SAĞLIK - 20 Aralık 2017 Çarşamba 02:48

Ağız-damak kanseri belirtileri nelerdir ?

A
A
A
Ağız-damak kanseri belirtileri nelerdir ?

Diş Hekimi İlker Arslan, ağız kanseri olmamak için yapılması gerekenleri ve ağız damak kanseri belirtilerini anlattı. İşte konu ile ilgili detaylar...

Dent Suadiye Ağız ve Diş Sağlığı Polikliniği Protez ve İmplantoloji Uzmanı Diş Hekimi İlker Arslan, “Ağız içindeki bakterilerin çok daha hızlı yayılması sonucunda, ağız kanseri riski oluşmaktadır. Bu kanser türü ölümcül olup, süreç zorlu ve kötüdür” dedi.

“SİGARA, TAT ALMA DUYUSUNU AZALTIR”

Sigaranın, ağız kanserini tetiklediğini ifade eden Dt. Arslan, “Kanser denen sevimsiz teşhis, keyif verdiğini düşündüğünüz sigaranın ağız kanseri ile ilişkisini tetiklemektedir. Sigarayı bugün bırakmanız bile, riskinizin ancak 10 yıl sonrasında, hiç içmeyen bir kişiyle eşit durumda olmasını sağlayacak. Ne hayatınızın 10 yılını, ne de sağlığınızı tehlikeye atmayın. Sigaranın sağlığa zararları konusunda yeterince tartışmalar ve bilimsel analizler yapıldı. Neyi ne kadar ne derece umursuyor ve önemsiyoruz; bu kesinlikle tartışılır bir durumda. Biz diş hekimlerini ilgilendiren konu mutlaka ki, sigaranın ağız sağlığı konusunda nasıl bir travmaya yol açtığı. Sigara, diş etinin savunma mekanizmasını ortadan kaldırarak, bakterilere karşı mücadelesini ortadan kaldırır. Diş taşı ve plak oluşumunu kolaylaştırır, tat alma duyusunu azaltır, ağız içinde bakterilerin çok daha mutlu bir şekilde yayılmasına sebep olur. Hiçbir lezzetin sunumunu, idrak edemeyecek duruma getirmesi bu tütün maddesinin yine başarılarından sadece birkaç tanesi” diye konuştu.

Ağız-damak kanseri belirtileri nelerdir ?

AĞIZ KANSERİ BELİRTİLERİ NELERDİR ?

Kişi, ağız kanserinin belirtilerini anlamak için, ilk etapta kendi takibini yapmasının çok önemli olduğunu kaydeden Dt. Arslan, “Ağız ve boyun bölgesinde şişlik, çiğneme, yutma zorluğu, tekrarlanan kanamalar, ağız içinde renkleşmenin değişikliği, (beyaz ve kırmızı alanların oluşması) bu bulguların fark edilmesi sonucunda mutlaka diş hekimine başvurulmalı. Rutin olarak tekrarlanan diş muayeneleri, ileride karşılaşılacak bu tür bir rahatsızlığın erken teşhisi konusunda çok önemlidir. Her sağlık biriminde, erken tanı, erken teşhis sloganı biz diş hekimleri için de geçerli bir cümledir” ifadelerini kullandı.

