YEREL HABERLER - 06 Şubat 2014 Perşembe 08:31

Yeni Zigana Tüneli Programa Girmeyi Bekliyor

A
A
A
Yeni Zigana Tüneli Programa Girmeyi Bekliyor

Doğu Karadeniz’i Anadolu’ya bağlayan en önemli geçişlerden Zigana dağına yapımı planlanan yeni Zigana tüneli bitirildiğinde Türkiye’nin en uzun tüplü tüneli olacak. Yeni Zigana Tünelinin ihale edilebilmesi için Kalkınma Bakanlığının programına girmesi bekleniyor.
Karayolları Trabzon 10. Bölge Müdürü Selahattin Bayramçavuş, Yeni Zigana Tüneli Projesi’nin hazır olduğunu belirterek, ihale edilebilmesi için Kalkınma Bakanlığı’nın yatırım programına alınması gerektiğini söyledi.
Gümüşhane sınırları içerisinde yer alan ve uluslararası ulaşımın önemli noktalarından olan Zigana Dağı’na yapılması planlanan Yeni Zigana Tüneli Projesi’nin ne zaman ihale edileceği ile ilgili gazetecilerin sorularını cevaplandıran Bayramçavuş, ihale süreciyle ilgili hazırlıklara başladıklarını söyledi.
“KAR VE KIŞI TAMAMEN BERTARAF EDECEK TÜNEL 4 YILDA KENDİNİ AMORTİ EDECEK”
Toplam uzunluğu 13 kilometre olacak Yeni Zigana Tünelinin Türkiye’de kapalı tünel olarak en uzun olan tünel olacağını kaydeden Bayramçavuş, “Karahava deresinden girişi yapılacak. İklimin değiştiği, ikilimin en iyi olduğu gölgelerden giriyor ve tamamen karı, kışı bertaraf ediyor. İdeal ve fizibıl bir tünel. Yaklaşık 4 yıl gibi bir sürede kendini amorti edecek. Projesini tamamladık. Bizde şuanda bekliyoruz. Eğer Kalkınma Bakanlığı bunu programa alırsa hemen ihale edeceğiz. İnşallah en kısa sürerde gerçekleştir yapımı. Projesi her şeyiyle hazır. Tüm raporlar genel müdürlüğümüze teslim edildi. Biz ihale süreciyle ilgili hazırlıklarımıza başladık. Yatırım programına girmesi gerekiyor. Çok maliyetli bir proje. Bakanlık bu projeyi programa alacak. Kısa bir sürede alacağını umuyoruz.” dedi.
“ÇEVRE YOLU 2 YILDA BİTİRİLECEK”
Gümüşhane’nin en önemli karayolu yatırımlarından olan Çevre Yolu ile ilgili de bilgi veren Bayramçavuş, Çevre Yolu’nun kamulaştırma sorunlarının çözümü halinde 2 yılda bitirileceğini kaydetti.
“PATLATMALARIN EVLERE ZARAR VERMEYECEĞİNE DAİR ÜNİVERSİTEDEN RAPOR ALDIK”
Hasanbey Mahallesi’nden geçecek olan tünellerde yapılacak çalışmaların söz konusu alanda bulunan evlere zarar vermeyeceğini belirten Bayramçavuş, “Gümüşhane şehir geçişinde yapılacak olan tünellerle ilgili hem ateşleme ünitelerini temin ettiğimiz firma kapsamında hem de işi yürüten firmamın kapsamında konuyla ilgili burada yapacağımız ateşleme patenleri ile ilgili Gümüşhane Üniversitesi’ne bir araştırma yaptırdık. Sadece evlerle ilgili değil, tarihi binalarla ilgili de çalışma yaptık. Yapılacak olan ateşleme ile sadece betonarme yapılarak değil tarihi eser vasfındaki yığma yapılara da zarar vermemesi için çalışma yaptık. Üniversitemizin verdiği raporda tünel çalışmasının bölgedeki evlere herhangi bir zarar vermeyeceği yönünde rapor aldık. Bizde bu rapor çerçevesinde çalışmalarımızı yürüteceğiz. Çevre yolunu 2 yıl gibi bir sürede bitireceğiz. Kamulaştırma sorunlarımız var. Eğer bu sorunların çözümü için vatandaşlarımız bize yardımcı olursa projede herhangi bir aksaklık yaşanmayacak.” ifadelerine yer verdi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan Türkiye’nin canlı ve minarel türleri bu müzede sergileniyor Türkiye’nin ilk doğa tarih müzesi olma özelliği taşıyan Erzincan’ın Kemaliye ilçesindeki Prof. Dr. Ali Demirsoy Doğa Tarihi Müzesi, başta Kemaliye olmak üzere Erzincan ve yurt genelinden canlı ve minarel türlerine ait yaklaşık 5 bin çeşit materyali sergiliyor. Erzincan Kemaliye’deki Prof. Dr. Ali Demirsoy Doğa Tarihi Müzesi, Kemaliyeli olan, Prof. Dr. Ali