SAĞLIK - 25 Nisan 2024 Perşembe 10:51

Beyindeki kan pıhtıları kasıktan tedavi edilerek hastalar felç olmaktan kurtarılıyor

A
A
A
Beyindeki kan pıhtıları kasıktan tedavi edilerek hastalar felç olmaktan kurtarılıyor

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açılışı yapılan Gaziantep Şehir Hastanesi, Girişimsel Radyoloji alanında gerçekleştirdiği yenilikçi ve başarılı tedavilerle dikkat çekiyor. Modern teknoloji ile hizmet veren hastanede, beyin pıhtıları, kasıktan girilerek yapılan müdahale ile tedavi edilerek hastalar felç olmaktan kurtarılıyor.


Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açılışı yapılan ve yaklaşık 7 aydır hizmet veren Gaziantep Şehir Hastanesi, hastalara şifa olmaya devam ediyor. Pek çok alanda modern tedavilerin uygulandığı hastanede Girişimsel Radyologlar tarafından (damar içi) özel cihazlar kullanılarak ve kasıktan girilerek yapılan müdahale ile beyindeki pıhtıların çıkarılmasıyla altı ayda 100’ün üzerinde hasta tedavi edildi. Bu sayede ameliyata gerek kalmadan ya da ameliyatla bile düzeltilemeyecek ani yaşanan inme (felç) ve beyin kanamalarına 7/24 müdahale ediliyor.


Gaziantep Şehir Hastanesi’nin teknolojik alt yapısı ve en güncel tıbbi cihazlarıyla ön plana çıkan Girişimsel Radyoloji Bölümü, felçlerin önlenmesine yönelik başarılı anjiografik uygulamalar gerçekleştiriyor. Şehir Hastanesi’nin Gaziantep ve çevre illere çok başarılı bir hizmet sunduğunu ifade eden Gaziantep Şehir Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Süleyman Çetinkünar, "Girişimsel Radyoloji, çok spesifik alanları içeren, özel işlemlerden oluşan, özel alet kullanımı gerektiren, ekip ruhuyla çalışan ve bu ekibin başındaki yetenekli doktorlarımız ve hocalarımız başta olmak üzere, hemşireler, teknisyenler ve diğer çalışanlardan oluşan güçlü bir ekibin varlığını ifade eder. Girişimsel Radyoloji çok özellikli bir bölümdür. Açıldığımız günden bu yana 100’ün üzerinde inme (felç) hastasına anjiyografik tedavi uygulandı ve büyük oranda başarıyla sonuçlandı. İlimiz, bölgemiz ve ülkemiz, Girişimsel Radyoloji ekibimizin hizmetinden faydalanabildiği için çok mutluyum. Bu konuda emeklerini esirgemeyen ve özveriyle çalışan tüm ekibe çok teşekkür ederiz" dedi.


6 ayda 2 bin 500 hasta muayene edildi


Gaziantep Şehir Hastanesi Radyoloji Uzmanı Doç. Dr. Ali Burak Binboğa, minimal invaziv işlemlerle gerçekleştirilen bu tedavilerin çeşitliliğine ve poliklinikte 6 ayda yaklaşık 2 bin 500 hastanın muayene edildiğine dikkat çekti. Ayrıca, 200 hastaya nörogirişimsel işlemlerin uygulandığını ve bunların 80’inin inme, 50’sinin beyin damar baloncuğu (anevrizma) geriye kalan da 70 hastanın da şah damarı (karotis stent) tedavisi olduğunu belirtti.


Gaziantep Şehir Hastanesi Radyoloji Uzmanı Doç. Dr. Mehmet Onay, Gaziantep ve Güneydoğu Bölgesi’ndeki hastalara sunulan "Girişimsel Radyoloji" hizmetleri hakkında bilgi verdi. Doç. Dr. Mehmet Onay, hastanenin iki üst düzey biplan ve bir monoplan anjiyo cihazına sahip olduğunu ve her türlü Girişimsel Radyolojik işlemin uygulandığı ve hastaların tedavilerinin mümkün olduğunu ifade etti. Mehmet Onay, özellikle inme ve beyin kanaması gibi A grubu işlemlerin Gaziantep Şehir Hastanesi’nde Girişimsel Radyoloji ünitesinde yapıldığını belirtti. Ayrıca, acil olmayan hastaların Gaziantep Şehir Hastanesi’nin 1. Kat C7 blokta bulunan Girişimsel Radyoloji Polikliniği’ne randevu almadan başvurabileceklerini söyledi.


