SAĞLIK - 08 Kasım 2018 Perşembe 10:42

'2030’dan itibaren her 4 kişiden 2’si...'

A
A
A
'2030’dan itibaren her 4 kişiden 2’si...'

Diyabet hastalığının son yıllarda oldukça arttığını ve 2030’dan itibaren her dört kişiden ikisinin bu hastalığı taşıyabileceğini ifade eden İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Hüseyin Cenkler, hastalıktan korunmak için bilinçli yeme-içme alışkanlığı geliştirilmesi gerektiğine dikkat çekti.

Kan şekerinin yükselmesiyle oluşan birçok organ hastalığına bağlı bir hastalık olan diyabet hakkında önemli bilgilendirmelerde bulunan Girne Amerikan Üniversitesi (GAÜ) bünyesinde dispanser hizmetleri veren “Smart Health Life Center” İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Hüseyin Cenkler, diyabet hastalığının günümüzde her 11 kişiden birinde gözükmekte olduğunu ancak; yapılan araştırmalara ve gidişata bakıldığı zaman 2030’dan itibaren her dört kişiden ikisinin diyabet hastalığını taşıyabileceğini belirtti. Cenkler, diyabet hastalığına yakalanmamak için yapılması gereken en önemli noktaların, kilo almamak, vücut kitle endeksini 25’in altında tutmak, her gün en az yarım saat fiziksel hareket yapmak ve sağlıklı beslenip şeker ve un ağırlıklı yiyeceklerden uzak durmak olduğunu vurguladı.

“DİYABET MUTFAKTA BAŞLAR”
14 Kasım diyabet hastalığı farkındalık günü dolayısıyla Girne Amerikan Üniversitesi olarak Dünya Sağlık Örgütünün uyarısına uyarak bir panel düzenleyeceklerini de sözlerine ekleyen Cenkler; panelde diyabetten korunma yöntemlerini ve tedavi yöntemlerini ele alacaklarını belirterek, “Bu hastalık mutfakta başlar. O yüzden tükettiğimiz besinlere dikkat etmeliyiz ve her gün yarım saatten fazla yürümeliyiz. Yaz mevsiminde ise yine aynı şekilde en az yarım saat yüzmeliyiz’’ dedi.  

