GÜNDEM - 10 Nisan 2023 Pazartesi 10:56

'7440 Sayılı Yapılandırma Kanunu son yılların en geniş yapılandırması'

A
A
A
'7440 Sayılı Yapılandırma Kanunu son yılların en geniş yapılandırması'

7440 sayılı kanunun uygulamasına ilişkin düzenlenen eğitimde konuşan Altınbaş Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve TURMOB Genel Saymanı Prof. Dr. Cemal İbiş, son yılların bu en geniş yapılandırması ile vatandaşların kamuya ait borç yükünün azaltılmasının hedeflendiğini belirtti.

12 Mart 2023 tarihinde devletin bugüne kadar uyguladığı en geniş yapılandırmalarından biri uygulamaya konuldu. Vergi, prim, idari para cezası, öğrenim kredileri, trafik cezaları yapılandırma başvuru süreci de başlamış olacak. Paketle birlikte 31 Aralık 2022 öncesine ait borçlar 48 taksitte ödenebilecek. TURMOB'ün düzenlediği ve 15 bin kişinin takip ettiği e-eğitimin moderatörlüğünü yapan Prof. Dr. Cemal İbiş, “Yapılandırma Kanunu” olarak da 7440 Sayılı Kanun ile işletme kayıtlarının mevzuata uygun hale getirilmesi, borçların taksitler halinde ödenebilmesi, vergiler ve vergi borçları, idari para cezaları, beyan edilmemiş ya da eksik beyan edilmiş vergiler için pişmanlıktan yararlanma, yapılandırılan borçların tamamının peşin veya ilk taksit ödemesi süreci içinde ödenmesi halinde Yİ-ÜFE - Yurt İçi Üretici Fiyat tutarları üzerinden indirim yapılabilmesi, vadesi geçen Öğrenim ve Katkı Kredileri, 30 Eylül 2023'e kadar motorlu araç muayenelerinin yaptırılması halinde aylık yüzde 5 fazlalarının tahsilinden vazgeçilebilmesi gibi çeşitli düzenlemeler yapıldığını dile getirdi. Toplumun her kesimine hitap eden bir uygulama olduğunu belirterek önemli hususlara dikkat çekti.

Tüm başvuralar için son tarih 31 Mayıs 2023. Deprem Bölgesi Başvuruları ise 31 Ekim 2023
Bu çerçevede 31 Mayıs 2023 tarihine kadar başvurularda 48 aya varan taksitli ödeme seçeneği, peşin ödemelerde ise Yİ-ÜFE tutarından yüzde 90 indirim uygulanacak, idari para cezalarından (belediyelerin ihtilaflı para cezaları dahil) yüzde 25 oranında indirim uygulanacak ve katsayı alınmayacak. İlk taksit ödemeleri ilgili idareye 3 Temmuz 2023'e kadar, deprem bölgelerinde ise 30 Kasım 2023'e kadar yapılabilecek.
4B (Bağkur) ile 4C SGK pirim ve idari para cezaları da yapılandırma kapsına alınıyor. Böylece borç aslının yüzde 50'si ile borç aslına uygulanan gecikme cezası ve zammı silinebilecek. İdari para cezasının kalan yarısı Yİ-ÜFE ile güncellenebilecek. Taksitle ödeme imkânı da verilen düzenlemeyle, yeni ödenecek tutar peşin ödenirse Yİ-ÜFE'nin yüzde 90'ı da silinebilecek.

Örneğin, 2018 yılına ilişkin 6087 TL İdari para cezası, gecikme cezası ve zammı ile birlikte toplam borç bugün 13,7588 TL oluyor. Yapılandırıldığında borç aslı 3.043 TL'ye indirilecek. Buna uygulanacak Yİ-ÜFE 1358 TL, yeni borç tutarı ise 4401 TL olacaktır. Bu borç 3 Temmuz 2023'e kadar ödenirse Yİ-ÜFE tutarının yüzde 90'ı terkin edilerek, 3179 TL olarak ödenecek. Toplam indirim oranı yüzde 76,86 olarak gerçekleşiyor.
Diğer taraftan Uzmanlar, vergi, SGK pirimleri ve motorlu araç muayene cezalarına kadar pek çok alanı içeren ve 2 yılda bir uygulanan bu tip vergi aflarının, vergiye gönüllü uyumu zedelediği görüşünde.

