GÜNDEM - 01 Haziran 2020 Pazartesi 15:22

Aile içi ve kadına yönelik şiddetin son bulmasına yönelik alınan tedbirler sonuç vermeye başladı

A
A
A
Aile içi ve kadına yönelik şiddetin son bulmasına yönelik alınan tedbirler sonuç vermeye başladı

Aile içi ve kadına yönelik şiddet olaylarıyla mücadele kapsamında yürütülen çalışmalar, alınan tedbirler sonuç vermeye başladı. Bu yılın 5 aylık döneminde kadın cinayetlerinde, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 35 oranında düşüş sağlandı.

Türkiye’nin kanayan yarası olan aile içi ve kadına karşı şiddet olaylarının engellenmesine yönelik alınan tedbirler, yapılan bilgilendirme faaliyetleri, yürütülen eğitimler etkisini göstermeye başladı. 2020 yılının 5 aylık döneminde 6284 sayılı Kanun kapsamında meydana gelen olaylar incelendiğinde, kadın cinayetlerinde bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 35 oranında düşüş sağlandı. Geçen yılın 5 aylık döneminde 140 kadın hayatını kaybederken, bu yılın aynı döneminde 91 kadın hayatını kaybetti.

Covid-19 salgını döneminde aile içi ve kadına yönelik şiddet olayları azaldı

Tüm dünyayı etkisi altına alan yeni tip korona virüs salgını döneminde aile içi ve kadına yönelik şiddet olaylarında dünya genelinde bir artış olduğu gözlemlendi. Ancak bu artış Türkiye’de yaşanmadı.
Bu yılın 1 Ocak-10 Mart tarihleri arasında 45 bin 798 kadına şiddet olayı yaşanırken, 11 Mart-20 Mayıs tarihleri arasında 42 bin 693 kadına şiddet olayı yaşandı. 1 Ocak-10 Mart tarihleri arasında 48 kadın hayatını kaybederken, 11 Mart- 20 Mayıs tarihlerinde 33 kadın hayatını kaybetti.

Şiddet mağdurlarına karşı önleyici tedbir kararı yüzde 59 arttı

Şiddet mağduru kadınların daha etkin korunması için 6284 sayılı Kanuna istinaden kolluk tarafından gecikmesinde sakınca bulunan hal kapsamında; şiddet uygulayanlara yönelik önleyici tedbir kararı verilebiliyor. Bu kapsamda 2019’un 5 ayında şiddet uygulayanlara yönelik 161 bin 30 önleyici tedbir kararı verilirken, bu yılın aynı döneminde bu karar yüzde 59 artarak 256 bin 460 oldu.
Yine şiddet mağdurlarına yönelik 2019 yılının 5 ayında 19 bin 562 koruyucu tedbir kararı verilirken, 2020 yılının aynı döneminde yüzde 70‘lik artışla 33 bin 351 tedbir kararı verildi.

Kolluk personeline uzaktan eğitim devam ediyor

2019 yılı Kasım ayı ile 2020 yılı Mayıs ayını kapsayan dönemde Polis Merkezi Amirliklerinde ve Jandarma Karakollarında görev yapan 111 bin 773 kolluk personeline “aile içi ve kadına karşı şiddetle mücadele” konusunda eğitim verildi. Söz konusu eğitimlere Covid- 19 sebebiyle uzaktan eğitim modeliyle devam ediliyor. 2020 yılı sonuna kadar 150 bin kolluk personeline daha eğitim verilmesi planlanıyor.

Ayrıca, Emniyet Genel Müdürlüğü sorumluluk bölgesinde, 6284 sayılı Kanun kapsamında yürütülen tüm iş ve işlemlerin il/ilçe düzeyinde tek elden takibinin yapılması amacıyla il düzeyinde kuruluşu bulunan “Aile İçi ve Kadına Karşı Şiddetle Mücadele Büro Amirliği” ilçe düzeyine de yaygınlaştırıldı. Bu kapsamda büro amirliği sayısı 81’den 1005'e çıkartıldı.

