ASAYİŞ - 30 Ekim 2020 Cuma 12:05

Katliam gibi kavgada şoke eden görüntüler

A
A
A
Katliam gibi kavgada şoke eden görüntüler

Gaziantep’te, 31 Mart 2019 Mahalli İdareler Seçimlerinde muhtar adayı ile 2 kardeşinin öldürüldüğü, 6 kişinin de yaralandığı kavganın görüntüleri ortaya çıktı.

Gaziantep’te, 31 Mart 2019 Mahalli İdareler Seçimlerinde muhtar adayı ile 2 kardeşinin öldürüldüğü, 6 kişinin de yaralandığı kavganın görüntüleri ortaya çıktı. Jandarmanın ayırmaya çalıştığı kavganın şiddetinin gözler önüne serildiği görüntülerde muhtar adayı ile 2 kardeşinin vurulma anları yer aldı. 3 evladını kaybeden acılı anne ve baba, çocuklarının mezarı başında feryat ederek, suçluların hak ettikleri cezayı alması için adalet çağrısında bulundu.


Gaziantep’in Şehitkamil ilçesi Köksalan Mahallesi’nde 31 Mart 2019 Mahalli İdareler Seçimlerinde meydana gelen ve biri muhtar adayı üç kardeşin ölümüyle sonuçlanan muhtarlık kavgasının görüntüleri ortaya çıktı. Köksalan Mahallesi İlkokulu bahçesinde meydana gelen ve seçim sonuçlarının açıklanmasına kısa süre kala yaşanan kavgada, mevcut muhtar ve aday olan S.O.’nun oğlu C.O., babasının karşısına aday olarak çıkan Süleyman Kaplan ile tartışmış, çıkan tartışmada öfkelenen C.O. üzerindeki tabancayla muhtar adayı Süleyman Kaplan (42) ile kardeşleri Eyyüp Kaplan (34) ve Adem Kaplan’a (29) tabancayla ateş etmiş ve ölümüne neden olmuştu.



Üç kardeşin öldüğü anlar saniye saniye kaydedildi


Yaklaşık bir buçuk yıl önce yaşanan olaya ait okulun güvenlik kamerası görüntüleri ise şoke etti. Görüntülerde, seçim sonuçlarının açıklanmasına kısa süre kala iki tarafın okul bahçesinde tartışma ve kavga anları yer alırken, Süleyman, Eyyüp ve Adem Kaplan’ın vurulma anları ise saniye saniye kaydedildi. Yaşanan olay sırasında güvenlik amaçlı okulda bulunan jandarma ekiplerinin silahlı kavgayı yatıştırmak için müdahale etme çabaları ve havaya ateş etmesi, okul içerisinde ve bahçesinde yaşanan kargaşa ve panik anları ise dikkat çekti. Taraflardan bazılarının o esnada okulda seçim güvenliğini sağlamak için görevli jandarmalara müdahale etmeye çalışması da anbean kaydedildi. Olay sırasında okul bahçesinde yaşanan kargaşa ve olay sonrası ölenlerinin yakınlarının feryadı ile cesetlerin kaldırılma anları da görüntülerde yer aldı.



Davada son durum


Yaşanan olayın ardından 31 Ekim 2019 tarihinde Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede baş zanlı C.O., A.O., B.O., V.O., C.O., C. O., C.O., E.O., A.O., M.Ç., S.O., R.Y., Ö.K. ve B.K. olmak üzere toplam 14 şüpheli hakkında kasten öldürme, hakaret, suç delillerini yok etme, tehdit, ruhsatsız silah ve mermi bulundurma ve yaralama suçlarından çeşitli oranlarda ceza talep edildi. Gaziantep 6 Ağır Ceza Mahkemesinde 6. duruşması görülen davada, baş zanlı C.O. ile A.O.’nun tutukluluk halleri devam ederken, diğer sanıklar ise adli kontrol şartıyla tahliye edildi.


Mahkeme heyetinin diğer sanıkları tahliye kararına tepki gösteren acılı anne ve baba ise davanın adil bir yargılama ile sonuçlandırılması ve olaya karışan tüm sanıkların gerekli cezayı alması için yetkililere çağrıda bulundu.



"Üç tane yiğidimi kaybettim"


Yaşanan olayda üç oğlunu kaybeden acılı anne Firdevs Kaplan, “Olay günü silah sesleri duydum. Kızım, ‘beni oraya götür, çocuklarımı vurdular’ dedim. Olay yerine gittiğimde de 3 oğlumun ikisi ölmüştü, diğer oğlum da hastanede öldü. Ben üç tane yiğidimi kaybettim. Keşke dövselerdi, kolunu, bacağını kırsalardı da öldürmeselerdi. Üç tane cana kıyılır mı, benim altı torunum öksüz kaldı. Bunu yapanlarda hala bizi gördükleri her yerde hava atıyorlar. Benim sesimi duysunlar, ben acılı bir anneyim. Üç evladımı kaybettim. Evlatlarım artık geri gelmez ama artık adalet yerini bulsun” şeklinde konuştu.