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Şanlıurfa Yerleşim yerine inen kurt 2 çocuğa saldırdı Şanlıurfa’da yerleşim yerine inen kurdun saldırdığı 2 çocuk yaralandı. Çocuklar hastanedeki tedavilerinin ardından taburcu edilirken kurt ise vurularak etkisiz hale getirildi. Edinilen bilgiye göre olay, Şanlıurfa’nın Suruç ilçesine bağlı Üçpınar kırsal Mahallesinde yaşandı. İddiaya göre yiyecek bulamayan bir kurt, kırsal mahalleye indi. Evlerin arasında yiyecek arayan kurt, yaşları 11 olan Mehmet S. ve Müslüm B. İsimli çocuklara saldırdı. Kolları ve ayaklarından ısırılan çocukları mahalleli son anda kurtardı. Hafif şekilde yaralanan çocuklar, hastanedeki tedavilerinin ardından taburcu edilirken kurt ise vurularak etkisiz hale getirildi. Aç kaldıkları için köye indiler Kurt tarafından ısırılan çocuğun babası İsmail Söylemez, "Kurt buraya geldi. Sağa sola saldırdı. Daha önce bir çocuğu ısırmış, onlar kovalayınca buraya gelmiş. Gedikten sonra oğlum Mehmet’i ısırdı. Hem ayağından hem de elinden ısırdı. Bizim komşu müdahale etmiş. O olmasaydı direkt parçalardı. Aç kaldıklarından dolayı köylere indiler. Allah etmesin ölebilirdi. Komşu olmasaydı zaten öldürecekti” dedi. Taş atınca saldırdı Kurda taş attıktan sonra kendisine saldırdığını söyleyen Mehmet S., “Ben koştum arkaya gittim. Evin orada ben taş attım. Köşeye gidince bana döndü. Hemen gelip elimi ağzına koydu. Sonra ayağımı ısırdı” ifadelerini kullandı. Kurdun ellerini ve ayağını ısırdığını söyleyen Müslüm B., ”Oradan gitti. Sonra arkamdaki kuzenim taş attı. Taş attıktan sonra bana döndü. Benim ellerimi, ayağımı ısırınca ben de ona vurdum” dedi. "Gece dışarı çıkmaya korkuyoruz" Kurt tarafından ısırılan çocuğun amcası Müslüm Buyruk, ”Olay dün saat 16.30’da falan oldu. Çocuğa kurt saldırdı. Biz artık korkuyoruz. Bizim hayvanlarımız falan vardı. Devletin buna bir el atması lazımdı. Gelip hep başıboş köpekleri buraya bırakırlar. Kurt da var. Yani biz rahatsız oluyoruz. Geçenlerde de kurt gördü. Saat 03.30’da Aligör’den geldim. Fıstıkların orada gördüm. Arabadan inmeye cesaret edemedim. İklim değişiminden oluyor. Buraların hepsi sazlıktır. Bizim zaten hayvanlarımız var, gece dışarı çıkamıyoruz. Çocuklarımız okula gidiyor. Okul servisi 500 metre ileride indiriyor” diye konuştu. Öte yandan son günlerde vatandaşların bölgede çok sayıda kurt gördüğü belirtildi.
Hakkari Vali Çelik: “Medeniyet ölçülerinden biri de trafikte yayaların güvenliğidir” Hakkari Valisi Ali Çelik, "Medeniyet ölçülerinden biri de trafikte, yayaların güvenliğidir" dedi. Karayolu Güvenliği ve Trafik Haftası kapsamında İçişleri Bakanlığı tarafından “Hayatla Yarışılmaz” mottosu doğrultusunda düzenlenen farkındalık faaliyetleri Hakkâri’de tam not aldı. Hakkari İl Emniyet Müdürlüğü Trafik Tescil ve Denetleme Şube Müdürlüğü ve Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından düzenlenen etkinlik, Hakkari Şehit Selahattin İlk ve Ortaokulu civarında bulunan yaya geçidinde; yaya geçidinin sürücüler tarafından fark edilmesi ve yayaların yaya geçitlerini kullanmasının teşvik edilmesine yönelik eğitici faaliyetler gerçekleştirildi. Etkinliğe katılan Hakkari Valisi Vali Çelik, uygulama noktasında etkinlik hakkında bilgi verip hazırlanan broşürleri öğrencilere takdim etti. Daha sonra yaya geçidine ilk kırmızı çizgiyi çeken Vali Çelik, öğrencilerle birlikte yaya geçitlerinin şeritlerini kırmızıya boyadı. Emniyet ve jandarma ekiplerince kullanılan yerli ve milli alkol ölçüm cihazı ve radar sisteminden duyduğu gururu belirten ve tüm ekiplere işlerinde kolaylıklar dileyen Vali Çelik, “Ülkemizde, her yıl yüzlerce insanımız trafik kazalarında vefat ediyor veya yaralanıyor. İçişleri Bakanlığımız Emniyet Genel Müdürlüğümüz ve Jandarma Genel Komutanlığımız tarafından yürütülen çalışmalar neticesinde, son yıllarda ülkemizde trafik kazalarında ölümler ve yaralanmalar büyük oranda azaldı. İnşallah hiç olmaz. Türkiye’de de Avrupa ve dünyanın gelişmiş ülkeleri gibi yayaların güven içerisinde, önceliklerini