GÜNDEM - 17 Mayıs 2018 Perşembe 16:05

470 bin çocuk derslerini açık havada yaptı

A
A
A
470 bin çocuk derslerini açık havada yaptı

Tüm dünyada gerçekleştirilen ve Türkiye'de Aktif Yaşam Derneği'nin hayata geçirerek çocukları açık havada deneyimleyerek öğrenmeye çağırdığı 'Okul Dışarıda Günü', deterjan firmasının desteğiyle İstanbul'da gerçekleştirildi. Projeye Türkiye'nin dört bir yanında 3 binden fazla okuldan 470 bini aşkın çocuk katıldı.

Tüm dünyada 2016 yılından bu yana Project Dirt tarafından sivil toplum kuruluşlarıyla işbirliği halinde hayata geçirilen 'Okul Dışarıda Günü', 17 Mayıs Perşembe günü Aktif Yaşam Derneği tarafından dünya çapında projeye destek veren OMO'nun katkılarıyla Türkiye'de de gerçekleştirildi. Dışarıda oyun oynamanın, keşfederek ve deneyimleyerek öğrenmenin, çocukların fiziksel ve zihinsel sağlığının yanı sıra iletişim becerileri ve üreticiliklerinin gelişimi için de önemli olduğunu vurgulamayı hedefleyen 'Okul Dışarıda Günü'ne Türkiye'nin dört bir yanındaki 3 binden fazla okuldan 470 bini aşkın çocuk katıldı. Projenin web sitesi adresinden kayıt yaptıran öğretmenler, eğitim içeriklerinden yararlanarak dersleri bir günlüğüne açık havaya taşıdı. 

Okul Dışarıda Günü'ne katılan okullardan İTÜ Geliştirme Vakfı Özel Dr. Natuk Birkan İlkokulu’nda gerçekleştirilen etkinliğe; Çocuk Gelişimi ve Erken Çocukluk Eğitimcisi ve Uluslararası Oyun Derneği (IPA) Türkiye Temsilcisi kimliğiyle tanınan Okul Dışarıda Günü sözcüsü Prof. Dr. Belma Tuğrul, Aktif Yaşam Derneği Başkan Yardımcısı Şule Serter, projenin destekçisi OMO markası adına Unilever Türkiye Çamaşır Bakım Kategorisi Pazarlama Direktörü Handem Çelenkler ve ev sahibi olarak İTÜ Geliştirme Vakfı Okulları Yönetim Kurulu Başkanı Serhat Özeren katıldı ve öğrencilerin öğrenme deneyimini yakından takip etti. Öğrenciler Türkçe-İngilizce, Matematik, Fen ve Teknoloji, Görsel Sanatlar ve Aktif Oyunlar istasyonlarında birbirinden farklı oyunlar ile açık havada öğrenme deneyimini yaşadılar.

''Projenin ilk yılında hedefimizi aştık ve 470 binden fazla çocuğa ulaştık'' 

Türkiye'de ilköğretim öğrencilerinin günlük aktivite seviyelerinin önerilen sürelerin çok altında kaldığını ve erkeklerin yüzde 94’ünün, kızların ise yüzde 85'inin önerilen günlük adım sayılarını geçemediğini belirten Aktif Yaşam Derneği Başkan Yardımcısı Şule Serter, ''2008 yılından bu yana toplumda aktif yaşam tarzını yaygınlaştırmak için çalışıyoruz. Bu anlamda açık havada deneyimleyerek öğrenmenin getirilerine dikkat çekmeyi hedefleyen, 2012 yılında İngiltere’de doğan ve 2016 yılında Project Dirt’ün katkılarıyla tüm dünyaya yayılarak 2,5 milyondan fazla çocuğun hayatına dokunan Okul Dışarıda Günü, bu hedefimizle birebir örtüşüyordu. Ne mutlu ki Okul Dışarıda Günü'nü Türkiye’deki çocuklarla buluşturduğumuz ilk yıl için belirlediğimiz 200 bin öğrenci hedefini aştık ve 470 bini aşkın çocuğa ulaşarak derslerini açık havaya taşımayı başardık. Birbirini tamamlayan sınıf dersleri ve açık havada deneyimleyerek öğrenmenin sadece bugünle sınırlı kalmamasını ve tüm yıla yayılmasını umuyoruz'' dedi.