KADES’i 453 bin 12 kişi indirdi

24 Mart 2018 tarihinde hizmete giren “Kadın Acil Destek (KADES)” uygulamasını bugüne kadar 453 bin 12 kişi indirdi. 30 bin 601 kadın acil durumlarda uygulamayı kullanarak ihbarda bulundu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Tokat Tokat’ta kene istilası: “Her yerde kene var. Bu sene tutmadı ama tutmayacak diye bir kural yok” Sıcak havaların etkili olduğu Tokat’ta kene popülasyonu köylüler tarafından cep telefonuyla kaydedildi. Bu sene diğer yıllara göre kene popülasyonunda artış yaşandığını belirten köy sakinleri yetkililere çağrıda bulundu. Tokat il merkezine 18 kilometre uzaklıkta bulunan Güzeldere köyünde kene popülasyonu köylüler tarafından cep telefonuyla kaydedildi. Bu sene diğer yıllara göre kene popülasyonunda artış yaşandığını belirten köy sakinleri yetkililere çağrıda bulundu. Kış aylarında kar yağmaması ve göçebe kuşların köye gelmesiyle birlikte kene sayısının arttığını dile getiren köylüler, köylerinin bir an önce ilaçlanması gerektiğini vurguladı. Güzeldere köyünde yaşayan Cemil Kaya, daha önce kendisinin 2 defa kene tarafından ısırıldığını söyledi. Kaya, “Kar yağmadı, yağmur yağmadı, leylekler de geri geldi. Şu anda her tarafta kene var. Kendimizi korumaya çalışıyoruz ama ne kadar koruyacağız. Tarlaya da gidiyoruz, dağa da çıkıyoruz. Kene bu yıl her yerde var. Köyün ilaçlanmasını istiyoruz. Devlete çağrımız. Dönsün dönsün ilaçlasınlar. 2 yıl boyunca beni peş peşe 2 defa kene tuttu. Pazar ilçesindeki hastanede aldırarak kan tahlili verdik. Şükür sıkıntı çıkmadı. Bu sene henüz tutmadı ama tutmayacak diye de bir kural yok. Her yerde kene var” şeklinde konuştu. Köy sakinleri sıcak havaların etkisiyle sayısında artış gösteren kene nedeniyle köylerinin ilaçlanmasını istiyor.
İzmir Kiralık araçla cinayet işleyen zanlılara 3 ilde operasyon İzmir’de bir süre önce cezaevinden çıkan Ömer Gülen, evine gireceği sırada uğradığı silahlı saldırıda yaşamını yitirmişti. Polis ekipleri 3 ilde düzenledikleri operasyonla olayla ilgili 7 şüpheliyi yakaladı. Olay, 23 Nisan günü saat 03.30 sıralarında Şirinkapı Mahallesi’nde meydana geldi. İddiaya göre, bir süre önce cezaevinden çıkan Ömer Gülen (34), evine girdiği esnada araç içerisinde bulunan kişilerin silahlı saldırısına uğramıştı. Kurulan pusuda tabancayla vurulan Ömer Gülen, kanlar içerisinde yere düşerken olayı gerçekleştiren kişi veya kişiler bölgeden uzaklaşmıştı. Olayın ardından Buca Seyfi Demirsoy Hastanesi’ne kaldırılan talihsiz adam, burada yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılmayarak hayatını kaybetmişti. Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği, Analiz Büro Amirliği ve İstihbarat Şube Müdürlüğü ekipleri, kurulan pusuyu gerçekleştiren kişi veya kişilerin kimliklerini tespit etmek ve yakalamak için çalışma başlattı. Buca İlçe Emniyet Müdürlüğü Suç Araştırma Bürosu ekiplerinin de destek verdiği çalışmalar kapsamında; konuya karışan şüphelilerin, olayda kullanmak üzere araç kiraladıkları, bu araca takılmak üzere Bursa ili tescilli ikiz plaka ayarladıkları, olaydan önce ve sonra araç üzerinde hem plaka hem donanım değişiklikleri yaptıkları tespit edildi. 3 ile operasyon düzenlendi Öte yandan, polis ekipleri, İzmir, İstanbul ve Muğla illerine eş zamanlı operasyon düzenledi. Düzenlenen operasyonda; B.G.(23), E.U.(23), M.Y.(26), D.A.(20) Y.G.(19) U.U.(33) ve Ö.B.(21) olmak üzere 7 şüpheli; 4 adet tabanca, yüklü miktarda para ve uyuşturucu maddeler ile yakalandı. Olay husumetten dolayı yaşanmış Ayıca olayın, taraflar arasındaki eski husumetten kaynaklandığı öğrenildi. Adli makamlara sevk edilen şüphelilerden B.G. ve E.U tutuklanarak cezaevine gönderildi. Diğer 5 şüpheli ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
