POLİTİKA - 31 Ocak 2020 Cuma 15:23

AK Parti Ankara Milletvekili Arslan, depremin ardından muhalefetin yaptığı açıklamaları eleştirdi

A
A
A
AK Parti Ankara Milletvekili Arslan, depremin ardından muhalefetin yaptığı açıklamaları eleştirdi

AK Parti Ankara Milletvekili Ali İhsan Arslan, muhalefetin depremin ardından yaptığı açıklamaları eleştirerek, “Samimi değilseniz, poz vererek rant peşindeyseniz; Elazığ’ın acısı tüm tazeliğini korurken, oradan Erzurum’a geçip kayak yapmanın vahametini dahi idrak edemezsiniz” dedi.

AK Parti Yenimahalle İlçe Danışma Meclisi toplantısına katılan Arslan, burada yaptığı konuşmada, 2020’nin ilk ayında menfi hadiselerin ön plana çıktığına dikkati çekerek, Manisa ve Ankara’da hissedilen depremlerin ardından Malatya ve Elazığ’da meydana gelen şiddetli depremlerde hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar diledi.

Depremin ardından çadırda yaşamak zorunda kalanların zor bir süreçten geçtiğini ve birinci önceliklerinin depremzedelere el uzatmak, yaralarını sarmak olacağını vurgulayan Arslan, henüz enkazların bile kaldırılmadığı bir ortamda siyasi rant peşinde koşulmasının nahoş bir durum olduğunu, depremin ardından iktidarı yıpratmak adına türlü türlü tezviratlar yapıldığını ifade etti.

Milletvekili Arslan, “Depremzedelere yardım etmek gibi bir derdiniz varsa her şeyden önce samimi olacaksınız. Şov yapmaktan, deprem mahallinde kahkahalar eşliğinde poz vermekten uzak duracaksınız. Ama samimi değilseniz, poz vererek rant peşindeyseniz; Elazığ’ın acısı tüm tazeliğini korurken, oradan Erzurum’a geçip kayak yapmanın vahametini dahi idrak edemezsiniz” diye konuştu.

Arslan, depremin ardından muhalefetin yaptığı açıklamaları eleştirdi. Arslan,"Devletimiz ilk andan itibaren tüm şehirlere, mahallelere, köylere ivedilikle yetişti, sağlıkçısından arama kurtarma ekibine, Kızılay’ından güvenlik güçlerine kadar tüm devlet unsurları vatandaşların yanında yer aldı" dedi.

Başkalarının acizlikleri üstünden siyasi rant devşirmeye çalışmadık”

“Bizler hiçbir zaman felaketi menfaate çevirmeye, başkalarının acizlikleri üstünden siyasi rant devşirmeye çalışmadık, çalışmayız” diyen Arslan, şiarlarının samimiyetle, kalben, vicdanen bu milletin meselelerini çözmek, gelecek nesillere büyük ve güçlü bir Türkiye bırakmak olduğunu kaydetti.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın deprem bölgesini ziyaret ederek vatandaşların sorunlarını yerinde gördüğünü aktaran Arslan, ilgili bakanların da depremin ilk saatlerinde itibaren sahada olduğunu söyledi.
Cumhurbaşkanından Bakanlara kadar, devletin tüm yetkililerinin, tüm kurum ve kuruluşlarının halkın sorunlarıyla yakinen ilgilendiğini söyleyen Arslan, “Bunu Elazığ’da da somut olarak bir kez daha gördük. Bizler, bu ülkede bir kişinin ayağına diken battığında ciğeri yanan insanlarız” değerlendirmesinde bulundu.
Türkiye’nin afetlere, felaketlere en hazır, sosyal yardım kanalları en iyi işleyen, sosyal politikaları en sağlam ülkelerden biri olduğunun altını çizen Arslan, “En ücra köylerde bir vatandaşımız için ambulans helikopter kaldırabilen bir devletimiz var artık. AK Parti, hamdolsun, hayal bile edilemeyenleri gerçeğe dönüştürmüş bir partidir” şeklinde konuştu.

