GÜNDEM - 21 Eylül 2018 Cuma 19:01

5’te 4’üne girilemiyordu, ışıl ışıl bir görünüme kavuştu

A
A
A
5’te 4’üne girilemiyordu, ışıl ışıl bir görünüme kavuştu

Terör örgütü PKK’nın hendek, barikat ve tuzakladığı patlayıcılar yüzünden 2 yıl önce 5’te 4’üne girilemeyen Şırnak’ın Cizre ilçesi, güvenlik güçlerince terörün temizlenip, kayyum atanan belediye tarafından da hizmet atağı başlatılmasıyla ışıl ışıl bir görünüme kavuştu. Dicle Nehri kenarına park yapılan ve aydınlatma çalışmaları gerçekleştirilen ilçenin drone ile çekilen gece görüntüleri hayranlık uyandırdı.

Terör örgütü PKK’nın 2 yıl önce hendekler kazıp, barikatlar kurduğu ve patlayıcılar tuzakladığı Cizre’de terör, güvenlik güçlerinin kararlı mücadelesi sonucu temizlendi. İlçede terörün temizlenmesiyle birlikte, Kaymakam Faik Arıcan’ın kayyum olarak görevlendirildiği belediye, hizmet atağına başladı. Önce bozulan altyapıyı yeniden inşa eden belediye, daha sonra ise ilçenin güzel bir görünüme kavuşması için kolları sıvadı. Dicle Nehri’nin iki kenarına vatandaşların aileleriyle birlikte zaman geçirebilecekleri parklar yapan belediye, aydınlatma çalışmalarıyla da ilçeyi ışıl ışıl bir görünüme kavuşturdu. İlçenin gece çekilen drone görüntüleri hayranlık uyandırdı.

“Dicle Nehri bizim için çok önemli”

Cizre Kaymakamı ve Belediye Başkanı Faik Arıcan, devletin, hükümetin ve belediyenin hizmetlerini vatandaşlara sunmaya devam ettiklerini belirtti. 2 yıl öce 5’te 4’üne girilemeyen ilçede, şu anda vatandaşların huzur ve güven ortamı içerisinde günlük yaşamlarını devam ettirdiğine dikkat çeken Arıcan, “Onlara öncelikle altyapı, kanalizasyon ve yol hizmetlerini getirdik ama bunun yanında da üstyapı hizmetlerine devam ettik. Dicle Nehri bizim için çok önemli. Her iki yakasında yaptığımız parklarımız var. Vatandaşlarımız bu parklarda huzurlu bir şekilde aileleriyle vakitlerini geçirebiliyorlar. Şu anda da gördüğünüz gibi burada belediyemizce aydınlatma projesi gerçekleştirildi ve nehrimiz ışıl ışıl Cizre’yi aydınlatıyor” dedi.

“Vatandaşlar Dicle’yi yaya geçecek”

Cizre Nehri üzerinde 11 gözlü İsmail Ebuliz El Cezeri taş köprüsünü de yapmaya başladıklarını anlatan Arıcan, “Bu köprü ile amacımız her iki yakanın yaya trafiğine açılmasıdır. Vatandaşlarımız 348 metrelik bu taş köprüde bir taraftan diğer tarafa yaya olarak geçebilecekler. Bizim amacımız belediyemizin kaynaklarını Cizre’ye, Cizrelilere kullanmaktır. Onların hizmetlerine sunmaktır. İlçemizde altyapı hizmetlerini tamamladıktan sonra estetik olarak daha güzel ve aydın gözükmesi ve iki yıl öncenin izlerinin tamamen kaldırılması için güzel aydınlatma projelerini gerçekleştirdik. İlçemiz artık huzur ve güven ortamı içerisinde. Vatandaşlarımız bize inansınlar ve güvensinler, desteklerini esirgemesinler. Ülkemizin tüm vatandaşlarını bu kadim ve güzel ilçeyi görmeye davet ediyorum” diye konuştu.  

