SAĞLIK - 18 Haziran 2021 Cuma 16:00

Taş kırmada ağrısız ve güvenilir yöntem, şok dalga tedavisi

A
A
A
Taş kırmada ağrısız ve güvenilir yöntem, şok dalga tedavisi

Medical Park Gaziantep Hastanesi Üroloji Uzmanı Doç.

Medical Park Gaziantep Hastanesi Üroloji Uzmanı Doç. Dr. Mehmet Solakhan böbrek taşından kurtulmak için en etkili yöntemin ESWL (Şok dalga litotripsi) olduğunu belirtti.


Doç. Dr. Solakhan, ESWL (Şok dalga litotripsi), hem ağrısız hem de sağlıklı bir tedavi fırsatı sunduğu için hastaların bu yönteme oldukça rağbet gösterdiğini belirterek, bu şekilde hastaların böbrek taşı ağrılarından kolaylıkla kurtulabileceklerinin altını çizdi.


ESWL hakkında merak edilenleri açıklayan Üroloji Uzmanı Doç. Dr. Mehmet Solakhan, “ESWL (Şok dalga litotripsi) yüksek frekanslı ses dalgalarını dış bir kaynaktan (vücudun dışından) göndererek böbrek taşını küçük parçalara ayırıp idrar yollarından düşmesini sağlamaya yarar. Bu yöntem en güvenilir ve girişim gerektirmeyen taş tedavi yöntemidir. Taşların tamamen temizlenmesi için birden fazla seans gerektirebilir. Sonuçlar hastanın kilosu, taşın büyüklüğü ve istenmeyen böbrek anatomisinden etkilenebilmektedir. Böbreğin yapısı ve fonksiyonuna bağlı olarak taş dökülmesi etkilenebilmektedir’’ dedi.


ESWL tedavisinin çoğunlukla sedasyon veya genel anestezi gerektirmeyen bir yöntem olduğuna işaret eden Doç. Dr. Solakhan, ”Herhangi bir ön hazırlık gerektirmemekle beraber kan sulandırıcı ilaçlar (warfarin, aspirin, clopidogrel vb.) işlemden 5-7 gün önce kesilmelidir. ESWL eğer sedasyon veya genel anestezi altında uygulanacak ise, tedavi öncesi 6 saat yeme-içme (su da dahil olmak üzere) olmamalıdır. Herhangi başka bir hastalık nedeniyle düzenli kullanılan ilaçlar sadece bir yudum su ile alınabilir, bu duruma istisna olarak kan sulandırıcı ajanlar (warfarin, aspirin, clopidogrel v.b.) alınmamalıdır. Bu gibi ilaçların işlemden 5-7 gün önce alımı durdurulmalıdır.” şeklinde konuştu.


ESWL seansından yaklaşık 30 dakika önce hastaya güçlü bir ağrı kesici ilaç verilerek ardından seansa alındığını belirten Doç. Dr. Solakhan, sözlerini şöyle sürdürdü: ”İşlem gerek duyulursa sedasyon altında da yapılabilir. Bu durumda hastanın taşı ağrısız bir uyku halinde iken kırılmaktadır. ESWL cihazının su dolu çanağında üretilen yüksek frekanslı ses dalgaları çanağın tepesinde bulunan ve vücudunuza temas eden bir balon sayesinde vücuda intikal ettirilir ve hedeflenen taşa iletilir. İşlem sırasında taşın yerini belirlemek ve taş kırma işleminin etkinliğini değerlendirmek amacıyla aralıklı görüntüleme yapılır’’ ifadelerini kullandı.


ESWL tedavisinin son derece güvenli bir işlem olarak nitelendirildiğini dile getiren Doç. Dr. Solakhan tedavi sırasında uygulanan özgül komplikasyonları ise şöyle sıraladı: “Taş parçalarının yolda ilerlemesine bağlı ağrı, taş parçalarının tıkanıklığa yol açacak şekilde idrar akımını azaltması (Bu durumda parçalar rijit üreteroskop ile temizlenebilir veya J Uçlu Tüp yerleştirilebilir, bazı durumlarda taş kırılmasına rağmen dökülmeyebilmektedir. Son olarak da enfeksiyon ve kanama tedavi sırasında uygulanan özgül komplikasyonlardır.”


