EKONOMİ - 24 Haziran 2021 Perşembe 11:36

Düğün sezonu açıldı, kuyumcularda yoğunluk arttı

A
A
A
Düğün sezonu açıldı, kuyumcularda yoğunluk arttı

Korona virüs salgınında yeni normalleşme dönemine girilmesinin ardından nikah ve düğün kısıtlamalarının kaldırılmasıyla pek çok kentte olduğu gibi Gaziantep’te de kuyumcularda yoğunluk yaşanırken, kuyumcular vatandaşları sahte altına karşı uyardı.

Korona virüs salgınında yeni normalleşme dönemine girilmesinin ardından nikah ve düğün kısıtlamalarının kaldırılmasıyla pek çok kentte olduğu gibi Gaziantep’te de kuyumcularda yoğunluk yaşanırken, kuyumcular vatandaşları sahte altına karşı uyardı.


Korona virüs salgınında yeni normalleşme dönemine girilmesinin ardından nikah ve düğün kısıtlamaları da kaldırıldı. Nikah ve düğün kısıtlamalarının kaldırılmasıyla birlikte kuyumcularda yoğunluk arttı. Pandemi nedeniyle 2 yıldır düğün yapamayan ve erteleyen vatandaşlar kuyumculara koştu.


Yoğun olarak bilezik, set gibi altınların satıldığını belirten kuyumcu İbrahim Kocaardıç, 2 yıldır pandemi dolayısıyla kuyumcu esnafının işlerinde azalma olduğunu söyledi. Kocaardıç, pandemi döneminde yatırım olarak vatandaşların çeyrek, yarım ve tam altına yöneldiklerini, satışlarının da bu yönde olduğunu belirtti. Kuyumcu Kocaardıç, düğün sezonunun açılmasıyla birlikte beklentilerinin çok yüksek olduğunu söylerken, vatandaşları sahte ve imitasyon altına karşı uyardı.



“1 Temmuz’dan sonra işlerin daha iyi olacağını düşünüyoruz”


Kısıtlamaların kaldırılmasıyla birlikte beklentilerinin yüksek olduğunu belirten kuyumcu İbrahim Kocaardıç, “Bizim beklentimiz bu açılımdan sonra aslında çok yüksek. Çünkü 2 senedir maalesef düğünler ertelendi, nişanlar ertelendi. Kısıtlamalardan dolayı yapılan düğünler de çok az oldu. Beklentimiz yüksek ama henüz beklentimizi almış değiliz. İnşallah temmuz ayı itibariyle işlerimizin daha iyi olabileceğini düşünüyoruz. Bu dönem düğün sezonu, yani düğünleri ve nişanları olan daha önceden ertelenmiş olan düğünler şimdi yapılıyor. Bundan önceki dönemlerde yatırım amaçlı daha çok külçe altın, cumhuriyet, yarım, urup diye tabir ettiğimiz ziynet altınları daha çok sattık. Şu dönemde takı sezonunun açılmasını bekliyoruz ve beklentimiz yüksek” dedi.



“Profesyonelce yapılan sahte altını anlamak çok zordur”


Vatandaşların güvendiği, bildikleri kuyumculardan alışveriş yapmalarını ve sahte altına dikkat etmeleri gerektiğini söyleyen Kocaardıç, “Sahte altın maalesef her dönem oluyor. Altın pahalandığı zaman daha çok rağbet görüyor. Vatandaşımızın mümkün mertebe güvendiği, bildiği ve tanıdığı kuyumcudan alması lazım. Kuyumcuların bunu yapacağını düşünmüyoruz. Ama maalesef her toplumda olduğu gibi çürük elmalar da çıkabiliyor. Yani vatandaşlar altını güvendiği yerden alırsa bir problem yaşayacağını düşünmüyoruz. Vatandaş, çok profesyonelce yapılmış bir sahte altınsa anlaması çok güçtür. Çünkü bunu birçok kuyumcu bile anlayamıyor. Vatandaşın elinde mihenk taşı yok, altını kezzaba koyacak ya da tavlayacak bir durumu olmadığı için güvendiği yerden alacak, bildiği yerden alacak. Biz altının yumuşaklığına, sesine, terazideki gramına, hacmine bakıyoruz. Ona göre de altının sahte olup olmadığını ayırt edebiliyoruz. Sattığımız altınları kartımızın arkasına gramajını, fiyatını, milyemini, çapını neyse ürünümüzü yazıyoruz ve müşterimize bunu veriyoruz. Altın alırken de bunu aldıkları yerden istesinler” ifadelerini kullandı.



