GÜNDEM - 31 Ağustos 2024 Cumartesi 12:05

Bina garajından şampiyonluğa uzanan başarı

A
A
A
Bina garajından şampiyonluğa uzanan başarı

Gaziantep’te amcaları Mahmut Kendirci’nin yönlendirmesiyle küçük yaşta bilek güreşiyle tanışan 15 yaşındaki milli bilek güreşçisi Ahmet Efe ve 19 yaşındaki Hamza Kendirci kardeşler, 4 yılda kariyerlerine Türkiye, Avrupa ve dünya şampiyonluğu sığdırdılar.


Ahmet Efe ve Hamza Kendirci kardeşler, eski bilek güreşçisi olan 44 yaşındaki amcaları Mahmut Kendirci’nin tavsiyesiyle küçük yaşlarda bilek güreşi ile tanıştı.


Bilek güreşi konusunda kendilerini geliştiren ve kariyerlerine şampiyonluk sığdırmak isteyen Kendirci kardeşler, Gaziantep’te ve Türkiye’de düzenlenen turnuvalara katılmaya başladı.


Turnuvalarda önemli başarılar elde eden ve yeğenlerinin azimli olduğunu gören kendirci kardeşler için amcaları Mahmut Kendirci, binalarının altındaki 3 metrekarelik garajı kendi imkanları ile aldığı materyallerle eğitim alanına çevirdi. Eğitimlerinin yanı sıra akşamları da binalarının altındaki garajda müsabakalara hazırlanan Kendirci kardeşlerden Ahmet, branşında ilk müsabakasına 12 yaşında çıktı ve 13 yaşında da katıldığı dünya şampiyonasında 3’üncülük elde etti. Bileğindeki sakatlık nedeniyle 14 yaşında bir süre yarışmalara katılamayan ve bu yıl ise üst üste şampiyonluklar kazanan Ahmet, Slovakya’nın başkenti Bratislava’da 5-15 Mayıs’ta düzenlenen Avrupa Bilek Güreşi Şampiyonası’nda sağ kol ile 15-25 Ağustos’ta Moldova’nın başkenti Kişinev’de düzenlenen Dünya Bilek Güreşi Şampiyonası’nda ise iki kolda altın kazanarak her iki organizasyonda da kürsünün ilk basamağına çıkmayı başardı.


6 yıl içerisinde birçok önemli başarıya imza atan Hamza Kendirci ise, 2021 ve 2022’de sağ ve sol kolda Türkiye şampiyonu, yine 2022’de sağ ve sol kolda dünya 3’üncüsü, 2024’te sağ kolda Avrupa 1’incisi ve sol kolda 2’inci, dünyada da sol kolda 3’üncü oldu.


2024’te farklı kategorilerde sağ kolda Türkiye 1’incisi ve 2’incisi olan Hamza Kendirci, Slovakya’nın başkenti Bratislava’da 5-15 Mayıs’ta düzenlenen Avrupa Bilek Güreşi Şampiyonası’nda sağ kolda şampiyon, 15-25 Ağustos’ta Moldova’nın başkenti Kişinev’de düzenlenen Dünya Bilek Güreşi Şampiyonası’nda ise sol kolda 3’üncü olarak altın ve bronz madalya kazandı.


"Bugünlere kolay gelmedik"


Hamza’nın bilek güreşçisi olmak istediğini kendisine söylediğinde çok mutlu olduğunu belirten amca Mahmut Kendirci, uzun süredir verilen emeklerinin karşılığını aldıklarını ve yeğenlerinin daha önemli başarılar elde edeceklerini inandığını ifade ederek, "2018 yılında Ahmet ve Hamza, çok küçük yaşta antrenmana başladılar. Benim de zaten Avrupa ve dünya derecelerim var. Ben yeğenlerimi bu garajda çalıştırdım ve hiçbir zaman antrenmanlarımızı da aksatmadık. 2023’te Hamza dünyada 3’üncü oldu. Ahmet de geçen yıl sakatlığı nedeniyle bir sıkıntı oldu. Fakat biz çalışmalarımıza tekrar devam ettik. Bu yıl Avrupa ve dünya şampiyonasında ikisi de şampiyon oldu" dedi.


"En büyük hayalim dünya şampiyonu olmaktı"


En büyük hayali olan dünya şampiyonluğu hayalini gerçekleştirdiği için çok mutlu olduğunu belirten Milli bilek güreşçi Ahmet Efe Kendirci, amcasının da eski bilek güreşçisi olduğunu anlatan Ahmet Efe, "İlkokulda sürekli arkadaşlarımla bilek güreşi yapıyordum, daha sonra bilek güreşi sporuna başladım. Okulda hiç kimse beni yenemiyordu. 9 yaşında ilk önce okçuluk kursuna gidiyordum, 10 yaşında kung fu sporuna başladım ve 11 yaşında da bilek güreşine başladım. 4 yıl boyunca devam ettim. 15 yaşında dünya şampiyonu oldum. Şampiyon olunca Moldova’da bayrağımızı en tepelerde dalgalandırmak çok güzel bir duygu oldu ve çok mutlu oldum" şeklinde konuştu.


