ASAYİŞ - 21 Kasım 2018 Çarşamba 19:35

4. Kolordu ve 28. Mekanize Tugayı darbe davasında 74 ağırlaştırılmış müebbet

A
A
A
4. Kolordu ve 28. Mekanize Tugayı darbe davasında 74 ağırlaştırılmış müebbet

FETÖ'nün darbe girişimi sırasında 4. Kolordu ve 28. Mekanize Piyade Tugay Komutanlığındaki eylemleri ile ilgili 263 kişinin yargılandığı davada 74 sanığa ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verildi.

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimi sırasında 4. Kolordu ve 28. Mekanize Piyade Tugay Komutanlığındaki eylemlere ilişkin, 263 kişinin yargılandığı davanın karar duruşması 20. Ağır Ceza Mahkemesince yapıldı. Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü'ndeki duruşmaya, sanık yakınlarının yanı sıra müştekiler ve taraf avukatları katıldı.

Sanıklara son sözlerinin sorulmasının ardından mahkeme heyeti tarafından karar açıklandı. Sanıklardan Ejder Yıldırım, Savaş Kurnaz, İdris Başkaya, Ümit Acar, Tarık Kaya, Caner Kaynar, Kürşat Aydoğdu, Devrim Soylu, Abdullah Celen, Gökhan Şahin, Şefran Kızılçay, Aydın Odabaşı, Hamza Berk, Musafa Fidan, Ömer İşler, Tahsin Aslan Yakuli, Yahya Aksoy, Mehmet Nahırcıoğlu, Nadir Ceylan, Ahmet Murat Özcan, Fahri Akbal, Hacı Ahmet Aslıhan, Erdan Kaya Erdoğan, Ayhan Özçelik, Muharrem Erdinç, Yusuf Bayazıt, Tamer Ayan, Ömer Özdemir, Rağıp Calban, Musa Türe, Emre Özyurt, Doğan Tuğdemir, Emrah Geyik, Davut Dönmez, Mustafa Güneri, Abdurrahman Alacalı, Ali Can, Cüneyt Sürücü, Fikret Başgül, İsmail Ercan, Mehmet Soykenar, Abdülkadir Açıkbaş, Fikret Yağmur Yavuz, Sinan Türkyılmaz, Mehmet Kılıç, Salih Soğukpınar, Turgay Cinek, Erhan Yahşi, Adem Karabulut, Ali Güdül, İbrahim Köymen, Mustafa İnanç, Selahattin Tanboğa, İsmail Bozkuş, Fatih Mehmet Ulukuş, Osman Durmuş, Nejat Uyar, Hakan Yaşar, Ayhan Güney, Ali Karakuş, Fatih Gökçe, Yusuf Yıldız, Mehmet Günhan Baysan, Umut Açıkgöz, Bekir Gürler, Ahmet Demir, Arz Pekmezci, Cumhur Yetiş, Deniz Ay, Musa Helvacı, Fatih Yücekan, Muhammet Özdemir, Tamer Özer ve Serkan Yağlı, 'anayasal düzeni değiştirmeye teşebbüs' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis ile cezalandırıldı. 

