YEREL HABERLER - 02 Nisan 2012 Pazartesi 14:26

BAОIMLILIKLA MÜCADELE YARIŞMASI ÖDÜL TÖRENİ

A
A
A
BAОIMLILIKLA MÜCADELE YARIŞMASI ÖDÜL TÖRENİ

Türkiye Yeşilay Cemiyeti Genel Başkanı Av.Muharrem Balcı, İl Milli Eğitim Müdürlüğü ile ortaklaşa hazırlanan "Bağımlılıkla Mücadele" konulu yarışmanın ödül törenine katıldı.
Balcı, Gaziantep Ortak Akıl Platformunda Gaziantep Üniversitesi TDP Yeşilay projesi öğrencilerinin de hazır bulunduğu konferansında, Türkiye`de kadınların yüzde 21,3`ünün, erkeklerin de yüzde 49,5`inin sigara içtiğini belirterek, sigaranın söylenildiği gibi istenilince bırakılamadığını kaydetti. Bağımlılığın bir beyin hastalığı olduğunu ifade eden Balcı, ``Bir kişi, gecenin bir yarısı karnı aç olmasına rağmen ekmek almaya gitmiyor ama, sigara almaya gidiyorsa ya da ebeveynler gözü gibi baktıkları çocuklarını gecenin bir yarısı sigara, içki almaya gönderiyorsa, bunun adı bağımlılıktır, diğer adıyla köleliktir`` dedi.
Balcı, alkol ya da madde bağımlılığının insanın özgürlüğünü çaldığını kaydederek, şöyle devam etti:
``Eğer ailenizde sigara kullandığı için kansere yakalanıp ölen biri varsa, yarın bir gün uyuşturucudan ölen insanlar da olacaktır. Bu kaçınılmazdır. Niye kaçınılmaz? Tıbbın bu konuda bir tespiti var; her bağımlılık diğerini tetikler. Bunun illa bir insanın bünyesinde olması gerekmiyor ama her bağımlılık başkasında başka bir bağımlılığı tetikliyor. İşte rol modelin önemi burada ortaya çıkıyor. Bütün dünyada devrim ve değişimlerin ana rahmini oluşturan üniversite gençliği, kendisinden bir dönem önceki, ergenliğe yeni başlamış gençlerin rol modelidir."
Hiçbir siyasi, sosyal ve dini sistemde insanın kendisine zarar verme hakkı olmadığını vurgulayan Balcı, şunları anlattı:
``Sigarayla mücadele başlatmışız. Türkiye, Dünya Sağlık Örgütü Tütün Kontrol Çerçeve Sözleşmesini kabul etmiş, duyarlı bir başbakan, duyarlı bir bakan, duyarlı bazı milletvekilleriyle bu çalışma yürümüş, sigarayı her yerde buzlayarak gizlemişiz. Peki alkol. Alkolün sadece ticari amaçlı reklamı yasak. Dizilerde, filmlerde, gazete ve dergilerde, bilboardlarda reklamı serbest ama sigara yasak. Hangisi hangisinden daha az tehlikeli. Dünyadaki her türlü taciz, tecavüz, cinnet, cinayet, trafik kazaları, boşanmaların birinci nedeni alkol. Sigara onun yanında masum kalıyor ama sigaradan da yılda 5 milyon insan ölüyor. Bu yıl 6 milyon olmasını bekliyoruz. Alkolden 2,5 milyon insan ölmüş, bu yıl 3.5 milyon bekliyoruz. Çünkü, dünyada alkolün artık alkolsüz bira şeklinde 5-6 yaşındaki çocuklara kadar inmesini isteyen bir zihniyet var."
Balcı, toto, loto, piyango, at yarışı gibi şans oyunları oynatan işyerlerinin tümünün sahibinin devlet olduğunu kaydederek, şöyle devam etti:
``Bunların hepsinin kapısında da +18 yazıyor. Anayasanın 58. maddesi `Devlet çocukları ve gençleri alkolizmden, her türlü kötü alışkanlıklardan, zararlardan, bir de kumardan korumakla mükelleftir` diyor. Borçlar Kanunu izin alınmadan yapılan her türlü çekiliş ve piyangonun yasak olduğunu ve kumar hükümleriyle cezalandırılacağını söylüyor. İzin alınmışsa, vergilendirilmiş kazanç kutsal oluyor. Kumar zararlı. Siz çocuğu okula gönderiyorsunuz, öğretmen `şans oyunları kumardır, emeksiz kazanılan para haramdır, alışkanlık yapar` diyor. Çocuk kafasını kaldırıyor okulun ismine bakıyor Milli Piyango Lisesi ya da ilköğretim okulu yazıyor. 43 adet Milli Piyango okulu var."
