POLİTİKA - 18 Temmuz 2017 Salı 17:40

AK Parti'den Kılıçdaroğlu'na sert cevap!

A
A
A
AK Parti'den Kılıçdaroğlu'na sert cevap!

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal, "Buradan Kemal Kılıçdaroğlu'na sesleniyorum, bizim seni konuşmak gibi bir derdimiz yok. Hatta biz eğer seni konuşmasak senin kısa bir süre içinde siyasetin gündeminden kaybolacağını biliyoruz. Bizim seni konuşmamızın nedeni, maalesef senin sürekli olarak söylediğin yalanlar, iftiralar, tahrik ve oynamaya devam ettiğin tehlikeli oyundur" dedi.

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Mahir Ünal, Merkez Yürütme Kurulu toplantısının gündemine ilişkin basın toplantısı düzenledi. AK Parti'nin geleneksel hale gelen istişare değerlendirme toplantısının tarihinin netleştiğini belirten Ünal, kampın 6-7-8 Ekim 2017 tarihinde Afyonkarahisar'da yapılacağını duyurdu. 

Türkiye'nin 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü Anma törenlerini geride bıraktığını hatırlatan Ünal, 11 Temmuz günü başlayan anma etkinlikleri 16 Temmuz gecesi saat 24.00'e kadar devam ettiğini belirtti. Ünal, "Bu kahramanlığa birilerinin 'kontrollü darbe, tiyatro' demesine de büyük bir tepki ortaya konmuştur, bizim öncelikli olarak AK Parti olarak gördüğümüz şey şudur, milletin bu duygusuna eşlik eden siyaset, millet ile birlikte devam eden siyasettir. O gece AK Parti'ye ait değildir, AK Parti o gecenin bir parçası olmaktan ve bu milletin bir parçası gurur duyan bir partidir. Dolayısıyla, 15 Temmuz'la ilgili aziz milletin kahramanlık destanı ile ilgili bizim nerede durduğumuz bellidir" ifadelerini kullandı.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun bugünkü grup toplantısında yaptığı açıklamalara işaret eden Ünal, "Bugün Kemal Kılıçdaroğlu'nun grup toplantısında yaptığı açıklamalar Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nun istemesek de gündemimize girmesine sebebiyet vermiştir. Çünkü, Kemal Kılıçdaroğlu 'sürekli olarak beni konuşuyorlar' diyor. Buradan Kemal Kılıçdaroğlu'na sesleniyorum, bizim seni konuşmak gibi bir derdimiz yok. Hatta biz eğer seni konuşmasak senin kısa bir süre içinde siyasetin gündeminden kaybolacağını biliyoruz. Bizim seni konuşmamızın nedeni, maalesef senin sürekli olarak söylediğin yalanlar, iftiralar, tahrik ve oynamaya devam ettiğin tehlikeli oyundur" dedi.

Ünal, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Hiçbir siyasi partinin bu devletin meşruiyetini, TBMM'nin, yargının meşruiyetini tartışmaya açtığına şahitlik edemezsiniz. Bir şiir okuduğu için cezaevine gönderilen bir belediye başkanı olan o gün Recep Tayyip Erdoğan bile bir meşruiyet tartışması açmamış, 'devletime küsmem' demiş ve mücadelesini anayasal meşru zeminde sürdürmüştür. Türkiye, Kemal Kılıçdaroğlu'nun genel başkanlığı ile birlikte bir meşruiyet tartışmasının ve bunun sistematik olarak sürekli devam ettirilmesine şahit olmaktadır. 2011'de seçimlerden hemen sonra, TBMM'nin meşruiyetini tartışmaya açmıştır Kemal Kılıçdaroğlu, yemin kriziyle birlikte. Daha sonra yargının meşruiyetini, hükümetin meşruiyetini tartışmaya açmıştır. 2011'den bugüne kadar sistematik olarak devam ettiği meşruiyet tartışmasına özellikle 15 Temmuz'dan sonra başka bir düzlemde devam etmektedir, daha tehlikeli bir şekilde. Nedir bu tehlikeli şekil? Sarayın jandarması, halkın jandarması, sarayın 15 Temmuz'u halkın 15 Temmuz'u. Daha da acısı, meclisin yetkisinin elinden alınması, meclisin gayrimeşru ilan edilmesi. Buradan biz siyasetin temsilcileri olarak soruyoruz, Sayın Kemal Kılıçdaroğlu demokrasinin, siyasetin, devletin meşruiyetini tartışmaya ve meşruiyet zeminini yok etmeye çalışarak ne yapmak istemektedir?"

