KÜLTÜR SANAT - 18 Mayıs 2019 Cumartesi 09:35

Fındık karşılığı kurulan semt: Zeytinlik

A
A
A
Fındık karşılığı kurulan semt: Zeytinlik

Giresun’da 19.

Giresun’da 19. yüzyılda Rum fındık tüccarlarının kullandığı karşılıklı alışveriş yöntemi ile Fransa’nın Marsilya şehrinden fındık karşılığında alınan malzemeler ile yapılan ‘Zeytinlik Semti Evleri’ şehrin yeni turizm merkezi olma yolunda ilerliyor.


2017 yılında, "Sokak Sağlıklaştırma ve Kentsel Tasarım Projesi" kapsamında başlayan restore çalışmalarında sona gelinirken, tarihi mahallede 4’ü anıtsal, 81’i konut mimarisi olmak üzere 85 tescilli kültür varlığı bulunuyor.


Giresun Üniversitesi Görele Güzel Sanatlar Fakültesi Kültür Varlıkları Koruma ve Onarma Bölümü Başkanı Doç. Dr. Gazanfer İltar, İHA’ya yaptığı açıklamada, Zeytinlik Semti’nin Giresun’dan Avrupa’ya fındık gönderen tüccarların kendileri için tasarladıkları bir semt olduğu belirtti.



Zeytinlik Evleri Giresun’daki evlere hiç benzemiyor


Evlerin bir dizin üzerine yapıldığının altını çizen İltar, bölgedeki evlerin diğer ilçelerdeki evlerle benzerliğinin bulunmadığını söyledi. Her biri ayrı bir ustalıkla yapılan evleri anlatan İltar, “Burada ev değil bir mahalle tasarımı var. Mahalledeki evler arazinin yapısına göre birbirlerinin manzarasını, iklimlerini, havalandırmalarını kesmeyecek şekilde yukarıda aşağıya doğu bir sıra ev, bir sıra bahçe olarak dizilmiş bir plan şekline sahiptir. Buradaki evler kompleks yapı şeklindedir. Her evin fırını, kendi sarnıcı, kuyusu, çamaşırlığı, taşlığı ve bahçesi vardır. Günlük ihtiyaçlarını her ev kendi bahçesinden karşılar. Giresun’da sivil mimari ilçelere göre ve kent merkezine göre değişik özellikler sergiler. Giresun merkezdeki ev tipini, Görele’de, Görele’deki ev tipini Tirebolu’da oradaki ev tipini Şebinkarahisar’da bulamazsınız. Yani her ilçenin kendine has mimari şekilleri vardır. Zeytinlik’teki evlerin tamamı da bodrum üzerine iki katlı olarak yapılmıştır” dedi.



"Mübadeleden önce Rumlar tarafından yapılmıştı, mübadele ile gelenler de bu mahalleye yerleştirildi"


Zeytinlik Semti’nin Türkiye’nin Yunanistan ile yaptığı mübadelede büyük bir önem sahip olduğunu kaydeden Gazanfer İltar, şöyle devam etti:


“Giresun’da bu evleri ilk olarak yaptıran Rum vatandaşları daha sonra mübadele ile birlikte Yunanistan’a gönderilmişler orada da mübadeleye tabi tutulan Türkler buraya gönderilmişler. Özellikle bu mahallede yaşayanların tamamı Yunanistan’dan buraya Selanik ve çevresindeki köylerden gelmedir. Ekseriyetle Kayalar ve Kırcılar mübadeleleri bu mahalleye yerleştirilmişlerdir. İlk yerleşme itibaren bir kısmı evlerini satıp İstanbul’a gitse de o gün bugündür hala burada yaşamlarını devam ettiren muhacir aileler vardır. Bununla ilgilide kurulmuş bir dernekleri var. Kültürlerini, gelenekleri halen yaşatmaya çalışıyorlar.”



“Rumlar her sene atalarının evlerini ziyaret ediyorlar”


“Bugünlerde özellikle sırf bu meraka yönelik turlar başladı” diyen İltar, “Her sene buraya çok sayıda Yunanistan’dan Rum vatandaşlar geliyor. Atalarının evlerini ziyaret ediyorlar. Buradaki vatandaşlarımızda çok hoşgörülü ve misafirperver olarak gelenleri ağırlıyorlar. Böylelikle buradaki ve Yunanistan’daki muhacirler arasında tatlı bir ilişki kurulmuş durumda” ifadelerini kullandı.