“AF, vergiye uyumu zedeliyor”

Eğitimde konuşan TURMOB Genel Başkanı Emre Kartaloğlu ise vergi affı olarak bilinen bu tip uygulamaların dikkatli uygulanması gerektiğini kaydetti. Devletin 2 yılda bir uyguladığı aflarla, vergiye gönüllü uyumun zedelendiğine değindi. Vergilerini düzenli ödeyenler için SGK'da uygulanan yüzde 5 puanlık indirim modelinin uygulanmasına imkân tanınmasının önemini anlattı. Bu kanun çerçevesinde ilk defa kapanmış bir döneme ilişkin matrah artırımıyla karşılaştıklarını dile getirdi. “Deprem çok acı bir durum. 10.000 meslektaşımız etkilendi. Dayanışma duygularımızla gelecek 2023 dönemi için ek vergileri gönüllü kabul edebilirdik. Ancak hesaben kapanmış, 2022 Gelirler ve Kurumlar Vergisi için matrah artırımı, süreci çok zorlaştırıyor. Götürü vergilemeye yakın bir durum oluşturdu. Bu tip uygulamaların son olmasını diliyoruz.” açıklamalarını yaptı”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sivas Modern tarıma yön verecek bilim tarlasında atılan tohumlar filiz verdi Sivas Bilim ve Teknoloji Üniversitesi (SBTÜ) Tarım Bilimleri ve Teknoloji Fakültesi, dünya genelinde büyük problem olan tahıl üretimini artırmak için soğuk ve hastalıklara dirençli tohum ıslahı çalışmaları yürütüyor. Tarımsal Ar-Ge merkezinde yapılan çalışmada yaklaşık 4 bin çeşit tohum üzerinde çalışma yapılıyor. Sivas Bilim ve Teknoloji Üniversitesi (SBTÜ) Tarım Bilimleri ve Teknoloji Fakültesi’nde normal şartlarda 15 yılda tamamlanabilecek olan ıslah çalışmasının üniversitede bulunan laboratuvarlar sayesinde yaklaşık 5 yıl içerisinde tamamlanması bekleniyor. Geçtiğimiz yıl 3 bin 500 çeşit adayı toprakla buluşturan akademisyenler, bu yıl 250 dekarlık tarımsal Ar-Ge merkezinde yaklaşık 4 bin adet tahıl çeşidini gözlemliyor. Her bir çeşidi farklı parsellerde yetiştiren akademisyenler, tahılların gelişim, hastalık ve dayanıklılık durumlarını kayıt altına alıyor. İklimsel değişiklikler ve yörenin havasına dayanıklı tohumu elde etmek için çabalayan akademisyenler, çalışmanın tamamlanmasının ardından uygun tohumları çiftçilerin kullanımına sunacak. Islah çalışmalarında son teknoloji cihazlar kullanılıyor Yürütülen ıslah çalışmaları ile ilgili bilgiler veren Sivas Bilim ve Teknoloji Üniversitesi Tarım Bilimleri ve Teknoloji Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Tolga Karaköy, “Tarım Bilimleri ve Teknoloji Fakültesi olarak yürüttüğümüz ıslah çalışmamız var. Bu ıslah çalışmaları buğday, soya, şeker pancarı, arpa, yulaf, nohut, fasulye gibi çok farklı bitkilerde yürütmekteyiz. Özellikle buğdayda çeşit adaylarımız bu sene tescile verilecek. Tescil için şu anda tohum çoğaltması gerçekleştiriyoruz. Tüm tescil öncesi dönemlerimizi bitirdik. Çiftçilerimiz bizim için son derece kıymetli ve önemli. Çiftçi düzeyinde üretimlerin özellikle modern teknolojinin kullanarak daha üstün verim ve kalitenin alınması adına kullanılması son derece elzem ve kıymetli. Biz bu noktada gerek laboratuvar, gerekse ıslah çalışmalarımızı arazide uygulamalı olarak yapıyoruz. Tabii ki ıslah çalışmalarını yaparken teknolojiyi ve tekniği kullanıyoruz ancak yetiştiricilik olmadan hiçbir şey olmaz. Yeni model yetiştirme tekniklerinde kullanmaktayız. Bu modern yetiştirme tekniklerinin çiftçi bazında yaygınlaştırılabilmesi için elimizden gelen tüm çabayı gösterip onlara uygulamalı olarak da eğitimler veriyoruz. Bu konuda yeni