"Kemal Kılıçdaroğlu başka bir anayasayı mı esas almaktadır"

"Kemal Kılıçdaroğlu bütün bunları ifade ederken şunu sormak istiyorum, Sayın Kılıçdaroğlu başka bir anayasayı mı esas almaktadır" diyen Ünal, "Sayın Kemal Kılıçdaroğlu, sanki başka bir anayasayı esas alarak konuşuyor ve burada ben soruyorum, Sayın Kemal Kılıçdaroğlu kamu düzenini sağlamak, demokrasinin kendi varlığını sürdürmek için sizin başka bir referansınız mı var. Bizim durduğumuz yer bellidir, biz milletin yanında duruyoruz" şeklinde konuştu.

Ünal, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Kendisinin grup toplantısında, 'korkak, ödlek' gibi ifadeleriyle ilgili kendisine şunu söylemek istiyorum, 15 Temmuz gecesi bu millet kimin korkak ve ödlek, kimin cesur ve kahraman olduğunu çok net bir şekilde görmüştür. Siyasetle ilgili Kemal Kılıçdaroğlu'na şunu hatırlatmak istiyorum, siyaset sorun çözme sanatıdır sorunları krize döndürme işi değildir. Dolayısıyla şuna karar vermelidir, sürekli olarak adeta mevcut siyasetin, mevcut demokrasinin, anayasanın, TBMM'nin paralelinde sokağı, halkı referans gösteren bir dil kullanarak konuşması ne anlama gelmektedir?"

"Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nun yaptığı konuşmada meydan okuyan bir dille söylediği 'nerede isterse orada karşılıklı konuşalım, hodri meydan' dediği çerçeveye dönük şunu söylemek istiyorum" diyen Ünal, "Sayın Kemal Kılıçdaroğlu senin öncelikli olarak Cumhurbaşkanımızın, Genel Başkanımızın siyasal anlamda muhatabı olabilmen için senin genel başkanlığa geliş biçimin ve genel başkan olduktan sonra o genel başkanlık makamında oturma ve girdiğin her seçimi de kaybetmiş genel başkan olarak hangi zaviyeden bakarak bir muhataplık oluşturduğunu da açıkçası merak ediyorum. Kendi partisi içerisindeki muhaliflere 'kafamı kızdırmayın, partinin önüne koyarım' diyen anlayışın ne kadar demokratik olduğu da tartışmalıdır. Bizim, Kemal Kılıçdaroğlu'nun konuşmak ya da gündemimize almak gibi bir derdimiz yok. İçeriye dönük meşruiyet tartışmalarını sürdüren, demokrasinin, devletin organlarını tartışmaya açan bir anlayış siyasal bir anlayış olamaz" şeklinde konuştu.

Tek tip kıyafet tartışması

Tek tip kıyafet tartışmalarının sorulması üzerine Ünal, "FETÖ sanıklarının daha doğrusu bu mesiyanik kültün, çünkü sürekli simgeler ve semboller üzerinden mesajlar veren, Pensilvanya'da küçük kasabada yaşayan meczubun da seccade üzerinden verdiği mesajlar vardı. Sürekli semboller üzerinden kendi müntesiplerinin morallerini yüksek tutmak ve onların herhangi bir şekilde itirafçı olmalarının önüne geçmek için yaptıkları eylemlerden birisiydi bu. Kamuoyunu huzursuz eden ve Cumhurbaşkanına suikast düzenlemiş, TBMM'yi bombalamış, o gece halkın üzerine ateş açmış bu katillerin gülümseyerek takım elbise ve kravat içerisinde mahkeme salonuna gelmesi vicdanı rahatsız ediyor. Kamuoyundan gelen talepler çerçevesinde Cumhurbaşkanımızın ifadeleri oldu, hem de Adalet Bakanlığımız bu konuda bir çalışma başlattı. Dolayısıyla, verilmiş bir karar söz konusu değil, Adalet Bakanlığımız bu çalışmasını bitirdiğinde ilgili birimlerle bu konudaki çalışmasını paylaşacaktır. Adalet Bakanlığı çalışmasını sonuçlandırdıktan sonra bunu kamuoyuyla paylaşacaktır" ifadelerini kullandı.

Mescid-i Aksa'nın ibadete kapatılması

"Mescid-i Aksa'da insanların inanç özgürlüğüne dönük kabul edilemez uygulamalar yaşanmaktadır" diyen Ünal, "İsrail'in orada Müslümanlara dönük uyguladığı ve bu Mescid-i Aksa'nın ibadete kapatılmasından orada Filistinli Müslümanların katledilmesine kadar bu uygulamaların kabul edilemez olduğunu ve İsrail'de bu konuda İsrail hükümetini evrensel değerlere ve inanç özgürlüğüne saygılı olmaya davet ediyoruz" şeklinde konuştu.  

