KÜLTÜR SANAT - 31 Ekim 2019 Perşembe 12:58

UNESCO Listesine giren ‘Islık Dili’ için çalıştay düzenlendi

A
A
A
UNESCO Listesine giren ‘Islık Dili’ için çalıştay düzenlendi

Giresun’un Çanakçı ilçesine bağlı Kuşköy köylülerince yüzyıllardır kullanılan ve köylüler arasında ‘Kuş Dili’ olarak bilinen ‘Islık Dili’nin UNESCO Acil Koruma Gerektiren Somut Olmayan Kültürel Miras Listesine kaydedilmesine ilişkin olarak ‘Islık Dili’ Koruma Eylem Planı Revizyon Çalıştayı düzenlendi.

Giresun’un Çanakçı ilçesine bağlı Kuşköy köylülerince yüzyıllardır kullanılan ve köylüler arasında ‘Kuş Dili’ olarak bilinen ‘Islık Dili’nin UNESCO Acil Koruma Gerektiren Somut Olmayan Kültürel Miras Listesine kaydedilmesine ilişkin olarak ‘Islık Dili’ Koruma Eylem Planı Revizyon Çalıştayı düzenlendi.


Giresun Valiliği toplantı salonunda gerçekleşen çalıştayın açılışında konuşan Kültür ve Turizm Bakanlığı Araştırma ve Eğitim Genel Müdür Yardımcısı Vildan Satık, Türkiye’nin 178 ülke arasında UNESCO’ya en fazla unsur kaydettiren 5. ülke olduğunu söyledi. Satır, yaptığı konuşmada, “Türkiye, sahip olduğu yerel ve ulusal kültür değerlerini insanlığın ortak kültürel mirasının bir parçası olarak görmektedir. Ülkemizdeki kültürel birikimin özgün yapısının ve milli kimliğin muhafaza edilerek uluslararası platformlara taşınması, Türkiye’nin öncelikli hedefleri arasında yer almaktadır. Bu bağlamda, 2006 yılında taraf olduğumuz ve Genel Müdürlüğümüzün icracı birimi olduğu UNESCO Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi kapsamında, ülkemizin somut olmayan kültürel miras unsurlarını UNESCO listelerine kaydettirmeye yönelik çalışmalarımızı titizlikle sürdürmekteyiz. Bugüne dek gerçekleştirdiğimiz çalışmalar neticesinde Türkiye kaydettirdiği 17 unsuruyla UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras Listelerine 178 ülke arasında en çok unsur kaydettiren ilk 5 ülke içinde yer almaktadır” dedi.


Konuşmanı ardından ‘Islık Dili’ ile alakalı hazırlanan sunum ve kısa film izletildi.



"Islık dilini yaşatmak için mücadele edeceğiz"


Açılış programına katılan Kuş Köy sakinlerinden Muazzez Köçek, ıslık dilinin ana dilleri olduğunu ifade ederek yaşatmak için mücadele edeceklerini vurguladı.


Kuş Dili’nin günlük olarak kullandıkları bir dil olduğunu belirten Köçek, “Çay bahçesine, fındık toplamaya giderken ıslıkla iletişim kurarız. Hatta çay içmeye dahi böyle davet ederiz” ifadelerini kullandı.


Bir başka Kuş Köy sakini Hava Hatun Civelek ise oğlunun yemin törenine gittiğinde tören sonrası oğlunu bulmak için ıslık çaldığını bu şekilde binlerce asker arasından oğlunu kısa sürede bulduğunu kaydetti.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Filistin Dayanışma Platformu, İsrail’in Refah’ta başlattığı saldırıyı Ankara’da protesto etti Ankara’da bulunan Filistin Dayanışma Platformu, "Refah’ta Katliama Hayır" sloganıyla İsrail’in başlattığı saldırıyı protesto etmek için Amerikan Büyükelçiliği önünde toplandı. İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarının ardından 1 buçuk milyona yakın Gazzeli, Refah kentine sığınmıştı. İsrail’in Refah kentine yönelik başlattığı hava saldırısının ardından Filistin Dayanışma Platformu, "Refah’ta Katliama Hayır" sloganıyla saldırıyı kınamak için Ankara’da bulunan Amerikan Büyükelçiliği önünde çeşitli sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte İsrail’i protesto etti. Elçilik binası önünde toplanan kalabalık, İsrail’i protesto etmek için "İnsanlık onuru siyonizmi yenecek" ve "Susma haykır soykırıma hayır" sloganları attı. Öte yandan kalabalık, İsrail askerleri tarafından Kudüs’te öldürülen Hasan Saklanan’ı ise rahmetle anmayı unutmadı. Grup adına basın açıklamasında bulunan Zeynel Abidin Özkan, İsrail’in Gazze’ye yönelik düzenlediği saldırıların ardından Refah sınır kapısına sığınan yaklaşık bir buçuk milyona yakın Gazzeli’nin 214 gündür açlıkla boğuştuğuna dikkati çekti. "Soykırımın ortakları ahirete kalmadan dünyada da inşallah gereken cezayı bulacaklar" Refah’a başlatılan saldırılarla birlikte bölgede can güvenliği sorununun da başladığının altını çizen Özkan, “214 gündür dünyanın gözü önünde Filistin’de kardeşlerimiz İsrail soykırımına maruz bırakılıyor. Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde devam eden yargılamalara; İsrail, lobi faaliyetleriyle tüm ülkelere müdahale ettirmeye ve İsrail yetkililerinin ceza almaması için bir çaba içerisine girdi. Hepimiz gördük ki aslında adalet İsrail için varmış ve tüm ülkeler de İsrail’in soykırımını desteklemek için çalışıyormuş. Bugün ortaya çıkan belgelerde görüldü ki Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde İsrail’in soykırımına ortak olan yöneticilerinin ceza almamasına yönelik baskı içeren mektuplar mahkemeyi köşeye sıkıştırmak adına kullanılıyor. Biz inanıyoruz ki hem mahkemede görülen davada hem de Güney Afrika’da devam eden davada soykırımın ortakları ahirete kalmadan dünyada da inşallah gereken cezayı bulacaklar” ifadelerini kullandı.