çeşitlerin, bölgemize sahamızda yaygınlaştırılması, bu yeni çeşitlerden çok daha yüksek verim ve kalite alınabilecek yöntemlerin neler olduğunu da çiftçilerimizle paylaşıyoruz” dedi. 15 yıl sürecek ıslah çalışması 5 yıla düşürülecek İklimsel değişikliklere uygun tahılları geliştirmek için yoğun çaba harcandığını ifade eden Prof. Dr. Karaköy, “İklimsel değişiklik tabii ki çok önemli. Günümüzde bunu çok yoğun olarak yaşıyoruz. Özellikle yağışın çok çok az olması bunun beraberinde kuraklığı getirmesi ister istemez kuraklığa dayanıklı çeşitler üzerinde çeşitli geliştirilmesi üzerinde durmamızı gerektiriyor. Bu noktada da çalışmamızı sürdürüyoruz. Kuraklığa daha dayanıklı çeşitlerin geliştirilmesi adına buna yönelik olarak farklı ebeveynlerden oluşan melezlemeleri gerçekleştiriyor ve ıslah sürecini kısaltabilmek adına da bu gördüğünüz laboratuvarlarımızı Moleküler Yenilik ve Biyoteknoloji Laboratuvarlarımızı da ıslah süreci içerisinde kullanıyoruz. Bir ıslah süreci, bir çeşidin geliştirilmesi, klasik ıslah metotlarıyla yaklaşık 10-15 yılı alırken bahsettiğimiz bu laboratuvar tekniklerini kullanarak bunu 5-6 yıla kadar düşürme şansına sahibiz. Islah süreci sürekli devam ediyor bizim için. Her yıl yeni melezlemeler, yeni çeşitlerin geliştirilmesi adına çeşitli varyasyon oluşturabilmek adına sürekli melezlemelerimizi yapıyor, gerek Ar-Ge seramızda, gerekse tarla içerisinde yaptığımız melezlemeler neticesinde adaylarımızın seçimini gerçekleştiriyoruz” şeklinde konuştu. 4 bin çeşit buğday toprakla buluştu Tahılların ekiminin sonbaharda yapıldığını söyleyen Prof. Dr. Tolga Karaköy, “Yaklaşık dört bin civarında bir aday hattımız var. Bunun yanında yulaf çeşit adaylarımız var. Yaklaşık üç yüz tane kadar da bu yulaf var. Arpada yine aynı şekilde 700 - 800 farklı arpa çeşit adayımız yine var. Bunlar şu anda sapa kalkma döneminde. İklime bağlı olarak bakım işlemlerini gerçekleştirip gözlemleri gerçekleştiriyoruz. Tarıma gereken kıymeti ve önemi vermemiz gerekiyor. Nasıl ki bugün Avrupa’da gelişmiş ülkelerin birçoğu sanayi devrimini tarımdan elde ettikleri gelirle yaptılarsa bizim ülkemizde de tarıma kıymet ve önem verilerek çiftçilerin desteklenmesi daha üst seviyelerde tarımın yapılmasını sağlamak adına desteklerimizi son derece kıymetli ve önemli diyorum” ifadelerine yer verdi.
Denizli 19 Mayıs coşkusu Gençlik Konserleri ile başladı Denizli Büyükşehir Belediyesinin 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı kapsamında düzenlediği Gençlik Konserleri başladı. Konserde halkın coşkusuna ortak olan Başkan Çavuşoğlu, “Artık Denizli’nin her sokağında, her köşesinde Cumhuriyet’in, bayramların daha coşkulu kutlandığı bir süreci hep beraber inşa edeceğiz” dedi. Denizli Büyükşehir Belediyesinin 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nın kentte coşku içinde kutlanması için 5 farklı noktada düzenleyeceği Gençlik Konserlerinin ilki Zeytinköy Mahallesi Ticaret Borsası İlkokulu’nda yapıldı. Denizli Büyükşehir Belediye Konservatuar sanatçısı Özgür Doğan’ın birbirinden güzel türkü ve şarkıları seslendirdiği konsere yoğun ilgi gösteren vatandaşlar bayram sevincini doyasıya yaşadı. Programa katılarak vatandaşların coşkusuna ortak olan Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Bülent Nuri Çavuşoğlu özellikle çocuklar ve gençlerin sevgi gösterileriyle karşılandı. Güzel bir haftada olduklarını