"Şanlı bayrağımızı en tepelerde dalgalandırdık"


Milli bilek güreşçi Hamza Kendirci de kardeşi ile birlikte bir yıl içerisinde hem Avrupa hem dünya hem de Türkiye Şampiyonası’nda birincilik elde ettiği için çok mutlu ve gururlu olduğunu söyledi.


Elde ettikleri başarıları anlatan Kendirci, "2018 yılında bilek güreşine başladım. Amcama bu spora başlamak istediğimi söyledim, amcam da bu duruma sevindi ve garajda antrenmanlara başladık. 6 yıl boyunca bu garajda çalıştık ve yarışmalara katıldık. Her türlü zorluğa rağmen Türkiye şampiyonlukları yaşadık. Sakat kol ile Türkiye şampiyonluklarına katıldığım oldu. 2021 yılında hem gençler hem de büyükler kategorisinde Türkiye şampiyonu oldum. Kardeşimle birlikte Avrupa şampiyonasına gittik. İkimizde sağ kolda şampiyon olup sol kolda ikinci olduk. ardından dünya şampiyonası oldu, ben sol kolda üçüncü, kardeşim ise iki kolda da şampiyon oldu. Slovakya ve Moldova’da şanlı bayrağımızı en tepelerde dalgalandırmak çok büyük bir onur oldu. Amcam ve kardeşimle birlikte bu sporu yapmak çok güzel. Burada çok güzel antrenmanlar yapıyoruz" diye konuştu.