Üroloji Uzmanı Op. Dr. Mehmet Solakhan ESWL işleminin hamilelik, kanama bozukluğu ve böbrek enfeksiyonu, idrar yolu enfeksiyonu ya da böbrek kanseri olma durumunda uygulanamayacağını da belirterek, “Bu işlem sonrasında, taş parçaları idrarda birkaç gün veya hafta içerinde atılır ve hafif bir ağrıya neden olabilir. Bazen, taşların tamamen temizlenmesi için yeniden seans veya nadiren diğer minimal invaziv taş tedavileri gerekebilir. ESWL sonrası idrarınızı süzgeçten geçirerek çıkan taş parçalarınızı analiz için kuru bir kaba koyarak merkezimize getirmeniz uygun olacaktır. Taş parçalarının düşmesine yardım etmek için günlük 8-10 bardak sıvı almanız gerekir. ESWL seansı sonrası ortalama 7 gün sonra kontrole gelmeniz gerekmektedir. Kontroller taş temizlenene kadar devam etmektedir. ESWL sedasyon veya genel anestezi altında uygulanırsa işlem sonrası en az 24 saat boyunca araç kullanmamanız gerekmektedir. Taşın temizlenmesini takiben kontrol polikliniğimizde belli aralarla (3, 6 ve 12 aylık aralıklarla) takipleriniz devam edecektir” diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara MHP Lideri Bahçeli: “Biz siyaseti mertçe yaparız, adam gibi yaparız” Milliyetçi Hareket Partisi(MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “Biz siyaseti mertçe yaparız, adam gibi yaparız, muhataplarımızın da böyle davranmalarını bekleriz” dedi. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, TBMM’deki, partisinin grup toplantısında konuştu. Cumhuriyet’in yeni yüzyılında tarihi mahiyetli görev ve sorumluluklarının çok fazla olduğunu ifade eden Bahçeli, “Boşa geçecek zamanımız yoktur. Boş yere nefes tüketmeye gerek yoktur.Türkiye, peş peşe yapılan seçimlerin hitamında 4 yıl boyunca devam edecek seçimsiz bir döneme girmiştir. Önümüzdeki bu zorlu süreç doğru, etkin, kararlı, kaliteli, verimli ve sonuç odaklı gelişmelere birer birer sahne olmalıdır. Milletimizin beklentisi sürdürülebilir hizmettir” şeklinde konuştu. Cumhur İttifakı’nın siyasi istikrarın kökleşmesinde, yüksek hedeflerin uyanışında muazzam bir rol oynadığını belirten Bahçeli, Cumhur İttifakı’nın, Türk ve Türkiye Yüzyılı hedeflerinin yediemin umudu, yegâne ufku olduğunu kaydetti. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin milletler mücadelesinde siyasi ve stratejik kuvveti olduğunu söyleyen Bahçeli, “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ni sorgulayan, yargılayan, karalayan çevrelerin asıl kaygı ve korkusu uyanan devin ayağa kalkması, küresel ve bölgesel hadiseler karşısında sözü geçen, ne diyeceği merak uyandıran bir Türkiye’nin doğuşudur. Doğum sancılı olsa da, doğan kudret Lider Ülke Türkiye’dir” diye konuştu. Dünyada jeopolitik çalkantıların, jeokültürel çatlakların, siyasi ve ekonomik çarpıklıkların derinleştiğini hatırlatan Bahçeli, “Bugünün dünyasında Türkiye’mizin gücüne güç katması, adını ve varlığını hem masada hem de sahada izhar etmesi küçük bir azınlık dışında her insanımızın memnun ve mutmain olmasını sağlamaktadır. Mazlum toplumların tercümanı olan, haksızlık karşısında susmayı reddeden, zulme tepki gösteren bir millet, bir devlet vardır ve tarihin tekerrürüne şahit olunmaktadır. Böyle gelse de, böyle gitmez diyen; doğruya doğru, yanlışa yanlış hükmü veren bir irade hamd olsun dirilmiş ve sivrilmiştir” dedi. “İsrail’in Gazze’de işlemiş olduğu soykırım suçunun takipçisi bilhassa Türkiye’dir” Çocukların, kadınların, masum ve sivil bir halkın dökülen kanlarının yerde kalmayacağını ifade eden Bahçeli, “Açıkça ifade etmek isterim ki, İsrail’in Gazze’de işlemiş olduğu soykırım suçunun takipçisi bilhassa Türkiye’dir. Çocukların, kadınların, masum ve sivil bir halkın dökülen kanları inşallah yerde kalmayacaktır. 