GENEL - 24 Ocak 2017 Salı 12:33

Fındıkta uyarı geldi

A
A
A
Fındıkta uyarı geldi

Türkiye’nin en önemli ihraç ürünlerinden olan fındık son yıllarda yaşadığı olumsuzluklar üreticinin belini bükmeye başladı.
Son 4 yıldır külleme hastalığı ile mücadele eden fındık, yaşadığı rekolte düşüklüğü ve fiyat dengesizliği üreticiyi bahçelerden soğutuyor.
Uzmanlar ise üreticinin bahçesine daha çok sahip çıkması gerektiğini ve fındıkta devlet destekli tarım sigortası için poliçe başvurularını biran evvel yapmaları gerektiğini söylüyor. Başvuruların devam ettiğini belirten Giresun Ziraat Odası Başkanı Nurittin Karan, üreticileri ürünlerini olası bir doğal afete karşı güvence altına almaya davet etti.
Sigorta bedelinin yüzde 50’sinin devlet tarafından karşılandığını hatırlatan Karan, üreticilerin don, dolu, fırtına, hortum, yangın, deprem, sel ve su baskını gibi doğal afetlere karşı mutlaka devlet destekli tarım sigortası yaptırması gerektiğini kaydetti.
Üreticilere, "İşinizi şansa bırakmayın, tarım sigortası yaptırın" çağrısı ile seslenen Karan, “Fındıkta don teminat priminin 3’te 2’sini devlet tarafından karşılamakta. Geçtiğimiz yıllarda özellikle zirai don afeti başta olmak üzere dolu ve fırtına fındıkta büyük hasarlara neden oldu. Devlet destekli tarım sigortası yaptıran üreticilerimiz hasarların karşılığını alırken, sigorta yaptırmayan üreticilerimiz büyük mağduriyet yaşadılar. Olası bir doğal afete karşı üreticilerimiz ürünlerini güvence altına almaları kendi menfaatlerine olacaktır. Şuanda bahçelerimizde fındığın ilk nişanesi olan karanfiller açmış durumda. Hava konuşları ise mevsim normallerinin üzerinde seyretmekte. Önümüzdeki Şubat ve Mart ayı fındık için en riskli aylar. Bugünden ürünümüzü güvence altına alırsak rahat bir dönem geçirmiş oluruz. Çiftçi Kayıt Sistemine kayıtlı üreticilerimiz Tarım Sigortaları Havuzu’nun (TARSİM) yetkili kıldığı sigorta acentelerine giderek poliçe başvurusunda bulunabilirler” dedi.
Tarım sigortası için son poliçe başvuru tarihinin 5 Mart 2017 olduğunu belirten Karan üreticilere şu uyarıda bulundu:
“Sigorta yaptıracak olan üreticilerimiz son günü beklemeden ürünlerini sigortalatmalılardır. Çünkü teminat süresi poliçe başvuru tarihinden 7 gün sonra yürürlüğe girmektedir. Birde üreticilerimiz sigorta yaptırmadan önce bahçelerini dolaşarak karanfil sayısına göre ocak başı tahmini fındık miktarını belirleyerek sigorta yaptırmaları kendi menfaatlerine olacaktır.”
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kars Karslı vatandaştan duyarlı davranış Ermeni-Türk harbinde Kars’ta 1920 yılında şehit düşen Yüzbaşı Faik Bey’in mezarına duyarlı vatandaş tarafından önce bayrak dikildi, ardında da mezarın bulunduğu bölge temizlendi. Tarihi Benli Ahmet İstasyonu’nda dört tarafı duvarla çevrili olan Yüzbaşı Faik Bey’in mezarının anıt mezar haline getirilmesini isteyen vatandaşlar, mezarlıkta 5 ayrı mezarın bulunduğuna dikkat çekerek mezarın olduğu bölgenin koruma altına alınması gerektiğini veya buraya anıt mezar yapılmasını istedi. Kars’ın en işlek caddelerinden birisi olan Faikbey Caddesi’ne ismi verilen Yüzbaşı Faik Bey’in mezarının tarihi istasyonda bulunduğunu ifade eden vatandaşlar, "Kars ve civarının Ermenilerden geri alınması için yapılan harekat esnasında 12. Tümen, 36. Alay 1’inci tabur komutanı yüzbaşı Faik bey 14 Ekim 1920 tarihinde Ermeni-Türk