Mahkeme tarafından, Ejder Yıldırım, Savaş Kurnaz, İdris Başkaya, Ümit Acar, Tarık Kaya, Caner Kaynar, Kürşat Aydoğdu, Devrim soylu, Abdullah Celen, Gökhan Şahin, Şefran Kızılçay, Aydın odabaşı, Hamza Berk, Mustafa Fidan, Ömer İşler, Tahsin Aslan Yakuli, Yahya Aksoy, Mehmet Nahırcıoğlu, Barış Caner ve Koray Özdemir'e ise 'kasten öldürmek' suçundan 6'şar kez ağırlaştırılmış müebbet ve 'kasten öldürmeye teşebbüs' suçundan da toplam 4 bin 65'er yıl hapis cezası verildi.
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Dayıdan yeğenlerine bakırcılık mirası Gaziantep’te Bakırcılar Çarşısı’nda 22 yıldır Turistlik El Sanatları Bakır ustalığı yapan Gökhan Bilici, 4 küçük yeğenine el sanatlarının püf noktalarını öğretiyor. Geleneksel bakırcılık sanatını gelecek nesillere taşıma misyonuyla hareket eden Bilici, bu zanaatın sadece bir meslek değil, aynı zamanda bir kültür mirası olduğuna inanıyor. Çocukların her biri, dayılarının yanında hem eğleniyor hem de bakırı şekillendirmenin inceliklerini öğreniyor. Gaziantep’in tarihi çarşısında, bu 4 genç çırak, bakırcılık sanatının inceliklerini öğrenirken, aynı zamanda bu mesleğin geleceğini de şekillendiriyorlar. “Hiçbir zaman bizi aç susuz bırakmayacak bir iş yapıyoruz” Bakırcılık sanatının hiçbir zaman ekonomik sıkıntı yaşatmayacağını söyleyen Bilici, “Turistlik El Sanatları Bakır ustasıyım. 22 yıldır bu işi yapıyorum. İşimi severek yapıyorum. Yeğenlerimde benimle birlikte çalışıyorlar. Bana yardımcı oluyorlar. Yeğenlerim yaklaşık 5 - 6 yıldır benimle çalışıyor. Mesleğimiz iyi bir meslek. Hiçbir zaman bizi aç susuz bırakmayacak bir meslek yapıyoruz. Fakat temelden eleman yetişmiyor. Mecbur biz yeğenlerimizi, çocuklarımızı yetiştirmeye çalışıyoruz. Yeğenlerimde severek yapıyor işini. Zaten bir işi severek yapmazsan ondan bir verim alamazsın. Biz burada çaydanlık, sürahi, cezve ve ayran bardağı gibi birçok şey yapıyoruz” dedi. “Meslekler bir altın bileziktir” Meslek öğrenmenin gelecekte avantaj oluşturacağına değinen Bilici, “Bu mesleğin ölmemesi için herkesin kendi çocuğunu tüm meslek dallarında bir işe başlatmalı. İlerleyen zamanlarda esnaf olarak mesleğimiz ölmek durumunda. Biz son aşamasındayız. Belki bundan 5 yıl sonra hiç eleman yetişmeyecek. Okuyan kişinin mesleği oluyor. Eğer okumazlarsa ellerinde bir meslek olması onlar için gelecekte avantaj olur. Meslekler bir altın bileziktir” şeklinde konuştu. “12 yıldır bu mesleği ve severek yapıyorum” Henüz 18 yaşında olmasına rağmen 12 yıldır çıraklık yaptığını söyleyen yeğen Ahmet Kaya, “6 yaşında başladım. 12 yıldır bu mesleği ve severek yapıyorum. Ben çok sevdiğim için kardeşlerimde ilgi duymaya başladı mesleğe. Kardeşlerimde artık severek yapıyor işini. Ben bu mesleği ustaların eline bakarak öğrendim. Benim bir küçüğüm Ömer, 8 yıldır yapıyor bu işi. Onun küçüğü Mehmet, 4 yıldır yapıyor. En küçüğümüz Emre, 9 yaşında 3 yıldır da o yapıyor” diye konuştu.
Malatya Uzmanlardan ’kene’ uyarısı Malatya’nın Yeşilyurt ilçesinde görev yapan Aile Hekimi Dr. Fuat Zengin, havaların ısınması ile birlikte kenelerden bulaşan KKKA virüsü tehdidine dikkat çekerek, Kırım Kongo Kanamalı Ateşi vakalarına karşı vatandaşları uyardı. Halk arasında bilinen adıyla kene ısırması olan Kırım Kongo Kanamalı Ateş (KKKA) hastalığı, Türkiye’de özellikle kırsal kesimlerde kentlere oranla daha fazla görülüyor. Vakalarda yanlış müdahale sebebiyle KKKA ateş, halsizlik, iştahsızlık, kas ağrısı, baş ağrısı, bulantı, kusma, ishal ve ağır vakalarda kanama gibi izler ile kendisini gösterebiliyor. “Doğru bir yöntemle bulunduğu yerden alınmalı” Kene ısırığına maruz kalan birine panik yapmadan doğru müdahalede bulunulmasının önemine dikkat çeken Aile Hekimi Dr. Fuat Zengin, "Halk sağlığını ilgilendiren önemli konulardan bir tanesi de kenedir. Kene bir parazittir. Bu parazit daha çok Nisan ve Eylül aylarında toprak ve hayvancılıkla uğraşanlarda daha çok görebildiğimiz bir parazit türüdür. Kene, daha çok hayvanlarda emdiği virüsü insana taşıyor, taşınan virüs belirli bir zamanda sonra bir takım ciddi rahatsızlıklara neden olabiliyor. Kene bir insanı ısırdıktan sonra 12 ila 24 saat gibi bir süre geçmiş olması gerekiyor ki virüs bulaşmış olsun. Isırığa maruz kalan bir kişi öncelikle endişelenmeli ve kene doğru bir yöntemle bulunduğu yerden alınmalı. Sigara ile yakmak, üzerine alkol dökmek, keneyi yakmak bunlar kesinlikle yanlış olan yöntemlerdir. Kırsal bölgede yaşayan ve kenenin ısırdığı bir kişi ne yapacağını bilmiyorsa ya pense ya da bir ipi daire şeklinde keneye geçirerek yavaşça keneyi endişelenmeden çıkaracağız. Kene çıkarma esnasında endişelendirilir ve de sıkıştırılırsa patlama durumunda sıçrayan virüs ciddi sorunlara neden olabilir” dedi. "Elbise tercihine dikkat edilmeli” Tarım ve hayvancılıkla uğraşan vatandaşların elbise tercihlerine dikkat etmesi gerektiğini belirten Zengin, "Tarım ve hayvancılıkla uğraşan vatandaşlarımızın vücutlarında açık yer olmamalı. Çalışırken, çorap ve çizme giymelerinin yanı sıra eldiven kullanımı önemlidir. Kene, Kırım Kongo Kanamalı Ateşi hastalığına sebep olabiliyor, Kırım Kongo Kanamalı Ateşi riskinden dolayı kene ısırması önem arz etmektedir. Isırma sonrası hızlıca çıkarılmalı ve kontrollerin yapılması önerilmektedir" diye konuştu.