YEREL HABERLER - 13 Mart 2017 Pazartesi 08:14

Sarıçiçek köy odalarında okudular

A
A
A
Sarıçiçek köy odalarında okudular

Gümüşhane’de kitap gönüllülerinin bir araya gelerek kurduğu Gümüşhane Kitap Kulübü üyeleri okur ve yazar buluşmaları kapsamında nakış gibi işlenen ahşap süsmeleriyle ünlü Sarıçiçek köy odalarında buluştu.

Gümüşhane’de kitap gönüllülerinin bir araya gelerek kurduğu Gümüşhane Kitap Kulübü üyeleri okur ve yazar buluşmaları kapsamında nakış gibi işlenen ahşap süsmeleriyle ünlü Sarıçiçek köy odalarında buluştu.

Uçar, Tarihi İpek Yolu üzerinde bulunan Sarıçiçek köyünde yaklaşık 160 yıl önce yapılan köy odalarının hikayesini ise şöyle anlattı: “Köy ağası Hacı Ömer Ağa köye gelenleri uzun kış gecelerinde misafir etmek ve dinlenmelerine imkan sağlamak amacıyla iki köy odası yapılmasını istedi. Köy odalarını yapması için yaşlı bir usta ve daha genç olan çırağı ile anlaşan Hacı Ömer Ağa odaların namına yaraşacak olmasını ve hiçbir masraftan kaçınılmamasını istedi. Bunun üzerine işe koyulan usta ile çırağı 100’er altın karşılığı odaları yaptı. Aralarında 50 metre uzaklık bulunan aynı ölçülerdeki odalar, usta ile çırağının çalışmasıyla belli bir aşamaya kadar gelir ancak iş sedir, tavan, dolap, yüklük, ocak ve kahve köşkü gibi iç düzenlemelere gelince değişir. Çırak, ustasından yardım ister. Usta, iş için aynı ücreti aldıklarını belirterek, çırağından ustalığını göstermesini ister ve odanın düzeni hakkında bilgi vermeye yanaşmaz. Bunun üzerine usta ve çırak, iki yıl süren zaman zarfında odalarına girer, ihtiyaçlarını burada görürler. Ustanın bu davranışından gururu incinen çırak kendini işine verir ve işin sonunda iki oda kapılarını köy eşrafına açar, ağaya teslim edilir. Ancak çırağın yaptığı oda, ustanın odasını kat be kat geride bırakmıştır. Bunu gören usta, ’Usta iken olduk şakirt (çırak). Var biraz da sen seğirt’ der ve o günden sonra hiçbir bina yapmaz, mesleğini ve köyü terk eder.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Balıkesir Edremit’te muhtarlar toplantısı yeniden başladı Edremit Belediye Başkanı Mehmet Ertaş, göreve başlamasından sonra muhtarlarla aylık değerlendirme toplantılarını yeniden başlattı. Meclis salonunda muhtarlarla bir araya gelen Başkan Ertaş, tabana yayılan katılımcı bir yönetim anlayışı ile vatandaşa hizmet için birlik içerisinde çalışacaklarını ifade etti. Edremit Belediyesi’nde mahalle muhtarları ile aylık değerlendirme toplantıları başladı. Belediye Başkanı Mehmet Ertaş başkanlığında yapılan toplantıda muhtarlarla birlikte Başkan Yardımcısı Cavit Cebeci, belediye meclis üyeleri ve belediyede ki daire müdürleri de yer aldı. Başkan Mehmet Ertaş, halkçı bir yönetim anlayışı ile tabana yayılan bir yönetim anlayışı içerisinde muhtarlar, esnaf odaları ve sivil toplum kuruluşları ile birlik ve beraberlik içerisinde hareket edeceklerini ifade etti. Her ay belediye meclis toplantısı öncesinde muhtarlarla buluşacaklarını kaydeden Başkan Ertaş, “Her türlü öneriye açık bir şekilde “ben yaptım oldu” değil ortak akılla birlikte karar vereceğiz. Halkımıza hizmet noktasında bir ve beraber hareket edeceğiz. En kısa yoldan halkımızın sorunlarına çözüm üretip hizmeti ulaştırma amacıyla çalışacağız” dedi. Mahalle muhtarları da tek tek söz alarak hem kendilerini tanıttılar hem de sorunlarını anlattılar. Doğalgaz hatlarının uzatılması ve bozulan yolların yapılması gibi konular başta olmak üzere mahalleleri ile ilgili istek, öneri ve şikayetlerini bildirdiler. Başkan Ertaş, yol yapım ve onarım için 14 ayrı ekibin sahada olduğunu kaydetti, sorunların ortadan kaldırılması için hızlı bir şekilde çalıştıklarını vurguladı.
Giresun Kadınlar baharla birlikte pazarda doğal ürünleri satıyor Baharın gelmesiyle kadınlar pazarındaki ürün çeşitliliği de arttı. Çoğu doğada kendiliğinden yetişen dikenucu, geldirdik, kabalak gibi bitkileri toplayarak kendi yetiştirdikleri ürünlerle beraber ilçe pazarında satan kadınlar aile ekonomilerine katkı sağlıyor. Giresun’un köylerinde yaşayan kadınlar, evde yaptıkları yöresel ürünler ile yetiştirdikleri sebze ve meyveleri ilçelerin pazarlarında satarak aile ekonomilerine katkı sağlıyor. Kendi yetiştirdikleri ürünlerle beraber, doğada kendiliğinden yetişen bitkilerin de pazarda yoğun ilgi gördüğünü anlatan Atike Sefer, “Bahar mevsimi geldiği için pazarda sattığımız ürünlerde arttı. Kendi yetiştirdiğimiz lahana, bezelye, kıvırcık, yeşil soğan gibi ürünlerin yanı sıra doğada kendiliğinden yetişen kabalak, galdirik, dikenucu olarak bilinen melocan da toplayarak pazara getiriyoruz. Bu tezgahta sattığım her şey organik ve tazedir. Köyde sabah erken saatlerde tarlalardan topladığım sebze ve meyveleri pazara getiriyorum. Yeter ki üretim olsun üretilen her şeyin pazarda müşterisi oluyor” dedi. Üretilen her ürünün pazarda yeri var Her ne kadar kadınlar pazarı olsa da üreten herkese pazarda yer olduğunu ifade eden Aydın Öztürk ise, “Artık köylerde pek üreten kalmadı. Köylüler de gelip lahanasını pazardan alır duruma geldi. Oysaki köylerde sadece ekip diktiğin değil doğada kendiliğinden yetişen birçok bitki de ihtiyaçlarını karşılamaya yetiyor. Ben bir emekli olmama rağmen köyde üretip gelip pazarda satıyorum ve ihtiyacımı karşılıyorum. Üreten herkese pazarda yer olduğu gibi üretilen her şeyinde alıcısı oluyor” dedi.