Doğal afet, deprem, savaş ve terörün Sünni-Alevi, Kürt-Türk ayrımı yapmadığını, şu parti ya da bu parti gözetmediğini sözlerine ekleyen Arslan, AK Parti’nin siyaset anlayışı sadece felaket anında değil, millete her türlü hizmette insan odaklı" dedi.

Elazığ depreminin ardından Türkiye’nin dört bir tarafındaki vatandaşların kalplerinde aynı acıyı hissettiğini, milletin birlik ve beraberlik içinde hareket ettiğini görmekten mutluluk duyduğunu aktaran Arslan, “Milletimizle ne kadar gurur duysak azdır. Doğal afetler, savaşlar, felaketler, terör tehdidi karşısında, gerçekten tek millet olduğumuzu, hem de büyük bir millet olduğumuzu gösterme konusunda son derece başarılıyız. Aynı duyarlılığı, aynı hassasiyeti normal zamanlarda da gösterebilmeliyiz” diye konuştu.

Arslan, birlikte yaşama kültürünün bu coğrafyanın kaderi olduğuna vurgu yaparak, “Hangi görüşe, hangi ideolojiye, hangi partiye gönül verirsek verelim öncelikle kalbimiz Türkiye’den yana olmalı. Birlikte yaşamayı asırlardır başarabilen, dünyaya örnek bir milletiz” değerlendirmesinde bulundu.

Milletvekili Arslan, Batılı ülkelerin sömürgeci geçmişini anımsatarak, Suriye rejiminin zulmünden kaçan mültecilere kapılarını kapatan Avrupa ülkelerini eleştirerek, “Çağdaş, güya medeni Batı, demokrasinin sadece reklamını yaparken, biz demokrasi kültürünü bizzat yaşıyor, yaşatıyoruz. Bu birikim, bu tecrübe AK Parti’nin adeta şiarı. Biz, kurulduğumuz günden beri, kimseyi ötekileştirmeden, kimseyi dışlamadan siyaset yaptık” ifadelerini kullandı.

82 milyona hizmet etme derdinde olduklarını ifade eden Arslan, “Müşterek bir kaderimiz var bu ülkede. Hepimiz ortak bir gelecek kurmak için canla başla çalışıyoruz. Cefasını birlikte çektiğimiz gibi, sefasını da birlikte süreceğimiz bir ülke inşa ediyoruz. Demokrasi kültürü, bir arada yaşama tecrübesi bizim en büyük zenginliğimiz, gücümüz” diye konuştu.

“Suriyelilerin denize girmesini yasaklayan CHP zihniyeti, tırnaklarıyla kazıyarak bir canı enkazdan çıkaran Suriyeli Mahmud’u görünce inşallah utanmıştır” diyen Arslan, Türkiye’nin gerçeğini ve milleti anlamak için kurtarma çalışmaları sırasında UMKE görevlisi Emine Kuştepe ile enkaz altındaki depremzede Azize Çelik arasında geçen konuşmaya kulak kabartmak gerektiğini söyledi.

“İdlib’te yaşanacak insani kriz, tüm bölgeyi olumsuz etkileyecek”

Ankara Milletvekili Arslan, bölgede ve dünyada çatışmaların, istikrarsızlığın, küresel güçler arasındaki kavgaların, gittikçe arttığı bir dönemin yaşandığına işaret ederek, İdlib’te yaşanan insanı krize değindi.
Suriye rejiminin ateşkesi çiğneyerek, İdlib’te sivilleri hedef almaya devam etmesinin son derece kaygı verici olduğuna vurgu yapan Arslan, “Rusya’nın Astana ve Soçi’deki taahhütlerine sahip çıkmasını; İdlib’te sivillere yönelik saldırıların durmasını için Şam rejimi üzerindeki nüfuzunu kullanmasını temenni ediyoruz. Aksi takdirde İdlib’te yaşanacak insani kriz, tüm bölgeyi olumsuz etkileyecek, göç dalgası farklı sorunları tetikleyecektir. Bölgenin yeni trajedilere, yeni krizlere değil, tam tersine ivedi çözümlere ihtiyacı var” değerlendirmesinde bulundu.