Bina garajından şampiyonluğa uzanan başarı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Muş Muş’ta yeni yıl öncesi gıda denetimleri artırıldı Muş Tarım ve Orman İl Müdürlüğü ekipleri, yılbaşı öncesinde vatandaşların güvenli ve sağlıklı gıdaya ulaşmasını sağlamak amacıyla il genelinde gıda denetimlerini sıklaştırdı. İl Tarım ve Orman Müdürlüğü, yaklaşan yeni yıl öncesinde gıda güvenliğinin sağlanması amacıyla denetim çalışmalarını artırdı. İl Müdürlüğüne bağlı resmi gıda kontrolörleri tarafından il genelinde gıda üretimi ve satışı yapılan işletmelerde denetimler aralıksız sürdürülüyor. Yılbaşı döneminde tüketimi artan ürünler başta olmak üzere her türlü içecek, kuruyemiş, beyaz et ve kırmızı et satışı yapan işletmeler ile şekerleme, pastane ve benzeri gıda işletmeleri denetim kapsamına alındı. Denetimlerde ürünlerin hijyen, muhafaza ve satış şartları ile mevzuata uygunluğu titizlikle kontrol ediliyor. İl Müdür Yardımcısı Muhammed Şen, denetimlere ilişkin yaptığı açıklamada, "Halk sağlığının korunması ve güvenilir gıda arzının sürdürülebilirliği amacıyla yılbaşı sürecinde denetimlerimiz artırılarak devam edecektir. Tüketicilerimizin sağlıklı, güvenilir ve kaliteli gıdaya en hızlı şekilde ulaşması sağlanacaktır" dedi. Vatandaşların da gıda güvenliği konusunda duyarlı olmalarının önemine dikkat çeken Şen, "Karşılaşılan her türlü gıda güvenliği ihlali, hijyen eksikliği veya şüpheli durumların Alo 174 Gıda Hattı’na bildirilmesi, hızlı ve etkin müdahale açısından büyük önem taşımaktadır" ifadelerini kullandı. İl Tarım ve Orman Müdürlüğü ekiplerinin yeni yıl öncesinde denetimlerini hız kesmeden sürdüreceği bildirildi.
Bartın BARÜ’de "Bartınlı Bir Akademisyenin Hayatından Kesitler" söyleşisi düzenlendi Bartın Üniversitesinde (BARÜ) Türkiye’nin idare hukuku alanının önde gelen akademisyenlerinden biri olan Prof. Dr. Turgut Tan’ın bağışta bulunduğu kitaplık açılırken akademik yaşamı, bilimsel çalışmaları ve mesleki deneyimleri konuşuldu. Bartın Üniversitesi (BARÜ) Kütüphane Dokümantasyon ve Daire Başkanlığı tarafından Türkiye’nin idare hukuku alanının önde gelen akademisyenlerinden biri olan Bilkent Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Turgut Tan’ın konuk olduğu "Bartınlı Bir Akademisyenin Hayatından Kesitler" başlıklı bir söyleşi düzenlendi. Kütüphane Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen programa Bartın Valisi Dr. Nurtaç Arslan, Bartın Belediye Başkanı M. Rıza Yalçınkaya, BARÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Akkaya, akademik ve idari personel ile çok sayıda öğrenci katıldı. Bartın’da geçen çocukluk yıllarını anlatan Prof. Dr. Tan, "İlkokul ve ortaokul yıllarım Bartın’da geçerken liseyi İstanbul’da okudum. Ankara Üniversitesi o dönem Mülkiye olarak geçen Siyasal Bilgiler Fakültesini bitirdim. Mezun olduktan sonra kabul aldığım burslarla Fransa’da bulundum. Türkiye’de özellikle idare hukuku alanında ders verdim. Bugün Bartın’a geldiğimde yıllar önce dersine girdiğim başarılı bir öğrencimi memleketimin mülki idaresinin başında vali olarak görmekten mutluluk duyuyorum. Diğer bir mutluluğum ise benim zamanında devam edebileceğim bir lisenin olmadığı memleketime bugün Bartın Üniversitesinin kazandırılmış olmasıdır" dedi. BARÜ Merkez Kütüphanesinde "Prof. Dr. Turgut Tan Kitaplığı" açıldı Ayrıca Bartınlı Prof. Dr. Tan, uzun yıllardır biriktirdiği yaklaşık bin 400 kitabı ve süreli yayını kendisinden sonraki nesillere fayda sağlaması için bölgenin en büyük kütüphanesi olarak bilinen BARÜ Kütüphanesine kitap bağışladı. Söyleşi programı kapsamında, bağışlanan eserlerden oluşan "Prof. Dr. Turgut Tan Kitaplığı"nın da açılışı yapıldı. Bağışlanan eserlerin bir referans niteliğinde olduğunu vurgulayan Kütüphane Dokümantasyon ve Daire Başkanı Burak Beygirci, "Bu koleksiyon idare hukuku, anayasa hukuku, vergi hukuku ve kamu yönetimi alanlarında büyük bölümü klasikleşmiş eserlerden oluşmaktadır. Bu alanların dışında ekonomi, siyaset bilimi, tarih ve edebiyat gibi konularda Türkçe ve Fransızca olmak üzere eşsiz eserleri kütüphanemize bağışlamıştır. Yapılan teknik işlemler esnasında koleksiyonda yer alan pek çok eserin kütüphanemiz tarafından ilk kez girişinin yapıldığı ve ülkemizde ilk kez BARÜ Merkez Kütüphanesine tarafından kataloglandığı tespit edilmiştir. Koleksiyon erişime açıldıktan sonra farklı üniversite kütüphanelerinden bu eserler için kütüphaneler arası ödünç taleplerinin gelmesi söz konusu bağışın eşsiz ve referans niteliğinde bir koleksiyon olduğunu ortaya koymuştur" dedi.
Bartın BARÜ’de farklı kültürler bir araya geldi Bartın Üniversitesinde (BARÜ) eğitimlerine devam eden uluslararası öğrenciler "Kültür Buluşması" etkinliğinde geleneksel giysilerini, yöresel yemeklerini ve danslarını tanıttı. Bartın Üniversitesi (BARÜ) Türkçe Öğretim Uygulama ve Araştırma Merkezi (TÖMER) ile Uluslararası Öğrenci Kulübü tarafından kültürler arası etkileşime katkı sağlamak amacıyla "Kültür Buluşması" etkinliği düzenlendi. Kütüphane Konferans Salonu’nda yapılan programda Türkmenistan, Kazakistan, Yemen, Azerbaycan ve Endonezya’ya ait kültürler; geleneksel giysileri, yöresel yemekleri, müzikleri ve danslarıyla tanıtıldı. BARÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Akkaya da etkinliğe katılarak uluslararası öğrencilerin kültür buluşmasına ortak oldu. Öğrencilerin hazırladığı gösterileri ilgiyle izleyen Rektör Akkaya, kültürel çeşitliliğin üniversite yaşamına kattığı değere dikkat çekerek "Bugün dünyanın farklı coğrafyalarından gelen öğrencilerimizin kendi kültürel değerlerini tanıtmalarına eşlik ediyoruz. Burada Türk kültürünü öğrendiniz. Her ne kadar başka diyarlardan gelmiş olsanız da Anadolu kültürünü buradan yaşayıp dostluklar edindiniz. Biz Bartın Üniversitesi olarak dili kültürün bir taşıyıcısı olarak görüyoruz. Hepiniz birer Bartın Üniversitesi ve Bartın elçisisiniz. Gittiğiniz ülkelerde Türkiye’nin bir sesisiniz. Burada yaşanmışlıklarınız sizlere rehberlik sunacaktır. Bu vesileyle kültürler arası etkileşimi güçlendiren etkinlikte emeği geçen herkese teşekkür ediyorum" dedi. Uluslararası öğrencilerin kültürel zenginliklerini tanıttığı stantların yoğun ilgi gördüğü program, hatıra fotoğraflarının çekilmesiyle sona erdi.