''Açık havada eğitim öğrencilerin başarısını yüzde 72 oranında artırıyor'' 

Çocukların 'düzen' kavramını anlamaları açısından okulun önemine dikkat çeken Prof. Dr. Belma Tuğrul, açık havanın pek çok öğrenme fırsatı ile dolu olduğunu söyledi. Prof. Dr. Tuğrul sözlerine şöyle devam etti: ''Yapılan araştırmalar sınıf eğitiminin açık hava ile desteklenmesinin matematikten fen bilimlerine kadar tüm derslerde öğrencilerin başarısını yüzde 72 artırdığını gösteriyor. Çünkü dışarıda zaman geçirmek çocukların üreticiliklerini besliyor, sorun çözme yeteneklerini geliştiriyor, duygusal ve entelektüel gelişimlerini destekliyor. Açık hava uyarıcılar yönünden kapalı alanlardan daha zengindir ve çocuklara ilk elden öğrenme fırsatı sunar. Çocuklar bilinmezlerle dolu bu dünyada sayısız olasılık arasında keşfe çıkar. Açık havada öğrenme deneyimi yalnızca akademik başarı için değil obezite, depresyon, stres gibi rahatsızlıkların azaltılması için de çok değerli. Çocuklar açık havada çevrelerine karşı daha duyarlı davranmayı öğrenir, öz benliklerini keşfeder'' şeklinde konuştu.

''Günümüzde çocukların içeride ve dışarıda geçirdikleri süre ile oynadıkları oyunların türleri konusunda bir dengesizlik olduğunu söyleyen Prof. Dr. Tuğrul, ''Ebeveynlerin ve öğretmenlerin çocukların ihtiyaçlarını anlayarak çocukların içeride ve dışarıda geçirdiği zamanı dengelemek için fırsatlar oluşturması önemli. Okul zamanı ve oyun zamanı farklı iki şey gibi algılansa da oyunun dahil olmadığı bir öğrenme sürecinde çocukların ilgisini çekmek oldukça zor olacaktır. OMO'nun destekleriyle hayata geçirilen Okul Dışarıda Günü bu açıdan çok değerli kazanımlar sunabilecek bir proje. İnanıyorum ki yüzbinlerce çocuğun açık havada deneyimleyerek, keşfederek, yeri geldiğinde üstünü başını kirleterek öğrendiği bu günde oluşacak sinerji projenin bir günle sınırlanmamasını sağlayacak ve öğretmenlerimiz kadar ebeveynlere de bu anlamda farklı bir bakış açısı kazandıracak'' diye konuştu.

Unilever Çamaşır Bakım Kategorisinden Sorumlu Pazarlama Direktörü Handem Çelenkler ise OMO’nun nihai hedefleriyle birebir örtüşen Okul Dışarıda Günü’nü desteklemekten mutluluk duyduklarını söyledi. 

Çelenkler sözlerine söyle devam etti: ''15 yılı aşkın süredir 'Kirlenmek Güzeldir' çatısı altında anne ve babalara çocuk gelişiminde keşfetmeye ve gerçek deneyimlere yer vermeleri için ilham vermeyi amaçlıyoruz. Geçtiğimiz yıllarda yaptığımız araştırmalarda Türkiye'de çocukların günde 1 saatten daha az zaman geçirdiklerini, her 7 çocuktan birinin ise dışarıda hiç oyun oynamadığını gördük. Bu verilerle yüzleşince dengeli oyunun önemi bizim için daha da fazla anlam kazandı. Bu sebeple son yıllarda gerçekleştirdiğimiz projelerde çocukların fiziksel açıdan daha aktif olarak oyun oynadıklarında kazanacakları değerlerin altını çiziyoruz. Geçtiğimiz yıl sosyal medya kampanyamız ile ailelerin çocuklarıyla birlikte geçirdikleri küçük anların bile unutulmaz anılara dönüşeceğini söyleyerek anne ve babaları çocuklarıyla beraber daha fazla anı biriktirmeye çağırdık. Bu yıl da aynı kampanyaya ''Çocukla Çocuk Ol'' diyerek devam ettik ve çocuklarla geçirilen zamanın anne ve babalara getireceği kazanımları vurguladık'' dedi. 