Protez ve İmplantoloji Uzmanı İlker Arslan, “Konunun uzmanı olan diş hekimlerinin sizleri yönlendirmesini ve hayatınızın bir parçası olması gerekir. Mutlaka sigaradan uzak durulmasını söylüyorum” şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul THY ve Gulf Air ortak uçuş anlaşmasını genişletti Türk Hava Yolları ve Bahreyn’in ulusal havayolu şirketi Gulf Air, mevcut ortak uçuş anlaşmasını genişletti. Genişletilen anlaşması kapsamında, Gulf Air yolcuları artık İGA İstanbul Havalimanı üzerinden Budapeşte, Prag, Venedik, Viyana ve Rize’ye uçabilecekler. Türk Hava Yolları ve Bahreyn’in ulusal havayolu şirketi Gulf Air, mevcut ortak uçuş anlaşmasını genişletti. Anlaşma çerçevesinde Gulf Air yolcuları artık İGA İstanbul Havalimanı üzerinden Budapeşte, Prag, Venedik, Viyana ve Rize’ye uçabilecekler. THY Genel Müdürü Bilal Ekşi, Gulf Air ile ortak uçuş anlaşmasının genişletilmesinden memnuniyet duyduğunu ifade ederek, "İş birliğimizi derinleştirmekten ve İstanbul’un önde gelen küresel merkez rolünü güçlendirmeye devam etmekten dolayı mutluyuz. Bu genişletilmiş iş birliğinin, gelişmiş bağlantı sayesinde yolcularımız için katma değer sağlayacağına inanıyoruz" şeklinde konuştu. "İstanbul’dan daha fazla şehre ulaşım imkanı" Gulf Air CEO’su Martin Gauss ise "Türk Hava Yolları ile ortak uçuş anlaşmasının genişletilerek, yolculara İstanbul üzerinden Avrupa ve Türkiye genelinde daha fazla destinasyona erişim imkanı sunulduğunun ve seyahat planlamalarında daha fazla seçenek sağlandığının altını çizerek, "İstanbul Havalimanı’nı önemli bir bağlantı merkezi olarak kullanarak, Türk Hava Yolları ile ortaklaşa tek ve sorunsuz bir güzergah üzerinden daha fazla şehre ulaşım imkanı sunuyoruz. Koordineli uçuş programlarımız, bu ortak rotalarda müşterilerimiz için daha sorunsuz bağlantılar ve daha akıcı bir seyahat deneyimi sunmak üzere tasarlandı’’ diye konuştu.
Ankara Yargıtay’dan Sinan Ateş davası için "onama" talebi Ülkü Ocakları eski Genel Başkanı Sinan Ateş’in 30 Aralık 2022’de Ankara’da öldürülmesine ilişkin davada, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tebliğnamesini tamamladı. Başsavcılık, davada verilen mahkûmiyet ve beraat kararlarının onanmasını talep etti. Sinan Ateş’i tasarlayarak öldürme suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılan sanıklar Eray Özyağcı, Suat Kurt ve Vedat Balkaya ile azmettirme suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılan Doğukan Çep ile Tolgahan Demirbaş hakkındaki hükümlerin hukuka uygun olduğu tebliğnamede belirtildi. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, sanıklar Aşkın Mert Gelenbey, Mustafa Uzunlar, Emre Yüksel ve Murat Can Çolak hakkında ise "tasarlayarak öldürmeye yardım" suçundan verilen hapis cezalarının da yerinde olduğunu değerlendirdi ve bu hükümlerin esastan reddi ile onanmasını istedi. Tamamlanan tebliğnamede, bazı sanıklar hakkında verilen beraat kararlarına yönelik temyiz itirazlarının da değerlendirildiği belirtilirken, Bölge Adliye Mahkemesi kararlarında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı aktarıldı. Bu çerçevede, beraat hükümlerinin de onanması talep edildi. Başsavcılık, sanık müdafileri ile katılan vekillerinin ileri sürdüğü delil değerlendirmesi, suç vasfı, eksik inceleme ve usule aykırılık iddialarını yerinde görmedi ve yerel mahkeme kararlarının dosya kapsamına, delillere ve hukuka uygun olduğunu ifade etti. Mahkûmiyet kararının ardından avukatlar dosyaya itiraz etti. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi, itirazı reddetti. Bunun üzerine dosya Yargıtay’a taşındı. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, incelemesini tamamladı. Tebliğnamede itirazların esastan reddi ile hükümlerin onanması talep edildi. Davayla ilgili son kararı Yargıtay 1. Ceza Dairesi verecek.