30 yapıda restorasyonun bitmek üzere olduğunu ve 30 yapının daha restore edileceğini ifade eden İltar, “Şuan 85 tescilli yapı var ve bunların tamamı tip yapı şeklindedir. Bu yapılardan şuana kadar 30 civarında Giresun Valiliği, İl Özel İdaresi ve Doğu Karadeniz Kalkınma Ajansı’nın (DOKA) ortaklığı ile restore edildi. Şuanda da yeni bir program daha başlatıldı ve bir 30 civarında yapı daha restore etmeyi düşünüyoruz. Yani birkaç yıl sonra buraya gelen ziyaretçilerimiz kendilerini bu semtin inşa edildiği 19. yüzyılın havasını yaşayabilecekler” şeklinde konuştu.



“100 binin üzerinde turist bekleniyor”


Giresun Turizm Altyapı Hizmet Birliği (GİRTAB) Müdürü Tamer Uzuner ise Zeytinlik semtinin Giresun Kalesi ile entegre bir şekilde turizme kazandırılacağının altını çizdi. Geçtiğimiz yıl kaleye 400 binin üzerinde ziyaretçi geldiğine değinen Uzuner, bu yıl Zeytinlik semtine ise 100 binin üzerinde ziyaretçi beklediklerini söyledi. Uzuner, “Giresun Kalesi ile entegre düşünmek gerekir Zeytinlik Semti’ni. Şehrin tam merkezinde olan bir alan bu manada da Giresun’a gelen ziyaretçilerin mutlaka uğrak noktalarında bir tanesi. Giresun Kalesine geçtiğimiz yıl 800’e yakın tur otobüsü ve münferitlerle birlikte 400 binin üzerinde ziyaretçi oldu. Biz bu ziyaretçi akımını artık Zeytinlik’e kaydırarak bu yıl en az 100 binin üzerinde ziyaretçiyi Zeytinlik’te misafir etmeyi planlıyoruz” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bitlis Ahlat’ta ‘Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun’ anma programı düzenlendi Eski Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun vefatının 5. yılında Bitlis’in Ahlat ilçesinde anıldı. Ahlat ilçesinde Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun anısına “Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun” anma programı düzenlendi. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile İçişleri Bakanlığı’nın katkılarıyla Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği tarafından düzenlenen program saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Daha sonra konuşma yapan Bitlis Valisi Erol Karaömeroğlu, “Haluk Dursun’un hatırasına sahip çıkan bu anlamlı program dolayısıyla sizlerle beraber olmaktan duyduğum memnuniyeti özellikle ifade etmek istiyorum. Bugün ülkemizin yetiştirmiş olduğu mümtaz bir ismi anmak üzere buradayız. Prof.Dr.Haluk Dursun’u ebedi aleme uğurlayalı tam 5 yıl oldu. Van Erciş’te kendi aracıyla seyir halindeyken meydana gelen elim bir trafik kazası sonucu maalesef hocamızı 19 Ağustos 2019 tarihinde kaybettik. Kültür birikimi ve hitabetiyle araştırmayı, bildiğini ve gördüğünü meraklısına aktarmayı seven, hayatını görevine adayan bir bilim insanıydı. Ahmet hocamızı bir kez daha rahmetle, özlemle, şükranla yad ediyorum. Değerli ailesine, dostlarına, mesai arkadaşlarına tekrar başsağlığı diliyorum. Rabbim Haluk hocamızdan razı olsun, mekanı ali olsun. Bu anlamlı buluşmanın düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” dedi. Ardından konuşan AK Parti Ankara Milletvekili Zeynep Yıldız, “Gerçekten bir ideal, ülkü ve niyet uğruna yola koyulanlardandı Haluk hoca ve bugün bizi burada bir araya getirdi. Bunu da yaparken bir mekan ve bellek ilişkisi kurmaya yönelik en önemli noktalardan birinde Ahlat’ta bizleri buluşturdu. Gerçekten nereden geldik