"Allah bu acıyı başka kimseye yaşatmasın"


Olay anında kendisinin de orada olduğunu söyleyen ve çocuklarının gözleri önünde öldürüldüğünü vurgulayan baba Durdu Kaplan ise “Ben üç oğlumu kaybettim. Olay günü seçim sonuçlarının açıklanmasına kısa süre kalmıştı. O sırada okulun içeriden C.O. çıktı ve ‘gençler her şeye hazırlıklı olun’ dedi. Bunu duyan benim oğlum Süleyman Kaplan da jandarmaya bilgi verdi ve destek kuvvet istedi. Bunu duyanlar karşı taraf oğluma saldırdı. İlk saldırıyı yatıştırdık. Sonrasında bir kez daha saldırdılar ve orada üç oğlumu kaybettim. Allah bu acıyı başka kimseye yaşatmasın. Bunu yapanlar cezalandırılsın. Yetkililere sesleniyorum. Bu suçlular cezasını çeksin, bunu yapıp dışarıda gezenler içeri girsin, tutuklansın. Adalet istiyoruz” diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Lokanta ve kafelerde KDV oranında değişiklik Resmi Gazete’de Lokanta ve kafelerde yüzde 8 olan KDV, yüzde 10’a, yüzde 18 olan KDV’nin, yüzde 20’ye çıkarılmasına ilişkin tebliğ Resmi Gazete’de yayımlandı. Katma Deper Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ Resmi Gazete’de yayımlandı. Tebliğe göre, Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın 26 Nisan 2014 tarihli Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde yer alan ’yüzde 8’ ibarelerinin ’yüzde 10’, ’yüzde 18’ ibarelerinin ’yüzde 20’ olarak değiştirilmesine karar verildi. Buna göre, lokantaların hizmetlerini, et, su, meyve suyu gibi gıda malzemesi satışı göstererek yüzde 10 yerine yüzde 1 KDV ile faturalandırmasının önüne geçilecek. Hizmet sunan lokanta, kafe, pastane gibi işletmeler kendilerinin hazırlayıp sundukları yiyecek ve içecekler ile dışarıdan temin edilerek buralarda sattıkları ürünler için yüzde 10 oranında KDV hesaplayacak. Bu işletmelerin telefonla veya internet üzerinden sipariş suretiyle adrese gönderme, gel-al gibi yöntemlerle yaptıkları tüm satışlar da aynı kapsamda değerlendirilecek. Öte yandan, yiyecek ve içecek hizmetlerine yönelik işyeri ruhsatı bulunmadığı halde müşterilerine masa, oturma yeri, tezgah gibi servis yapılabilen alanlarda yiyecek ve içecek hizmetleri sunanların bu yerlerde yaptıkları satışlar da bu kapsamda olacak. Tebliğin yayımını izleyen ayın başında yürürlüğe gireceği belirtilirken hükümlerinin Hazine ve Maliye Bakanınca yürütüleceği belirlendi.
Bitlis Ahlat’ta ‘Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun’ anma programı düzenlendi Eski Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun vefatının 5. yılında Bitlis’in Ahlat ilçesinde anıldı. Ahlat ilçesinde Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun anısına “Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun” anma programı düzenlendi. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile İçişleri Bakanlığı’nın katkılarıyla Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği tarafından düzenlenen program saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Daha sonra konuşma yapan Bitlis Valisi Erol Karaömeroğlu, “Haluk Dursun’un hatırasına sahip çıkan bu anlamlı program dolayısıyla sizlerle beraber olmaktan duyduğum memnuniyeti özellikle ifade etmek istiyorum. Bugün ülkemizin yetiştirmiş olduğu mümtaz bir ismi anmak üzere buradayız. Prof.Dr.Haluk Dursun’u ebedi aleme uğurlayalı tam 5 yıl oldu. Van Erciş’te kendi aracıyla seyir halindeyken meydana gelen elim bir trafik kazası sonucu maalesef hocamızı 19 Ağustos 2019 tarihinde kaybettik. Kültür birikimi ve hitabetiyle araştırmayı, bildiğini ve gördüğünü meraklısına aktarmayı seven, hayatını görevine adayan bir bilim insanıydı. Ahmet hocamızı bir kez daha