"Kasıktan girilerek beyindeki tıkanmış damar bulunup pıhtı çıkarılıyor"


Gaziantep Şehir Hastanesi Radyoloji Uzmanı Doç. Dr. Çetin Murat Altay ise halk arasında felç olarak bilinen iskemik inme hastalığı ve tedavisinin önemi üzerinde durdu. Doç. Dr. Çetin Murat Altay, inme semptomlarının, vücudun bir kısmında felç, yüz felci, konuşma bozukluğu gibi bulgularla ortaya çıktığını ve tedavide zamanın kritik olduğunu vurguladı. Murat Altay, ilk 6 saat içinde müdahale edilmesi gerektiğini çünkü beynin kan almadığı her 5 dakikada hücrelerin ölmeye başladığını belirtti. Altay, Girişimsel Radyoloji ekibinin beyinde tıkanıklık bölgesinde "can çekişen hücrelere" yeterli kan akımını sağlamak için kasıktan girilerek beyindeki tıkanmış damarı bulup pıhtıyı çıkardığını ve bu işlemin hastalar için konforlu olduğunu ifade etti. Erken müdahale ile hastaların semptomlarının hızla iyileşebildiğini belirten Altay, süre uzadıkça durumun zorlaştığını söyledi. Doç. Dr. Çetin Murat Altay, Gaziantep Şehir Hastanesinde bu işlemlerin ücretsiz olarak yapıldığını ekledi.


“6 ayda yaklaşık 2 bin 500 hasta muayene ettik”


Doç. Dr. Ali Burak Binboğa, “Girişimsel Radyoloji dediğimiz bölüm ülkemizde henüz yan dalı olmayan bir uzmanlık dalıdır. Minimal invaziv işlemler yaptığımız bir alandır. Burada biyopsisinden tutun damar içinden tedaviler olmak üzere birçok işlem yapıyoruz. İşlem çeşitliliğimiz çok fazla. 6 ayda yaklaşık 2 bin 500 hasta muayene ettik” dedi.


"İnme ve beyin kanamalı hastalarının tedavisinde 2 tane üst düzey biplan anjiyo cihazımız bulunmakta”


Doç. Dr. Mehmet Onay, “Gaziantep Şehir Hastanesi olarak Gaziantep ve tüm Güneydoğu bölgesindeki illerdeki İnme ve beyin kanamalı hastalara Girişimsel Radyoloji hizmeti vermekteyiz. Her türlü Girişimsel Radyolojik işlemler hastanemizde yapılmakta. Ünitemiz dışında Girişimsel Radyolojiye tanımlı 10 yataklı servisimiz de bulunmakta” şeklinde konuştu.


"Felçlik tedavisinde en önemli unsur erken müdahale’"


Felçlik tedavisinde en önemli unsurun erken müdahale olduğunu vurgulayan Doç. Dr. Çetin Murat Altay ise, “Halk arasında felç olarak bilinen inme genellikle şeker, tansiyon ve kalp hastalığı olan hastalarda oluyor. Bu hastalarda tedavide en önemli husus ’zaman’. İlk 6 saatte hastanın acil servise başvurması ve beynine atan pıhtının çıkarılması gerekiyor. Çünkü insan beynine kan 5 dakika gitmeyince hücreler ölmeye başlıyor ve geri dönüşümsüz bir sürece giriliyor. Bu nedenlerden dolayı ölen beyin hücreleri var. Bir de can çekişen ve kurtarılmayı bekleyen hücreler var. Girişimsel Radyoloji olarak biz burada can çekişen hücreleri kurtarmak için müdahale ediyoruz” diye konuştu.