Okulların da çocukların hayatında aileleri kadar önemli olduğunun altını çizen Çelenkler, “Ebeveynler kadar öğretmenleri de çocukların fiziksel olarak daha aktif bir yaşam sürmelerine destek olmaya davet ediyoruz. Türkiye'de gerçekleştirdiğimiz ve çocukları açık havada keşfetmeye çağırdığımız onlarca proje arasına tüm dünyada destek verdiğimiz 'Okul Dışarıda Günü'nü eklemekten gerçekten çok mutluyuz'' açıklamasında bulundu.

"Öğrencilerimizin mutluluğu en büyük önceliğimiz" 

İTÜ Geliştirme Vakfı Okulları Yönetim Kurulu Başkanı Serhat Özeren sözlerini şöyle tamamladı: ''Öğrencilerinin fiziksel, zihinsel ve duygusal gelişimlerine yönelik eğitim fırsatlar sunan, her bireyin farklı yetenekleri, hayalleri ve kapasitesi olduğuna inanan ve yatırımlarını buna yönelik olarak gerçekleştiren bir eğitim kurumu olarak böyle önemli bir projede yer almaktan ve ev sahipliği yapmaktan dolayı son derece mutluyuz. Bizler biliyoruz ki oyun çocukların fiziksel gelişimlerine katkı sağladığı kadar hayal dünyasına, üreticiliğine ve kişilik gelişimine de etki ediyor. İTÜ Geliştirme Vakfı Okulları kampüslerimiz de projenin mesajlarına uyumlu olarak tam anlamıyla öğrencilerimizin doğanın içinde, oyun oynayarak, yaşayarak ve uygulayarak öğrenmelerine olanak sağlayacak şekilde tasarlanmıştır. Öğrencilerimiz dilerlerse açık havada dilerse okul içinde oluşturulan oyun alanlarda oynayarak öğrenme süreçlerini geliştirmektedir. Okullarımızda, modern dersliklerde verilen nitelikli eğitimi tamamlamak ve akademik başarıyı desteklemek için sanatı ve sporu da öğrencilerimize eşdeğer oranda sunmaya çalışıyoruz. Bizim önceliğimiz öğrencilerimizin mutluluğu. Biz onları mutlu bireyler olarak yetiştirmeyi temel prensip olarak görüyoruz. Hayallerinin peşinden giden, bunun için çaba harcayan, çalışan, kaybetmeyi bilen, kaybederek kazanmayı öğrenen bireyler yetiştirmeyi öncelikli görüyoruz''.  