Türkiye`de sigaraya bağlı nedenlerle günde 328 kişinin öldüğüne dikkati çeken Balcı, bayramlarda meydana gelen trafik kazalarında 20-25 kişi öldüğünde herkesin feryat ettiğini, ancak sigaraya bağlı hastalıklardan ölenleri kimsenin yadırgamadığını sözlerine ekledi.
Akşam programında Şehitkamil Belediyesi konferans salonundaki ödül törenine katılan Balcı, ilköğretim ve lise kademesinden Yeşilay ve Milli Eğitim Müdürlüğü`nün ortaklaşa düzenlediği yarışmaya katılarak dereceye giren öğrencilere, İl Emniyet Müdür yardımcısı Mehmet Ali Özçelik ile birlikte ödüllerini takdim etti.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara TESK Başkanı Palandöken’in 10 Kasım mesajı Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Başkanı Bendevi Palandöken, Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün vefatının 86’ncı yıl dönümü dolayısıyla yayınladığı mesajında, “Atatürk bizlere sadece bir vatan değil, aynı zamanda fikri hür, irfanı hür, vicdanı hür nesillerle aydınlanacak bir gelecek miras bırakmıştır” ifadelerine yer verdi. TESK Başkanı Bendevi Palandöken, Türkiye Cumhuriyeti Devleti Kurucusu, Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ebediyete irtihalinin 86. yıl dönümü dolayısıyla bir mesaj yayımladı. Palandöken’in mesajında şu ifadeler yer aldı: "Cumhuriyetimizin kurucusu, eşsiz devlet adamı, bağımsızlık mücadelemizin büyük önderi Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü, aramızdan ayrılışının 86. yıl dönümünde bir kez daha minnet, saygı ve rahmetle anıyoruz. Atatürk, milletimizin zor koşullar içinde varoluş mücadelesi verdiği bir dönemde, bağımsızlık ve egemenlik ruhunu ateşlemiş ’Ya istiklal ya ölüm’ diyerek milletimizi zafere taşımıştır. Onun azmi ve ileri görüşlülüğü sayesinde, Türkiye Cumhuriyeti tarihin en karanlık sayfalarından aydınlık yarınlara uzanan bir yol bulmuş, Türk milletinin bağımsızlık mücadelesi dünya tarihine örnek bir bağımsızlık destanı olarak yazılmıştır. Bugün Atatürk’ün aziz hatırasına olan borcumuzu ödemek için onun ’En büyük eserim’ dediği Cumhuriyetimize sahip çıkmak, ilke ve devrimlerine bağlı kalmak, bilimi, aklı ve çağdaş medeniyeti rehber edinerek yolumuza devam etmek en büyük görevimizdir. Atatürk bizlere sadece bir vatan değil, aynı zamanda fikri hür, irfanı hür, vicdanı hür nesillerle aydınlanacak bir gelecek miras bırakmıştır. Bu mirasa layık olmak ve ülkemizi onun hedef gösterdiği çağdaş uygarlık seviyesine ulaştırmak hepimizin sorumluluğudur. Bu duygu ve düşüncelerle başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere, bağımsızlık mücadelesinin tüm kahramanlarını, vatan uğruna canını feda eden tüm şehitlerimizi rahmet ve minnetle anıyorum."
