SPOR - 22 Ocak 2017 Pazar 22:36

Abdullah Avcı: 'Saygıyı hak ediyoruz'

A
A
A
Abdullah Avcı: 'Saygıyı hak ediyoruz'

Fenerbahçe’ye deplasmanda mağlup olarak ligdeki ilk yenilgisini alan Medipol Başakşehir’de Teknik Direktör Abdullah Avcı, kötü bir futbol oynandığını belirterek, “Buna karşın saygıyı hak ediyoruz” ifadelerini kullandı.

Spor Toto Süper Lig'in 18. haftasında Medipol Başakşehir, deplasmanda Fenerbahçe'ye mağlup olarak bu sezon ilk ligde ilk yenilgisini aldı. Karşılaşma sonrası düzenlenen basın toplantısında açıklamalarda bulunan Medipol Başakşehir Teknik Direktörü Abdullah Avcı, “Oyundaki planımız 2 türlü baskı üzerineydi. Bağlantıyı önden kesip bizim solumuza yönlendirmekti. Zaman zaman bu bağlantıyı kesemediğimizde, merkeze yönlendirmek vardı. Ancak özellikle 1 haftadır oluşturulan iklim, rakibimizin final maçı havasında sahaya çıkması, ilk 35 dakika kaos futbolu oynanması şeklindeydi. Bu bölümde mağlup duruma düştük. Bu bölümden sonra biraz daha topu indirip, Mossoro’nun baskıdan kurtulmasıyla daha rahat oynadık. İkinci yarıda 45-65 arası, rakip sahada daha etkili olduk. İki takım adına da oyun kalitesi olarak son derece kötü kalitedeydi. ‘Kazanmak için her yol mubah’ mantalitesi bizim ülkemizin bir gerçeği. Bir gün bir yerde kaybedecektik ve burada kaybettik. Sonuna kadar oyunun içinde olduk. Son bölümde Fenerbahçe vakit geçirmek için bekledi. Bu da bizim ciddi bir takım olduğumuzu gösterir. Bizim için yarış devam ediyor. Bir yerde kaybedecektik. Lige haftalık olarak bakıyoruz. Takımda dalgalanmalar olacağını düşünmüyorum. Zihinsel olarak çok iyi durumdayız. Eğer rakibimiz için, bizimle oynanacak olan karşılaşmaya final maçı gözüyle bakılıyorsa, bundan daha güzel bir şey olamaz. Bu durum, bizim saygıyı hak ettiğimizi gösteriyoruz. Ancak oynanan oyun ve maç için özür dileriz” dedi.

“Şampiyonluktan hiç bahsetmedim”
Ligin başından bu yana şampiyonluk kelimesini telaffuz etmediğini belirten tecrübeli teknik adam, “Ben bu zamana kadar şampiyonluktan hiç bahsetmedim. Bugün fark 10 puan da olsaydı bunu söylemeyecektim. İki senedir 59 puan topluyoruz. Bugün ligin en fazla gol atan takımıyız. Bizim gördüğümüz saygı, şampiyonluktan daha önemli” dedi.

"Emre bugün 300. maçına çıkmış çok değerli bir futbolcudur"
Avcı, tecrübeli futbolcu Emre için de, “Emre bugün Türkiye Ligi’nde 300. maçına çıkmış çok değerli bir futbolcudur. Saygıyı hak eden bir isimdir” ifadesini kullandı.

“Çok kötü bir futbol izledik”
İki takımın da sahada çok kötü bir görüntü ortaya koyduğunu söyleyen Avcı, “İki takım da bugün çok kötü oynadı. Ne Fenerbahçe, ne de biz üstünlük kuramadık. Bugün atan kazanacaktı, ya da berabere bitecekti. Fenerbahçe attı ve kazandı. Fenerbahçe için final maçı algısı oluşturuldu. Bu algı, ligin sonunda olur. Ligin 18. haftasında final maçı olmaz. Hem bizim adımıza, hem de Fenerbahçe adına çok keyifsiz bir maç oldu. Fenerbahçe seyircisi kazandığı için memnundur ancak oyun olarak memnun değildir” dedi.

Son olarak video hakem uygulaması hakkında da konuşan Abdullah Avcı, “Teknoloji bu işin içine girince iki taraflı bakmak gerekir. Futbolun doğasının bozulması ya da futbol endüstrisinin gelişmesinin takibi. Video hakem uygulaması da bu doğrultuda incelenip karar verilecektir” diyerek sözlerini tamamladı. 