Ortadoğu, Akdeniz ve İslam ülkelerinin istikrar, güvenlik ve huzura; halkların iradesine saygı duyan yönetimlere muhtaç vaziyette olduğunu sözlerine ekleyen Arslan, ancak Libya meselesinde olduğu gibi Batılı devletlerin emperyalist hesaplar yaparak, meşru hükümeti devirmeye kalkanlara örtülü destek verdiğini kaydetti.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Türkiye için büyük bir şans olduğunu ifade eden Arslan, şöyle devam etti: “Cumhurbaşkanımız sayesinde Türkiye, artık kurulan oyunlarda basit bir oyuncu değil, tam tersine oyun kurucu oldu. Türkiye, Tayyip Erdoğan ile küresel güçlerin peşine takılan değil, tam tersine küresel güçleri peşine takan özne haline geldi. Münhasır bölge çıkışımız, akılla, bilgiyle, hukukla ortaya koyduğumuz mücadele dünyada ses getirdi, küresel güçler ne yapacaklarını şaşırdı, adeta çaresiz kaldılar."

Neşra Durmaz

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Nevşehir Alkollü sürücü aracı kendisinin kullanmadığını söyledi, kamera kayıtlarını izleyince ikna oldu Nevşehir’de kaza yapan alkollü sürücü, önce aracı arkadaşının kullandığını söyledi, Kent Güvenlik Yönetim Sistemi kamerası görüntüsünü izleyince de aracı kendisinin kullandığını itiraf etti. Daha sonra ise görüntü alan gazeteciye, “Abi siz bu saatte ne geziyorsunuz? Bu çektiklerini paylaşacak mısın? Bunu herkes görsün, su yola akmış. Su olmasaydı ben şu an Avanos’taydım” dedi. Kaza, gece saatlerinde 2000 Evler Mahallesi Zübeyde Hanım Caddesi Üniversite Kavşağı’nda meydana geldi. 1.33 promil alkollü olan Efe P., kullandığı 50 FE 378 plakalı Volkswagen marka otomobilin direksiyon hakimiyetini kaybetti. Araç önce orta refüje çıktı, daha sonra da karşı şeride geçen otomobil kaldırım taşlarına çarparak durdu. Kazayı gören vatandaşların ihbarı üzerine kaza yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Otomobili sürdüğünü iddia eden bir vatandaş ile otomobilde bulunan bir kişi herhangi bir yaralanmalarının olmadığı gerekçesi ile tedaviyi kabul etmedi. Kaza yerine gelen polis ekipleri inceleme yaparken araçta yolcu olarak bulunduğunu söyleyen Efe P.’nin konuşmalarından ve durumundan şüphelendi. Aracı sürdüğünü bir türlü kabul etmeyen alkollü gence polis ekipleri dakikalarca dil döktü. Aracın Efe P.’nin bir yakınının üzerine olması nedeniyle sürücünün Efe P. olabileceği ihtimali üzerinde duran polis ekipleri KGYS kameralarını inceledi. Yapılan kamera araştırması sonrası polis ekipleri aracı Efe P.’nin sürdüğünü tespit etti. Polis ekiplerinin kaza görüntüleri izletmesi sonrası aracı kendisinin kullandığını söyleyen 19 yaşındaki aday sürücü Efe P.’nin yapılan alkol kontrolünde 1.33 promil alkollü olduğu tespit edildi. Alkollü sürücü Efe P. uzun uğraş sonucu aracı kendisinin kullandığını itiraf ettikten sonra, “Ehliyet alalı iki yıl olmadı. Bu üçüncü kazam” dedi. Görüntü alan basın mensuplarına da, “Abi siz bu saatte ne geziyorsunuz? Bu çektiklerini paylaşacak mısın? Bunu herkes görsün, su yola akmış. Su olmasaydı ben şu an Avanos’taydım ifadelerini kullandı. Efe P., görüntü alan gazeteciye de "tamam" işareti yaptı. Sürücüye alkollü araç kullanmaktan 6 bin 439 lira ceza işlem uygulanırken, araç da trafikten men edildi.
