ASAYİŞ - 26 Ağustos 2014 Salı 11:41

1 yaşındaki çocuğun ölümünde 'ihmal' iddiası

A
A
A
1 yaşındaki çocuğun ölümünde 'ihmal' iddiası

Adana'da yüksek ateş şikayetiyle hastaneye götürüldükten sonra hayatını kaybeden 1 yaşındaki kız çocuğunun babası kızının ölümünde ihmal olduğunu iddia ederek şikayetçi oldu.

Edinilen bilgiye göre olay, merkez Seyhan ilçesine bağlı Dağlıoğlu Mahallesi'nde meydana geldi. 33 yaşındaki Kadri ve 30 yaşındaki Remziye İbi çiftinin 4 kızından biri olan 1 yaşındaki Hayrünnisa İbi, gece yüksek ateş nedeniyle rahatsızlandı. Bunun üzerine Barbaros Mahallesi'nde oturan toplu taşıma aracı sürücüsü baba Kadri İbi, kızını evinin yakınındaki özel bir hastaneye getirdi. Burada acil servisten çocuğunun girişi yapıldı. Baba bir süre kızıyla ilgilenen doktorla görüştükten yaklaşık 2 saat sonra minik Hayrünnisa, Meydan Çocuk Hastanesi'ne sevk edildi. Anacak kız çocuğu buraya geldikten yarım saat sonra hayatını kaybetti. Çocuğun cenazesi otopsi yapılmak üzere Adana Adli Tıp Kurumu Morgu'na kaldırıldı.

"KIZIMI DOKTOR ÖLDÜRDÜ"
Kızının doktor ihmali sonucu hayatını kaybettiğini ileri süren baba Kadri İbi, şikayetçi olduğunu belirterek, "Kızım havale geçirdiği için en yakın hastaneye götürdük. Doktor müdahaleye aldı, yatırılması gerektiğini söylediler. Ama hastanede yer olmadığı için sevk edilmesine karar verildi. Doktor Kenan Kuzey, 112 merkezi ile görüşmüş, Adana'daki hastanelerde yer olmadığı için Tarsus veya Ceyhan'a gönderilebileceğini söylemişler. Hastane, kendi ambulansını vermedi. 112 de sevk için yer bulamayınca, yavrum ateşler içinde tam 2 saat bekletildi. Ağzında kan gelip, durumu ağırlaşınca, hastanenin ambulansı ile kızımı Meydan Çocuk Hastanesi'ne getirdik. Buradaki doktor beni çağırıp 'Kızın için yapabileceğim bir şey yok. Ama Allah'tan ümit kesilmez' dedi. Kızım daha sonra hayatını kaybetti. Kızım çarşamba günü fıtıktan ameliyat olacaktı o güne kadar yaşayamadı" diye konuştu.

"ÇANTA İÇİNDE CENAZEYİ BABA ELİNE ALAMADI"
Cumhuriyet savcısının incelemesi ve otopsi için cesetten parça alınmasının ardından Hayrünnisa İbi'nin cenazesi hastane morgundan bir çanta içinde Baba İbi'ye verildi. Baba İbi kızını bir çantanın içinde görünce eline alamadı. Kız çocuğunun cesedi çanta içinde dayısı alarak cenaze aracı olmadığı için kendi kamyonetlerinin arkasına koydular. Çanta içindeki kız çocuğunun cenazesini babaanne Fatma İbi alarak gözyaşlarına boğuldu. Bu arada anne Remziye İbi de aracın önünden çanta içindeki kızına bakarak gözyaşlarını tutamadı. Dayı ise çanta içindeki yeğenini görünce, "Bu çocuk hastanede yer olmadığı için acil serviste hayatını kaybetti" diye bağırdı.

Baba İbi de çantaya bakarak ağıt yakıp ağladı. Daha sonra cenaze Hz Musa Camii'ne götürülüp burada kılınan namazın ardından Küçükoba Mezarlığı'na defnedildi.