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bitlis Prof. Dr. Palabıyık akademisyenlere seslendi: “Gazze için konforunuzu bozun ve cübbenizi giyin” Bitlis Eren Üniversitesi’nde (BEÜ) görevli Akademisyen Prof. Dr. Adem Palabıyık, ABD ve Avrupa’daki üniversitelerde akademisyenlerin desteği ile devam eden İsrail protestolarına karşı Türkiye’deki akademisyenlerin seslerinin kısık kaldığını belirterek, “Gazze için konforunuzu bozun ve cübbenizi giyin” dedi. ABD ve Avrupa’daki üniversitelerde süren Gazze eylemlerine ilişkin açıklama yapan Prof. Dr. Palabıyık, “Ülkemizdeki akademisyenlerden hala güçlü bir ses duyamadık. Tüm dünya akademisyenleri ayaktayken ülkemizdeki akademisyenlerin ayağa kalkmaması beni üzüyor. Sessiz kalmak ahlaki ve insani vefasızlıktır akademik utançtır” dedi. “PKK’ya terör demeyenler İsrail’e sustu” “7 Ekim’den itibaren başlayan kıyıma karşı sesimizi hep yüksek tuttuk ve bunu ekranda da dile getirdik” diyen Palabıyık, “Cübbemi ve kefiyemi giyerek erkândan çağrı da yaptım. Elbette akademisyenlerin bütünü için ifadelerim geçerli değil, lakin Boğaziçi’nde dikilen akademisyenlerin, sadece dikilişi kadar bir gündem oluşturmak neden mümkün olamıyor anlamış değilim. Barış Beyannamesi denilen ve devletimizi neredeyse katliam yapmakla suçlayan akademisyenler, İsrail’e karşı neden sessiz? Bu nasıl ikiyüzlülüktür? Binlerce bebeği kundakta katleden PKK terör örgütü için sözde Barış Beyannamesi imzalayanlar, İsrail karşısında neden sus pus oldu?” “Akademisyenler artık konforlarını bozsunlar” Akademisyenlerin en büyük korkusunun konfor alanlarının bozulması olduğunu belirten Palabıyık, sözlerine şöyle devam etti: “Çünkü akademisyenler, sahip olduğu şartların aleyhlerine dönme ihtimalinden çok korkarlar. Bu sadece maddi güç değil, aynı zamanda Bourdieu’nün bahsettiği ’fildişi kulelerini’ de kaybetme korkusudur. Çünkü akademisyen ancak üniversitedeki ofisi ile ontolojisini koruyabilir, dışarıda asosyal olduğu için bir hiçtir. Kulesinden bakan akademisyen, olayları da ancak yukarıdan gördüğü gibi yorumlar, sahanın bir parçası olamaz. Daha doğrusu toplumu bir parya modeli olarak görür. Odası, yani kulesi, onu yalıtan en büyük etkendir. Artık bu konfor Gazze için bozulmalıdır.” “28 Şubat’tan hala korkuyorlar” Palabıyık, “Akademisyenler hala 28 Şubat’ın hayaletinden korkuyorlar ve bu hayaletin hala ortalıkta dolaştığını iddia ediyorlar. Bir yandan fişlenme, öte yandan değişebilecek iktidar gibi olgular onlara inanılmaz bir korku aşılıyor. Akademik cübbe üzerine Filistin kefiyesi giymek ve bu halde çekilebilecek bir fotoğraf karesinin gelecekte önlerine çıkma ihtimali hala onlar için çok güçlü bir hayali varsayımdır. Bu kâbus üzerinden inşa ettikleri gündelik hayata dair korku, onların sonraki yıllarda yaşayabileceği olumsuzlukların önüne geçmek için kullanılan bir araçsal cihazlara dönüşmüş durumdadır. Maalesef, bu korku kendini muhafazakâr ve Müslüman olarak tanımlayan akademisyenlerde daha fazla görülüyor. Buna ahlaki ihanet veya muhafazakâr vefasızlık demek yanlış olmayacaktır” diye konuştu. “Feminist akademisyenler çürük kokuyor“ Gazze için hiçbir öğrenciye söz hakkının tanınmadığını ifade eden Palabıyık, “Lümpen burjuva denilecek bu kesimin özellikle Gezi ve feminist söylemlerle hareket ettiğini de unutmadık. Feminizmi LGBT’ye sürükleyen aklı evvellerin kendi derslerini Gezi Parkı’nda devam ettirmek için öğrencilerini üniversiteden çıkardıkları ve Gezi eylemlerine katılmalarını tavsiye ettikleri de gün gibi biliniyor. Lakin konu Gazze olunca tek bir öğrenciye söz hakkı tanınmıyor. Çünkü Gazze, Müslümanların yüzakı olduğu için, onların direnişinin ahlaki yönü engellenmek isteniyor. Bu nasıl bir akademik buhrandır? Bunlar insanlıklarını kaybetmiş” dedi.
