SPOR - 06 Ağustos 2007 Pazartesi 17:42

Al Necati'yi ver Nobre'yi

A
A
A
Al Necati'yi ver Nobre'yi

Galatasaray'da kadro dışı bırakılan Necati'nin, Beşiktaşlı Nobre ile takas edileceği iddia edildi.

Yeni Şafak gazetesinin haberine göre, uzun zamandır yurt dışında golcü arayan sarı-kırmızılılar, rotayı sürpriz şekilde iç piyasaya çevirdi. Beşiktaş'ın önerisine karşı teklif götüren G.Saray'da Başkan Yardımcısı Adnan Polat, Beşiktaş Başkanı Yıldırım Demirören'den randevu talep etti. Necati-Nobre takısına iki teknik direktörün de sıcak baktığı öğrenildi.

Haftalardır yurt dışında golcü arayışlarını sürdüren G.Saray, aradığı futbolcuyu yurt içinde buldu. Sarı-kırmızılı yönetim, teknik direktör Karl Heinz Feldkamp'ın kadro dışı bıraktığı Necati Ateş'i, Nobre takasında kulanmak için Beşiktaşlı yöneticilere teklifte bulunacağı öğrenildi. Necati takası için daha önce İbrahim Akın'ı teklif eden siyah-beyazlıların bu teklifine Feldkamp ve yöneticiler sıcak bakmamıştı. Nobre'nin için olumlu rapor veren Alman çalıştırıcı yöneticilerin bu takas için anlaşması durumunda Nobre'nin transferini memnuniyetle karşılaşacağını bildirdi.

Polat randevu

Adnan Polat'ın Nobre-Necati takasının gerçekleşmesi için bugünden itibaren Beşiktaşlı yöneticiler ile görüşmelere başlayacağı öğrenildi. Beşiktaş Başkanı Yıldırım Demirören ile sıkı dostluğu bilinen Polat'ın Demirören'den yarın için randevu aldığı belirtildi. Beşiktaş Teknik Direktörü Ertuğrul Sağlam'ın da Brezilyalı golcü futbolcu Nobre'yi gözden çıkardığı ve yöneticilerin anlaşma sağlaması durumunda bu transferin gerçekleşmesine kesin gözüyle bakılıyor.

Defansın göbeği 2S'ye emanet!

Alman teknik direktör Karl Heinz Feldkamp, şimdiye kadar oynadıkları hazırlık maçlarında takımın defansif oyun anlayışından memnun kaldığını söyledi. Birçok hazırlık karşılaşmasını gol yemeden bitirdikleri ve rakibe fazla gol pozisyonu vermediklerini dile getiren Kalli, “Servet-Song ikilisinden memnunum. Lideroth da önlerinde iyi görev yaptı. Olumlu bir görüntü verdi. Arda'da iyi gelişmeler var. Ancak hala lige hazır durumda değiliz. Önümüzde 1 haftamız var. Hafta içinde 4 tane kendi aramızda hazırlık maçı yapacağız. Bu şekilde hazırlıklarımızı sürdüreceğiz” dedi. Alman hoca, takımın daha çok maç yaptıkça uyumun daha da artacağını da kaydetti.

'Eğer küçümsersek başımıza iş açarız'