"HER ŞEY YAPILDI"
Hayrünnise İbi'nin ölümü ile ilgili bilgilendirme yapan özel hastane açıklamasında, "Acil Servisimize gece 22.19'da getirilen Hayrünnisa İbi'ye, Acil Doktoru Kenan Kuzey müdahale etmiş. Acil doktoru Sinem Atay da yardıma gelmiştir. Havale geçiren çocuğun bronkopnömoni nedeniyle akciğerleri çok kötü olduğu için hemen hastanemiz nöbetçi çocuk doktoru Uzm Dr. Mehti Tasouji çağrılmış ve Dr. Mehti Tasauji çocuğu muayene ederek, durumunun kötü olması nedeniyle derhal 3'üncü basamak yoğun bakıma ihtiyaç olduğunu ve hemen 112'nin aranıp çocuk yoğun bakımı olan hastaneye acilen gönderilmesini istemiştir.

112 koordinasyon merkezi ile bağlantı kurulmuş fakat Adana'da çocuk yoğun bakımların dolu olduğu bilgisi aktarılmıştır. İl dışında bir merkezin kabul edilip edilemeyeceğinin aileye bildirilmesi söylenmiştir. Aile tepki göstermiş ve kabul etmemiştir. Bu arada aile 184 Sağlık Bakanlığı şikayet hattını ve 112'yi arayarak küfürlü bir konuşma gerçekleştirmiştir. Bekleme süresince çocuğa solunum destek tedavisi, damardan sıvı verildi, balgam aspire edildi. 112 en sonunda Meydan Çocuk Hastanesinde Dr. Hülya hanımın hastayı kabul ettiğini bildirdi. Dr. Hülya hanımla görüşülüp hiç vakit kaybetmeden Güney Adana Hastanesi ambulansı ile Meydan Çocuk Hastanesi'ne hastanın sevki gerçekleştirildi" denildi.

"SAĞLIK BAKANLIĞI İNCELEME BAŞLATTI"
Bu arada ailenin Sağlık Bakanlığı şikayet hattı 184'ü aramasıyla bakanlık konu hakkında inceleme başlattı. Bakanlığın yapılan inceleme ve ortaya çıkan otopsi raporu sonucuna göre hastaneye ya da doktora ceza verilip verilmeyeceği belirlenecek. 