Bozhan Memiş - Mehmet Şirin Topaloğlu - Oğuzhan Ort

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Türkiye-Cezayir KEK 12. Dönem Toplantısı’nın kapanış oturumu Ankara’da gerçekleştirildi Türkiye-Cezayir Karma Ekonomik Komisyonu (KEK) 12. Dönem Toplantısı’nın kapanış oturumu Ankara’da gerçekleştirildi. Toplantıda ekonomiden bilgi teknolojilerine, eğitimden sağlığa, kültürden turizme, ticaretten sosyal politikalara kadar birçok alanda iki ülke arasındaki iş birliğinin genişletilmesi konusunda anlaşmaya varıldı. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş ile Cezayir Enerji ve Madenler Bakanı Mohamed Arkab, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nda heyetler arası görüşmeler yaptı. Görüşmenin ardından Türkiye-Cezayir Karma Ekonomik Komisyonu (KEK) 12. Dönem Toplantısı’nın kapanış oturumu gerçekleştirildi. Düzenlenen kapanış oturumunda konuşan Bakan Göktaş, 2023 yılı sonunda Türkiye ve Cezayir arasında ikili ticaret hacminin 6,3 milyar dolar olarak gerçekleştiğinin altını çizerek, bu rakamın iki ülke arasındaki en yüksek seviye olduğunu kaydetti. Bakan Göktaş, gelecek dönemde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Cezayir Cumhurbaşkanı Abdülmecid Tebbun’un hedef olarak belirlediği 10 milyar dolar ikili ticaret hacmine kolaylıkla ulaşılabileceğine inandığını ifade etti. Bakan Göktaş, her iki ülkenin de önem verdiği ‘Tercihli Ticaret Anlaşması’ müzakerelerinin başlanması yönünde alınan karardan memnuniyet duyduğunu kaydetti. “Cezayir’de bir anaokul ve bir ilkokul ile eğitim ve öğretime başlanmasını planlıyoruz” Bakan Göktaş, Cezayir’de 33 bin Türk vatandaşı, Türkiye’de ise 12 bin Cezayir vatandaşının yaşadığına dikkati çekerek, “Geçtiğimiz yıl 2 bin 196 Cezayirli öğrencinin Türkiye üniversitelerinde eğitim görmelerine destek olarak gençlerimizin kültürel etkileşimine ve geleceklerine destek olduk. Gençlerimiz ülkelerimiz arasında sevgi köprüleri kuran birer gönül elçisidir. Türkiye Maarif Vakfımızın resmi süreçleri tamamlanmasının ardından Cezayir’de de bir anaokulu ve bir ilkokul ile eğitim ve öğretime başlanmasını planlıyoruz. Eğitimde tecrübe paylaşımını ülkelerimizin geleceği açısından değerli bir yatırım olarak görüyoruz” şeklinde konuştu. Türkiye ile Cezayir arasındaki uçuşlarda sefer sayısı artırıldı Bugünkü toplantıda ekonomiden bilgi teknolojilerine, eğitimden sağlığa, kültürden turizme, ticaretten sosyal politikalara kadar birçok alanda iki ülke arasındaki iş birliğinin genişletilmesi konusunda anlaşmaya varıldığını kaydeden Bakan Göktaş, “Gerçekleşen verimli görüşmelerin ülkelerimiz arasındaki ekonomik ilişkileri çok daha ileri bir noktaya taşıyacağına gönülden inanıyorum. Dün Karma Ekonomik Komisyonu vesilesiyle Sivil Havacılık Genel Müdürlüğümüz ile Cezayir Sivil Havacılık Otoritesi arasında da bir mutabakat zaptı imzalandı. Bu anlaşma ile iki ülke arasındaki hava ulaşımında haftalık 35 olan uçuş sefer sayısının 80 uçuşa çıkarılması ve uçuş noktalarına ilişkin kısıtlamaların kaldırılması kararı alındı. Bu anlaşma Türkiye ve Cezayir ilişkileri açısından memnuniyet verici bir gelişmedir” diye konuştu. Konuşmaların ardından iki bakan KEK toplantı tutanağını imzaladı.
