EĞİTİM - 26 Nisan 2024 Cuma 14:43

Türkiye’nin Uzay Vizyonu GİBTÜ’de konuşuldu

A
A
A
Türkiye’nin Uzay Vizyonu GİBTÜ’de konuşuldu

Gaziantep İslam Bilim ve Teknoloji Üniversitesinde (GİBTÜ) "Dijital Dünyada Türkiye’nin Uzay Vizyonu" konulu panel gerçekleştirildi. GİBTÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Tarakçıoğlu, programın açılışında panelin konusunun üniversitenin misyonuyla örtüştüğünü söyledi.


Dijital Dünyada Türkiye’nin Uzay Vizyonu GİBTÜ’de masaya yatırıldı. Moderatörlüğünü Uluslararası Kalkınma Toplum ve Düşünce Derneği (KATODER) Başkanı Sabiha Doğan’ın yaptığı panelde Prof. Dr. Fuat İnce (Bilişim Enstitüsü Kurucusu) “Yeni Uzay, Yeni Teknolojik Gelişmeler ve Fırsatlar”, Prof. Dr. Mehmet Emin Özel (Eski NASA Çalışanı) “Uzay ve Bilim”, Doç. Dr. Cüneyt Dirican (Astraekonomist-Dünya Gazetesi Yazarı) “Uzayda Ticari ve Ekonomik Fırsatlar, Tehditler ve Türkiye” Mali Müşavir İsmail Tekbaş (Araştırmacı-Yazar) “Uzay Keşifleri Doğrultusunda Yeni Bir Muhasebe Uzmanlığı Önerisi: Uzay Muhasebesi” başlıklı sunumlarını gerçekleştirdiler.


GİBTÜ öğrencilerinin yoğun ilgi gösterdiği ve Gaziantep İslam Bilim ve Teknoloji Üniversitesi, Gaziantep Büyükşehir Belediyesi ile Uluslararası Kalkınma Toplum ve Düşünce Derneği (KATODER) iş birliğinde düzenlenen "Dijital Dünyada Türkiye’nin Uzay Vizyonu" konulu panel Rektörlük Konferans Salonu’nda yapıldı.



“Dijital çağda bilgi çok hızlı gelişiyor”


Panelin açılış konuşmasını yapan GİBTÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Tarakçıoğlu, panelin konusunun üniversitenin misyonuyla örtüştüğünü ifade etti. Uzayın herkesin ilgisini çektiğini ifade eden Tarakçıoğlu, "Uzayla ilgili çalışmalar soğuk savaş yıllarına uzanmaktadır. Bu yıllarda bir taraftan ABD bir taraftan Sovyetler Birliği’nde uzaya gitme çalışmaları başlamış, ülkemizde ise 1985’te bünyesinde uzay araştırmaları merkezi kurulmuştur. Teknoloji çok hızlı ilerlemektedir. Treni bir kere kaçırınca bir daha yakalama şansınız olmuyor. Dijital çağda bilgi çok hızlı gelişiyor ve bu bilgiyi yakalamak hem çok kolay hem de çok zor. Eğer yakalayabilirseniz kopma şansınız olmaz ama treni kaçırırsanız bir daha yakalama şansınız olmayacaktır" dedi.



Tarakçıoğlu, sağlıkla ilgili birçok aletin temelinde uzay araştırmalarının yer aldığına dikkati çekerek, "Mesela MR cihazı, bir görüntüleme cihazıdır; uzay araştırmalarının bir parçası olarak ortaya çıkmıştır" ifadelerini kullandı.



“Öğrenciler için özel organizasyon”


Panelin moderatörlüğünü yapan KATODER Başkanı Sabiha Doğan ise dünyada sivil toplum kuruluşlarının "Beşinci Güç" kabul edildiğini belirtti. Türkiye’de STK ve üye sayısını artırmak için çabaladıklarını dile getiren Doğan, bu organizasyonu da öğrencilere ulaşmak için düzenlediklerini kaydetti.



“Uzay para getiren bir alan”


Açılış konuşmalarından sonra panelistler söz aldı. Panelist ve Bilişim Enstitüsü Kurucusu Prof. Dr. Fuat İnce, “Yeni Uzay, Yeni Teknolojik Gelişmeler ve Fırsatlar” başlıklı sunumunu gerçekleştirdi. İnce, “Uzay bir prestij alanı değil sadece. Uzay bir bilim alanı da değil sadece. Uzay aynı zamanda bir teknoloji, bir ekonomi, bir ticaret, para getiren bir alan. Uzayın belirli kullanım alanları var. Uzay hukuku diye bir hukuk alanı var” şeklinde konuştu.