rahmetle, özlemle, şükranla yad ediyorum. Değerli ailesine, dostlarına, mesai arkadaşlarına tekrar başsağlığı diliyorum. Rabbim Haluk hocamızdan razı olsun, mekanı ali olsun. Bu anlamlı buluşmanın düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” dedi. Ardından konuşan AK Parti Ankara Milletvekili Zeynep Yıldız, “Gerçekten bir ideal, ülkü ve niyet uğruna yola koyulanlardandı Haluk hoca ve bugün bizi burada bir araya getirdi. Bunu da yaparken bir mekan ve bellek ilişkisi kurmaya yönelik en önemli noktalardan birinde Ahlat’ta bizleri buluşturdu. Gerçekten nereden geldik nereye doğru yürüyeceğiz duygusunu bize pekiştirebilecek bir noktada bir araya gelmiş olduk” ifadelerini kullandı. MHP Genel Başkan Başdanışmanı Prof. Dr. Ruhi Ersoy’da, “Ahlatın maneviyatıyla gençliğin enerjisini bir araya getiren bu tarihi ve bu mukaddes şehirde Kubbet-ül İslam’da sizlerle beraber olmaktan tarihe adanmış, adanmış olduğu bir ülküsünde yol yürürken rahmeti rahmana kavuşmuş değerlerimizi anma vesilesiyle sizlerle olmaktan bende kıvanç duyuyorum. Ahlat’ı anlamak, tanımak ve bu değerler etrafında dertlenen Ahmet Haluk Dursun profili, şahsiyetleri, onun etrafında neşet etmiş yetiştirmiş olduğu gençlerin yeniden filizlenmesine iklim oluşturmaktır. Bizim muradımız ve mefkuremiz budur. Siyasetten de, devlet hayatından da anladığımızda budur, bu olmalıdır. Bu sebepten dolayı bugün bu saatte bu salonu dolduran her bir arkadaşım bu atmosferin bir parçası olmuştur. Bu programın hayat bulmasında dertlenerek Ahmet Haluk Dursun hocanın derdini kendine dert ederek yola çıkıp kamu imkanlarıyla bu iş yürümüyorsa milletle yürüyebiliriz, dernekleşiriz diyerek devletimizin kapısını çalarız diyerek yolculuğa başladı. Bugünün anlamını bir bütün halinde program bitene kadar hissedip yaşayalım” şeklinde konuştu. Bitlis Eren Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof.Dr.Ferit İzci ise, “Bizim medeniyetlerimiz başka medeniyetlere benzemez. Bizim medeniyetlerimiz işte böyle şahsiyetler ve gençler üzerine inşa edilmiş ilelebet varlığını devam ettirecek medeniyetlerdir. Başka medeniyetlerin hayal bile edemeyecekleri zirvelere çıkmış olan ecdadın nesilleriyiz. Hayatını bu şekilde mücadeleyle geçiren başta sayın Ahmet hocamız olmak üzere bu ülkede ve coğrafyada yetişmiş değerlerli şahsiyetlere huzurlarınızda saygıyla ve minnet duyuyorum” dedi. Düzenlenen program hakkında gazetecilere açıklamada bulunan Anadolu Tarih ve Kültür Birliği Derneği Başkanı Doğan Güngör, “Kültür ve Turizm Bakan yardımcısıyken çok sevdiği Ahlat’ı ziyaretinin hemen sonrasında geçirdiği trafik kazasıyla hayatını kaybeden Prof.Dr.Ahmet Haluk Dursun hocayı anmak, Ahlat’ı anlatmak ve gençlerle hemhal olmka için buradayız. Dernek olarak hocamızı anmak üzere yaptığımız ikinci program. İlkini Çanakkale’de yine tarihimizin müstesna mekanlarından birinde, bugünde Ahlat’ta yaptık” dedi. Anma programına katılan Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kızı Nilay Dursun’da duygularını şöyle ifade etti; “Babamın hayatının son yıllarında özellikle çok önem verdiği Anadolu Tarih ve Kültür Birliği projesinin yaşatılıyor olabildiğini görmek gerçekten çok mutluluk verici. Yıllar önce babamın vefatından sonra tanıştığım bu değerli ekiple 5.yılında da bu tarz etkinliklerle bir araya gelmeyi sürdürüyoruz. Babamı anmayı, onun öğretilerini, gençlere aktarmaya çalıştığı bilgileri bir arada tekrar hatırlayarak belki yeni kitlelere aktarmaya çalışıyoruz. Bu gerçekten çok önemli. Dolayısıyla bu etkinliklerde desteği olan herkese çok teşekkür ediyorum.” İstanbul Üniversitesi Tarih Bölümü