GÜNDEM - 18 Nisan 2019 Perşembe 13:07

Antalya turizminin cazibe merkezi olmaya devam ediyor

A
A
A
Antalya turizminin cazibe merkezi olmaya devam ediyor

Dünya turizminin cazibe merkezlerinden Antalya, yılın ilk 3 ayında gelen yabancı turist sayısıyla geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 25’lik artışla rekor kırmaya devam ediyor. Turizmin öncülüğünde gelişen Antalya, marka değerini yükselterek küresel yatırımcıların da gözdesi olmayı sürdürüyor. TÜİK verilerine göre yabancıya konut satışında İstanbul’dan sonra ikinci sırada gelen Antalya, Ocak – Şubat - Mart aylarında geçen yılın aynı dönemiyle kıyaslandığında yüzde 47’lik artış yaşadı.


Antalya’da yabancıya gayrimenkul satışında yüzde 47 artış yaşandı

Akdeniz’in yükselen yıldızı Antalya, bir yandan turizmde yeni rekorlar kırarken diğer yandan da yabancıya konut satışında yatırımcı çekmeye devam ediyor. TUIK verilerine göre 2018 yılının Ocak – Şubat - Mart aylarıyla kıyaslandığında 2019 yılını Ocak - Şubat – Mart aylarında yabancıya yapılan satışta yüzde 47’lik artış yaşandı. Antalya Havalimanı Mülki İdare Amirliği verilerine göre, şehre son 3 ayda gelen turist sayısı, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 25'lik artışla 571 bin 207 olurken, yıl bazında da rekor kırılması bekleniyor. 2018 yılında 13 milyon 642 bin yabancı turist ve 3 milyonun üzerinde yerli turistle tüm zamanların rekorunu kıran Antalya'da 2019 yılı için 15 milyon olan yabancı turist hedefi 16 milyona çıktı.
 

Almanya, Rusya ve İngiltere başı çekiyor

Londra ve Paris’in ardından dünyanın en çok turist alan üçüncü kenti olan Antalya’ya yaklaşık 140 ülkeden turist geliyor. 2019 yılının ilk 3 ayı itibarıyla Antalya’ya gelen turistlerin ülkelere göre sıralamasına bakıldığında; yüzde 8’lik artışla 151 bin 391 turist sayısıyla Almanya Antalya’ya en çok turist gönderen ülke olurken, yüzde 74 artışla 136 bin 689 turist ile Rusya ikinci, yüzde 58 artışla 36 bin 791 turist ile İngiltere üçüncü sırada yer aldı.
 

Marka değeri yükseldikçe yatırımcı da artıyor

Türkiye’nin en gözde şehirlerinden biri olan Antalya, pek çok özelliğiyle Türkiye’nin doğrudan dünyaya açılan penceresi olarak görülüyor. 2 milyon 426 bin 356 kişilik nüfusa sahip olan Antalya, bölge kentlerinden ve farklı ülke vatandaşlarından göç almaya devam ediyor. Türkiye genelinde yaşayan yabancı turist sayısında İstanbul ve Ankara’dan hemen sonra gelen Antalya’da, gelişen ekonomiyle kişi başına düşen gelir ve ekonomik canlılık artıyor. Eurostat, Antalya’da kişi başına düşen geliri 8 bin 200 Euro olarak belirtiyor. İhracatın yüzde 67’sini Avrupa Birliği ülkelerine yapan kent, ülke ekonomisi için önemli bir ticaret merkezi konumunda yer alıyor.
 