Prof. Dr. Mehmet Emin Özel, “Uzay ve Bilim” başlıklı sunumu yaptı. Özel, astroit madenciliğinin henüz çok ilerlemediğini bu alanın önümüzdeki yılarda çok büyük bir gelişme göstereceğinin altını çizdi.



Dünya Gazetesi Yazarı ve astroekonomist Doç. Dr. Cüneyt Dirican da, “Uzayda Ticari ve Ekonomik Fırsatlar, Tehditler ve Türkiye” başlıklı sunumunu yaptı. Dirican, robotların artık günümüzün gerçekleri olduğunu ve uzay savaşlarının çoktan başladığını vurguladı. Dirican, Türkiye’nin uzay kuvvetlerini kurması gerektiğini de savundu.



“Uzaya kim hâkim olursa vergiyi o alacak”


Araştırmacı-Yazar ve Mali Müşavir İsmail Tekbaş ise “Uzay Keşifleri Doğrultusunda Yeni Bir Muhasebe Uzmanlığı Önerisi: Uzay Muhasebesi” başlıklı sunumunu gerçekleştirdi. Tekbaş, geleceğin meslekleri arasında en önemli olanlarından bir tanesinin robot tamirciliği olacağını savundu. Tekbaş, “ Matrix filmi gerçek oluyor. Geleceğin meslekleri arasında en önemli olanlarından bir tanesi robot tamirciliği. 2030 yılında 50 milyar cihazın birbirine bağlanılacağı düşünülüyor. Gelecekte bazı insanların metaversede yaşamayı önceleyerek zamanının büyük bir bölümünü bu sanal dünyada geçireceği öngörülmektedir. Uzay insanlık için hep bir merak konusu olmuştur. İnsanlık var olduğu süreden beri uzay merak konusu olmuştur. Uzayda vergi olacak mı? Uzaya kim hâkim olursa vergiyi o alacak. Uzay yeni bir vergi cenneti olabilir” diye konuştu.


Panele Büyükşehir Belediye Başkanvekili Feray Yılmaz, GİBTÜ Genel Sekreteri Mehmet Emin Arslan, davetliler ve öğrenciler katıldı.



Türkiye’nin Uzay Vizyonu GİBTÜ’de konuşuldu

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Filistin Dayanışma Platformu, İsrail’in Refah’ta başlattığı saldırıyı Ankara’da protesto etti Ankara’da bulunan Filistin Dayanışma Platformu, "Refah’ta Katliama Hayır" sloganıyla İsrail’in başlattığı saldırıyı protesto etmek için Amerikan Büyükelçiliği önünde toplandı. İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarının ardından 1 buçuk milyona yakın Gazzeli, Refah kentine sığınmıştı. İsrail’in Refah kentine yönelik başlattığı hava saldırısının ardından Filistin Dayanışma Platformu, "Refah’ta Katliama Hayır" sloganıyla saldırıyı kınamak için Ankara’da bulunan Amerikan Büyükelçiliği önünde çeşitli sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte İsrail’i protesto etti. Elçilik binası önünde toplanan kalabalık, İsrail’i protesto etmek için "İnsanlık onuru siyonizmi yenecek" ve "Susma haykır soykırıma hayır" sloganları attı. Öte yandan kalabalık, İsrail askerleri tarafından Kudüs’te öldürülen Hasan Saklanan’ı ise rahmetle anmayı unutmadı. Grup adına basın açıklamasında bulunan Zeynel Abidin Özkan, İsrail’in Gazze’ye yönelik düzenlediği saldırıların ardından Refah sınır kapısına sığınan yaklaşık bir buçuk milyona yakın Gazzeli’nin 214 gündür açlıkla boğuştuğuna dikkati çekti. "Soykırımın ortakları ahirete kalmadan dünyada da inşallah gereken cezayı bulacaklar" Refah’a başlatılan saldırılarla birlikte bölgede can güvenliği sorununun da başladığının altını çizen Özkan, “214 gündür dünyanın gözü önünde Filistin’de kardeşlerimiz İsrail soykırımına maruz bırakılıyor. Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde devam eden yargılamalara; İsrail, lobi faaliyetleriyle tüm ülkelere müdahale ettirmeye ve İsrail yetkililerinin ceza almaması için bir çaba içerisine girdi. Hepimiz gördük ki aslında adalet İsrail için varmış ve tüm ülkeler de İsrail’in soykırımını desteklemek için çalışıyormuş. Bugün ortaya çıkan belgelerde görüldü ki Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde İsrail’in soykırımına ortak olan yöneticilerinin ceza almamasına yönelik baskı içeren mektuplar mahkemeyi köşeye sıkıştırmak adına kullanılıyor. Biz inanıyoruz ki hem mahkemede görülen davada hem de Güney Afrika’da devam eden davada soykırımın ortakları ahirete kalmadan dünyada da inşallah gereken cezayı bulacaklar” ifadelerini kullandı.