nereye doğru yürüyeceğiz duygusunu bize pekiştirebilecek bir noktada bir araya gelmiş olduk” ifadelerini kullandı. MHP Genel Başkan Başdanışmanı Prof. Dr. Ruhi Ersoy’da, “Ahlatın maneviyatıyla gençliğin enerjisini bir araya getiren bu tarihi ve bu mukaddes şehirde Kubbet-ül İslam’da sizlerle beraber olmaktan tarihe adanmış, adanmış olduğu bir ülküsünde yol yürürken rahmeti rahmana kavuşmuş değerlerimizi anma vesilesiyle sizlerle olmaktan bende kıvanç duyuyorum. Ahlat’ı anlamak, tanımak ve bu değerler etrafında dertlenen Ahmet Haluk Dursun profili, şahsiyetleri, onun etrafında neşet etmiş yetiştirmiş olduğu gençlerin yeniden filizlenmesine iklim oluşturmaktır. Bizim muradımız ve mefkuremiz budur. Siyasetten de, devlet hayatından da anladığımızda budur, bu olmalıdır. Bu sebepten dolayı bugün bu saatte bu salonu dolduran her bir arkadaşım bu atmosferin bir parçası olmuştur. Bu programın hayat bulmasında dertlenerek Ahmet Haluk Dursun hocanın derdini kendine dert ederek yola çıkıp kamu imkanlarıyla bu iş yürümüyorsa milletle yürüyebiliriz, dernekleşiriz diyerek devletimizin kapısını çalarız diyerek yolculuğa başladı. Bugünün anlamını bir bütün halinde program bitene kadar hissedip yaşayalım” şeklinde konuştu. Bitlis Eren Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof.Dr.Ferit İzci ise, “Bizim medeniyetlerimiz başka medeniyetlere benzemez. Bizim medeniyetlerimiz işte böyle şahsiyetler ve gençler üzerine inşa edilmiş ilelebet varlığını devam ettirecek medeniyetlerdir. Başka medeniyetlerin hayal bile edemeyecekleri zirvelere çıkmış olan ecdadın nesilleriyiz. Hayatını bu şekilde mücadeleyle geçiren başta sayın Ahmet hocamız olmak üzere bu ülkede ve coğrafyada yetişmiş değerlerli şahsiyetlere huzurlarınızda saygıyla ve minnet duyuyorum” dedi. Düzenlenen program hakkında gazetecilere açıklamada bulunan Anadolu Tarih ve Kültür Birliği Derneği Başkanı Doğan Güngör, “Kültür ve Turizm Bakan yardımcısıyken çok sevdiği Ahlat’ı ziyaretinin hemen sonrasında geçirdiği trafik kazasıyla hayatını kaybeden Prof.Dr.Ahmet Haluk Dursun hocayı anmak, Ahlat’ı anlatmak ve gençlerle hemhal olmka için buradayız. Dernek olarak hocamızı anmak üzere yaptığımız ikinci program. İlkini Çanakkale’de yine tarihimizin müstesna mekanlarından birinde, bugünde Ahlat’ta yaptık” dedi. Anma programına katılan Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kızı Nilay Dursun’da duygularını şöyle ifade etti; “Babamın hayatının son yıllarında özellikle çok önem verdiği Anadolu Tarih ve Kültür Birliği projesinin yaşatılıyor olabildiğini görmek gerçekten çok mutluluk verici. Yıllar önce babamın vefatından sonra tanıştığım bu değerli ekiple 5.yılında da bu tarz etkinliklerle bir araya gelmeyi sürdürüyoruz. Babamı anmayı, onun öğretilerini, gençlere aktarmaya çalıştığı bilgileri bir arada tekrar hatırlayarak belki yeni kitlelere aktarmaya çalışıyoruz. Bu gerçekten çok önemli. Dolayısıyla bu etkinliklerde desteği olan herkese çok teşekkür ediyorum.” İstanbul Üniversitesi Tarih Bölümü son sınıf öğrencisi Kenan Toprak Çatkın’da, “Ahlat’a ikinci gelişim. Bundan önce de bir program aracılığıyla gelmiştim. Haluk hoca bizde çok önemli ve derin etkiler bıraktı. Zaten bu etkileri panelimizde de anlatacağız” dedi. Yapılan konuşmaların ardından program Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği Musiki Grubunun Haluk Dursun’un sevdiği müzikleri seslendirmesiyle devam etti. Arından Ahmet Haluk Dursun hocayla anısı olan çeşitli üniversite öğrencilerin paneli ve BEÜ öğretim üyesi Doç.Dr.Hasan Buğrul’un Ahlat’taki tarihi mezar taşları üzerindeki övgü içerikli yazılar adlı sunumuyla program sona erdi. Anma programı sonunda toplu hatıra fotoğrafı çektirildi. Ahlat Halk Eğitimi Merkezi konferans salonunda düzenlenen anma programına Ahlat Kaymakamı Batuhan Bingöl, Ahlat Belediye Başkanı Yavuz Gülmez, Bitlis İl Emniyet Müdürü Ortaç Şekeroğlu, Bitlis İl jandarma komutanı Tuğgeneral Eyüp Subaşı, bazı kurum amirleri, çok sayıda akademisyen, yazar, eğitimci ve öğrenci katıldı. Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kaza sonucu vefatı 2019 yılında Malazgirt Zaferi’nin 948. yıl dönümü etkinlikleri öncesi Ahlat’ta gezi ve incelemelerde buluna merhum Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun, buradaki incelemeleri sonrası kara yoluyla Van’a hareket etmişti. Dursun’un içinde bulunduğu araç, Erciş’in Bayramlı Mahallesi yakınlarında kaza yapmış, kazada Ahmet Haluk Dursun hayatını kaybetmişti.
Antalya Otomobil su kanalına uçtu: Öldüğü düşünülen sürücünün yüzerek kaçtığı ortaya çıktı Antalya’da kontrolden çıkıp su kanalına uçan otomobildeki sürücü, kanaldan yüzerek çıkıp olay yerinden kaçtı. Aracın yaklaşık 1 buçuk ay önce satışını yapıp devrinin henüz alınmadığını belirten ruhsat sahibi kadın ise olay yerine geldiğindeki ilk sözü, “Allah’tan içinde kimse yok” oldu. Kazanın görgü şahidi bir genç ise, “Sürücü çok paniklemişti, yüzerek kanaldan çıktı, ardından kaçtı” dedi. Kaza, saat 22.00 sıralarında Kepez ilçesine bağlı Göksu Mahallesi’ndeki Nene Hatun Caddesi ile İbn-i Sinan Sokak kesişiminde meydana geldi. Henüz sürücüsünün ismi öğrenilemeyen 16 LUB 73 plakalı otomobilin önce kaldırıma çarpıp ardından su kanalına uçtuğunu görenler durumu 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. İhbarın ardından olay yerine itfaiye, polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Belirtilen adrese gelen itfaiye ekipleri, araçta yaptıkları kontrolde herhangi bir kişinin olmadığını tespit etti. Bunun üzerine görgü şahitlerinin ifadesine başvuran polis, sürücünün araçtan çıktıktan sonra yüzerek kanaldan çıktığını ve ardından panikleyerek kaçtığını belirledi. Trafik polisinin araç plakasından yaptığı sorgulamada, aracın Gülfer Hanedar adına kayıtlı olduğu belirlendi. “Arabayı sattım, parasını aldım ama devrini almadı” Ekiplerin haber vermesiyle kaza yerine gelen Hanedar, aracı Halil isminde bir galerice yaklaşık 1 buçuk ay önce sattığını, parasını almasına rağmen karşı tarafın devrini henüz üzerine almadığını söyledi. Gazetecilere de açıklamada bulunan Hanedar, “Arabayı satmıştım, parasını aldım ancak devrini henüz üzerine almadı. Kaza olunca beni aradılar. Allah’tan içinde kimse yok, ona sevindik. Galericiye satmıştım. Onun sürüp sürmediği de belli değil, ulaşamıyorum da” diye konuştu. Kazayı görenlerden Musa Kont isimli genç ise “Araba aniden fren yaptı ve kanala uçtuktan sonra sürücü yüzerek çıktı. Adam çok panik yapıyordu, sakinleştirmeye çalıştık ama kaçtı gitti” dedi. Polis ekipleri sürücüyü bulmak için çalışma başlatırken, araç çekiciyle su kanalından çıkartılarak otoparka götürüldü.