Bolu Öğrencilerin düzenlediği “Tükettikçe Tükeniyoruz Başka Dünyamız Yok” paneline yoğun ilgi Bolu’da lise öğrencileri tarafından hazırlanan “Tükettikçe Tükeniyoruz Başka Dünyamız Yok” başlıklı paneli yoğun ilgi gördü. Panele katılarak öğrencilerin sunumuna katkı sunan İklim Değişikliği ve Enerji Çalışmaları Merkezi Başkanı İlhan Sağsen, “İklim değişikliği uzun dönemde yağış ve sıcaklık patenlerini bozuyor. Dolayısıyla da bu hem doğal afetlerin miktarını, hem sıklığını hem de şiddetini arttırıyor” dedi. Liselerde Bilim Uygulamaları Projesi çerçevesinde Bolu İzzet Baysal Anadolu Lisesi’nden 6 öğrenci, küresel ısınma ve iklim değişikliği ile alakalı panel düzenledi. Panel başkanlığını Sude Özkan, sunumu ise İrem Gülmez, Şevval Can, Elif Yusufoğlu, Abdullah Çilingir, Umutgün Acer yaptı. “Tükettikçe Tükeniyoruz Başka Dünyamız Yok” başlıklı panele öğrencilere katkı sunmak için Bolu Teknokent bünyesinde faaliyet gösteren İklim Değişikliği ve Enerji Çalışmaları Merkezi Başkanı İlhan Sağsen ve Prof. Dr. Fatih Aydın da katıldı. Öğrencilerin yaptığı sunumun ardından konuklar yaptıkları bilimsel araştırmaları öğrencilere aktardı. Milli Eğitim Müdürlüğü’nün toplantı salonunda gerçekleştirilen panele çok sayıda öğrenci ve öğretmen katılım sağladı. “Geniş bir kitleye erişebilme imkanı bulacağız” Öğrencilerle panele katılmaktan dolayı mutlu olduklarını ifade eden İklim Değişikliği ve Enerji Çalışmaları Merkezi Başkanı Doç. Dr. İlhan Sağsen, “İklim Değişikliği ve Enerji Çalışmaları Merkezi olarak Bolu genelinde bütün ortaokul ve liselerimize farkındalık söyleşilerinde bulunuyoruz. Burada İl Milli Eğitim Müdürlüğümüzle ve İzzet Baysal Anadolu Lisesi’yle beraber iklim değişikliğiyle alakalı program gerçekleştireceğiz. Bu programın güzel yanı öğrencilerimizle beraber bir panele katılacağız. İklim değişikliğiyle alakalı onlar sunumlarını yapacak. Bizler de iklim değişikliğiyle mücadelede çözüm yolları, sıfır atık, geri dönüşüm, enerji verimliliği, enerji tasarrufu, bu konularda Bolu genelinde bir bilgilendirme yapmış olacağız. Dolayısıyla da aslında bu hem bizim yapmak istediğimiz bu farkındalık söyleşilerinden bir tanesi ama bu sefer daha geniş bir kitleye erişebilme imkanı bulacağız” diye konuştu. “Yeni ağaçların dikilmesi son derece önemli” Çevre kirliliğine karşı önlem alınmazsa 50 yıl sonra yaşamı olumsuz etkileyecek olan birçok olumsuzluğun meydana geleceğini ifade eden Doç. Dr. Sağsen, “Orman olması son derece önemli. Yani bu dünya için yağmur ormanları, bizim ormanlarımız da dahil olmak üzere Türkiye’deki ormanlar çünkü ormanlar, okyanuslarla beraber en büyük karbon yatakları. Bizim tabiri caizse akciğerlerimiz olarak hep nitelendirilir. Aslında bu emisyonları emdiği içindir, karbon yutakları olduğu için. Dolayısıyla ormanlaşmanın devam etmesi yani orman kesiminin olmaması, hatta yeni ağaçların dikilmesi son derece önemli. Önlemler alınmazsa Türkiye genelinde ve küresel olarak sadece bir ulus devletin önlem alması da yetmiyor bu süreçte. Başta su kaynakları olmak üzere yaşamı olumsuz etkileyen birçok olumsuzlukla biz karşı karşıya geleceğiz” dedi. “İklim değişikliği uzun dönemde yağış ve sıcaklık patenlerini bozuyor” Son dönemde yaşanan fırtına, sel gibi afetlerin iklim değişikliği ile doğrudan bağlantısı olduğunu dile getiren Doç. Dr. Sağsen, “İklim değişikliği uzun dönemde yağış ve sıcaklık patenlerini bozuyor. Dolayısıyla da bu hem doğal afetlerin miktarını, hem sıklığını hem de şiddetini arttırıyor. Bunları engellemek için aslında Paris İklim Antlaşması çerçevesinde devletlerin üzerine düşen bazı sorumluluklar var. Emisyonları düşürmek, üretim teknolojilerini modernleştirmek, enerji verimliliğini arttırmak, bunun dışında kullandığımız enerji tipini değiştirmek, yani konvansiyonel yakıtlar yerine, özellikle kömür kullanımı yerine yenilenebilir enerji teknolojisine yönelmek. Bu noktada en önemli bizim kaynaklarımız. Bunun dışında da ekolojiyi korumak, yani okyanusları, denizleri kirlenmekten korumak. Geçtiğimiz günlerde yine bizim üzerinde durduğumuz tek kullanımlık plastiklerden vazgeçmek. Bunların tamamı ekolojik dengeyi alt üst ediyor. O yüzden bu konu ve bireysel olarak da biraz ihtiyaç analizinizi doğru yapmak, yani üretim tüketim neyi alıyoruz, neyi almıyoruz? Bu analizi doğru yapmak bu noktada önemli” dedi.