belirten Başkan Çavuşoğlu, 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nı layıkıyla kutlayacaklarını kaydederek, “Artık Denizli’nin her sokağında, her köşesinde Cumhuriyet’in, bayramların daha coşkulu kutlandığı bir süreci hep beraber inşa edeceğiz” dedi. Cumhuriyet vurgusu Tüm hemşehrilerinin 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı’nı kutlayan Başkan Çavuşoğlu, sözlerini şöyle tamamladı: “Bugün hep beraber eğlenebiliyorsak, gülebiliyorsak, dosta düşmana karşı mutlu ve huzurlu bir ülkede yaşayabiliyorsak bunun bir mücadele süreci var. Bu mücadelenin en önemli mihenk taşlarından biri de 19 Mayıs’a giden o süreçtir. Bir çift mavi gözün çıkmış olduğu o yolculukta, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere yol arkadaşları, silah arkadaşları, kendilerini değil gelecekteki nesilleri düşünerek ölümü göze alıp canlarını bu vatan uğruna vermekten çekinmediler. Ve diyoruz ki, bundan sonra dilimizin ucuyla değil yüreğimizin coşkusuyla ‘Cumhuriyet’ diyebileceğimiz ve bu Cumhuriyet’e inanarak sahip çıkacağımız inancıyla hepinizi saygıyla selamlıyorum, hoşça kalın, dostça kalın Allah’a emanet olun.” Gençlik Konserleri sürecek Gençlik Konserleri kapsamında 4 program daha düzenlenecek. 16 Mayıs Perşembe günü saat 21.00’de Denizli’nin sevilen müzik gruplarından Dar Sokak, Meska Hacı Ahmet Paralı İlköğretim Okulu’nda; 17 Mayıs Cuma günü saat 21.00’de Denizli Büyükşehir Belediyesi Konservatuar sanatçısı Ahmet Algün Fatih Mahallesi Adil Demireren Mustafa Musoğlu İlköğretim Okulu’nda; 18 Mayıs Cumartesi günü saat 21.00’de Denizli Büyükşehir Belediyesi Konservatuar sanatçısı Işıl Koç Akvadi TOKİ Pazar Yeri’nde; 19 Mayıs Pazar günü saat 21.00’de Türk pop müziğin sevilen isimlerinden Göksel, 15 Temmuz Delikliçınar Şehitler Meydanı’nda sahne alacak.
Bursa Öğrenciler iki kişinin hayatını kurtardı Bursa’da düzenli olarak kan ve kök hücre bağışı yapan öğrenciler, 2 lösemi hastasının hayatını kurtardı. Bursa’nın Büyükorhan ilçesindeki meslek yüksek okulu personeli ve öğrencileri, her yıl düzenli olarak Türk Kızılay’a kan bağışı ve TÜRKÖK’e kök hücre bağışı yaptı. Öğrencilerden alınan bu kök hücreler düzenli olarak her yıl sisteme yüklenerek lösemi hastalarıyla eşleştirildi. Bu eşleşmelerde Büyükorhan Meslek Yüksek Okulu öğrencilerden Halil Ulutaş ve Abdullah Doğan, bağışladığı kök hücreler 2 lösemi hastasıyla eşleşti. Öğrencilerden alınan ve eşleşen kök hücreler hastalara nakil edildi. Bu nakil sayesinde 2 lösemi hastası iyileşerek sağlığına kavuştu. Hedeflerinin bir canı daha nasıl kurtarırız olduğunu ifade eden Büyükorhan Meslek Yüksek Okulu Öğrencileri, “Biz insanı yaşat ki devlet yaşasın düşüncesini benimsemiş, bir neslin torunlarıyız. Bizde hasta kardeşlerimize nasıl umut olabiliriz diye düşünürken kan bağışı ve kök hücre bağışında bulunmak aklımıza geldi. Bizde her yıl düzenli olarak kan bağışı ve kök hücre bağışı yaparak bir insanın daha hayatını kurtarmak için mücadele ettik. Bizim bağışladığımız kanlar hastalara hayat verirken kök hücrelerde sistemde kayıtlı lösemi hastalarıyla eşleştiriliyor. Bu eşleştirmelerden 2 arkadaşımızın bağışladığı kök hücreler 2 lösemi hastasıyla eşleşti ve nakil yapıldı. Nakil olan lösemi hastaları sağlığına kavuştu. 2 insanın hayatını kurtarmak bizim için çok mutluluk verici bir duyguydu. Bağış yapmaya ve hayat kurtarmaya devam edeceğiz” dedi.