Demirsoy’un katkıları ile kuruldu. Müzeyle ilgili şu bilgilere yer verildi: “Prof. Dr. Ali Demirsoy Doğa Tarihi Müzesi, Kemaliye ilçesinde kurulan “Doğa Müzesinde Bilimsel Bir Gezinti” isimli proje kapsamında 2009 yılında kuruldu. Müzenin kuruluşuna Prof. Dr. Ali Demirsoy, Prof. Dr. Aydın Akbulut ve Öğ. Gör. Yusuf Durmuş öncelik etti. Bu müzede sergilenen örneklerin önemli bir kısmı 10 ayrı üniversiteden 48 bilim insanının görev aldığı “Kemaliye ve Çevresinin Biyoçeşitlilik Açısından İncelenmesi” projesi kapsamında bölgeden toplanan jeolojik ve biyolojik örneklerden oluşmakta. Kurulduğu tarihten bugüne bölge halkı, öğrenciler ve ekoturizm açısından önemli bir ilgi odağı oldu. Ülkemizin değişik bölgelerinden ve Kemaliye çevresinden alınan mineral, taş, toprak ve her türlü jeolojik materyal MTA’daki uzmanlara teşhis ettirilerek dolabların içindeki raflarda uygun kaplarda sergilenmekte. Türkiye’nin ve dünyanın çeşitli yerlerinden gelmiş mineral, kristal, toprak, kayaç örnekleri sergilenmekte. Kemaliye ve çevresinin Gastropad, Bivalvia ve Echinodermata gruplarına ait fosil örnekleri teşhis edilerek, raflarda sergilenmekte. Bir hücreli bitki ve hayvanların mikroskop altında görüntülerinin sunulduğu bir bölüm bulunmakta. Karasal ekosistemin ilk canlı gruplarından olan likenler doğal ortamına uygun habitat ortamları hazırlanarak sergilenmekte. Yine Kemaliye’den toplanan ve teşhis edilen karayosunu örnekleri sergi panolarına yerleştirilerek sunulmakta. Omurgasızların önemli bir kısmı formol ve alkol içinde kavanozlarda etiketleriyle birlikte sunulmakta. Böceklerin büyük bir kısmı, bilimsel örnek hazırlama yöntemine göre içi boşaltılıp tahnit edilmiş, özel böcek iğnelerine geçirilerek panolarda (müze görsel materyali olarak) ya da parazitlere karşı özel korumalı, çekmeli müze dolaplarında saklanmakta. Müzenin en ağırlıklı kısmını böcekler ve herbaryum materyali oluşturmakta. Bölgenin ve ülkemizin tatlısularında ve denizlerinde yaşayan balık örnekleri çeşitli kimyasal işlemlerden geçirerek (formolalkol) görsel malzemeye dönüştürülerek sergileniyor. Aynı işlem amfibiler için de yapılmıştır. Farklı türlerden oluşan amfibi örnekleri alkollü kaplar içinde ve sergi dolaplarında teşhir edilmekte. Birçok zehirli yılın türünün bulunduğu sürüngen örnekleri de aynı yöntemle görsel malzemeye dönüştürülmüştür. Özellikleri, zehirleri ve korunma önlemleri konusunda bilgiler verilmiştir. Çeşitli fırsatlarla elde edilmiş kuş örnekleri tahnit edilerek sunulmaktadır. Kemaliye ve çevresinden 200 yakın kuş türünün (bir kısmı göçücü, transit) varlığı bilinmektedir. Bu kuş türlerine ilişkin tanıtıcı resimler ve tahnit malzemeleri önemli bir eğitim malzemesi niteliği taşımakta. Türkiye’deki yırtıcıların büyük bir kısmını barındıran yörede, memeliler önemli bir yer tutmaktadır. Soyu tehdit altında olan ayı, kurt, vaşak, sansar, dağ keçisi, porsuk, sincap, yedi uyur, fındık faresi, yer sincabı, çok sayıda küçük memeli ve kemirici türleri yörenin fauna elemanları olarak müzede halkın ve eğitim camiasının hizmetine sunulmuştur. Çeşitli şartlar altında elde edilmiş olan büyük ve küçük memeliler tahnit edilerek üç boyutlu sergilenmiştir. Ayrıca bu memelilerin postları ve bazılarının iskeletleri de sergilenmekte ve tanıtıcı bilgi verilemekte. Kemaliye ve çevresinden teşhis edilen 1000 kadar bitkinin en az yarısı, özellikle soğanlı bitkiler görsel olarak sunulmuştur. Bitkiler müze materyali olarak preslendikten sonra kartonlara yapıştırılmıştır. Bu örneklerin hepsi herbaryum örnekleri olarak özel dolaplarda bilim insanlarının kullanımına açıktır ve sergilenmekte”