FATİH KEÇE-KEMAL YİĞİT İNANÇ

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Voleybolda milli takımlar için sezon açılış töreni yapıldı FIVB Milletler Ligi ve 2024 Paris Olimpiyat Oyunları’nda mücadele edecek A Milli Kadın Voleybol Takımı ile FIVB Milletler Ligi’nde yer alacak A Milli Erkek Voleybol Takımı için sezon açılış töreni gerçekleştirildi. İstanbul’da bir otelde gerçekleştirilen sezon açılışına, Türkiye Voleybol Federasyonu (TVF) Başkanı Mehmet Akif Üstündağ, TVF Yönetim Kurulu üyeleri, A Milli Kadın Voleybol Takımı Başantrenörü Daniele Santarelli ve A Milli Kadın Voleybol Takımı oyuncularının yanı sıra Fenerbahçe Kulübü Başkanı Ali Koç da katıldı. Milletler Ligi (VNL) 1. ayağı karşılaşmaları hazırlıkları için İtalya’da kamp yapan A Milli Erkek Voleybol Takımı ise gönderdikleri video ile gecede yer aldı. Mehmet Akif Üstündağ: “Önümüzde uzun ve zorlu bir maraton var” Törende bir konuşma yapan TVF Başkanı Üstündağ, yeni sezon öncesi hayırlı olsun dileklerinde bulunarak, “Dünyada hiçbir ülkeye nasip olmayan bir yılda alınan üç başarı bu ülkenin gururu oldu. Önümüzde uzun, yorucu, zorlu bir maraton var. Beklenti büyük. İnşallah elinden gelen her şeyin en iyisini yapacaklarından şüphemiz yoktur. Yediden 70’e kadın erkek herkesi birleştirdikleri için, herkesi bir bütün halinde ayrıştırmadan bütünleştirdikleri için, tek bir hedefe kilitledikleri için bir kez daha huzurlarınıza oyuncularıma teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı. Danile Santarelli: “Kendimi evimde hissediyorum” Sezona çok iyi hazırlandıklarını belirten Başantrenör Danile Santarelli de, “Geçen sene bize verdiğiniz destek için herkese çok teşekkür ediyorum. Bu sene de aynı desteği ilk günden itibaren hissetmeye başladık. Oyuncularım harika bir ekip, çok çalışıyoruz. Bu sene de geçen sene neler yaptıysak aynılarını yapmaya devam edeceğiz. Bizim için turnuvanın adının hiçbir önemi yok. Bu takım çıktığı her turnuvada en iyi iyisini vermek için, en iyisini göstermek için ve savaşmak için çıkıyor. Bu sene de aynı şey olacak. Çok zor bir yaz olacağına eminiz. Çünkü herkesin bizi yenmek istediğini biliyoruz. Kendimi evimde hissediyorum. Burada olduğum için çok mutluyum ve keyifliyim. İşimi en iyi yapabileceğim yerde olduğumu düşünüyorum. Sezona Antalya’da başlıyoruz. Antalya benim için çok özel bir şehir. Bu yazın yine geçen seneki gibi harika bir yaz olacağına eminim” diye konuştu. Eda Erdem Dündar: “Elimizden gelen en iyi mücadeleyi vereceğiz” Milletler Ligi’nde ve 2024 Paris Olimpiyatları’nda ellerinden geleni yapacaklarını söyleyen kaptan Eda Erdem Dündar ise , “Bu yaz bizim için çok değerli. Hepimiz bunun farkındayız. Antalya’da başlıyoruz. Geçen sene Antalya bizim için güzel geçmişti. Bizleri de çok özlediler. Biz de onları çok özledik. Bu sene de elimizden gelen en iyi mücadeleyi vereceğimizin sözünü sizlere verebiliriz. Türk kadınını, Türkiye’yi Avrupa ve dünya arenasında aynı şekilde temsil etmeye devam edeceğiz” cümlelerini kullandı.
Kütahya Başkan İbrahim Güneş: "Rektör Kızıltoprak’a güveniyoruz, camimizin bir an önce ibadete açılmasını istiyoruz" Kütahya Çinili Cami Yaptırma ve Yaşatma Derneği Başkanı İbrahim Güneş, zemin kayması sebebiyle 6 yıldır ibadete kapalı olan kentin simgelerinden Çinili Camii’nin bir an önce ibadete açılmasını istiyor. Güneş, Kütahya’nın simge yapılarından ve 2016 yılında vefat eden merhum Ressam Ahmet Yakupoğlu’nun eseri olan Çinili Camii’nin Dumlupınar Üniversitesine bağışlandığını hatırlattı. Güneş, caminin çinilerinin sökülmesi için yapılan iki ihalenin iptal edildiğini belirtti. Caminin duruyla alakalı DPÜ Rektörü Süleyman Kızıltoprak’ın yoğun gayret sarf ettiğini belirten Güneş, "Çinili Camimiz 2018’in ekim ayından beri kapalı. Yaklaşık 6 yıl bitti, şu an 7. yıl içindeyiz. Cami kapandığından beri üç tane rektör değişti, üç tane vali değişti. İlk rektörümüzde cami kapandıktan sonra bazı projeler yapıldı. Tam bir şeylere başlanılacak denilirken rektör değişikliği yapıldı. Tam ikinci rektörde, projelerle, ihalelerle bir şeylere başlayacak, bu sefer üçüncü rektör geldi. Şu andaki Rektör Süleyman Kızıltoprak geleli yaklaşık 8-9 ay oldu. Projeler hazırlandı, tekrar her şey sil baştan yapıldı. Her yeni rektör gelişinde her şey baştan yapılıyor. Bu son rektörümüzde iki tane ihale yapıldı, iptal oldu. Şu anda en son ihale 30 Nisan’da yapıldı. 