ÇEVRE - 13 Eylül 2024 Cuma 15:27

Çevre dostu Karmen halı’dan okullar için tozsuz ve antialerjenik özel halı

A
A
A
Çevre dostu Karmen halı’dan okullar için tozsuz ve antialerjenik özel halı

Karmen Halı, çocukların sağlığını ön planda tutarak tozsuz ve antialerjik halılar üretmeye odaklanıyor.


Yeni eğitim-öğretim yılının başlamasıyla birlikte, özellikle çocuklar için sağlıklı ortamlar oluşturmak için gayret gösteren Karmen halı, hem evlerde hem de kreş ve okullarda, antialerjik kaliteleri, hassas bünyelere sahip çocukların güvenle oynayabileceği halılar üretiyor. Bu halılar kolay temizlenebilir yapısı sayesinde, çocukların oyun alanlarında hijyenik bir ortam oluşturuyor.


Toz ve ev tozu akarlarının alerjik reaksiyonlara neden olabileceğinin bilinciyle hareket eden Karmen Halı, özel üretim teknikleri, halıların tozu havaya karıştırmasını engelleyerek, ev tozu akarlarının yayılmasını da minimize ediyor. Bu sayede, çocukların yaşadığı alanlarda alerjenler ve ev tozu akarları ile ilgili riskler azaltılıyor. Çift bükümlü yüksek kaliteli polyester iplikler kullanılarak üretilen halılar, akrilik ve yün gibi iplikler kadar dayanıklı olup, toz yapmayan özellikleri ile dikkat çekiyor. Ayrıca, halının örgüsünde kullanılan doğal pamuk elyaf, hem konforu artırıyor hem de ek bir yumuşaklık sağlıyor. Üretim sürecinde kullanılan yüksek teknolojili toz alma makineleri ile üretim kaynaklı oluşan toz ve iplik kalıntılarını da önleyerek halıların temiz ve sağlıklı kalmasını sağlıyor. Ayrıca, kaymaz taban özelliği sayesinde halıların daha uzun ömürlü, güvenli ve kullanışlı bir yapıya sahip olmasını sağlıyor.


Karmen Halı, ürünlerinin kalite ve güvenliğini ISO, TSE ve OEKO-TEX gibi uluslararası sertifikalarla doğruluyor. Bu sertifikalar, firmanın çevre dostu ve sürdürülebilir üretim süreçlerini ve ürünlerin sağlık ve güvenlik standartlarına uygunluğunu belgelerken, halıların paketlenmesinde geri dönüştürülmüş materyaller kullanılması, çevresel duyarlılığı ve sürdürülebilirlik konusundaki yaklaşımını da ortaya koyuyor. Karmen Halı’nın sunduğu çözümler hem evde hem de eğitim kurumlarında sağlıklı ve konforlu alanlar oluşturmayı hedefliyor.



