SAĞLIK - 06 Temmuz 2019 Cumartesi 10:56

‘Aşı karşıtlığı toplum sağlığını tehdit ediyor’

A
A
A
‘Aşı karşıtlığı toplum sağlığını tehdit ediyor’

Aşı karşıtlığı nedeniyle ABD ve Avrupa ülkelerinde yeniden baş gösteren kızamık hastalığı özellikle çocukları tehdit ediyor.

İstanbul Aydın Üniversitesi (İAÜ) Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Dr. Özer Akgül, aşı yaptırmamanın toplum için oluşturduğu tehlikeyi ve aşı biliminin en son geldiği noktayı anlattı. Akgül, bazı kanser türlerine karşı etkin aşıların geliştirildiğini, diğer kanser türleri için de çalışmaların devam ettiğini belirtti.
ABD ve Avrupa ülkelerinde giderek artan aşı karşıtlığı, kızamık gibi toplumu tehdit eden hastalıkların yeniden gündeme gelmesine neden oldu. Geçtiğimiz Mart ayında ABD’nin New York Eyaleti’nde baş gösteren kızamık salgınında 153 çocuk kızamık hastalığına yakalanmıştı. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) verilerine göre aşılamayla önlenebilen kızamık vakaları 2018 yılında bir önceki yıla göre üç kat artmış, Avrupa çapında kızamığa yakalananların sayısı 82 bin 500’ü bulmuştu. 

Aşı olmanın önemine değinen İAÜ Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Dr. Özer Akgül, aşı karşıtlığının toplum sağlını tehdit ettiğini belirterek, “Aşı ile bağışıklama, tıbbi başarıların en önemlilerinden biridir” ifadelerini kullandı. 

‘Aşılama her yıl dünya çapında 3 milyon hayat kurtarıyor’ 

Dr. Akgül aşılamanın önemini, “Aşılanma ile her yıl dünya çapında yaklaşık 3 milyon hayat kurtarılmakta ve aşı ile önlenebilir hastalıklardan kaynaklanan salgın ve hastaneye yatışların önlenmesine yardımcı olunmaktadır. Aşı ile önlenebilen hastalıklar arasında, kızamık, kızamıkçık, kabakulak, çocuk felci, hepatit A ve B, suçiçeği ve grip gibi viral hastalıklar ile tüberküloz, difteri, boğmaca, tetanos, menenjit gibi bakteriyel hastalıklar bulunmaktadır. Etkinliği yüzde 100 olan bir aşı yoktur, ortalama etkinlik aşının çeşidine ve bağışıklık sistemine bağlı olarak \%85-99 arasında değişmektedir. Bu yüksek etkinlik oranları birey korunmasındaki değerler olup, aşının asıl başarısı yaygın aşılama programlarına uyan toplumlarda görülen kitle başarısı ile ilişkilidir. Aşı yaptırmayan bireylerde aşı ile önlenebilen bu ölümcül hastalıkların görülebilme olasılığı yeniden ortaya çıkmakta ve toplumsal bir tehdit oluşabilmektedir” sözleriyle ifade etti. 

‘Aşı karşıtlığının bilimsel bir tarafı yok’ 

Aşı karşıtlığının bilimsel olarak savunulamayacağının altını çizen Özer, “1800’lü yılların başında başlayan yaygın aşılama girişimi, 1850’li yıllarda İngiltere’de zorunlu hale gelmiştir. 1900’lü yılların başında Amerika’daki bir konferansta aşı karşıtlığı hareketine temel oluşturabilecek bir bildiri yayınlanmış ve bu yaklaşım internet erişiminin artmasına paralel olarak yanlış bilgilerin yayılımı ile birlikte günümüze kadar artarak devam etmiştir. Aşı karşıtlığının temelinde, aşıların otizme neden olabileceği, çocukların bağışıklık sisteminin bu kadar çok aşıyı kaldıramayacağı, aşıların güvenli veya etkili olmadığı, zorunlu aşılamanın insan haklarına aykırı olduğu, hastalanmanın aşılamadan daha iyi olduğu ve vücut direncini arttıran ilaçların aşı yerine kullanılabileceği gibi argümanlar bulunmaktadır. Ancak, burada değinilen ve aşı karşıtlığına dayanak olduğu söylenen hiçbir iddianın bilimsel bir dayanağının olmadığı unutulmamalıdır” şeklinde konuştu. 