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Tekirdağ Pompalı tüfekle iş yerini bastılar: O anlar kamerada Tekirdağ’ın Kapaklı ilçesinde 3 kişinin pompalı tüfekle geri dönüşüm tesisini bastığı anlar kameralara yansıdı. Kapaklı Bahçelievler Mahallesi’nde geri dönüşüm tesisi işleten M.A.’nın iş yerini, 45 gün önce Malkara’dan satın aldığı bir aracın eski sahipleri olduğu iddia edilen kişiler silahla bastı. Araca ve M.A. ile ailesinin polisi aramasını engellemek için telefonlarına el koymak isteyen O.Y., ‘Bu arabayı yakarım burayı da yakarım’ diyerek tehditler savurduğu iddia edildi. M.A. ile 5 ay ortaklıkları olduğu öne sürülen O.Y.’nin ve 2 silahlı arkadaşının da bulunduğu kişileri M.A. ve ailesi sakinleştirmeye çalışsa da başarılı olamadılar. O anlar kameralar tarafından saniye saniye altına alındı. İddiaya göre çöp kamyonetini kaçırmaya çalışan şahıslara engel olmaya çalışan M.A. ve yakınları zaman zaman ezilme tehlikesi geçirdi. Şahıslar, ihbarı üzerine olay yerine gelen polisi görünce geldikleri araçla kayıplara karıştı. O an işletmede bulunan 2’si kadın 5 kişinin ise korku dolu anları iş yerinin güvenlik kamerasına yansırken Kapaklı polisi kayıplara karışan şahısları arıyor. Olay yeri inceleme ekipleri geri dönüşüm tesisinde yaptıkları incelemede boş kovanları toplarken Cumhuriyet Savcısının talimatıyla hareket geçen polis olayla ilgili çok yönlü soruşturma başlattı.
Burdur Burdur’da teke ve koçların güzellik yarışması renkli görüntülere sahne oldu Burdur’da her yıl düzenlenen ve gelenek haline gelen Honamlı tekesi ve koçların yarıştığı güzellik yarışması bu senede renkli görüntülere sahne oldu. Burdurlular tarafından yoğun ilgi gören yarışmada ilk üçe giren teke ve koyun yetiştiricilerine ödül takdim edilirken sembolik olarak gerçekleştirilen açık arttırma ile 108 bin TL’ye sayılan bir kuzunun geliri LÖSEV’e bağışlandı. Burdur’da yıllardır düzenlenen ve Teke yöresinin sembolü haline gelen küçükbaş hayvanların yarıştığı Honamlı tekesi ve koç güzellik yarışması bu sene de tarım ve hayvancılık fuarında düzenlendi. Küçükbaş hayvan yetiştiricilerinin yoğun ilgi ile takip ettiği yarışmada Burdur’un farklı ilçelerinden gelen 20 koç ve 24 Honamlı tekesi arasından Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Veteriner Fakültesi akademisyenlerinden oluşan jüri üyeleri tarafından hayvanların vücut ölçüleri, yaşları, boynuz yapısı, ırk özellikleri ve vücut uyumu kriterlerine göre güzellik seçimleri gerçekleştirildi. "Görünüm, parlaklık ve et olarak en güzel hayvan benimki" Burdur’un Çavdır ilçesine bağlı Bayır mahallesinden yarışmaya katılan üretici Turgay Çelik yarışma öncesinde yaptığı konuşmada, "Bu işi çocukluğumdan beri yapıyorum. Biz bu işi kar amacı için değil de zevkine, vatana, millete güzel hayvan yetiştirmek için yapıyoruz. Honamlı keçisi besliyoruz. Bizim teke yöremizin önemli bir ırkıdır. 