“Kuyumcuda altın olur, imitasyon olmaz”


Kuyumcularda altın olduğunu, imitasyon olmadığını ve imitasyon satan kuyumcudan alışveriş yapılmaması gerektiğini belirten İbrahim Kocaardıç, “Maalesef alım gücü azaldığı zaman insanlar bir düğün yapıyorsa dönem dönem bize altın kiralamak için geliyorlar. Bizde de kiralama gibi bir şey olmadığı için imitasyona yöneliyor. Bazıları da imitasyonu gerçekmiş gibi götürüp kuyumculara satmaya çalışıyor. Tabii ki kuyumcular bunun imitasyon olduğunu bildiği için almıyorlar. Kuyumcu esnafında imitasyon olmaz. Eğer bir kuyumcunun vitrininde imitasyon ürün varsa o kuyumcudan da alışveriş yapılmaması lazım. Kuyumcuda altın olur, imitasyon olmaz. Burası tuhafiyeci, tablacı ya da sahte satan bir yer değil. Vatandaş bunlara dışardan baktığı zaman altın olarak görüyor, onun imitasyon olduğunu bilmez. İmitasyon bulunduruyorsa mutlaka camına, vitrinine ’ürünlerimiz imitasyondur’ diye belirtmesi lazım. Zaten kanunen de bunu yapma zorunluluğu vardır" şeklinde konuştu.



"Vatandaş her zaman altına yatırım yapabilir"