Galatasaray'ın Hırvat defans oyuncusu Stjepan Tomas takım arkadaşlarını UEFA Kupası'ndaki rakibi NK Slaven Koprivnica konusunda uyardı. Tecrübeli futbolcu, “Koprivnica çok genç ve çok koşan bir ekip. Biz İstanbul, Bolu ve Karşıyaka maçlarında yeteri kadar konsantre olamadık. Eğer bu takıma karşı dikkatli olmazsak bizim için tehlikeli sonuçlar doğurabilir. Rakibi küçük görürsek başımıza hiç düşünmediğimiz bir iş gelebilir” diyerek takım arkadaşlarına uyarılarda bulundu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Manisa Sarıgöl’de asırlık gelenek yaşatılıyor Sarıgöl’ün Çavuşlar Mahallesi’nde asırlardır sürdürülen gelenek kapsamında, Ramazan ve Kurban Bayramları’nın arife günleri ile üç ayların başlangıcında olmak üzere yılda üç kez sabah namazının ardından çocuklara tatlı ikram edilerek yüzler güldürülüyor. Manisa’nın Sarıgöl ilçesine bağlı Çavuşlar Mahallesi’nde asırlardır sürdürülen gelenek kapsamında, yılda üç kez sabah namazının ardından çocuklara şeker, pasta, kurabiye, lokum ve pamuk şeker gibi ikramlar dağıtılıyor. Ramazan ve Kurban Bayramları’nın arife günleri ile üç ayların başlangıcında gerçekleştirilen bu anlamlı gelenek, günümüzde de aynı heyecanla yaşatılıyor. Çavuşlar Mahallesi’nde sabah namazının bitimiyle birlikte cami önünde toplanan çocuklar, sıraya girerek büyüklerin verdiği tatlıları alıyor. Mahalle sakinleri, geleneğin yılda üç kez düzenli olarak sürdürüldüğünü belirterek, bu kültürü yaşatmaktan mutluluk duyduklarını ifade etti. Mahalle sakinleri, "Ramazan ve Kurban Bayramları’nın arife günlerinde ve üç ayların başlangıcında çocuklarımızı sevindiriyoruz. Bu gelenek bizim için çok kıymetli ve gelecek nesillere aktarılmasını istiyoruz" dedi. Sabah namazı çıkışında ikramlarını alan çocuklar, büyüklerine teşekkür ederek evlerine dönerken, mahallede bayram havası yaşandı. Çavuşlar Mahallesi’nde nesilden nesile aktarılan bu gelenek, birlik ve beraberliğin güzel bir örneği olarak dikkat çekiyor.
Elazığ El emeği göz nuru amigurumiler, Elazığ’dan İngiltere’ye Elazığ Halk Eğitim Merkezi bünyesinde açılan amigurumi ve örgü kursunda 20 kadın el emeği ürünler üretiyor. Kursiyerlerin hazırladığı ürünler Türkiye’nin farklı illerinin yanı sıra İngiltere’ye de gönderiliyor. Elazığ Halk Eğitim Merkezi bünyesinde, Usta Öğretici Betül Çoban öncülüğünde açılan amigurumi ve örgü kursu, kadınların hem sosyal hayata katılmasına hem de aile bütçelerine katkı sağlamasına imkan tanıyor. Yaşları 30 ile 65 arasında değişen 20 kadın kursiyer, el emeği göz nuru ürünlerini Türkiye’nin farklı illerinin yanı sıra yurt dışına, özellikle İngiltere’ye gönderiyor. Kurs kapsamında kadınlar hırka, şapka, eldiven gibi örgü ürünlerinin yanı sıra amigurumi bebekler, anahtarlıklar ve çeşitli figürler hazırlıyor. Özellikle amigurumi bebeklere yoğun talep olduğunu belirten Usta Öğretici Betül Çoban, kursun yalnızca bir eğitim alanı değil aynı zamanda güçlü bir dayanışma ve üretim ortamı sunduğunu ifade etti. Çalışmaları hakkında bilgi veren Elazığ Halk Eğitim Merkezi Usta Öğretici Betül Çoban, " Kursum, amigurumi ve örgü üzerine. Kadınlarla birlikte hem yurt dışına hem de Türkiye’nin farklı illerine toplu işler yapıyoruz. Kursumuz, katılımcılarımıza maddi ve manevi katkı sağlarken aynı zamanda stres attıkları, kaynaştıkları sosyal bir ortam sunuyor. Ekip çalışmasına büyük önem veriyoruz. Şu anda yurt dışında özellikle İngiltere’ye yönelik toplu siparişler