ASAYİŞ - 05 Temmuz 2022 Salı 15:48

36 kişiye mezar olan apartmanda tadilat yapan firma sahibi konuştu!

A
A
A
36 kişiye mezar olan apartmanda tadilat yapan firma sahibi konuştu!

İzmir depreminde 36 kişinin öldüğü, 17 kişinin de yaralandığı Rıza Bey Apartmanındaki diş hekimi polikliniğinde tadilat yapan firmanın sahibi, 2’si tutuklu 13 kişinin yargılandığı davada tanık olarak ifade verdi.

Ege Denizinde Seferihisar açıklarında, 30 Ekim 2020’de meydana gelen, 115 kişinin hayatını kaybettiği 6.6 büyüklüğündeki depremde Bayraklı ilçesinde bulunan 8 katlı Rıza Bey Apartmanında 36 kişi yaşamını yitirdi, 17 kişi de yaralandı. Depremin ardından başlatılan soruşturma çerçevesinde 4’ü tutuklu 9 kişi hakkında, İzmir 5. Ağır Ceza Mahkemesinde 'bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma' suçundan 20 yıla kadar hapis cezası talebiyle dava açıldı. Yargılama süresinde 2 sanık tahliye edildi. Yargılama aşamasında Rıza Bey Apartmanındaki diş hekimi polikliniği sahipleri Arda H. ve Onur Y. ile daire sahipleri Selma E. ve Ender E.’nin de dosyalarının birleştirilmesiyle sanık sayısı 13’e yükseldi.

Davanın bugün İzmir 5. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmasına tutuklu sanıklar mimar Ali Serdar Bayram ve yapı müteahhidi Hasan Hüseyin Özkan, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı. Bazı tutuksuz sanıklar, davacılar ve taraf avukatları ise salonda hazır bulundu.

Hakkında soruşturma olduğu ifade edilen İ.K., mahkemede tanık olarak dinlendi. Tutuklu sanık Ali Serdar Bayram’ın 1988-1992 yılları arasında kendi inşaat şirketinde çalıştığını söyleyen İ.K., “Ali Serdar Bayram, Türkiye’nin bana göre sayılı mimarlarındandır. 1992’de bizim şirketten ayrıldı. Projenin statik betonarme işini yapan Tamer P. De 1992’de şirketimizden ayrıldı. Rıza Bey Apartmanı projesini 1993 yılında imzalamışlar. O yıllarda proje müellifi aynı zamanda fenni mesul oluyordu. Esas sorumlu olan bir de müteahhit oluyordu. Bugün fenni mesul yerine denetim firmaları var. İnşaatla ilgili her türlü denetim o firmanın sorumluluğunda. Keşke o bina bugünlerde yapılsaydı” dedi.

Hasan Hüseyin Özkan’ı tanımadığını da savunan İ.K., “Neyle suçlandığını bilmiyorum ama alnım açıktır. Bu projenin benim ofisimde imzalandığı söyleniyor ama benim alakam yok. Müteahhit kimse o sorumludur” diye konuştu.

36 kişiye mezar olan apartmanda tadilat yapan firma sahibi konuştu!

“Mobilyaları duvara dayama, bizim binamız sağlam değil”

Rıza Bey Apartmanındaki diş hekimi polikliniğinde tadilat yapan firmanın sahibi K.Ö. de duruşmada tanık olarak dinlendi. Klinik olacak dairede herkesin evinde yaptığı düzeyde tadilatlar yaptıklarını söyleyen K.Ö., “Boya, mobilya, yer döşeme tadilatı yaptım. Tadilat yapılmadan önce normal apartman dairesiydi. Mobilyaları apartmanın duvarına dayadığımızda yönetici, ‘Mobilyaları duvara dayama, bizim binamız sağlam değil’ dedi. Bu sözler bana saçma gelmişti. ‘Bu mobilyalar duvarı yıkar mı?’ diye düşündüm. Binanın yöneticisi olan kadın, bana inşaat mühendisi olduğunu söylemişti ve o binanın çürük olduğunu çok net biliyordu. Cenazesinde yeğenleri, ‘Ah be teyze biliyordun buranın çürük olduğunu, yıkılacağını. Neden çıkmadın bu binadan’ diye ağlıyordu” dedi.

Söz konusu tadilatı 2020’nin Nisan ayında yaptıklarını ve 1 ay kadar sürdüğünü söyleyen K.Ö., tadilatta balyoz kullanmadıklarını da ifade etti.

Sanık avukatına tepki

Tahliyesini talep eden tutuklu sanık Ali Serdar Bayram, “Bir imza attığım içim 16 aydır cezaevindeyim. Hayatım boyunca yaptığım işleri ispatlayabilirim” dedi.