7 Ekim 2023 tarihinden buyana 35 bine yakın Filistinli kardeşimiz terör devleti İsrail’in saldırılarıyla hayattan koparılmıştır” diye konuştu. “Gazze’nin yanı sıra Batı Şeria da tehlike altındadır” Gazze Şeridi’nde kabus filmlerini aratmayan korkunç bir trajedinin yaşandığını aktaran Bahçeli, “Birleşmiş Miletler kaynaklı açıklamalara bakarsak, Gazze’de 37 milyon ton enkaz ve molozun biriktiği, bunların temizlenmesi için 14 yıla ihtiyaç olduğu anlaşılmaktadır. Gazze’deki katliam ve yıkımın cesametini göstermesi bakımından bu tespit başlı başına ibret verici ve isyan ettirici niteliktedir. Mısır’da devam eden taraflar arasındaki rehine takası ve ateşkes görüşmelerinin sonuca bağlanması gönülden dileğimizdir. İsrail müzakerelerde ilerleme kaydedilmemesi halinde Refah’a kara saldırısı tehdidini sürekli gündemde tutmaktadır. Gazze’nin yanı sıra Batı Şeria da tehlike altındadır” şeklinde konuştu. Birleşmiş Milletlerin Filistin sorununun çözümünde acz içinde olduğunun altını çizen Bahçeli, BM Konsey’inin yapısı ve daimî üyelerinin veto yetkisi nedeniyle dünya barışı ve çatışmaların önlenmesi için bir umut olmaktan bugünkü haliyle çok uzak olduğunu belirtti. “Netenyahu vakti ve saati geldiğinde Lahey’de yargılanacaktır” Netenyahu’nun lekeli isminin tarihe katil ve soykırımcı olarak geçeceğini vurgulayan Bahçeli, “İsrail halkı Netenyahu’nun şiddet politikalarından oldukça rahatsızdır. Netenyahu vakti ve saati geldiğinde Lahey’de yargılanacaktır. Bu cani mutlaka görevden uzaklaştırılmalı, barış yanlısı ve iki devletli çözüme müzahir yeni bir yönetimin tezahürü behemehâl gerçekleşmelidir” dedi. “Biz siyaseti mertçe yaparız, adam gibi yaparız” Cumhur İttifakı’nın hesap yapanlara mecbur ve mahkum olmadığını dile getiren Bahçeli “Biz siyaseti mertçe yaparız, adam gibi yaparız, muhataplarımızın da böyle davranmalarını bekleriz. Yalan ile yol alınmayacağını, yalancıyla da yola çıkılmayacağını çok iyi biliriz. İsrail’in safına geçip Cumhurbaşkanlığı Kabinesi’ni yaylım ateşine tutan müflisleri önce millete, sonra da Allah’a havale ederiz. Jet yakıtı üzerinden Siyonizme yakıt olanların Türkiye’yi engelleme heveslerinin kursaklarında kalacağını cesaretle söyleriz.Belki niyetleri öyle olmayabilir, fakat eylem ve söylemleriyle iç cephemizi tahrip etmek, milli birlik ve dayanışma hissiyatını saf dışı bırakmak için her fırsatı ganimet sayan bir güruhun varlığı çok açıktır” ifadelerini kullandı. “Irak’ın güvenliği ve huzuru Türkiye’nin güvenlik ve huzurudur” Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Irak ziyaretine ilişkin “Bahçeli, Türkiye’nin komşularıyla barışçıl, dostane, yapıcı, karşılıklı saygıya dayalı, ortak çıkarların gözetildiği ve iyi niyetli diyaloglar kurması öteden beri savunduğumuz bir politikadır.Bu kapsamda Sayın Cumhurbaşkanımızın 22 Nisan 2024 tarihindeki Irak ziyareti, mana ve muhteva açısından tarihi önemdedir. İki ülke arasındaki ortak tarihi, kültürel ve beşeri bağların tahkimi bölgesel barış ve istikrara destek olacaktır. Irak’ın güvenliği ve huzuru Türkiye’nin güvenlik ve huzurudur” dedi. Kalkınma Yolu Projesi’nin devreye girişiyle bölücü terör örgütünün Irak ve Suriye’de varlığının sonlanacağını ifade eden Bahçeli, “Kalkınma Yolu Projesi’nin devreye girişiyle bölgemiz hasretini çektiği refah, istikrar, huzur ve güvenliğe kavuşacaktır. Bu esnada Türkiye’ye ziyaret düzenleyip önce İstanbul’a gelen, alelacele belediye başkanıyla görüşme yapan Almanya Cumhurbaşkanının da döner diplomasinin yanı sıra, Türkiye’nin terörle mücadelesine destek vermesi samimi dileğimizdir. Ankara’ya gelmeden ve Cumhurbaşkanımızla görüşmeden İstanbul Belediye Başkanına koşan Almanya Cumhurbaşkanı’nın niçin böyle bir program akışına ihtiyaç duyduğu bizim nezdimizde soru işaretleriyle doludur” şeklinde konuştu. “Soy ve ırk temelinde bir üstünlük bizim nazarımızda yok hükmündedir” Cumhuriyet’in kuruluşunda değil, tarihin