1 yaşındayken canlı ağırlıkları 100- 120 kilo gelir. Az masrafla çok hızlı gelişen bir ırktır bu hayvan. Yarışmada iddialıyız. Görünüm, parlaklık ve et olarak diğer yarışmacılara baktığımda en güzel görünen benim hayvanlarım. İnşallah hayırlısı ile alacağız” dedi. Tek tek seyirci ve jürinin önüne çıktılar Yarışmanın başlamasıyla tek tek seyircilerin ve jüri üyelerinin önüne çıkarılan hayvanlar vücut ölçüleri, yaşları, boynuz yapısı, ırk özellikleri ve vücut uyumu bakımından incelendikten sonra yapılan değerlendirme sonucunda dereceye giren hayvanlar seçildi. Yarışmada Honamlı tekesi kategorisinde Yeşilova ilçesinin Çardak köyünden katılan Kamil Akyol’un yetiştirdiği teke birinci, Bucak ilçesinin Kızılkaya Beldesi’nden katılan Kezban Kabaş’ın tekesi ikinci, merkez Bayır köyünden katılan Reşat Çelik’in yetiştirdiği teke ise üçüncü oldu. Merinos koç yarışmasında ise Yeşilova ilçesinin Harmanlı köyünden katılan Kamil Akyol’un yetiştirdiği koç birinci, Yeşilova’nın Gençali köyünden katılan Halil Savaş’ın koçu ikinci, Yeşilova’nın Harmanlı köyünden katılan Oktay Kurtuluş’un koçu ise üçüncü oldu. Dereceye giren yarışmacılara protokol üyeleri tarafından ödülleri takdim edildi. Yarışma sonunca konuşan Honamlı tekesi yarışmasında birinci seçilen yetiştirici Yusuf Sarıca, “Çok mutluyum, çok gururluyum. Bu teke üç yaşında. Üç yıldır besliyorum. Dağda doğal bir şekilde besleniyor. Yarışmaya ilk defa katılıyorum, bir sonraki yarışmalara da mutlaka katılacağım” sözlerini dile getirdi. Merinos koçu yarışmasında birinci seçilen Kamil Akyol ise, "Kendimize ait damızlık işletmemiz var. Anadolu merinosu üretiyoruz. Bütün bölgeye elimizden geldiğince en iyi ve en kaliteli şekilde damızlıklarımızı yetiştirip satıyoruz. Koçumuz birinci oldu. Anlımızın akıyla birinciliği kazandık. Bütün katılımcılara teşekkür ediyorum. Allah herkesin emeğini yağlı yapsın” şeklinde konuştu. Ayrıca yarışmada LÖSEV’e destek olmak amacıyla bir kuzu sembolik açık arttırma ile 108 bin TL’ye satılarak geliri LÖSEV’e bağışlandı.
İstanbul Süheyl Batum listesini divan kuruluna teslim etti Galatasaray Başkan Adayı Süheyl Batum, 25 Mayıs’ta yapılacak başkanlık seçimi için listesini divan kuruluna teslim etti. Galatasaray’da Olağan Seçimli Genel Kurul 25 Mayıs’ta Galatasaray Lisesi’nde yapılacak. Galatasaray Başkan Adayı Süheyl Batum, Rams Park’ta bulunan divan kuruluna listesini teslim etti. Daha sonra basın mensuplarına konuşan Süheyl Batum, "Bugün listemizi divan kuruluna teslim ettik ve Galatasaray Başkanlığına aday olduk. Galatasaray yalnız bir spor kulübü değil. Aynı zamanda gelenekleriyle, kurumlarıyla, geçmişiyle, değer yargılarıyla eğitim ve kültür kurumu. Galatasaray hem demokrasisini hem aydınlanmacı geleneği, Galatasaray’ın değerlerinden ve Atatürk ilke ve devrimlerinden alıyor. Biz de bugün Galatasaray’ın demokrasisi için, gelecek için ve itibarı için arkadaşlarımızla birlikte buraya geldik. Bu değerli kadroyu bir araya getirirken, bizi bu yolda yüreklendiren, cesaretlendiren iki çok önemli ve değerli başkanımız var. Bunlardan biri Galatasaray’ın başkanlığını yapmış Alp Yalman bizim listemizde. Kendisinin isteğiyle Disiplin Kurulu Başkanı da listemizde yer almıştır. İkincisi yine Galatasaray’ın önemli başkanlarından olan Ünal Aysal. Ünal Aysal biz seçimleri kazandığımız takdirde Sportif AŞ’nin başında olacak. Kendisine de teşekkür ediyorum. Celal Açar da listemizde yer aldı" diye konuştu. "Florya projesine izin vermeyeceğiz" Neden aday olduğunu açıklayan Batum, "Bizler hepimiz Galatasaraylıyız. ’Var olan paraların üstüne koymak istediğimiz, her şey başarılıyken, o paraya konmak isteyen fırsatçı insanlar, bir takım şeyler var’. İçinde bulunduğumuz şampiyonluk döneminde kesinlikle şampiyon olduğumuz güne kadar şimdi söyleyeceklerim üzerinde bir daha ayrıntılı