15 günlük bir itiraz süresi var. Bu ihaleyi hangi firmanın aldığını da bilmiyoruz. Ne zaman başlanacak, ne zaman sözleşmeler yapılacak? Biz artık bıktık. Bir an evvel bu ihalelerin, projelerin yapılmasını istiyoruz. Şu anda yapılan ihale sadece çini sökümü ihalesi. Onun arkasından tekrar bir proje hazırlanacak, ihaleler yapılacak, ardından yıkım aşaması onun arkasından yapım aşaması derken, artık biz yıllarca beklemek istemiyoruz. Biz camimize kavuşmak istiyoruz. Her gün buraya onlarca yerli ve yabancı turist geliyor. Artık kimseye bir şey diyemez olduk. Yani utanıyoruz. Camimize kapalı duvarın üstünden geliyorlar, fotoğraf çekinip gidiyorlar" dedi. "İstendikten sonra bu 15 günlük süreler üç aylık altı aylık süreler kısalabilir" Caminin geleceği ile alakalı prosedürlerin asgari seviye indirilmesini isteyen İbrahim Güneş, "Mesela bundan yaklaşık 5-6 ay önce Google’a ‘Kütahya’da gezilecek yerler neresi?’ Diye yazdığınızda Çinli Cami birinci sırada yer alırdı. Şu anda yazarsanız en az 14. sırada yer alıyor, yani korkuyorum. Birkaç ay sonra artık Çinli Cami’yi göremez olacağız. Kütahya’nın bir simgesi bu cami ve Kütahya’nın bir ayıbı. Burada başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere milletvekillerinden, bütün siyasilerden, bürokratlardan destek bekliyoruz. Bu sürelerin aşılmasını istiyoruz, istendiği sürece kısalabilir. Nasıl ki deprem bölgesine bir sene içerisinde 100 bin konut yapıldı, şu 140- 150 metrekarelik Çinili Cami 6 yıldır hala yapılamıyor. Biz Rektörümüze de güveniyoruz, daha önce bu tür projelerde çalışmış şu andaki rektörümüze, Valimize de güveniyoruz ama bazı prosedürler var, süreler var, bu süreleri kısaltalım artık. Bir de şöyle bir şey var. 6 yıldır mahallemizde cenazelerimiz oluyor. Hep başka camilerden kalkıyor yani gözümüzün önünde Çinili Cami dururken başka camilerden cenazelerimiz kalkıyor. Şu anda yapılmasını istediğimiz, bir an evvel bu projelerin, ihalelerin çabuklaştırılması. İstendikten sonra bu 15 günlük süreler üç aylık altı aylık süreler kısalabilir. İstensin yeter ki. Bu caminin açılması istenirse yapılır. Neden açılmıyor, neden bu camiye bu yapılmıyor? Eğer üniversite biz bu işi yapamayacağız, beceremeyeceğiz diyorsa, devretsin Diyanete. Neden devretmiyor? Rahmetli Ressam Ahmet Yakupoğlu bu Çinili Camiyi ve bütün mal varlığını üniversiteye bağışlarken, benim malıma, mülküme, camiye, üniversiteye sahip çıkar diye bağışladı" ifadelerini kullandı. Kütahyalı ressam, neyzen ve minyatür sanatçısı merhum Ahmet Yakupoğlu’nun 1972 yılında yaptırdığı şehrin simgelerinden Çinili Camii, adeta şehrin göz bebeği durumunda. Sekizgen şeklindeki caminin dış yüzeyinin tamamı seramiklerle kaplanırken, minarenin ise Orta Asya üslubunda yapıldığı kaydedildi.
Uşak CHP Genel Başkanı Özel, Başkan Yalım’ı ziyaret etti CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Uşak Belediye Başkanı Özkan Yalım’ı makamında ziyaret etti. Uşak Belediyesini ziyaret eden CHP Genel Başkanı Özgür Özel’i Belediye Başkanı Özkan Yalım ile Uşak CHP Milletvekili Ali Karaoba, CHP İl Başkanı Sevinç Soyer Yazgan ve partililer karşıladı. Özkan Yalım’ın makam odasında konuşan Özel, “Ben Özkan Yalım’ın örgütümüzde, milletvekilimizle birlikte çok başarılı işler yapacağını, Uşak’ın ona duyduğu güveni boşa çıkarmayacağını, bizlerin beklentilerini karşılayacağını ve her geçen gün Uşak’ta hem partimize, hem kendisine duyulan güvenin, verilen desteğin bir kat daha artacağını biliyorum. İnanıyorum. Kendisine güveniyorum. Bundan sonraki süreçte kimseyi adam kayırmacılık, akraba kayırmacılık, partizanlık olmadan, bütün Uşak’a en doğru hizmetlerin yapılacağına yürekten inanıyorum. Bundan sonraki süreçte büyük bir başarı öyküsü yazılmasını dikkatle takip edeceğiz. Bize düşen ne varsa. CHP’li diğer belediyeler, Avrupa Birliği fonlarının araştırılmasında, Belediyeler Birliği’nin yapacağı projelerle katkılarla hep Uşak’ın arkasında olacağız. Karahallı için de, Eşme için de, belde belediyelerimiz için de farklı bir durum yok. İnsanlar CHP’ye verdiği oydan pişman olmayacaklar. Memnun olacaklar. Vermeyenler bir sonraki seçim için sabırsızlanacaklar" dedi. Konuşmanın ardından tebrik ziyareti basına kapalı devam etti.