Kocaeli Çayırova’da afete hazırlık eğitimi Kocaeli’de yürütülen "Mahalle Halkı Afetlere Hazırlık Eğitimi Projesi" kapsamında düzenlenen eğitimlerin 10’uncusu Çayırova’da gerçekleştirildi. İki gün sürecek eğitimlerde Çayırova’daki mahalle gönüllüleri afetlere karşı bilinçlendirilecek. Çayırova Belediyesi’nin ev sahipliğinde Kültür Merkezi’nde düzenlenen programa Çayırova Belediye Başkanı Bünyamin Çiftçi, Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanvekili Hasan Soba, muhtarlar ve vatandaşlar katıldı. Açılış programında açıklamalarda bulunan Başkan Bünyamin Çiftçi, "Bugün çok önemli bir program vesilesiyle bir aradayız. Ülkemiz afet bölgesinde yer alan bir konumda. Afet denilince hepimizin aklına deprem geliyor ama afetler insan kaynaklı ve doğal kaynaklı olarak ikiye ayrılıyor. Afetlere karşı dirençli toplum ve şehirler oluşturmak da eğitimlerden geçiyor. Bu noktada Büyükşehir Belediyemizin yaptığı çalışma çok önemli. Bizler de Çayırova Belediyesi olarak, okullarımızda ve STK’larımızda bu eğitim çalışmaları sürdürüyoruz" dedi. Büyükşehir Belediye Başkanvekili Hasan Soba ise Mahalle Halkı Afetlere Hazırlık Eğitimi Projesi’nin Büyükşehir, Kocaeli Üniversitesi ve AFAD tarafından yürütüldüğüne dikkati çekerek, vatandaşların bilgilenmesi noktasında çalışmalar düzenlediklerini kaydetti. Soba, "Çok yararlı ve verimli olarak iki günlük bir program düzenlenecek. Hocalarımızın ve kıymetli arkadaşlarımızın vereceği eğitimlerin hayırlı olmasını diliyorum" diye konuştu. İki gün sürecek eğitimler kapsamında, Çayırova’daki mahalle gönüllüleri afetlere karşı bilinçlendirilecek.
Muğla Muğla Büyükşehir’den yerel kalkınmaya katkı Muğla Büyükşehir Belediyesi tarafından Köyceğiz Beyobası’nda hayata geçirilen ‘Alım Garantili Süs Bitkisi Üretimi Projesi’, yerel kalkınma, kooperatifçilik ve kadın emeğini odağına alan örnek bir çalışma olarak dikkat çekiyor. Proje kapsamında Beyobası Tarımsal Kalkınma Kooperatifi desteklenerek, üreticilerin emeği belediyenin hizmet kapasitesiyle buluşturuldu. Daha önce süs bitkisi üretimi yapmamış kooperatif ortağı üreticilere verilen kapsamlı eğitimlerle, bölgede profesyonel süs bitkisi üretimine geçiş sağlandı. 30 üreticiye doğrudan destek, kadın emeği ön planda Projeden 14’ü kadın olmak üzere toplam 30 üretici doğrudan faydalanırken, üretim sezonu boyunca bölgede yaklaşık 70 kadına iş imkânı sağlandı. Böylece proje, yalnızca tarımsal üretimi değil, aynı zamanda kadın istihdamını ve yerel ekonomiyi de güçlendirdi. 28 milyon adetlik dev üretim hacmi Toplamda 28 milyon adet süs bitkisi üretilirken, bu üretimin 14 milyon adedi Muğla Büyükşehir Belediyesi tarafından satın alınarak kent genelindeki peyzaj çalışmalarında kullanıldı. Alım garantisi sayesinde üreticiler için sürdürülebilir ve güvenli bir gelir modeli oluşturuldu. Üretim alanları turizmle bütünleşiyor Proje kapsamında yalnızca üretim değil, alanın görünürlüğü ve ziyaret edilebilirliği de ele alındı. Sera tabelaları yenilenerek, üretim alanlarının turizm sektörüyle entegrasyonu hedeflendi. Böylece Beyobası’ndaki üretim alanlarının