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Zonguldak Enkazdan sağ çıkan Hediye hayırseverlerin desteğiyle dünyaevine girdi Hatay’da yaşanan depremde enkazdan beş gün sonra sağ kurtulan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı ile ertelediği düğününü hayırseverlerin de desteğiyle Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesinde gerçekleştirdi. Hatay’da yaşayan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı Muhammet Yıldız ile birlikte düğün hazırlıkları yaparken 6 Şubat 2023’te yaşanan depremlerde annesi ve kardeşi ile enkaz altında kaldı. Deprem sonrası enkazın arasında nişanlısını arayan Muhammet Yıldız, günlerce umudunu kaybetmeden molozların arasında Hediye Demirkol’dan bir iz aradı. Ekiplerin çalışmaları sonucu beş gün sonra enkazdan sağ kurtulan Hediye Demirkol’un kolu ampute edildi. Enkazda annesini kaybeden ve kardeşinin de iki ayağı ampute edilen Hediye Demirkol, sevk edildiği Adana’da tedavisinin tamamlanmasının ardından kardeşiyle birlikte Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesine taşındı. Türk Kızılay Şubesi ve hayırseverlerin de desteğiyle bir eve yerleştirilen Hediye Demirkol, Şube Başkanı Kürşat Yağız’a deprem nedeniyle ertelenen düğün planından bahsetti. Çiftin hayalini gerçekleştirmek isteyen Kızılay, düğün için hazırlık başlattı. Davul zurna eşliğinde gelin alma adetinin yerine getirilmesiyle birlikte çeyizler de eve taşındı. Yapılan duaların ardından konvoy halinde Gülüç Belediyesi Düğün Salonu’na gelen çift, burada dünyaevine girdi. “Evlilik sürecimiz depremden sonra çok farklı boyuta geldi” Hayırseverler ve sevenleri genç çifti düğünde yalnız bırakmadı. Dört senelik nişanlılık süreci sonrası düğün hazırlığı yaptıkları sırada depremin olduğunu anlatan Hediye Demirkol, “Birbirimizi görüp tanıştık. Uzun bir hikayemiz var. Zamanla konuşa konuşa ileriye dönük sürecimiz başladı. Söz takıp nişanlandık. Yaklaşık dört senedir birlikteyiz. Deprem bizim dönüm noktamız oldu. Önceleri evlilik sürecini düşünüyorduk ama depremden sonra çok farklı boyuta geldi. Birbirimizden kopamadığımızı o zaman anladık. Düğünü erteledik. Deprem olmasaydı geçen yaz düğün olacaktı. Tedavi süreçleri oldu" dedi. Karadeniz Ereğli’ye geldiklerinde nikah yaparak dünyaevine girmeyi planladıklarını ve Kızılay’ın desteğiyle düğün yaptıklarını anlatan Demirkol, “Bu şekilde bize güzel bir düğün organize ettiler. Hatay’dan Karadeniz Ereğli’ye geldik. Orada hiçbir şeyimiz kalmadı. Buradaki güzel insanlarla tanışma sürecimiz oldu. Birçok insanla tanıştık. Sağ olsunlar hiçbir zaman desteklerini ayırmadılar” diye konuştu. “Küs öleceğimizi bilmek beni kahretti” Depremin kendileri için dönüm noktası olduğunu söyleyen Muhammet Yıldız ise, “İnsan sevdiğinden asla kopamaz. Depremin olduğu gün kendisiyle küstük. Öleceğine değil de küs öleceğimize çok üzüldüm. Sürekli bunu düşünüyordum, kahroldum. Neden kavga ettiğimizi düşündüm. Demek ki iki günlük dünyaymış, kavga etmeye hiç gerek yokmuş” dedi. İlk depremin yaşanmasında bir saat sonra nişanlısının evinin enkazının başına geldiğini anlatan Yıldız, “Enkazdan araçlar geçemiyordu. Yakınlarında bir tane park vardı. İnsanlar ateş yakmış duruyordu. Bir umut oradadır diye kendisini, annesini ve küçük kardeşini aradım. Kimseyi bulamadım. Enkaz başında gördüğüm tablo her şeyi anlamama yetti. Oradan birisinin çıkması imkansız gibi bir şeydi. Arkadaşlarım da bunu söylüyordu. İlk başta Hediye’nin ölmediğini söylüyordum. Boşuna ümitlenmememi ve durumu kabullenmemi söylediler. Sonuna kadar Hediye’nin yaşadığını düşünüyor ve inanıyordum. Sonra Hediye’nin sesini duyduk ve yaşadığını öğrendik” ifadelerini kullandı.