyledi Yurtsever her yıl 24 Nisan geldiğinde Ermenilerin, Türklerin kendilerine “sözde soykırım” yaptığı iddialarını duyduklarını ancak bunların gerçeği yansıtmadığını söyleyerek, “Osmanlı Arşivinde bulunan yaklaşık 200 milyon belgenin tasnif, tanımlama, özetleme ve internet ortamında bilim adamlarına açılmasından sonra HRT.H. 404 kod numarasında kayıtlı bulunan ‘Mültecilerin göç ve yerleşim yerleri’ konulu harita üzerinde yaptığım araştırmalar sonucu, 1916 ve 1916 yıllarında Rus işgali altında bulunan Doğu Anadolu’dan, Ankara, Konya, Adana, Urfa ve Diyarbakır’a doğru kitle göçlerinin ok işaretleri ile gösterildiğinin farkına vardım. Rus ordusu ve işbirliği yapan Ermeni komitacıların Sivas yakınlarına kadar gelmeleri üzerine topraklarını terk ederek göç etmek durumunda kalan yüzbinlerce Türk insanının acil yerleşim, barınma ve sağlık istasyonları kurulması da harita üzerinde işaretlerle gösteriliyordu. Bahsi geçen harita 1915 yılı ve sonrasında Kafkasya’da ve Anadolu’da Türk halkının toplu göç ve yerleşimi, aynı zamanda işgal ortamında da katliamların yaşandığının belgesi idi. Özetle bu harita 1915 yılında Türklere soykırım yapıldığının belgesidir” dedi. Yurtsever, şöyle devam etti: “Bahsi geçen haritadaki Türklerin göç ve yerleşimi ile ilgili Osmanlı Arşivindeki dosyalar üzerinde de yaptığım araştırmalarda, Rus işgal bölgesinden ayrılarak Anadolu içlerine gelenlerin sayısı 1916 yılı sonlarında 700 bine ulaşmıştı. Anadolu 4 iskan bölgesine ayrılmış ve bu bölgelerde kurulan barınma merkezlerinde insanların acil ihtiyaçlarının karşılanmasına çalışılmıştı. Yakın zamana kadar Ermeni diaspora ve işbirliği yapan çevrelerin 1915 Olaylarını Ermenilere yapılan soykırım olarak tanıtmaları tarihin tek yanlı olarak yorumlanması ve çarpıtılmasıdır. Osmanlı arşivinde bulduğum Türklerin toplu göç ve yerleşim haritasını bütün dünya tarihçilerinin bilgisine sunuyorum.” Osmanlı arşivinde bulunan on binlerce belge 1915-1918 yılları arasında Ermeni komitacıların sivil Türk yurttaşlarına karşı yaptığı kitlesel katliamları ve “soykırım” hakkında ayrıntılı bilgiler verdiğini anlatan Yurtsever, “Yaşanan olayların tarihi süreci göz önüne alındığında. -1915 yılı Nisan ve Mayıs aylarında sayıları 30 bini bulan Osmanlı yurttaşı Ermeni silahlı gruplar sınırı geçerek Rus ordusunda görev aldı. 1915 yılı yaz aylarında Rus işgal sahası ve Van vilayeti genelinde Türk sivillerin toplu göç olayları, işgal sahasında katliam olayları yaşandı. Rus ordusunun Brest-Litovsk Anlaşması gereği Doğu Anadolu’dan çekilmeleri esnasında Erzincan, Erzurum, Van ve Kars yöresinde binlerce şehir, köy ve mezrada geniş kapsamlı kitlesel katliamlar gerçekleşti. Olay yerine gelen Osmanlı memurları soykırım raporlarına hayatlarını kaybedenlerin listelerini eklediler. Hayatlarını kaybedenlerin sayısı 500 bine ulaşıyordu. Sonuç olarak şunu söylemek isterim: Osmanlı Arşivi’nde bulunan Türklerin toplu göç, yerleşim haritasının hikayesini bilmeden 1915 ve sonrası yaşanan soykırım olaylarını açıklamak mümkün olamaz” diye konuştu.