25 yaşındaki İsmail Küreşen, 3 yıl önce İzmir’de oturan Ali ve Nuray Aydoğmuş çiftinin 5 yaşındaki lösemi hastası oğulları Onur’a uygun ilik bulunması için Kızılay tarafından Hisarcık’ta gerçekleştirilen kök hücre bağışı kampanyasında kan vererek donör olmuştu. Minik Onur’a 5 ay sonra İsrail’den uygun ilik bulunmuş ve yapılan ilik nakli ameliyatı sonrası sağlığına kavuşmuştu. Aradan geçen 3 yılın sonunda Küreşen’in doku grupları başka bir hastaya uyum gösterdi. Bunun üzerine Kızılay yetkilileri tarafından telefonla aranıp, durumla ilgili bilgi verilen ve “Bağışçı olup kan kanseri bir çocuğun hayatını kurtarmak ister misin?” diye sorulan Küreşen, teklifi hemen kabul etti.
Kök hücre bağış sürecinin nasıl gerçekleştiğini anlatan İsmail Küreşen, “Bundan 3 yıl önce Hisarcık’ta bir hemşehrimizin lösemi hastası çocuğu için kök hücre bağışı kampanyasına katılmıştım. O zaman vermiş olduğum sadece 3 tüp kan şimdi karşıma koskocaman bir iyilik olarak çıktı. Bu sayede ismi açıklanmayan İstanbul’da oturan 16 yaşından küçük lösemi hastası bir çocuğun hayatını kurtarmak nasip oldu. Bundan duyduğum mutluluk anlatılmaz” dedi.
“Kan bağışı yaparken 1 tüp fazla kan vererek kök hücre bağışçısı olun”
Küreşen, “Bundan 1 ay önce benimle irtibata geçen Kızılay yetkilisi 'Kan kanseri bir çocuğun hayatını kurtarmak ister misin' diye sordu. Telefonda donup kalmakta birlikte vicdanen ve Allah rızası için bu teklife nasıl hayır diyebilirdim? Tabi ki hemen kabul ettim. İstanbul’da özel bir hastanede 16 tüp kan vererek sağlık taraması yapıldı. Bir hafta sonra gayet sağlıklı ve donör olabileceğimi söylediler. Günde sadece kollardan olmak üzere 3 aşı oldum. Bu aşının nedeni kandaki kök hücreyi artırmakmış. Bunun sonucunda sadece ikinci gün bel ve bacak ağrısı çektim ki bu çok normal olduğu ve buna doktorların sevindiğini gördüm. 5. günün sonunda 4 saat boyunca kanımdaki kök hücrelerin ayrışması için işleme başlandı. İşlem beklenenden çok kısa sürdü ve 2 saat içinde alınması gereken kök hücre sayısının kanımda iki katı olduğunu söylediler. Bu işlem sırasında hiç canım acımadı, aksine çok rahat bir işlem gerçekleşti. Bu süreçte beni yalnız bırakmayan canım babama çok çok teşekkür ederim. Hep yanımda oldu ve bana bu konuda destek oldu. Ayrıca TÜRKÖK çalışanları 5 günlük bağış sürecini rahat bir şekilde geçirmemiz için büyük bir özveriyle çalıştılar. Hakları ödenmez. Allah rızası için bir can, bir hayat kurtarmama vesile oldular. Gerçekten lösemi hastası olan bu çocuk artık benim sayemde koşup gezip şarkılar söyleyecek, saçları uzayıp aynada kendine bakacak, ailesinin yüzü gülecek ve hastane hastane dolaşmayacak. Bu çok ama çok güzel bir duygu. Buradan Sağlık Bakanlığına ve TÜRKÖK’e çok teşekkür ediyorum. Herkese tavsiyem Kızılay'a kan bağışı yaparken 1 tüp fazla kan vererek kök hücre bağışçısı olun. Bu sayede belki bazı çocukların annelerine, babalarına kavuşmasını, bazı anne babaların da çocuklarına kavuşmasını sağlayabilirsiniz" diye konuştu.
Mustafa Akçay