her döneminde millet kavramı birleştirici ve bütünleştirici bir işlev gördüğünü kaydeden Bahçeli, “Hiçbir zaman etnik köken, dil ve din gibi farklılıklara itibar edilmemiştir. Türkiye Cumhuriyeti devletini Türk milletinin birlikte yaşama ülküsü ve aynı geleceği paylaşma iradesi kurmuştur. Partimiz, ülkemizde yaşayan her insanımızı ‘Türk milleti’ tanımı içinde kucaklamakta, hepsine aynı gözle bakmaktadır. Soy ve ırk temelinde bir üstünlük bizim nazarımızda yok hükmündedir.Kaldı ki üstünlük sadece takvadadır” diye konuştu. “Türkiye’de yerel halk yoktur, Türk milleti vardır” 23 Nisan’da yayımladığı videolu mesajımın adresinin DEM’ciler, DEM’lenmiş ve yerel halk tabirini referans almış CHP’li bazı belediye başkanları olduğunu söyleyen Bahçeli “Türkiye’de yerel halk yoktur, Türk milleti vardır Hiç kimse çalı dibi yoklamasın, deve izi saymasın, niyet okuyuculuğuna teşebbüs etmesin, Hazine ve Maliye Bakanımızın da her zaman arkasındayız. Türk vatandaşından kaldığı otelde 120 Avro milliyet farkı alan sömürge kuklalarıyla görülecek işimiz vardır ve nefesimiz bunların siyasetteki ayaklarının ensesindedir” ifadelerini kullandı. “Kobanili Ahmet, senin de klinik vaka olduğunu değerlendiriyor tedavi edilmeni özellikle tavsiye ediyorum” MHP ve Cumhur İttifakı toplumsal siyasetin merkezinde olduğunu ifade eden Bahçeli, “ Kobanili Ahmet, senin de klinik vaka olduğunu değerlendiriyor, insan ve toplum sağlığı adına gözetim altına alınıp tedavi edilmeni özellikle tavsiye ediyorum. Endişem odur ki, bir zaman sonra hiçbir aşı sana fayda etmeyecektir” diye konuştu. Yeni anayasa hazırlık sürecine ilişkin de konuşan Bahçeli” Türkiye Cumhuriyeti devleti tektir, ülkesi ve milletiyle birdir. Milli birlik ve bölünmez bütünlüğümüzün dayandığı temeller tek devlet, tek millet, tek bayrak, tek vatan ve tek dil ülküsüdür. Yeni anayasa hazırlık sürecinde taviz vermeyeceğimiz esaslar bunlardır. Cumhuriyet’in kuruluş ilkelerini ve yapısını tartışmaya açmak, etnik köken farklılıklarına dayanarak bunları yıkmaya çalışmak, devletin varlığına kastetmekle eş değerdir” dedi.
Karabük Kuran-ı Kerim’i en güzel okumak için yarıştılar Millî Eğitim Bakanlığı Din Öğretimi Genel Müdürlüğü tarafından 10 ilin katılımıyla düzenlenen, Genç Sadâ Kur’an-ı Kerim’i Güzel Okuma Yarışması 1. Bölge Finali Karabük’ün Safranbolu ilçesinde gerçekleştirildi. Şehit Murat Akdemir Anadolu İmam Hatip Lisesinde düzenlenen "Genç Sadâ Kur’an-ı Kerim’i Güzel Okuma Yarışması 1. Bölge Finaline 10 ilden katılım sağlandı. Jüri üyeleri, yarışmacılara, tecvit kuralları, okuma tarzı, ses ve makam gibi kriterlerden 100 üzerinden puan verildi. Saygı duruşu ve İstiklal Marşının okunmasıyla başlayan programa MEB Temsilcisi Mehmet Şahap Özalaybey, İl Milli Eğitim Müdürü Nevzat Akbaş, İŞKUR İl Müdürü Ferhat Sarıçam, KAİMDER Başkanı Hasan Yıldırım, öğretmenler, öğrenciler ve aileler katıldı. Programda konuşan MEB Temsilcisi Mehmet Şahap Özalaybey, " araştıran sorgulayan bilgi ve Hikmet’in yolundan giden çağımızın gerektirdiği bilgi ve becerilerle donatılmış bireyler şeklinde yetiştirmek amaçlanmaktadır. Genel Müdürlüğümüz bu bağlamda ülkemizde her yıl Kur’an-ı Kerim’i güzel okuma, ezan okuma ve hafızlık yarışmaları düzenlemektedir. Kuran-ı Kerim’i Güzel Okuma Yarışmasında kendi illerinde dereceye giren öğrencilerimiz bugün bölge finalinde yarışacaklar, onlara başarılar diliyorum" dedi. İl Milli Eğitim Müdürü Nevzat Akbaş da düzenlenen yarışmalar sayesinde gençlerin Kur’an-ı Kerim’i daha iyi anladıklarını ve doğru bir şekilde okumalarına katkı sağladığını, aynı zamanda gençler arasında da dostluk ve dayanışmayı arttırdığını ifade etti. Konuşmaların ardından ortaokul ve lise kategorilerindeki yarışmada birinci olanlar 21 Mayıs ’ta düzenlenecek Türkiye Finalinde illerini temsil edecek.