‘Bazı kanser türlerine karşı etkin aşı geliştirilmiş durumda’ 

Aşı biliminin geleceğinden de bahseden Dr. Özer, “Teknolojik gelişime paralel olarak aşı biliminde de kayda değer ilerlemeler olmaktadır. Ancak yine de günümüzde sadece bazı bakteri ve virüslere karşı etkin aşılar bulunmakta, diğer mikroorganizma gruplarından olan parazit ve mantarlara karşı etkin bir aşı bulunmamaktadır. Özellikle gebeliğin erken dönemindeki bebeklerde ölü doğum, körlük, nörolojik ve psikiyatrik hastalıklar gibi ciddi sorunlara yol açabilen Toxoplasma gondii parazitine karşı etkin aşı geliştirme çalışmaları hızla sürmektedir. Geliştirilen etkin tedaviler ile normal yaşam süresi ve kalitesine ulaşılan insan bağışıklık yetmezlik virüsü (HIV) için ise, toplum bağışıklanması ve tam tedavi sağlanması amacıyla aşı çalışmaları devam etmektedir. Korunma değil tedavi amaçlı uygulanan ve son dönemde gündeme gelen kanser aşısı ile ilgili araştırmalar, henüz aşısı bulunamayan kanser türlerinde de etkin olabilecek aşıları geliştirme amacıyla hızla devam etmektedir” ifadelerini kullandı.  