Malatya Malatya’da 200 gram pide 10 TL oldu Malatya’da 7,5 TL olarak satılan pideler bugününden itibaren yapılan zam ile 10 TL’ye satılmaya başlanıldı. Ham maddedeki artışlar nedeniyle Malatya’da da pide fiyatları bugünden itibaren 10 TL’den satılmaya başlanıldı. Fırıncı esnafı depremden bu yanı 7,5 TL olarak satılan 200 gram ekmeğin oda kararı ile birlikte bugünden itibaren kent genelinde 10 TL olduğunu söyledi. Malatya’da fırıncı esnafı Hacı Pence, un başta olmak üzere ham maddeye yapılan zamlardan sonra şuana kadar kazançlarının olmadan satış yaptıklarını ifade ederek, “Rayiç belirlendi ama yeterli değil. Girdi maliyetleri, un fiyatları, işçilik ücretleri çok yüksek. Kazanmamız için 15 TL olması lazım ama şu anki fiyat 10 TL. İşçilik yüksek, verdiğimiz para yeterli gelmiyor, dolayısıyla işçi bulamıyoruz. 4 kişi çalışmamız gerekirken 2 kişi çalışıyoruz. Bir yıldır ekmeğe zam gelmemişti. Bir çuval un 700 TL, kira, işçiye 45 bin lira veriyoruz. Artan maliyetler nedeniyle ekmeğe zam yapıldı” dedi. Bir diğer fırıncı esnafı Ali Koçer ise ekmek yapımında gerekli olan maya, tuz ve un gibi ham maddelere uzun zaman önce zam yapıldığını hatırlatarak “Fiyat şu an için yeterli. Una aşırı derecede zam geliyor. Un geçen sene devlet destekliyken 390 TL iken desteğin kesilmesinden sonra 680 lira oldu. Maliyetler arttığı için ekmeğe zam yapıldı” diye konuştu.
İstanbul Bayraktar TB3 SİHA yerli motor ile rekor irtifaya çıktı Baykar’ın milli ve özgün olarak geliştirdiği Bayraktar TB3 SİHA, Yüksek İrtifa Sistem Performans Testini başarıyla tamamladı. Bayraktar TB3, yerli motor ile 33 bin feet irtifaya çıkarak rekor kırdı. Baykar tarafından milli ve özgün olarak geliştirilen silahlı insansız hava aracı Bayraktar TB3’ün test süreci başarıyla devam ediyor. İlk uçuşunu Cumhuriyet’in 100. yılına armağan olarak 27 Ekim 2023 tarihinde yaptıktan sonra orta ve yüksek irtifa performans testlerini başarıyla sürdüren SİHA, bir testi daha başarıyla tamamlayarak rekor kırdı. Yerli motorla rekor irtifa Bayraktar TB3 SİHA, Tekirdağ’ın Çorlu ilçesindeki AKINCI Uçuş Eğitim ve Test Merkezi’nde gerçekleştirilen uçuşta 33 bin feet irtifaya çıkarak Yüksek İrtifa Sistem Performans Testini başarıyla tamamladı. TEI tarafından yerli olarak geliştirilen PD-170 motoruyla havalanan milli SİHA, gerçekleştirilen yüksek irtifa uçuş testi sırasında yerli bir motorla şimdiye kadar çıkılan en yüksek irtifaya ulaştı. Bayraktar TB3 SİHA yerli motorla kırdığı irtifa rekoru ile Türk havacılık tarihine önemli bir imza attı. Milli havacılık tarihinin irtifa rekoru ise 45 bin 118 feet ile Baykar tarafından milli ve özgün olarak geliştirilen Bayraktar AKINCI TİHA’ya ait bulunuyor. Toplam uçuş 327 saate ulaştı Bayraktar TB3 SİHA bugüne kadar gerçekleştirilen test uçuşlarında toplam 327 saat 35 dakika havada kaldı. Milli SİHA, 20 Aralık 2023’te gerçekleştirilen uzun uçuş testinde yere inmeden 32 saat havada kalmış ve gökyüzünde 5 bin 700 km yol kat etmişti. Milli SİHA, milli kamera Bayraktar TB3 SİHA, 26 Mart 2024 tarihinde ilk kez Aselsan tarafından milli olarak geliştirilen ASELFLIR-500 ile uçtu. İcra edilen test kapsamında dünyadaki muadillerine göre en yüksek performansa sahip olan ASELFLIR-500 Elektro-Optik Keşif, Gözetleme ve Hedefleme Sistemi entegrasyonu başarıyla gerçekleştirildi. TCG Anadolu’dan ilk uçuş 2024’te Öte yandan Bayraktar TB3 SİHA’nın katlanabilen kanat