Eskişehir EMYO’da ‘Kafkas Mutfağı’ atölyesi gerçekleştirildi Anadolu Üniversitesi Eskişehir Meslek Yüksekokulu (EMYO) Aşçılık Programı tarafından düzenlenen ‘Kafkas Mutfağı’ atölyesi Eskişehir Meslek Yüksekokulu Ocak Mutfak’da gerçekleştirildi. Şelale Mutfağın sahibi Zeynep Özbek’in konuşmacı olduğu atölyeye Eskişehir Meslek Yüksekokulu Müdürü Doç. Dr. Osman Güldemir, öğretim üyeleri ve öğrenciler katılım gösterdi. “Çok değerli bir atölye olacak” Düzenlenen atölyelerin çok kıymetli olduğunu söyleyen Eskişehir Meslek Yüksekokulu Müdürü Doç. Dr. Osman Güldemir konuşmasında şunları söyledi: “Zeynep Hanım’ın sahibi olduğu Şelale Mutfak, Bursa’nın İnegöl ilçesinde Tüfekçikonak köyünde butik bir lokanta. Tüfekçikonak köyünde neredeyse tamamen göçmen nüfus yaşıyor. Zeynep hanım da göçmen olduğu için kendi kültüründen göçmen yemeklerini misafirlerine sunuyor. Zeynep Hanım bugün bizlere de bu yemeklerden birkaçını yapacak.” “İşimi çok büyük keyifle yapıyorum” Yemek yapmanın kendisine çok iyi geldiğini ifade eden Şelale Mutfak sahibi Zeynep Özbek, “Lokantamızda herkesin talep ettiği yiyecekler dışında Kafkas mutfağından da lezzetler sunuyoruz. İşimi çok büyük keyifle yapıyorum. 13 yaşından beri mutfaktayım. Yemek yapmak insana çok iyi gelen bir aktivite. Bugün mısır ekmeği, haçapuri, sinori, çerkes tavuğu, cevizli börek ve mısır unlu muhallebi yapacağız” dedi. ‘Kafkas Mutfağı’ atölyesi, yapılan yemeklerin tadımları ve Zeynep Özbek’e teşekkür belgesi takdim edilmesiyle sona erdi.
Muğla Kavaklıdere’de zeytin hasat sezonu Hillerima Antik Kenti’nde dualarla başladı Muğla’nın Kavaklıdere ilçesinin Derebağ Mahallesi’nde yer alan tarihi Hillerima Antik Kenti, geleneksel Zeytin Hasat Etkinliği’ne ev sahipliği yaptı. Güne bereket dualarıyla başlayan üreticiler ve misafirler, bölgenin verimli topraklarında ilk zeytin hasadını gerçekleştirdi. Sabahın erken saatlerinde Kavaklıdere’ye gelen katılımcılar, zeytin hasadına başlamadan önce üretim sezonunun bereketli geçmesi için dualar etti. Zeytin ağaçlarının çevresinde toplanan üreticiler ve davetliler, yıl boyunca emek verilen mahsulün toplanmasına hazırlık yaptı. Sonrasında etkinliğe katılan üreticiler, geleneksel yöntemlerle ilk zeytinlerini toplarken, bu değerli mahsulün hasat edilmesi konusundaki heyecanlarını paylaştılar. Katılımcılar, toplanan zeytinlerin yöresel lezzetlere dönüşmesini temenni ederken, üreticilerin zeytinin sofralara ulaşana kadar geçen sürede gösterdikleri emek vurgulandı. ’Bahçelerden sofralarınıza’ sloganıyla başlayan etkinlik, zeytinin mutfaklara doğal ve kaliteli bir ürün olarak ulaşması için bölgedeki çiftçilerin gayretini öne çıkardı. Derebağ Mahallesi’nde yer alan ve geçmişten günümüze pek çok kültürü barındıran Hillerima Antik Kenti, bu etkinlikle beraber zeytin hasadına tanıklık ederek bölgenin tarımsal ve kültürel zenginliğini bir kez daha gözler önüne serdi. Zeytin hasadı etkinliği, yerel halkın tarihi değerlerine sahip çıkması ve turizme katkı sağlama açısından da önemli bir adım oldu. Bölgedeki zeytin ağaçlarının, antik çağlardan günümüze ulaşan bir geleneği yaşattığına vurgu yapıldı. Etkinlikte konuşan üreticiler, zeytinin bölgedeki ekonomik kalkınmadaki önemini vurgularken Kavaklıdere’nin yerel üretime verdiği değerin altını çizdi. Bereket dualarıyla başlayan günün, hasat sürecinde bütün yılın emeğinin karşılığını almak açısından önemli olduğunu belirten üreticiler, bu geleneğin daha çok yayılması için çalışacaklarını ifade etti. Zeytin hasadının, bölge halkının geçim kaynakları arasında önemli bir yer tuttuğuna dikkat çekilen etkinlikte, Kavaklıdere’nin kaliteli zeytinleri ile turizm potansiyelini artırarak ekonomik katkı sağlamaya devam ettiği vurgulandı.