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun 631. Geyikkoşan Hıdırellez Şenlikleri ve Yağlı Pehlivan Güreşleri nefes kesti SAMSUN (İHA) – Bu yıl 631.’si düzenlenen Geyikkoşan Hıdırellez Şenlikleri ve Yağlı Pehlivan Güreşleri büyük beğeni topladı. Alaçam Belediyesi tarafından her yıl geleneksel olarak düzenlenen Geyikkoşan Hıdırellez Şenlikleri ve Yağlı Pehlivan Güreşleri’nde başpehlivanlığı finalde Bekir Eryücel’i yenen Yıldıray Pala kazandı. Güreşlerde 600 güreşçinin mücadelesi nefes kesti. Protokol üyeleri şenlik alanına mehteran eşliğinde çalınan marşlarla girdi. Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından açılış konuşması yapan Alaçam Güreş Ağası İbrahim Deniz, "Burada atalarımızdan devraldığımız bu değerli geleneği sürdürüyor, kültürümüzü ve tarihimize olan bağlılığımızı gösteriyoruz. Hep birlikte Alaçam’ımızın, Samsun’un ve Türkiye’mizin kültürel zenginliklerini yaşatmaya devam edelim" dedi. Alaçam Belediye Başkanı Ramazan Özdemir ise, "Tarihi bir geçmişe sahip olan etkinliğimizi bu yıl bütün kurum ve birimlerimizin destekleriyle artırarak daha kapsamlı bir şekilde gerçekleştirmeye çalıştık. Amacımız ilçemizin süregelen geleneğini daha iyi yerlere taşımaktır. Geyikkoşan güreşlerinin tarihi olarak ülke çapında önemli bir yere sahip olduğunu da vurgulamak istiyorum. Tarihi olarak Candaroğulları döneminde, bundan tam 631 yıl önce başlayan bir geleneği sürdürmenin onurunu yaşıyoruz” diye konuştu. Alaçam Kaymakamı Fatih Kayabaşı da konuşmasında birlik ve beraberlik mesajları verdi. Yapılan ağalık yarışmasını 2 milyon 555 bin TL ile mevcut Alaçam Güreş Ağası iş adamı İbrahim Deniz kazandı. Şenlikte ayrıca "Keşkek Kazanı" açılış programı düzenlendi. Şenlikte mesire alanında seyyar tezgahlarda helvadan çereze kadar çeşitli ürünler satıldı. Şenliğe protokol üyeleri, siyasi parti ve sivil toplum örgütü temsilcileri ile kamu kurum ve kuruluş temsilcileri, belediye meclis üyeleri, muhtarlar, İstanbul’da yaşayan Alaçamlı iş adamları ve vatandaşlar katıldı.
Antalya İbrahim Üzülmez: "Son 3 haftada karakterimizi göstererek alkışlanmak istiyoruz" Pendikspor Teknik Direktörü İbrahim Üzülmez, Antalyaspor deplasmanında aldıkları 3 puana ilişkin, “Bizim için tamam mı, devam mı niteliğinde maçtı. Kazandığımız için mutluyuz. Son 3 hafta karakterimizi göstererek alkışlanmak istiyoruz” dedi. Trendyol Süper Lig’in 35. haftasında Pendikspor, deplasmanda Antalyaspor’u 2-1 mağlup etti. Karşılaşmanın ardından basın toplantısında maçı değerlendiren Pendikspor Teknik Direktörü İbrahim Üzülmez, 3 puanı aldıkları için mutlu olduklarını söyledi. Üzülmez, "İhtiyacımız olan bir galibiyet aldık. Mutluyuz. Daha önce de bu mücadeleyi gösteriyorduk. Şansızlığımızdan kazanamadığımız maçlar vardı. Tamam mı, devam mı niteliğinde bir maçtı. Kolay değil Antalya deplasmanında önce 1-0 yenik başlayıp skoru 2-1’e getirmek. Biz pes etmeyen bir takımız. Üzüldüğümüz noktalardan birisi 33 puan yaptık ama 4-5 puan daha fazla alabilirdik. Bu maçta o direnci gösterdik. Bu maçta 23’e yakın pozisyonumuz var. 3 veya 4’ü bulabilirdik ama sonuna gitmede sıkıntı yaşıyoruz" dedi. Sergen Yalçın’ın ikinci yarının başında 2 oyuncu değişikliği sonrası baskı hissettiklerini aktaran Üzülmez, "Sonuna kadar mücadele eden bir takımız. Ne olursa olsun karakterimizi bundan sonraki 3 haftada göstererek alkışlanmak istiyoruz. Son 3 mata bu yarışın içerisinde olacağız. Galibiyet moral oldu” diye konuştu.
İstanbul Fenerbahçe son 2 deplasmanda 4 puan bıraktı Süper Lig’de en fazla puan topladığı sezonu yaşayan Fenerbahçe, son 2 deplasman maçında 4 puan kaybederek şampiyonluk yarışında yara aldı. Trendyol Süper Lig’in 35. haftasında Fenerbahçe, Konyaspor’a konuk olurken sahadan 0-0 beraberlikle ayrıldı. Bu sonuçla puanını 90’a yükselten sarı-lacivertliler, ligde son 3 haftaya girilirken lider Galatasaray’ın 6 puan gerisine düştü. Bu sezon dış sahada mağlubiyet yaşamayan Kanarya, üst üste elde ettiği 10 maçlık galibiyet serisinin ardından Sivasspor ve Konyaspor maçlarında 2’şer puan kaybetti. Fenerbahçe dış sahada oynadığı 18 maçta 15 galibiyet, 3 beraberlik alarak 48 puan topladı ve 2020-2021 sezonunda elde ettiği ‘dış sahada en fazla puan toplama rekorunu’ da geride bıraktı. Sarı-lacivertliler 3. kez gol atamadı Sarı-lacivertliler, 18 hafta sonra bir maçta fileleri havalandıramadı. Ligde 89 golle, en golcü takım olan Fenerbahçe, 3. kez rakip fileleri havalandıramadan maçı tamamladı. İsmail Kartal’ın öğrencileri ligin 36. haftasında 12 Mayıs Pazar günü Kayserispor’u konuk edecek. Mert Müldür cezalı duruma düştü Konyaspor mücadelesine yedek kulübesinde başlayan Mert Müldür, iki takım oyuncularının yaşadığı gerginlik sonrası itirazda bulunurken hakem Bahattin Şimşek tarafından 34. dakikada sarı kart gördü. Bu sezon ligde 4. sarı kartını gören Mert, gelecek hafta iç sahada oynanacak Kayserispor müsabakasında cezalı duruma düştü. 25 yaşındaki futbolcu Samsunspor’la oynanan iki maçta ve Pendikspor karşılaşmasında sarı kart görmüştü. Konyaspor’a karşı 52. dakikada Osayi-Samuel’in yerine oyuna giren Mert Müldür, sarı-lacivertli formayla bu sezon 25 lig maçında görev aldı.