olarak durmayacağım. Galatasaray dışındaki hiçbir yerde bunu dile getirmeyeceğim. Bizler yola çıkarken şuna çok önem verdik; algının dışında bundan önceki yönetim, geçen dönemde yaptığı adaylık lasmanında söylediği projelerin çok büyük bölümünü yapamadı. Kemerburgaz projesi, spor salonu projesi, arsa gayrimenkul fonunun kurulması, colombus projesi, dijital vaatler bunlardan hiçbiri maalesef yapamadı. Bizim için esas önemli olan Florya projesi. Başkan, bütün arkadaşlarıyla çok çalıştı ama ortada bir gerçek var. Türkiye’de Riva projesi, ben gençken Türkiye’nin geleceği denen bir projesiydi. Bugün Riva ne oldu? 4 Galatasaray eder derken, bugün bitti. Florya projesi aynı şekilde devam etmektedir. Buna kesiklikle izin vermeyeceğiz. Genel kurul ne yetkisi verdi? Biz Riva projesine, Florya’nın ilk Emlak Konut’a verilirken, Mustafa Cengiz’in geri aldığı şekilde gibi heba edilmesine izin vermemek için yola çıkıyoruz. Kesinlikle izin vermeyeceğiz. ’Bir yabancı menşeili şirkete verdik, o şirketten 70 milyon Dolar gelecek, ilk aşama Bankalar Birliği’nden çıkacağız’ deniyor. Herkes memnun, biz değiliz. Bunun son derece yanlış olduğunu, Galatasaray’ın en azından yarı yarıya zarara uğratacağını bilin, inanın. Bu Galatasaray’ın geleceğinin ipotek altına alınması demektir. Galatasaray, Türkiye’nin en büyük sivil toplum örgütüdür. Biz bütün siyasal partilere eşit mesafede durmalıyız. Biz Türkiye Cumhuriyeti’nin Galatasaray Spor Kulübüyüz" diye konuştu. "Erden Timur bizim çok değerli bir arkadaşımız" Erden Timur’un Galatasaray’ın bir değeri olduğunu ifade eden Süheyl Batum, "Erden Timur’u hepimiz Galatasaray’a yaptıkları için çok seviyoruz. Okan Buruk bizim çok önemli değerimiz. Okan Buruk’u da çok seviyoruz. Bir önceliğimiz var. Galatasaray futbol takımının Allah kısmet ederse şampiyon olması. Hiçbirimiz Galatasaray’a zarar verelim diye bu işe kalkmadık. Biz 25 Mayıs’tan sonra bir daha bu işe söyleyebilecek sözümüz olmayacağı ve bu sözü herkese göstermek için ortaya çıktık. Bu kaybetsek de bu işin Galatasaray Genel Kurulu’nun verdiği kararlar çerçevesinde yapılmasını sağlayacağız. Erden Timur bizim çok değerli bir arkadaşımız. Biz Galatasaray’ın değerleri, itibarı, bağımsızlığı ve geleceği için buradayız. Gelecekte biz borçsuz kulüp olduk demeleri için buradayız" açıklamasında bulundu. Süheyl Batum’un listesi şöyle: Başkan: Süheyl Batum Yönetim Kurulu (Asil): Aytuğ Sakallıoğlu, Ayşen Sarıkan Tanırcan, Aslı Makaracı Başak, Metin İkiz, Suat Sarı, Çetin Soysal, Mustafa Barış Yaşaroğlu, Rezan Epözdemir, Cüneyt Öztürk, Murat Karaman Yönetim Kurulu (Yedek): Metin Karakaya, Cem Topuz, Hikmet Sibel Akyelken, Mehmet Şişmanoğlu, Hikmet Ozan Öğüt Denetim Kurulu (Asil): Kemal Erimtan, Musa Armağan Adal, Hakan Üzeltürk Denetim Kurulu (Yedek): Kerem Selahattin Ergün, Melik Çağatay Şencan, Emre Şehsuvaroğlu Sicil Kurulu (Asil): Celal Açar, Ekrem Reşat Tüzün, Recep Şükrü Ergün, Mehmet Mustafa Kemal Yalman, Sedat Besen, Ahmet Mesut Gümüştaş, Metin Ünlü Sicil Kurulu (Yedek): Sinem Alay, Cemal Kurum, Emre Türkmen Disiplin Kurulu (Asil): Alp Yalman, İbrahim Haluk Nuralp, Teoman Cem Kadıoğlu, Huriye Cumhuriyet Şahin, Hüsnü Serdar Gökcan, Yalçın Veziroğlu, Banu Kaleağası Gürmen Disiplin Kurulu (Yedek): Mehmet Ali Buladoğlu, Hasan Vedat Gürer, Mehmet Can Özatay, Mehmet Kabil Kibarer, Mert Murat Ermen