daha dinamik, tanıtıma açık ve ziyaret edilebilir bir yapıya kavuşması amaçlandı. Alım garantisi modeliyle üreticiyi güçlendiren Beyobası Süs Bitkisi Projesi, kooperatifçilik, kadın emeği ve yerel kalkınmayı bir araya getiren örnek projeler arasında yer alıyor. Beyobası Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Şaban Çetin, "Muğla Büyükşehir ile beraber başlamış olduğumuz proje devam etmektedir. İlk yıl 2015 yılında 1 milyon 670 bin adet bitkilerin mevsimlik süs bitkisi ile başladık. Şu anda da 25-26 seramızda üretim yapmakta devam etmekteyiz. Üretim şekillerimiz mevsimlik çiçeklerimiz var saksıda. İbireli ağaç gruplarımız var. Üretime devam ediyoruz. Muğla Büyükşehirimizin yılda iki defa alım garantili sözleşme yapıp, bu yapmış olduğumuz sözleşmeye istinaden üretim yapıyoruz. Ve üretmiş olduğumuz bitkiler ve çiçeklerimizi Muğla’nın talep ettiği, Muğla’nın Büyükşehir alanlarına götürüp, Muğla Büyükşehir’e beraber, Muğla Büyükşehir’e işlerle dikiyorlar" dedi. Muğla Büyükşehir Belediyesi Tarımsal Hizmetler Daire Başkanı Buket Kallem, "Alım garantili süs bitkisi projemiz için buradayız, Beyobası’ndayız. Büyükşehir Belediyesi olur olmaz, ilk yaptığımız projelerden bir tanesi buydu. Bugün de katlanarak devam ediyor. Sayın Başkanımız Ahmet Aras’ında önderliğinde, sera sayılarımız ve üretici sayılarımız artarak devam ediyor. Bugün 27 seraya ulaşmış durumdayız. İlk başta bizim bir amacımız vardı. Bütün kooperatifleri kendi konularında özelleştirmek ve gerçekten kaliteli üretim yapabilecek hale getirmekte öncelikle. Biz bu sayıya Muğla’da artık ulaştık. 52 tane kooperatif, birlik, bu tarz tarımsal üretim yapan tesislerle ya da kooperatiflerle, bütün yapılarla, STK’larla bir araya geldik. Bu desteklemelerimizin her türlü desteklememiz vardı. Yani süt tankı, yöresel ürünler, zeytin, badem tesisleri, organik üretim, yani aklınıza gelebilecek her konu şarap, sirke, pekmez. Bunların hepsi bizim bu üretim faaliyetlerimiz içerisindeydi. Sonrasındaki amacımız da birlik haline gelebilmekti. Bir kooperatif birliği, bir güç birliği yapısı oluşturabilmekti. Biz buna da ulaşmış durumdayız. Bu yapımızla birlikte, kooperatif güç birliğimizle, 7 ülkeye ihracatımızı da yaptık. Üretim kapasitelerimizi de arttırdık. Markalı üretimlerimizi de yaptık. Aynı zamanda da kaliteli üretim yapabilmek için laboratuvarımızı da kurduk. Burada bir organizasyon yapısı var. Bu bir başarı örneği. Başından sonuna kadar Büyükşehir desteğiyle ve vatandaşımızın, burada özellikle kadın üreticilerimiz var, kadın üreticilerimizin katılımıyla bir model oluşturuldu ve güçlü bir kooperatifleşme örneği oldu burası. Şu anda üreticilerimizin birçoğu kadın ve sadece Büyükşehir Belediyemize değil, birçok kurumlara ve özel sektöre de satış yapmaktalar. Yüzüncü Yıl Gıda Analiz Laboratuvarımızın da en büyük amacı, yerel üreticimizi desteklemek hem de bütün bu kooperatif, birlik, STK gibi tarımla uğraşan yapıları desteklemekti. Vatandaşlarımıza hayırlı olsun" dedi. Kıyı Ege Belediyeler Birliği ve Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras, projeye ilişkin değerlendirmesinde, Beyobası’nda hayata geçirdiğimiz alım garantili süs bitkisi projesi, yerel üretimi destekleyen, kooperatifleri güçlendiren ve üreticinin emeğini güvence altına alan önemli bir çalışma olduğunu, bu yaklaşımın hem yerel kalkınmaya katkı sunduğunu, hem de belediyenin ihtiyaçlarını yerel üreticilerden karşıladığını açıkladı.