Bilerek kötü iş yapmadığını savunan tutuklu sanık Hasan Hüseyin Özkan ise “25 yaşımda memleket sevdasıyla Almanya’dan geri döndüm. İnsanları ev sahibi yaptık. Okullar, camiler yaptık. Beton atmayı ve demir döşemeyi çok iyi bilirim” diye konuştu.

Özkan’ın ifadesinin ardından söz alan avukatının, müvekkilinin sağlık sorunları yaşadığını ifade ederek, “Tahliye edilmediği takdirde sonraki duruşmada göremeyebiliriz” demesi üzerine depremde yakınlarını kaybedenler de “Biz çocuklarımızı toprağa koyduk. Senelerdir göremiyoruz” diyerek tepki gösterdi. Duruşma savcısı, sanıkların tutukluluk hallerinin devamını istedi.

Savunması alınmayan sanıkların haklarında yakalama kararı çıkarılmasına karar veren mahkeme heyeti, Bayram ve Özkan’ın tutukluluk hallerinin devamına karar vererek duruşmayı erteledi.

Ali Gözeten

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Adana Hayali hostes olmaktı trafik kazası hayatını kararttı Adana’da arkadaşlarının ısrarı üzerine gece dışarı çıkınca bindiği otomobilin tıra arkadan çarpması sonucu hem bedensel engelli kalan hem de konuşma kabiliyetini kaybeden genç kızın hayali hostes olmaktıEdinilen bilgiye göre kaza, Sarıçam ilçesine bağlı Ahmet Zenbilci Bulvarı’nda 10 Aralık günü meydana geldi. Tofaş marka 20 AGR 112 plakalı otomobilin park halindeki 01 CTV 81 plakalı tıra arkadan çarptığı kaza anbean güvenlik kameralarına yansıdı. Kazayı gören vatandaşlar durumu sağlık, polis ve itfaiye ekiplerine bildirdi. Olay yerine gelen itfaiye ekipleri araç içerisinde sıkışan 5 kişiyi çıkarttı. Kazada hastaneye kaldırılan bir kişi yapılan müdahalelere rağmen kurtarılamazken 4 kişi ağır yaralandı. Ağır yaralılardan biri olan Firdevs Erol (16) ise yapılan tedaviler sonucunda hayata tutundu. 10 Aralık tarihinde gerçekleşen kazada ağır yaralanan Erol, en büyük hayali hostes olmaktı. Doktorlardan alınan bilgiye göre kazada ağır yaralanan Erol’un tekrar yürüyebilmesi için 2 yıl boyunca fizik tedavi görmesi gerekecek. Aynı zamanda Erol konuşma kabiliyetini de kaybetti.“İşe giderken izin istedi vermedim, kaza haberini aldım”Olay günü işe giderken kızının kendisinden dışarı çıkmak için izin istediğini fakat izin vermediğini ifade eden Hatice Atay (35), “İzin vermemiştim fakat arkadaşlarının ısrarı ile çıkmıştı. İşyerine vardığımda arkadaşları kazanın olduğunu arayıp bana söylediler. 2 ay yoğun bakımda yattı şu an tedavilerine evde devam ediyoruz” diye konuştu.“Kızımın durumundan kaynaklı işten ayrıldım”Kızının durumundan dolayı ona bakmak için işten ayrıldığını belirten Atay, “Şu an evdeyim, çalışmadığım için de maddi durumumuz biraz kısıtlı ama elimden geldiği kadar kızımı desteklemeye çalışıyorum” dedi.“Kızımın en hızlı şekilde iyileşmesini istiyorum”Çeşitli yardımlarla Firdevs’i fizik tedaviye götürdüğünü ifade eden Atay, “Şu an kızım fizik tedavi alıyor. Fizik tedavi almasının en büyük sebebi çevremin, ailemin yardımcı olması, onların desteği olmasa buralara kadar gelemezdik. Şu an kızımın daha hızlı iyileşmesini istiyorum. Özel doktora götürmek tabi ki isterim fakat imkanlar el vermiyor. Devlet hastanelerinde ki doktorlar da çok güzel ilgileniyor fakat onların vakitleri kısıtlı olduğu için pek fazla ilgilenemiyorlar" ifadesini kullandı“Firdevs’in en büyük hayali hostes olmaktı”Kızının çok hareketli cıvıl cıvıl olduğunu ve en büyük hayalinin hostes olduğunu söyleyen Atay, “Hostes olmak için son senesini dışardan okuyup hostes olmak için hazırlanıyordu. Allah izin verirse tedavilerinin ardından da hostes olacak kızım. Bu hayalini gerçekleştirebilmesi için doktorlar tedavi sürecinin tedaviye bağlı olarak 1-2 sürebileceğini söylediler” diye konuştu.