Vatandaşların her dönem altına yatırım yapabileceğini aktaran kuyumcu Kocaardıç, "Vatandaş pahalıyken de ucuzken de devamlı altına yatırım yapmalı. Altını vatandaş aldığı zaman bir sene, iki sene kendisini kaldırıyor. O yüzden ben devamlı vatandaşımıza altına yatırım yapmasını tavsiye ederim. Ekşimez, çürümez, kokmaz, istediği zaman istediği anda para ediyor” diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Manisa Araştırmacı Yazar Nuri Argaç, askeri törenle toprağa verildi Manisa’nın Selendi ilçesinde Türk Dünyasında tamgalar ve ongunlar üzerine araştırma yapan 97 yıllık Selendi sancağını gün yüzüne çıkaran Yazar Emekli Astsubay Kıdemli Başçavuş Nuri Argaç evinde geçirdiği kalp krizi sonucu hayatını kaybetti. Argaç, askeri törenle son yolculuğuna uğurlandı. Selendi ilçesinde Yörük-Ani Selendi kitabını çıkaran, Türk dünyası üzerine araştırmalar yapan Emekli Astsubay Kıdemli Başçavuş Nuri Argaç, Oğuz boyunu, boyların tamgalarını ve ongunları üzerine araştırmalar yaparak Türk Dünyasının birlikteliğini inceleyen bir yazardı. Yapmış olduğu araştırmalarında Osmanlı dönemine ait olan temattuat defterlerini, Osmanlı arşivlerini, mezar taşlarında bulunan tamgaları ve simgeleri, Türk dünyasının kendilerine has dokuma kilimleri üzerindeki Tamgaların araştırmalarını yaparak kitaplaştıran, konuyla ilgili bir çok üniversitede ders veren, Araştırmacı Yazar Emekli Başçavuş Nuri Argaç, Çarşamba akşam saatlerinde yalnız yaşadığı evinde kalp krizi sonucu öldüğü anlaşılarak Selendi Devlet Hastanesine götürülmüş, oradan da Argaç’ın kesin ölüm sebebinin belirlenmesi için İzmir Buca Adli Tıp kurumuna gönderilmişti. 79 yaşındaki 5 çocuk babası Argaç, Yenicami Mahallesi Yeni Camide İlçe Müftüsü Ömer Bozkurt tarafından kıldırılan cenaze namazı sonrasında askeri törenle Selendi Kabristanlığında son yolculuğuna uğurlandı. Cenaze törenine Selendi Kaymakam vekili Kula kaymakamı Ömer Ahmet Özdemir, Manisa İl Komando Tugayında görevli Albay İskender Gülbahar, Belediye Başkanı Murat Daban, İlçe Jandarma Komutanı Muhammed Tok, İlçe Emniyet Amiri Emre Gevanci, İlçe Müftüsü Ömer Bozkurt, daire müdürleri ve ilçe halkı katıldı. Argaç ayrıca 1912 yılında 328 berat numarasıyla Saruhan Selendi nahiyesine verilmiş ipek kumaştan yapılan Çanakkale savaşında kullanılan 97 yıllık Selendi Sancağını merkez eski camisinde bularak Selendi Kaymakamlığına teslim etmişti. Argaç geçtiğimiz yıl eşini de kaybetmişti.
Gaziantep Ünverdi, Nisan ayı ihracat rakamlarını değerlendirdi Gaziantep Sanayi Odası (GSO) Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Ünverdi, yılın ilk 4 ayında Gaziantep’ten geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 8,9 oranında artışla 3 milyar 238 milyon 454 bin dolarlık ihracat yapıldığını söyledi. Zorluklarının aşılmasında üretim ve ihracatın ülke ekonomisinin anahtarı olduğunu kaydeden Ünverdi, “Bu sürecin baş aktörleri olan sanayicilere, ihracatçılara ve çalışanlarımıza çabalarından dolayı teşekkür ediyorum” dedi. Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) tarafından açıklanan ihracat rakamlarını değerlendiren Adnan Ünverdi, Ramazan Bayramı tatilinde geçen yıla göre iş günü kaybının fazla olması nedeniyle Gaziantep’in nisan ayı ihracatında yüzde 7,1 oranında düşüş görüldüğünü ve 714 milyon 251 bin dolarlık ihracat gerçekleştirildiğini belirtti. Ünverdi, Gaziantep’in aylık ve dönem ihracatında 6’ncı sırada yer aldığını ifade etti. Sanayicilerin yaşadığı sorunlara da değinen Ünverdi, kredi maliyetleri sebebiyle nakit akışında sorun yaşandığını ve özellikle öz sermayesi düşük olan firmaların çok zorlandığının altını çizdi. Kapasite kullanım oranlarındaki düşüşe vurgu yapan Ünverdi, iplik ve tekstil sektöründe iç piyasaya çalışan firmaların kapasite kullanımlarında yarı yarıya varan düşüşler yaşandığını söyledi. İhracat yapan firmalarda ise kapasite kullanım oranlarının yüzde 70’ler seviyesinde olduğunu, tam kapasiteyle çalışan gıda sektöründe de kısmi düşüşlerin olduğunu belirtti. Schengen vizesi almakta yaşanan güçlüklerin artarak devam ettiğini dile getiren Ünverdi, tır şoförlerinin Schengen vizesi alamamalarının ise nakliye sektörünün yavaşlamasına, bunun da ihracatçı firmaların ürün teslimatlarında aksamalara neden olduğu değerlendirmesinde bulunarak, süregelen sorunun çözüme kavuşturulması gerektiğini kaydetti. Ünverdi, ekonomi yönetimi tarafından yürütülen programın sonuçlarının alınmasıyla birlikte piyasada bir rahatlama olmasını beklediklerini ifade ederek, “Hepimizin yaşadığı zorluklar var. Bu zorlukları da daha fazla üretim ve daha fazla ihracat ile aşacağız” dedi. Gaziantep sanayisinin üretim ve ihracatta uluslararası standartlara adaptasyonu ile sürdürülebilirliğini sağlamak hedefiyle çalıştıklarını dile getiren Adnan Ünverdi, işletmelerin bu doğrultuda karbon ayak izi ölçümü ve uluslararası standartlara hazırlanmasında GSO Mesleki Eğitim Merkezi ile iş birliği yapan firma sayısının her geçen gün arttığını belirtti. “Sanayimizin geleceği açısından kritik bir geçiş eşiğinde olduğumuzun farkında olarak firmalarımızı yeşil üretime hazırlıyoruz” diyen Ünverdi, “2026 yılında uygulanmaya başlayacak olan sınırda karbon vergisinden firmaların etkilenmemeleri için yeşil üretim konusunda ülkemize örnek olacak çalışmalar yürütüyoruz. Mesleki Eğitim Merkezimizde 55 firmamızın karbon ayak izi hesaplarını yaptık ve yeşil yol haritalarını hazırladık. Merkezimiz yeşil dönüşüm çözüm ortağı olarak seçildi ve buradan hizmet alan firmalara 190 bin liraya kadar yeşil dönüşüm desteği veriliyor. Bütün firmalarımızı yeşil dönüşümlerini gerçekleştirmeleri için GSOMEM’e bekliyoruz. Gaziantep sanayisi ve ihracat hacmi ile bu konuda hızlı hareket etmek ve hazır olmak zorundadır. Gaziantep Sanayi Odası olarak bizler firmalarımızın yeniliklerden en önce ve en etkin şekilde faydalanabilmeleri için ilgili konularda kurumsallaşma, prosedürlerin yerine getirilmesi ve uygulama aşamalarını bir paket halinde kendilerine sunuyoruz. Türkiye Kalite Derneği (KALDER) Ankara Şubesi de yürütmüş olduğumuz yeşil dönüşüm çalışmalarının başarısını tescilleyerek, Ankara’da düzenlenen programda ‘İlham Veren Kamu Yönetimi Proje Ödülü’ne layık gördü. Biz Gaziantep olarak firmalarımızla bu dönüşümü hep birlikte gerçekleştirmeye devam edecek, bu sayede ihracatımızı daha rekabetçi ve nitelikli hale getireceğiz” diye konuştu.