Yatırımcı için en cazip şehir

Türkiye’de emlak sektörü gelişirken Antalya ve bölgesi turistik olması nedeniyle bu gelişmelerden fazlasıyla faydalanıyor. Yurt içinden ve yurt dışından Antalya’da gayrimenkul almak isteyen yatırımcılar ciddi bir potansiyel oluşturuyor. Hem şehir hayatı hem doğayı birlikte yaşamak isteyenler, sakin, kaliteli ve sosyal aktivitesi yüksek bir yaşamı hedefleyenler için Antalya birinci sırada yer alıyor.
Antalya kira dönüşümünde ön plana çıkıyor
REIDIN verilerine göre yedi büyük şehir arasında Bursa’dan sonra Antalya yatırımın dönüşünde ikinci sırada yer alıyor.
 

Antalya Kepez’de kira dönüşümü 18 yıl

Antalya’ya ilçeler bazında bakıldığında ise Kepez ilçesi verileriyle dikkat çekiyor. Emlak Endeksi verilerine göre Antalya’nın kira dönüş süresi ortalama 20 yıl iken Kepez bölgesi, 18 yıllık amortisman süresiyle genel ortalamadan daha kısa sürede yatırımcıya geri dönüş vaat ediyor. Kepez, Antalya’nın ilçeleri arasında en kısa kira dönüşüne sahip iki ilçeden biri durumunda.
 

Kepez’de kiralar yüzde 21 arttı

Antalya’da konuta yatırım yapan yatırımcı kira artışından da kar ediyor. Türkiye’de ortalama kiralıkların metrekare fiyatı 9 TL iken Antalya’da bu miktar yüzde 21 artışla 12 TL’ye yükseldi.
 

Antalya’ya mega şehir projesi

Antalya’da geleceğe miras modern bir şehir inşasıyla yolan çıkan Sur Yapı, 8 milyar TL’lik yatırımla Türkiye’nin mega şehir projesini hayata geçiriyor. Türkiye’nin incisi Antalya’ya yeni bir yaşam alanı sunan Sur Yapı, 1 milyon 300 bin metrekare alanıyla yeşil ve mavinin iç içe olduğu Antalya’nın özüne uygun modern bir şehir inşa ediyor. 19 bin bağımsız bölümden oluşan konutlar, ofisler, home office’ler, dükkanlar, çarşılar, okullar, sağlık alanları, ibadet alanları, sosyal alanlar, müzeler ve büyük kent parkıyla beraber Türkiye’nin markası olan Antalya’ya yeni bir Antalya armağan ediliyor.
 

Teslimler 2019 yılı içerisinde başlayacak

23 kule vinç ve bin 500’ün üzerinde işçi ilk etapta yer alan 93 bloktan oluşan 6417 dairenin tamamlanması için 24 saat aralıksız çalışıyor. İlk etabın kaba inşaatının yüzde 95’lik kısmının tamamlandığı projede, 2019 yılı içerisinde ilk etabın teslimleri başlayacak.
 