(FA-SVY-

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kütahya Türk iş insanı Ferhat Süleyman Çınar’ın başarı öyküsü Dünyada birçok ülke ile güçlü bağlantıları bulunan, NATO ve Birleşmiş Milletler Diplomatlığı gibi görevler yapan 46 yaşındaki iş insanı Ferhat Süleyman Çınar, başarı öyküsünü anlattı. Birleşmiş Milletler ve NATO’da önemli görevler üstlenen, Türkiye ve Birleşmiş Milletler arasındaki ilişkide önemli bir konuma sahip Ferhat Süleyman Çınar, 1978 yılında Ankara’da, üç çocuklu memur bir ailenin en küçük çocuğu olarak dünyaya geldi. Çocukluğu, dönemin zorlu şartları altında geçti ve Ankara’da memur bir ailenin ferdi olarak yaşamak ona mücadeleci bir ruh kazandırdı. Çınar, henüz ortaokul çağlarındayken, ailesinin beklentileri ve kendi davranışları arasında bir denge kurmaya çalıştı. Ailesi, onun abisi ve ablası gibi iyi bir eğitim alıp üniversiteye gitmesini ve kendileri gibi memur olmasını istiyordu. Ancak, Çınar, kendi geleceğini belirleme konusunda oldukça kararlıydı ve daha farklı bir yol izlemeye karar verdi. 80’ler ve 90’lar, Türkiye’nin ve dünyanın önemli dönüşümler yaşadığı yıllardı. Bu dönemde, Çınar, çevresindeki değişimleri yakından gözlemledi ve bu değişimlerin etkilerini bizzat deneyimledi. Soğuk Savaş’ın sona ermesi ve küresel sistemin dönüşümü gibi büyük olaylar, onun dünya görüşünü şekillendiren önemli faktörler oldu. “13 yaşında geleceğini şekillendirecek önemli kararlar almaya başladı” Çınar, sadece 13 yaşında olmasına rağmen, geleceğini şekillendirecek önemli kararlar almaya başladı. Geleneksel eğitim sistemi yerine gerçek okul olarak iş hayatını gördüğü için daha genç yaşlarda iş dünyasının içine adım attı. İş dünyasında içindeki erken deneyimleri, ona farklı bir bakış açısı kazandırdı. Matbaa sektöründe çalışmaları, ona sadece bir iş kolunun ötesinde, büyük bir resim olduğuna inanıyor ve küresel pazarın önemli bir parçası olarak görüyordu. Matbaacılığı, sadece basılı malzemelerin üretimi olarak görmek yerine, toplumun derinliklerine etki eden bir araç olarak değerlendiriyordu. Bu süreçte Ankara da Türk Siyasetinin kalbinde tanıştığı ve ortaklık kurduğu önemli kişiler başta Süleyman Demirel olmak üzere Ali Çetin Şener, Şahbettin Çimen, Cavit Çağlar gibi isimlerde onun Türk ve Dünya siyasi yapısını okumasında büyük önem taşıdı. “Sahip olduğu işleri bölgesel çaptan küresel bir boyuta taşıdı” Zamanla sahip olduğu işleri bölgesel çaptan küresel bir boyuta taşıyan Ferhat Süleyman Çınar, bu süreçte, uluslararası alanda geniş bir ağ oluşturdu ve işlerini küresel bir perspektifle genişletti. Ferhat Süleyman Çınar, insanlığı bir bütün olarak ele aldı ve küresel işbirliğinin, içinde bulunduğumuz sorunların tek çözümü olduğuna inandı. Ona göre insanlar kalıplarını devletler ise sınırlarını aşmalıydı, bu kaçınılmaz bir sondu ve elbet ki olacaktı. Bu gün bu amaca ulaşmak için Birleşmiş Milletler ve çeşitli STK’larda önemli misyonlar üstlenen Ferhat Süleyman Çınar bunun yanı sıra Orta Doğu’daki küresel işbirliğini geliştirmeye ve bölgede barış ve istikrarı sağlamak amacıyla Bölgedeki önemli Kraliyet Ailelerine danışmanlık yapmakta. ’’Ülkemiz ve dünya adına çok çalışıyoruz” Türkiye ve Dünya adına çok çalıştıklarını söyleyen Ferhat Süleyman Çınar ’’Ülkemiz Ekonomik, sosyal, kültürel ve insani nitelikteki uluslararası sorunları çözme düsturuyla, ırk, cinsiyet, dil veya din ayrımı gözetmeksizin herkesin insan haklarına ve temel özgürlüklerine saygının geliştirilip güçlendirilmesinde uluslararası işbirlikleri ile gelişmekte olan ülkelerin desteklenmesi ilkeler ile yola çıktık. Türk İş İnsanlarının Dünya’da temsili için güçlü lobilerde aktif rol alıyoruz. Birleşmiş Milletler misyonun gerçekleşmesi ve Türkiye’nin Misyon içerisindeki rolünün daha aktif olması için buradayız. Her zaman dediğimiz gibi bizler Türkiye ile Dünya arasında bir köprü görevi görüyoruz’’ ifadelerine yer verdi.