Sinop Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, Sinop’ta din görevlileriyle bir araya geldi Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, “En çok ihtiyaç duyacağımız şey yüce bir ideal, adanmışlık ruhu ve bitmeyen bir heyecandır. Bu manada yüce dinimiz İslam’a ve insanlığa hizmet etmek en büyük idealimiz” dedi. Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Sinop’ta din görevlileriyle bir araya geldi. Sinop Kültür Merkezi Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen programda konuşan Başkan Erbaş, yaz Kur’an kurslarının önemine ilişkin, “Çocuklar küçük yaşlarda sizlerden öğrendiklerini asla unutmazlar. Eğer onların şu kalplerine, minicik körpecik zihinlerine İslam’ın güzelliklerinden birkaç hususu bile aktarabilirseniz sizin kurtuluşunuza vesile olur” dedi. Başkan Erbaş, gençleri, çocukları ve aileleri İslam’ın güzellikleriyle buluşturulması gerektiğini belirterek, camilerin, Kur’an kursların herkese açık olduğunu söyledi. “Rol model olmalıyız” Din görevliliğinde ihlas, samimiyet, aşk ve heyecanın olması gerektiğini dile getiren Başkan Erbaş, “Bunlar hocalara çok yakışıyor. Din samimiyettir ve aşk, heyecan Aşk, heyecan kalmadıysa muvaffak olamayız. Aşkımızı, heyecanımızı asla kaybetmeyelim. Rol model olmalıyız, bizi gören gençler, çocuklar bize heves etmeli” diye konuştu. “İslam’a ve insanlığa hizmet etmek en büyük idealimiz” Başkan Erbaş, din görevlilerinin aynı zamanda İslam’ı tebliğ noktasında yaşanılan çağın ve dünyanın öğretmenleri olduğunu belirterek, “En çok ihtiyaç duyacağımız şey yüce bir ideal, adanmışlık ruhu ve bitmeyen bir heyecandır. Bu manada yüce dinimiz İslam’a ve insanlığa hizmet etmek en büyük idealimiz. Bu uğurda adanmışlık ruhuyla çalışmak en büyük bahtiyarlığımız ve çalışmalarımızın meyvelerini görmek en büyük heyecan kaynağımızdır. Çalışmalarımızın meyvesini görmemiz lazım. O meyveler bizim heyecanımızı daha da arttıracak” ifadelerini kullandı. Programa, Sinop İl Müftüsü Paşa Bektaş da katıldı.
Muğla Bal paketleme tesisi yangınında milyonlarca liralık maddi hasar meydana geldi Muğla’nın Köyceğiz ilçesi sanayi sitesinde meydana gelen ve milyonlarca lira maddi hasara neden olan fabrika yangını büyük ölçüde kontrol altına alındı. Söndürme çalışmalarını yerinde takip eden Muğla Valisi İdris Akbıyık, yangını söndürmek için canla başla mücadele eden herkese teşekkür etti. Muğla’nın Köyceğiz ilçesinde sanayi sitesinde çöplükte çıkan yangın, bal paketleme tesisine sıçrayıp kısa sürede tüm tesisi ve çevresini sararak milyonlarca liralık maddi hasara sebep oldu. Yangını söndürmek için Muğla Büyükşehir Belediyesi itfaiye ekiplerinin yanı sıra, Orman Bölge Müdürlüğü’ne bağlı orman yangını söndürme ekipleri, Dalaman Hava Limanı’na bağlı itfaiye ekibi, özel sektör tankerleri ve iş makineleri ve beton dökme mikserleri görev yaptı. Rüzgarın da etkisi