Yerli ve yabancı çok sayıda vatandaş mega projeden alım yaptı

Rusya, İngiltere başta olmak üzere Güney Kore dahil 23 farklı yabancı ülke vatandaşına satış gerçekleşti. Türki Cumhuriyetler ve Körfez ülkelerinden de yoğun talebin olduğu projeye dünya üzerindeki Türk vatandaşları da çok sayıda alım gerçekleştirdi. İngiltere, Fransa, Avusturya, Belçika, İsviçre, İsveç, Almanya, Hollanda, Kanada, Norveç gibi 26 farklı ülkede yaşayan gurbetçi Türk vatandaşları Sur Yapı Antalya’dan ev sahibi oldu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Sergen Yalçın sezon sonunda Antalyaspor’dan ayrılacağını açıkladı Antalyaspor Teknik Direktörü Sergen Yalçın, 2-1 mağlubiyetle sona eren Pendikspor karşılaşması sonrası yaptığı açıklamada, “Başkan ve yönetimle hafta içinde yaptığımız toplantıda karşılıklı fikir alışverişinde bulunduk. Sezon sonu devam etmeme kararı aldık” dedi. Trendyol Süper Lig’in 35. haftasında Antalyaspor, sahasında Pendikspor’a 2-1 mağlup oldu. Karşılaşmanın ardından basın toplantısında maçı değerlendiren Antalyaspor teknik patronu Sergen Yalçın, 3 puan kaybettikleri için üzgün olduklarını söyledi. Zor bir oyun olduğunu ve Pendikspor’un iyi mücadele ettiğini kaydeden Yalçın, 10 kişi kaldıktan sonra işlerinin zorlaştığını belirterek, “Aslında bayağı da bir pozisyon yakaladık. İkinci yarı maalesef oyunu çeviremedik. Böyle oyunlar da olabiliyor. Kaybettiğimiz için doğal olarak üzgünüz” dedi. Hakemi sert bir dille eleştirdi Karşılaşmanın hakemi Tugay Kaan Numanoğlu da sert bir dille eleştiren Yalçın, sözlerini şöyle sürdürdü: “Tugay Kaan Numanoğlu arkadaşımız olmasaydı belki biraz farklı bir maç olurdu. Özellikle ilk golü attıktan sonra oyuncumuz kafasına aldığı bir darbeyle yerde yatarken oyunu devam ettirip bana göre yüzde yüz ofsayt olan bir goldü. O çizgi nasıl çizildi bilmiyorum, kim çiziyorsa artık. Oyunun durması gerekiyordu. Çünkü oyuncumuz kafasına darbe aldı. Normal bir sakatlık değildi oyunu durdurmadı ve devamında bize golü yedirtti. Bu futbol sahalarında çok olan bir davranış değil. Oyunun devamında rakip oyuncular sakatlandığında hemen oyunu durdurup ve normal sakatlıklarda bile hemen doktorları sahaya davet etti sağ olsun bu arkadaş. Böyle hakemler Türk futbolunda olduğu sürece maalesef Türk futbol hiçbir şekilde güvenilirliği kalmayacaktır bundan sonrası için. Özellikle bu arkadaşı işaret ederek bunu söylüyorum. Gerçekten kendisi adına çok üzücü bir maç oynattı. Bırak oyuncuları oynasınlar. Kim kazanıyorsa kazansın. Seni ilgilendiren bir şey yok aslında. Sen normal maçını yönetebilirsin. Maalesef talihsiz bir gece geçirdi diye düşünüyorum." "Sezon sonu devam etmeme kararı aldık" Sezon sonu takımdan ayrılacağını da açıklayan Yalçın, “Başkan ve yönetimle hafta içinde yaptığımız toplantıda karşılıklı fikir alışverişinde bulunduk. Tabii onların da bazı hedefleri, bizim de kendi adımıza hedeflerimiz var. Sezon sonu devam etmeme kararı aldık. Oynayacağımız son üç maç Antalyaspor’da. Özellikle Sinan Başkan’a, yönetime değerli Antalyaspor taraftarına teşekkür ediyorum. Bizi burada çok iyi ağırladılar. Hiçbir sıkıntı yaşamadık. Güzel bir beş ay geçirdiğimizi düşünüyorum. İstediğimiz yere getirdiğimizi düşünüyorum. İnşallah önümüzdeki senelerde tekrar yollarımız karşılaşır” ifadelerini kullandı.