son sınıf öğrencisi Kenan Toprak Çatkın’da, “Ahlat’a ikinci gelişim. Bundan önce de bir program aracılığıyla gelmiştim. Haluk hoca bizde çok önemli ve derin etkiler bıraktı. Zaten bu etkileri panelimizde de anlatacağız” dedi. Yapılan konuşmaların ardından program Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği Musiki Grubunun Haluk Dursun’un sevdiği müzikleri seslendirmesiyle devam etti. Arından Ahmet Haluk Dursun hocayla anısı olan çeşitli üniversite öğrencilerin paneli ve BEÜ öğretim üyesi Doç.Dr.Hasan Buğrul’un Ahlat’taki tarihi mezar taşları üzerindeki övgü içerikli yazılar adlı sunumuyla program sona erdi. Anma programı sonunda toplu hatıra fotoğrafı çektirildi. Ahlat Halk Eğitimi Merkezi konferans salonunda düzenlenen anma programına Ahlat Kaymakamı Batuhan Bingöl, Ahlat Belediye Başkanı Yavuz Gülmez, Bitlis İl Emniyet Müdürü Ortaç Şekeroğlu, Bitlis İl jandarma komutanı Tuğgeneral Eyüp Subaşı, bazı kurum amirleri, çok sayıda akademisyen, yazar, eğitimci ve öğrenci katıldı. Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kaza sonucu vefatı 2019 yılında Malazgirt Zaferi’nin 948. yıl dönümü etkinlikleri öncesi Ahlat’ta gezi ve incelemelerde buluna merhum Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun, buradaki incelemeleri sonrası kara yoluyla Van’a hareket etmişti. Dursun’un içinde bulunduğu araç, Erciş’in Bayramlı Mahallesi yakınlarında kaza yapmış, kazada Ahmet Haluk Dursun hayatını kaybetmişti.
Antalya Otomobil su kanalına uçtu: Öldüğü düşünülen sürücünün yüzerek kaçtığı ortaya çıktı Antalya’da kontrolden çıkıp su kanalına uçan otomobildeki sürücü, kanaldan yüzerek çıkıp olay yerinden kaçtı. Aracın yaklaşık 1 buçuk ay önce satışını yapıp devrinin henüz alınmadığını belirten ruhsat sahibi kadın ise olay yerine geldiğindeki ilk sözü, “Allah’tan içinde kimse yok” oldu. Kazanın görgü şahidi bir genç ise, “Sürücü çok paniklemişti, yüzerek kanaldan çıktı, ardından kaçtı” dedi. Kaza, saat 22.00 sıralarında Kepez ilçesine bağlı Göksu Mahallesi’ndeki Nene Hatun Caddesi ile İbn-i Sinan Sokak kesişiminde meydana geldi. Henüz sürücüsünün ismi öğrenilemeyen 16 LUB 73 plakalı otomobilin önce kaldırıma çarpıp ardından su kanalına uçtuğunu görenler durumu 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. İhbarın ardından olay yerine itfaiye, polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Belirtilen adrese gelen itfaiye ekipleri, araçta yaptıkları kontrolde herhangi bir kişinin olmadığını tespit etti. Bunun üzerine görgü şahitlerinin ifadesine başvuran polis, sürücünün araçtan çıktıktan sonra yüzerek kanaldan çıktığını ve ardından panikleyerek kaçtığını belirledi. Trafik polisinin araç plakasından yaptığı sorgulamada, aracın Gülfer Hanedar adına kayıtlı olduğu belirlendi. “Arabayı sattım, parasını aldım ama devrini almadı” Ekiplerin haber vermesiyle kaza yerine gelen Hanedar, aracı Halil isminde bir galerice yaklaşık 1 buçuk ay önce sattığını, parasını almasına rağmen karşı tarafın devrini henüz üzerine almadığını söyledi. Gazetecilere de açıklamada bulunan Hanedar, “Arabayı satmıştım, parasını aldım ancak devrini henüz üzerine almadı. Kaza olunca beni aradılar. Allah’tan içinde kimse yok, ona sevindik. Galericiye satmıştım. Onun sürüp sürmediği de belli değil, ulaşamıyorum da” diye konuştu. Kazayı görenlerden Musa Kont isimli genç ise “Araba aniden fren yaptı ve kanala uçtuktan sonra sürücü yüzerek çıktı. Adam çok panik yapıyordu, sakinleştirmeye çalıştık ama kaçtı gitti” dedi. Polis ekipleri sürücüyü bulmak için çalışma başlatırken, araç çekiciyle su kanalından çıkartılarak otoparka götürüldü.