ile kısa sürede büyüyen ve mücadelesi oldukça güç şartlar altında sürdürülen yangında iş yeri ile birlikte araçlar da yandı. Yaklaşık 2 saat süren çalışmanın ardından kontrol altına alınan yangında ilk belirlemelere göre 2 işletmede bulunan market ürünleri, 6 bin teneke bal, 10 ton zeytinyağı, 1 kamyon, 2 kamyonet, 1 forklift, 5 transpalet ve elektronik cihazlar yanarak zarar gördü. Çalışmaları yerinde takip eden Vali Akbıyık, canla başla mücadele eden herkese teşekkür etti Yangın çıktıktan kısa süre sonra Köyceğiz Toparlar Sanayi Bölgesi’ne gelerek çalışmaları bizzat yangın mahallinde takip edip ekiplerin müdahalesini koordine eden Muğla Valisi İdris Akbıyık, yangının saat 21.05 sıralarında henüz belirlenemeyen bir nedenle çöp alanında başlayıp iki iş yerine sıçradığını belirtti. Vali Akbıyık yaptığı açıklamada, “Saat 21.05 civarı Köyceğiz Toparlar mevkiinde bal fabrikası iş yerinde meydana gelen yangın, tesisin hemen yanındaki çöp dökme alanında başlayıp iş yerine sıçrıyor. Bütün kamu araçlarımız, Orman Bölge Müdürlüğü, AFAD, belediye itfaiye araçları hatta Dalaman Hava Limanı itfaiyeleri ve özel sektör, olabilecek en hızlı şekilde müdahaleye başladılar. Yangın kontrol altına alındı. 150 personel 50 civarında arazöz, tanker, beton mikseri ve iş makineleri canla başla mücadele etti. Allah’a şükür can kaybı yok, bir kişi dumandan etkilendi. Yangının yerleşim yerlerine sıçrama ihtimalini düşünmüyoruz ama hava rüzgarlı, tüm birimlerle müdahale devam ediyor. Kamu, özel sektör, kişi ve kurum söndürme çalışmalarına canla başla destek veren herkese teşekkür ediyorum” dedi.
Ankara Irak’ın kuzeyine düzenlenen hava harekatı ile 25 hedef imha edildi Milli Savunma Bakanlığı Irak’ın kuzeyinde bulunan Gara, Kandil ve Asos bölgelerindeki terörist hedeflerine hava harekatı düzenlendiğini ve 25 hedefin vurulduğunu açıkladı. Milli Savunma Bakanlığından yapılan açıklamaya göre, PKK/KCK ve diğer terörist unsurları etkisiz hale getirerek Irak’ın kuzeyinden Türkiye’ye yönelik saldırıları bertaraf etmek ve hudut güvenliği sağlamak maksadıyla Birleşmiş Milletler Anlaşması’nın 51’inci maddesinden doğan meşru müdafaa hakkı doğrultusunda Irak’ın kuzeyinde bulunan Gara, Kandil ve Asos bölgelerindeki terörist hedeflerine hava harekatı düzenlendi. İcra edilen hava harekatıyla Bölücü Terör Örgütü (BTÖ) tarafından kullanılan ve içerisinde sorumlu düzeyde teröristlerin de bulunduğu değerlendirilen mağara, sığınak, barınak, depo ve terör örgütünün kullandığı tesislerden oluşan 25 hedef imha edildi. Bakanlıktan yapılan açıklamada terörle mücadelede kararlılık vurgusu yapılarak, “Asil milletimizin bağrından çıkan Türk Silahlı Kuvvetleri, geçmişte olduğu gibi bugün de ülkemizin ve milletimizin beka ve güvenliği için terörle mücadeleye son terörist etkisiz hâle getirilinceye kadar azim ve kararlılıkla devam edecektir. Bu harekat sırasında; masum insanların, dost unsurların, tarihî ve kültürel varlıklar ile çevrenin zarar görmemesi için her türlü tedbir alınmıştır” ifadelerine yer verildi.