Antalya Tavuk ihracatına getirilmesi planlanan sınırlama, et fiyatını etkiler Son zamanlarda artan beyaz et fiyatları nedeniyle Ticaret Bakanlığı harekete geçti. İhracat yasağı getirilerek iç piyasaya arzın artırılması planlanıyor. İhracat yasağı düzenlemesine ilişkin konuşan Türkiye Kasaplar Federasyonu Başkanı Osman Yardımcı, ihracat sınırlamasının kırmızı et fiyatını da etkileyeceğini kaydetti. Yardımcı, “İhracata yasak geldiğinde mamul elde çok olursa ve tavuk ucuzlarsa et dengelenir. Tavuk fiyatı ucuzlarsa vatandaş tavuğa yönelir. Etin, üreticinin ahırında beklemesi de işine gelmez, tabii et fiyatlarında da düşme olur” diye konuştu. Öncelik iç piyasa olmalı Ticaret Bakanlığı’nın, tavuk ihracatına yasak getirmeyi de kapsayan bir dizi tedbir üzerinde çalıştığı yönünde çıkan haberler üzerine, Türkiye Kasaplar Federasyonu Başkanı Osman Yardımcı açıklamalarda bulundu. Başkan Osman Yardımcı, alınan kararı desteklediğini ifade ederek, şu sözlere yer verdi: “Güzel bir karar, neden güzel bir karar? Önce iç piyasayı doyuralım, sonra dışarıya ihracat yapalım. Eğer iç piyasaya yeterli mamul veremiyorsak, bu zammın gelmesi de alınacak olan kararın bir bağlantısıdır. Biz önce iç piyasayı doğru doyuralım, sonra dışarıya ihraç edelim. Zaten iç piyasaya da ucuz vermiyorlar ki, her gün plasiyer gelip ürünü indirdiğinde rakamı faturada görüyorsun. Kısaca, size bir gün iki gün evvel fiyat geliyor, zam var diye bir söyleyen olmuyor. Bundan dolayı güzel bir karar”. “Ramazan Bayramı’nda tavuk satamadık” Tavuk fiyatlarına son aylarda art arda gelen zamları girdi maliyetlerinin artmasına bağlayan Başkan Osman Yardımcı, üreticilerin karşılaştığı zorluklara değindi. Yardımcı, “Fırsatçılık demeyelim de çünkü onların da girdileri var. Elektriğe yeni artış yapıldı, tavuklar ısıtma sistemiyle besleniyor. Tabii ki şu an Yaz mevsimine yaklaştığımız için daha rahat edecekler ama yem var bakım var, bir civciv yetiştirmek öyle kolay değil. Tavukçuluk da zor ama fırsatçılık daha kolay, son zamanlarda karşılaştığımız en büyük olay; Ramazan Bayramı’nda tavuk satamadık. Beş kasa istiyorsak bir kasa verdiler, piyasadan mallarını çekince esnaf zor durumda kaldı. Bayram tatilinde millet pikniğe gidecek, biz mal satamadık” dedi. “Tavuk ucuzlarsa et de ucuzlar” Tavuk ihracatına sınırlama getirilirse kırmızı et fiyatını da etkileyeceğine dikkat çeken Türkiye Kasaplar Federasyonu Başkanı Osman Yardımcı, Türkiye’de temel gıda maddeleri içinde en az zammın kırmızı ete geldiğini fakat vatandaşın alım gücü olmaması nedeniyle pahalı geldiğini açıkladı. Yardımcı, sözlerini şu şekilde sonlandırdı: “Pandemide zam yapmayan kesim et kesimidir, her ne olduysa bir sene zarfında böyle oldu. En geriden gelen etti, şimdi de hesaplasalar Türkiye’de temel gıda maddelerinin içinde en az zam gelen yine et. Pahalı mı pahalı mı, çünkü alım gücü yok. İhracata yasak geldiğinde mamul elde çok olursa ve tavuk ucuzlarsa et dengelenir. Tavuk fiyatı ucuz olursa vatandaş tavuğa yönelir, tezgahta eti satamazsan üreticiden de aracıdan da almazsın. Etin, üreticinin ahırında beklemesi işine gelmez, tabii et fiyatlarında da düşme olur. Tavuk ucuzlarsa et de ucuzlar.”