harbinde, Berne (Koyunyurdu) Köyü’nün doğusundaki tepede birliğin başında olduğu sırada çarpışmalarda şehit düştü. Ben de her sene geliyorum. Otlarını temizliyoruz, bayrağını taktık. Her yıl bu ayalarda gelip buranın bakım ve onarımı yapıyorum" dedi. Duyarlı vatandaş daha sonra Yüzbaşı Faik Bey’in bulunduğu mezarın etrafını temizledi, mezarın üzerinde bulunan ağaç parçalarını ve istenmeyen otlarını topladı, mezarlığın içerisindeki bayrağı değiştirdi. Şehitlere dua eden vatandaş daha sonra bölgeden ayrıldı.
Antalya Eşinden para istedi, ’param yok’ cevabını alınca hayatı değişti, kendi işinin patronu oldu Kocası harçlık vermeyince kendi dükkanını açan kadın, 36 yıldır mesleğini icra ediyor. Antalya’nın Serik ilçesinde yaşayan Fahriye Altınkaynak, 36 yıldır hayali olan olan terzilik mesleğini sürdürüyor. Altınkaynak, terziliğe hobi olarak başladı. Eşinden bir ihtiyacı için bir miktar para istediğinde “Param yok” cevabını alan Altınkaynak, kendi iş yerini açtı. Evindeki el makinesi ve kumaşlarla birlikte dikiş, giyim üzerine açtığı küçük bir dükkanla geçimini sağlamaya başlayan Fahriye Altınkaynak (62), “Herkes bana, "Başaramazsın, yapamazsın, tek başına bir bayansın” dedi. Ben de yapabilirim dedim” dedi. Terzilik mesleğiyle çocuklarını okuttu İş yeri açtığı zaman müşteri gelmesi için konfeksiyonlara broşür ve kartvizit dağıttığını anlatan Fahriye Altınkaynak, mesleğinin çocukluk hayali olduğunu aktardı. Eşinin işine karşı gösterdiği tüm direnişlere rağmen, 36 yıllık zaman zarfında 3 çocuğunun üniversite öğrenimini tamamladığını açıklayan Altınkaynak, meslekte nasıl başarıya ulaştığını şu sözlerle ifade etti: "Mesleğim, çocukluk hayalim. Bu işe önce evde başladım. Fakat evde olmuyordu, eve gelen çocuklarıyla geliyordu, çalışma imkanım olmuyordu. Sonra çok acil bir para ihtiyacım oldu. Eşimden para istedim, ’Param yok’ dedi. Eşimin bana öyle demesi çok üzdü. Oturup düşündüm ve bir iş yeri açmaya karar verdim. Hemen araştırmaya başladım ve dikiş, giyim üzerine bir dükkan kiraladım ama hiçbir şeyim yoktu, sadece küçük bir el makinem vardı. Herkes bana, ’Başaramazsın, yapamazsın, tek başına bir bayansın’ dedi. Ben de ’Neden, ben de yapabilirim’ dedim. Evimdeki makinemi iş yerime getirdim. Broşürler, kartvizitler bastırdım. Bütün konfeksiyonları dolaşarak dağıttım. ’Yapılacak tadilat işlerinize talibim’ dedim. Evdeki kumaşlarımı getirdim, dükkanıma yerleştirdim, badana yaptım. Eşim şiddetle karşı çıktı, ’Yapamazsın, uğraşamazsın, otur evde yemeğini yap’ dedi. Ama ben kararlıydım. Çok ağır bir kelime kullandı. Eğer hayat müşterekse ve ben çalışmıyorsam, almakla mükelleftir kendisi. Almıyorsa, ben de bir şeyler yapma ihtiyacı hissettim. Kimseye muhtaç olmak istemedim. O kadar zor ki birilerine muhtaç olmak. Azmettim ve yavaş yavaş müşterilerim gelmeye başladı. Sonra eşimden ayrıldım." Kadınların hayatta her zaman üretken olması gerektiğini anlatan Altınkaynak, “Elimden geldiği kadar helalinden olsun diye gece gündüz, gece yarılarına kadar çalıştım. 3 çocuğum ve 8 torunum var. Oğullarım ve kızım üniversiteyi bitirdi ve hepsinin mesleği var. Torunlarımla mutluyum ve en güzeli bir işim var. Bir kadın, üretken ve karınca gibi olmalı. İlla ki, iş yeri açması gerekmiyor. Evde, tarlada, fabrika başka bir iş yerinde çalışsın ama üretsin. Kadınlar, kimseye muhtaç olmamalı, dimdik ayakta kalmalı” diye konuştu.