Çevre dostu Karmen halı’dan okullar için tozsuz ve antialerjenik özel halı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Sağlık-Sen’den Dikkat Çeken Gazze Raporu: “Gazze’de 986 sağlık çalışanı öldürüldü” Sağlık-Sen, işgalci İsrail tarafından Gazze’de uygulanan ve bir yıldır devam eden soykırımın birinci yıl dönümünde dikkat çeken bir rapor hazırladı. Gazze’deki 38 hastaneden 23’ünün tamamen hizmet dışı kaldığı belirtilen raporda, 146’sı doktor 260’ı hemşire olmak üzere 986 sağlık çalışanının öldürüldüğü kaydedildi. Sağlık-Sen, Gazze’deki Filistinlilere yönelik soykırım savaşının birinci yılında İsrail’in uluslararası anlaşmaları ihlal ettiğini ortaya koyan bir rapor yayınladı. “Uluslararası Anlaşmalar Çerçevesinde Sağlık Hizmetlerinin Sürekliliği ve Sağlık Çalışanlarının Güvenliği” konulu bir raporu kamuoyu ile paylaşan Sağlık-Sen, bölgedeki sağlık hizmet sunumunun durumuna yönelik önemli verilere de dikkat çekti. “Gazze’de İsrail tarafından uluslararası anlaşmalar ihlal edilmekte ve sağlık çalışanlarının güvenliği ile sağlık hizmetlerinin sürekliliği, insani değerlerin korunması gibi kurallar yok sayılmaktadır” denilen raporda, savaşın özellikle sağlık tesislerinde geniş çaplı yıkıma yol açtığı vurgulandı. “Gazze’de 986 sağlık çalışanı vefat etti” 38 hastaneden 23’ünün tamamen hizmet dışı kaldığını belirtilen raporda, şu ifadelere yer verildi: “Sağlık çalışanları da bu acımasız saldırılardan etkilenmiş olup, 146’sı doktor 260’ı hemşire olmak üzere 986 sağlık çalışanı vefat etmiş ve en az 310’u tutuklanmıştır. Sağlık hizmetlerindeki bu ciddi çöküş, vatandaşlara sunulan tıbbi hizmetlerin büyük ölçüde kısıtlanmasına neden olmuş, kısmen çalışmaya devam eden hastaneler ise yaralılar ve hastalarla dolup taşmaktadır.” Basit yaralanmalar nedeniyle bile, alan ve temel tıbbi malzeme eksikliği nedeniyle hayatını kaybedenlerinin sayısının giderek arttığı kaydedilen raporda, askeri saldırılar sırasında sağlık personelinin gözaltına alınmasının Gazze’deki sağlık sisteminin felakete yol açan çöküşüne katkıda bulunduğu vurgulandı. Sudan’a da dikkat çekildi Öte yandan Sudan’a da dikkat çekilen raporda, Sudan’da devam eden silahlı çatışmaların sağlık hizmet sunumunda önemli güçlüklere sebep olduğuna değinildi. Raporda, “Sudan’da hastane ve sağlık kurumlarına yapılan doğrudan saldırılar uluslararası raporlara yansımıştır. Sağlık tesislerinin yüzde 70’inin kullanılamaz durumda olduğu, çatışmalardan uzak alanlardaki sağlık kurumlarının da ciddi şekilde etkilendiği belirtilmektedir. Bu durum, sağlık çalışanlarının hastalara hizmet sunma kapasitelerini kısıtlamaktadır” denildi. Sudan sağlık sisteminin yaşadığı bu ciddi krizin hem sağlık çalışanları hem de hastalar için büyük bir tehlike oluşturduğu belirtilen raporda, ayrıca bölgede kolera gibi bulaşıcı hastalıkların artabileceğine dikkat çekildi.
Antalya Dünyayı kasıp kavuran oyunun Türk filmi uyarlaması Takıntılar’ın galasına büyük ilgi 61. Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali, dünya çapında milyonlarca seyirciye ulaşmış “TikTok” oyununun Türk filmi uyarlaması “Takıntılar”a ev sahipliği yaptı. Yoğun ilgiyle karşılanan filmin galasına; yönetmen Yusuf Nihat Özcan, oyuncular Zafer Algöz, Seda Bakan ve senaryonun uyarlandığı metnin yazarı Laurant Baffie katıldı. Antalya Büyükşehir Belediyesi’nce gerçekleştirilen 61. Uluslararası Altın Portakal Film Festivali hem dünyanın sinemasını hem de dünyanın sinemacılarını Antalya’da buluşturmaya devam ediyor. Festival kapsamında gala yapan “Takıntılar” filmi ekibi de dün AKM Aspendos salonundaki gösterimin ardından seyircilerin yoğun katılım gösterdiği film söyleşisine katıldı. Yönetmen Yusuf Nihat Özcan, oyuncular Zafer Algöz, Seda Bakan ve senaryonun uyarlandığı metni kaleme alan Fransız yazar ve mizahçı Laurant Baffie, seyircilerin sorularını cevapladı. “Sevgili yazarımız Laurent Baffie’ye minnettarım” diyen Zafer Algöz, sözlerini şöyle açıkladı: “Genelde filmlerde, biliyorsunuz, başrol- orta rol kavramı vardır fakat burada yapmış olduğu matematik o kadar güzel ki iyi bir cast’ta her oyuncunun kendi marifetini gösterebileceği bir alan oluşturmuş. Çok zevk alarak çalıştığımız bir text. Bazı textler vardır; oyuncu olarak elinden geleni yaparsın ama hep derler ki ‘abi senaryo biraz zayıftı ya’. Burada çok güzel bir senaryo var, üzerine de çok iyi oynayabilecek oyuncuları bulduktan sonra ortaya gurur duymamız gereken bir iş çıkmış” Algöz, hikaye hakkında ise şu değerlendirmede bulundu: “Buradaki karakterler evrensel; Türk veya Fransız olması hiç fark etmez. Şöyle geri çekilip kendimize bir baktığımızda hepimizin takıntıları, saplantıları var. Yeter ki bunların farkında olup ona göre davranış biçimleri geliştirilsin. Hatta yardıma ihtiyacı olanlara yardım etmek bence en güzeli.” Oyuncu, sözlerini “Son olarak; bu ülkede artık bebeklerin, çocukların, kadınların, yaşlıların, hayvanların, ağaçların hür hakkı var! Biz babalarımızdan böyle eğitim aldık” diye noktaladı. Daha sonra söz alan Laurent Baffie, filmin uyarlandığı, “TikTok” adlı oyunu hakkında bilgi verdi ve filmi başarılı bulduğunu belirtti: “Bu oyunu 20 yıl önce yazdım, dünyada 40’tan fazla ülkede yayınlandı, 5 milyon izleyiciye ulaştı. İspanya ve Güney Kore’de filmleri yapıldı ama henüz görmedim. Bu filmi de bu akşam ilk kez burada izledim ve çok beğendim. Oyunculukları, yönetmeni; her şeyi! Çünkü bu hikayede uyulması gereken üç kurala çok güzel uyum sağlamışlar: Durumun komikliği, sorunları olan insanlarla hiç dalga geçilmemesi ve ötekini kabullenme.” Seda Bakan da “Tek mekanda bir tiyatro oyununun bu kadar başarılı bir ritim tutturması beni çok etkiledi” diyerek yönetmene teşekkür etti.