Zonguldak Enkazdan sağ çıkan Hediye hayırseverlerin desteğiyle dünyaevine girdi Hatay’da yaşanan depremde enkazdan beş gün sonra sağ kurtulan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı ile ertelediği düğününü hayırseverlerin de desteğiyle Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesinde gerçekleştirdi. Hatay’da yaşayan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı Muhammet Yıldız ile birlikte düğün hazırlıkları yaparken 6 Şubat 2023’te yaşanan depremlerde annesi ve kardeşi ile enkaz altında kaldı. Deprem sonrası enkazın arasında nişanlısını arayan Muhammet Yıldız, günlerce umudunu kaybetmeden molozların arasında Hediye Demirkol’dan bir iz aradı. Ekiplerin çalışmaları sonucu beş gün sonra enkazdan sağ kurtulan Hediye Demirkol’un kolu ampute edildi. Enkazda annesini kaybeden ve kardeşinin de iki ayağı ampute edilen Hediye Demirkol, sevk edildiği Adana’da tedavisinin tamamlanmasının ardından kardeşiyle birlikte Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesine taşındı. Türk Kızılay Şubesi ve hayırseverlerin de desteğiyle bir eve yerleştirilen Hediye Demirkol, Şube Başkanı Kürşat Yağız’a deprem nedeniyle ertelenen düğün planından bahsetti. Çiftin hayalini gerçekleştirmek isteyen Kızılay, düğün için hazırlık başlattı. Davul zurna eşliğinde gelin alma adetinin yerine getirilmesiyle birlikte çeyizler de eve taşındı. Yapılan duaların ardından konvoy halinde Gülüç Belediyesi Düğün Salonu’na gelen çift, burada dünyaevine girdi. “Evlilik sürecimiz depremden sonra çok farklı boyuta geldi” Hayırseverler ve sevenleri genç çifti düğünde yalnız bırakmadı. Dört senelik nişanlılık süreci sonrası düğün hazırlığı yaptıkları sırada depremin olduğunu anlatan Hediye Demirkol, “Birbirimizi görüp tanıştık. Uzun bir hikayemiz var. Zamanla konuşa konuşa ileriye dönük sürecimiz başladı. Söz takıp nişanlandık. Yaklaşık dört senedir birlikteyiz. Deprem bizim dönüm noktamız oldu. Önceleri evlilik sürecini düşünüyorduk ama depremden sonra çok farklı boyuta geldi. Birbirimizden kopamadığımızı o zaman anladık. Düğünü erteledik. Deprem olmasaydı geçen yaz düğün olacaktı. Tedavi süreçleri oldu" dedi. Karadeniz Ereğli’ye geldiklerinde nikah yaparak dünyaevine girmeyi planladıklarını ve Kızılay’ın desteğiyle düğün yaptıklarını anlatan Demirkol, “Bu şekilde bize güzel bir düğün organize ettiler. Hatay’dan Karadeniz Ereğli’ye geldik. Orada hiçbir şeyimiz kalmadı. Buradaki güzel insanlarla tanışma sürecimiz oldu. Birçok insanla tanıştık. Sağ olsunlar hiçbir zaman desteklerini ayırmadılar” diye konuştu. “Küs öleceğimizi bilmek beni kahretti” Depremin kendileri için dönüm noktası olduğunu söyleyen Muhammet Yıldız ise, “İnsan sevdiğinden asla kopamaz. Depremin olduğu gün kendisiyle küstük. Öleceğine değil de küs öleceğimize çok üzüldüm. Sürekli bunu düşünüyordum, kahroldum. Neden kavga ettiğimizi düşündüm. Demek ki iki günlük dünyaymış, kavga etmeye hiç gerek yokmuş” dedi. İlk depremin yaşanmasında bir saat sonra nişanlısının evinin enkazının başına geldiğini anlatan Yıldız, “Enkazdan araçlar geçemiyordu. Yakınlarında bir tane park vardı. İnsanlar ateş yakmış duruyordu. Bir umut oradadır diye kendisini, annesini ve küçük kardeşini aradım. Kimseyi bulamadım. Enkaz başında gördüğüm tablo her şeyi anlamama yetti. Oradan birisinin çıkması imkansız gibi bir şeydi. Arkadaşlarım da bunu söylüyordu. İlk başta Hediye’nin ölmediğini söylüyordum. Boşuna ümitlenmememi ve durumu kabullenmemi söylediler. Sonuna kadar Hediye’nin yaşadığını düşünüyor ve inanıyordum. Sonra Hediye’nin sesini duyduk ve yaşadığını öğrendik” ifadelerini kullandı.