alıyoruz. Gelen siparişleri zamanında yetiştirmeye, her gün kalitemizi bir adım daha ileriye taşımaya özen gösteriyoruz. Kış mevsimi olması sebebiyle en çok hırka, şapka ve eldiven üretiyoruz. Bunun yanında örgüye dair pek çok ürün hazırlıyoruz. Çalışmalarımızın önemli bir bölümünü amigurumi oluşturuyor. Anahtarlıklar, bebekler ve çeşitli figürler yapıyoruz. Özellikle amigurumi bebeklere yoğun talep var ve bu alanda yurt dışına da sipariş alıyoruz. Kursiyerlerimiz benimle birlikte toplu siparişlerde yer aldıkları gibi aynı zamanda bireysel siparişler de alabiliyorlar. Böylece hem ekonomik hem de kişisel anlamda desteklenmiş oluyorlar. Kursumuzda 30 ile 65 yaş aralığında kadınlar bulunuyor. Hepsi örgü konusunda tecrübeli. Ben şuna yürekten inanıyorum, insan her gün yaptığı işe mutlaka yeni bir şey katar. Kursiyerlerimizin de buraya geldiklerinde bildiklerinin üzerine koyarak kendilerini daha da geliştirdiklerini düşünüyorum. Bu işi hem öğreniyor hem de severek sürdürüyoruz" dedi. Kursun hayatına olumlu katkılar sağladığını belirten kursiyerlerden Naime Yerli, "Kursa bu sene yeni başladım ama çok severek yapıyorum. Zaten daha önce de örgüyle ilgileniyordum ve hep hayatımın bir parçasıydı. Hem maddi hem de manevi açıdan bana gerçekten çok iyi geldi. Yaptığım işten memnunum ve evime katkıda bulunuyorum, eşime hem maddi hem manevi olarak destek oluyorum. Bu kurs benim için kişisel olarak da çok faydalı oldu. Hem fiziksel hem de zihinsel açıdan rahatlıyorum. Buraya geldiğimde zihnimi boşaltıyor, evde yaşadığım bütün sıkıntıları üzerimden atıyorum. Gerçekten iyi geliyor. Arkadaş ortamımız da çok güzel. Yeni insanlarla tanıştım, güzel dostluklar kurdum. Bugüne kadar hırkalar ve yelekler yaptım; şu anda ise şapka örüyorum. Severek yaptığım bu iş, hayatıma çok güzel katkılar sağladı" şeklinde konuştu. Daha önce farklı alanlarda kurslara katıldığını ifade eden kursiyerlerden bir diğer kursiyerlerden Serap Artik, "Daha önce farklı kurslara katıldım, halk eğitim merkezlerine sık sık gidiyordum. Dikiş-nakış ve boyama teknikleri gibi alanlarda eğitimler aldım. Ancak bu yıl örgüyü ilk kez profesyonel anlamda Betül Hocamdan öğreniyorum. Evde hırka, yelek gibi birçok ürün yapıyordum ama işi daha doğru ve bilinçli şekilde öğrenmek için Betül Hocaya ulaştım. İlk olarak bir amigurumi bebek yaptım. Daha sonra hocamız toplu olarak şapka siparişi alındığında, hepimize şapka örmemizi önerdi. Şu anda hep birlikte şapka yapıyoruz. Sosyal ortam gerçekten çok güzel. Halk eğitimin bu tür projelerinde yer almak ve kadınların hem sosyal hayata katılmalarını hem de ev ekonomilerine katkı sağlamalarını desteklemek çok kıymetli. Yaptığımız ürünler, Betül Hocamız sayesinde yurt dışına kadar ulaşıyor. Hocamız toplu sipariş alıyor ve bunları kursiyerler arasında eşit şekilde paylaştırıyor. Evde oturup boş vakit geçirmek yerine burada bir şeylerle uğraşmak çok daha faydalı. Hem sosyal bir ortam oluşuyor, arkadaşlarla sohbet ediliyor hem de örgü gerçekten bir terapi gibi insana iyi geliyor" diye konuştu. Kursiyerlerden Nurdan Artay da kurs ortamından duyduğu memnuniyeti dile getirerek, "Okulun kurs merkezlerine kursiyer olarak geliyorum. Burada örgüler örüyor, amigurumi bebekler yapıyor ve dışarıya siparişler hazırlıyoruz. Ortamımız çok güzel; sınıfımız, hocamız ve arkadaşlarımızla uyum içinde çalışıyoruz. Kendi çapımızda güzel işler üreterek keyifle devam ediyoruz" dedi.