kullandığı ve trafik kazalarının en aza indirildiği bir yıl olur. Bu da sürücüler olarak yayalar olarak kurallara uyduğumuz müddetçe olur. Bir ülke için medeniyet ölçülerinden birisi de trafikte yayaların güvenli seyahat edebilmesidir. Yaya önceliğine dikkat çekip, bu konudaki denetimlerin de artırılmıştır. Özellikle yaya geçidi bulunan yerlerde tüm sürücülerin bekleyen bir vatandaşımız olduğunda mutlaka yol vermesini ve durmasını bekliyoruz. Bununla ilgili olarak etkin denetimlerimiz artarak devam edecek. Hedefimiz hiçbir can kaybına müsaade etmemek, yaralanmalı ve ölümlü kazaları azaltmaktır. Mümkünse hiç meydana gelmemesini sağlamaktır. Bu elbette alınacak tedbirlerle birlikte vatandaşlarımızın mutlak suretle trafik kurallarına uymalarıyla mümkün olacaktır" şeklinde konuştu. Etkinliğe katılan öğrenciler, ellerindeki "Yaya yolu benim yolum", "Lütfen yol ver", "Yayalar kırmızı çizgimiz" ve "Yayalar önceliklidir" yazılı pankartlarla sürücülere uyarıda bulundu. Ayrıca okullarda yaya geçidinin kullanımı ve yaya geçidinin önemi adına gün boyunca İl Milli Eğitim ve İl Emniyet müdürlükleri tarafından öğrencilere yönelik uygulamalı eğitim ve etkinlikler düzenleneceği belirtildi. Etkinliğe; Vali Yardımcısı Furkan Berber, İl Jandarma Komutanı Tuğgeneral Necip Çarıkcıoğlu, İl Emniyet Müdürü İdris Yılmaz, İl Milli Eğitim Müdür Vekili Oktay Kızılkaya, Şoförler ve Otomobilciler Odası Başkanı Abdi Arslan, İl Emniyet Müdürlüğü Trafik Tescil ve Denetleme Şube Müdürlüğü Komiseri Ömer Karakaş, jandarma ekipleri, minibüs ve taksi sürücüleri, kurum amirleri, öğretmen ve öğrenciler katıldı.
Niğde Niğde’de AK Partili Kadınlar Gazze Anneleri için bir araya geldi AK Parti Niğde Kadın Kolları Başkanlığı, Gazze’de yaşanan katliamlara karşı yaptığı basın açıklamasında Gazze’deki kadınların yaşadığı acı ve zorlukları dile getirdi. Niğde Ömer Halisdemir Meydanı’nda yapılan basın açıklamasında AK Parti Niğde Kadın kolları Başkanı Nurdan Özkul anneler adına İsrail’e çağrıda bulundu, ateşkes için bir adım beklediklerini ifade etti. Özkul, "Pazar günü Anneler Günü. Günlerdir her yerde tatlı bir telaş yaşanıyor. Anneler Günü öksüzlerin ve evladını kaybeden annelerin de ağır imtihanı fakat bir yandan da dünyanın orta yerinde, yanı başımızda Filistin’de, Gazze’de, Refah’ta yaşanan soykırım nedeniyle anne olmak hiç bu kadar zor olmamıştı. Biz bugün okuldan gelecek çocuklarımızı, Gazzeli anneler ise çocuklarına verecek bir lokma ekmeği bekliyor. Bizler karışmasın diye çocuklarımızın defterlerine, kitaplarına isim yazarken, Gazzeli anneler ise cesetleri teşhis edilebilsin diye çocuklarının kollarına isim yazıyor" dedi. İsrail’in 7 Ekim’den bu yana Gazze Şeridi’ne düzenlediği saldırılarda 34 bin 683 kişinin öldüğünü 78 bin 18 kişinin yaralandığını ifade eden Özkul; "BM Kadın Birimi’nin raporuna göre Gazze’de 9 bin kadının öldü. Günde ortalama 63 kadın hâlâ ölüyor ve bunların 37’si ise anne. Kayıp ve akıbeti bilinmeyen kadınların sayısı 2 bin 100. Filistin’de sağlık sisteminin çökmesi nedeniyle yaklaşık 60 bin hamile kadın risk altında. her gün 180 anne ölümle burun buruna doğum yapıyor. Zor şartlar, ölümle burun buruna yaşamak ve yetersiz beslenme nedeniyle erken doğum yapan, sütü kesilen anneler. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın BM ve pek çok uluslararası platformda haykırdığı gibi Savaşın da bir ahlakı, hukuku vardır. Sivillerin hedef alındığı saldırıyı haklı gösterecek tek bir neden dahi olamaz. Hamas’ın ateşkes masasına oturmayı kabul etmesi gelecek için bir umuttur. Ancak çağrıya rağmen özellikle Gazze ve Refah’ta artarak devam eden saldırılar İsrail’in niyetini ortaya koymuştur. Biz anneler olarak yine de İsrail’e bir kez daha çağrıda bulunuyoruz; ateşkes için bir adım bekliyoruz" şeklinde konuştu. İsrail’e "Vaat edilmiş toprak hedefinizi, hayattan kopardığınız annelerin ve çocukların bedenleri üzerine mi inşa edeceksiniz" diye soran Özkul, AK Partili kadınlar olarak Gazzeli anneler için dimdik ayakta olduklarını söyledi.