yapısıyla TCG Anadolu gibi kısa pistli gemilerden kalkış ve iniş kabiliyetine sahip dünyadaki ilk silahlı insansız hava aracı olacağı öğrenildi. Baykar Yönetim Kurulu Başkanı ve Teknoloji Lideri Selçuk Bayraktar, Bayraktar TB3 için 2024 yılı içinde TCG Anadolu gemisinde testlere başlanmasını planladıklarını açıklamıştı. Görüş hattı ötesi haberleşme kabiliyetine de sahip olacak milli SİHA, bu sayede çok uzun mesafelerden kumanda edilebilecek. Böylece keşif, gözetleme, istihbarat ve taşıdığı akıllı mühimmatlar ile taarruz görevlerini deniz aşırı hedeflere karşı icra ederek Türkiye’nin caydırıcı gücünde çarpan etkisi yapacak. İhracat şampiyonu Başlangıçtan bugüne tüm projelerini öz kaynakları ile yürüten Baykar, 2003 yılındaki İHA Ar-Ge sürecinin başlangıcından itibaren tüm gelirlerinin yüzde 83’ünü ihracattan elde etti. 2021 ve 2022 yıllarında Türkiye İhracatçılar Meclisi verilerine göre savunma ve havacılık sektörünün ihracat lideri oldu. Savunma Sanayii Başkanlığı tarafından 2023’te de sektörün ihracat şampiyonu olduğu açıklanan Baykar, geçen yıl 1.8 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirdi. Son yıllarda gelirlerinin yüzde 90’ından fazlasını ihracattan elde eden Baykar, 2023’te savunma ve havacılık sektöründeki ihracatın 3’te 1’ini tek başına yaptı. Dünyanın en büyük SİHA ihracatçısı olan Baykar’ın halihazırda imzalanan sözleşmelerinin yüzde 97.5’i ihracat kaynaklı gerçekleşti. Bayraktar TB2 SİHA için 33 ülkeyle, Bayraktar AKINCI TİHA için ise şimdiye kadar 9 ülke ile olmak üzere toplam 34 ülkeyle ihracat anlaşması imzalandı.
Nevşehir Nevşehir’deki dolandırıcılık operasyonunda 5 tutuklama Nevşehir İl Emniyet Müdürlüğü Siber Suçlarla Mücadele Müdürlüğü ekiplerince sahte ilanlarla yaklaşık 350 kişiyi 3 milyon lira dolandıran çeteye yönelik yapılan operasyonda gözaltına alınan 27 şahıstan 5’i tutuklandı. Nevşehir’de ikamet eden Emrah A. isimli vatandaş internet sitesinde yayınlanan satış ilanında gördüğü elektrikli bisikleti almak istedi. Piyasa değeri yaklaşık 20 bin lira olan elektrikli bisikleti ikinci el olarak 5 bin 250 liraya pazarlık yaptı. Dolandırıcılar bir İnternet satış platformunun benzerini yaparak bu site üzerinden ödeme yapılmasını sağladı. Emrah A. almış olduğu 2. el elektrikli bisikletin ödemesini yaptı. Ödemenin gelmediğini söyleyen dolandırıcılar Emrah A. ile tekrar iletişime geçti. Bunun üzerine dolandırıldığını anlayan Emrah A. şikayette bulundu. Nevşehir Cumhuriyet Başsavcılığı ile koordineli olarak çalışma başlatan Nevşehir İl Emniyet Müdürlüğü Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, 3 ay fiziki ve teknik takip yaptı. Ekipler Sosyal medyada yer alan ikinci el ürün satış ilanları aracılığıyla, sahibinden.com isimli alışveriş sitesinin benzerini/sahtesini yapmak suretiyle, sahte "güvenli ödeme" siteleri aracılığıyla; dolandırıcılık işlemi yapıldığını belirledi. Nevşehir Merkezli Iğdır, Van, Mardin, Gaziantep, Adana, Mersin, Kocaeli, Sakarya, Samsun, Tekirdağ ve İzmir illerinde yapılan operasyonlarda 27 şüpheli şahıs gözaltına alınmıştı. Yapılan operasyonda 27 şüpheli şahıs yakalanarak gözaltına alınırken, yapılan aramalarda; dolandırıcılık faaliyetlerinde kullanılan 34 cep telefonu, 38 sim kart, 5 SD kart, 3 laptop ile çok sayıda dijital materyal ve 1 adet kurusıkı silah ele geçirildi. Nevşehir Emniyet Müdürlüğüne getirilen şüphelilerin Emniyetteki işlemleri sonrasında Adli makamlara sevk edilen 27 şüpheliden 7’si tutuklandı. 5 şüpheli adli kontrol şartı ile serbest bırakılırken 15 şahısta savcılık ifadesinin ardından serbest bırakıldı.