GÜNDEM - 24 Eylül 2013 Salı 14:25

Asırlık gelenek yeniden hayat buldu

A
A
A
Asırlık gelenek yeniden hayat buldu

Çanakkale’nin Bayramiç ilçesinde, 60 yaşındaki bir kadın, kimyevi maddelere olan alerjisi sebebiyle deterjan yerine kül suyundan şampuan ve sabun yaptı.

60 yaşındaki Hanife Özcan, iki yıl önce kimyevi maddelerden yapılan temizlik maddelerinin cildinde alerjiye sebep olması üzerine kendi imkanlarıyla kül, keçi sütü, zeytin yağı ve kil kullanarak sabun ve şampuan üretmeye başladı. Özcan’ın birbirinden ilginç ürünleri çevre ilçelerde kısa zamanda büyük ilgi görmeye başladı. Kül suyunun temizlik işlerinde asırlardır kullanıldığını söyleyen Özcan, “Kül suyundan sabun ve şampuan yapımı aslında çok eskilere dayanıyor. Çanakkale Savaşı zamanında bile kadınlarımız topladıkları külleri bekletip elde ettikleri karışım ile de temizlik yaparlarmış. Şimdi kimyasal maddeler çıktı, kül suyu unutuldu. Ben iki yıl önce annemden öğrendiğim bu geleneği yaşatmak için kendi imkanlarımla şampuan ve sabun üretmeye başladım. Ev temizliğini artık kül suyu kullanarak yapıyorum, hiçbir kimyevi maddeyi evimde barındırmıyorum” dedi.Şampuan, sıvı sabun ve kalıp sabun yapımında kullanılan kül suyunun ayrıca ekolojik dengeyi sağlayacağını belirten Özcan, “Kül suyunu elde etmek çok kolay. Boş bir şişe içerisine 2 su bardağı kadar külü boşaltın. Üzerine 2 su bardağı kadar ılık su ekleyin. 1 gün kadar bekletin. 1 gün sonra kül çöküp su berraklaşıyor. Sonra ph ölçümünü yaparak isterseniz içine zeytinyağı, gliserin, keçi sütü ya da kil atın. Benim keçi sütünden yaptığım sabun, cilt gözeneklerine çok iyi geliyor. Hayıt tohumundan yaptığım sabun ise içindeki doğal östrojen ile kişilere rahatlama hissi veriyor. Kül suyundan elde ettiğim şampuanların içine gliserin koyarak, boyalı saçlara özel bir karışım elde ettim. Diğer şampuanlarda kül suyu ve zeytin yağı kullandım. Bir şekilde doğayı korumaya çalışıyoruz. Kül suyu kullanmak doğayı korumaktır. Şehirde yaşayanlar göremiyor, ama ben derelerden akan o kimyasal maddelerin nelere yol açtığını görüyorum. Derelerimizden köpük akıyor. İşin aslı gençlere temiz bir çevre bırakmak istiyorum. Buradan bütün ev hanımlarına da seslenmek istiyorum. Çocuklarınıza kimyasal maddeleri yedirmeyin. Külden yapılan sabun ve şampuanlar, içinde kimyasal barındırmadığı için çok sağlıklı. Cilt sorunu olanlar, hamile kadınlar, kemoterapi gören hastalarımız gönül rahatlığı ile bu ürünleri kullanabilirler” diye konuştu.Kül suyundan yaptığı şampuan ve sabunları piyasaya sürmek istediğini söyleyen Özcan, “Bir sponsorumuz henüz yok. Ürünlerde marka bile belirlemedik. Farklı fikir ve desteklere açığım” dedi.

GÜRKAN DÜZENLİ
ÇANAKKALE

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Tekirdağ Poyraz küçük tekne balıkçılarını limana bağladı, ağlar tamire alındı Marmara Denizi’nde etkili olan poyraz nedeniyle Tekirdağ’da denize açılamayan küçük tekne balıkçıları, kalan zamanlarını ağ tamiri ve tekne bakımı yaparak değerlendiriyor. Marmara Denizi’nde son günlerde etkisini artıran poyraz, Süleymanpaşa Balıkçı Barınağı’ndaki balıkçıların faaliyetlerini durma noktasına getirdi. Sert rüzgar ve zaman zaman değişen hava şartları nedeniyle denizin iç kesimlerinde ulaşım zorlaşırken, balıkçılar güvenlik gerekçesiyle teknelerini limana çekmek zorunda kaldı. Denize açılamayan balıkçılar, bu süreci ağlarını onararak ve teknelerinin bakımını yaparak geçiriyor. Kıyıdaki hava ile denizin iç kesimindeki havanın bir olmadığını dile getiren Süleymanpaşa Su Ürünleri Kooperatifi Başkanı İbrahim Pehlivanoğlu, poyrazın balıkçılık faaliyetlerini doğrudan etkilediğini belirterek şu ifadeleri kullandı: "Yaklaşık üç-dört günden beri sert esen poyrazla beraber Süleymanpaşa Balıkçı Barınağı’nda bulunan balıkçı arkadaşlarımız şu anki faaliyetlerini ağlarını tamir ederek geçiriyorlar. Allah nasip ederse birkaç güne kadar havaların durulmasıyla beraber istavrit balığı tutacağız, hamsi balığı tutacağız, lüfer balığı tutacağız. Vatandaşlarımız inşallah uygun ve taze balık yemeye devam edecekler. Yani şu anda dediğim gibi hamsi balığı var, istavrit balığı var, sardalya balığı var, kolyoz balığı var. Yani tabii denizin durumuna göre bizim tabii bildiğiniz gibi rastgele deriz biz. Yani o gün Cenabı Allah ne verirse belki 50 kasa, belki 100 kasa. Ama tabii geçen seneye göre bu sene biraz sıkıntılıyız. Havaların esmesiyle beraber mecburen balıkçı arkadaşlarımız faaliyetlerini bakım yaparak geçiriyorlar. Tabii havaların da biraz sert esmesiyle beraber bu sene biraz fazla dinlendik." Balıkçılar, havaların normale dönmesiyle birlikte yeniden denize açılmayı ve tezgahlara taze balık sunmayı umut ediyor.
Mersin Mersin’de suçla mücadele kararlılıkla sürüyor Mersin Valisi Atilla Toros başkanlığında, il genelinde güvenlik ve asayiş konularının ele alındığı Güvenlik ve Asayiş Değerlendirme Toplantısı gerçekleştirildi. Toplantıda; Mersin genelinde güvenlik ve asayişin sağlanmasına yönelik yürütülen çalışmalar, alınan tedbirler, suç ve suçlularla mücadele kapsamında gerçekleştirilen operasyonlar ile ilgili diğer hususlar değerlendirildi. Vali Toros, Mersin’in huzur ve güvenliğinin daim kılınması amacıyla emniyet, jandarma ve sahil güvenlik birimlerinin gece gündüz görev başında olduğunu vurguladı. Toplantıda, 15-21 Aralık tarihleri arasında il genelinde yürütülen çalışmalara ilişkin veriler de paylaşıldı. Bu kapsamda, söz konusu tarihler arasında çeşitli suçlardan kesinleşmiş hapis cezası bulunan ve aranan şahıslara yönelik operasyonlarda toplam 860 kişi yakalanarak adli mercilere teslim edildi. Trafik denetimleri kapsamında ise 126 bin 230 araç kontrol edildi, bin 616 araç trafikten men edildi, bin 69 ticari taksi denetimden geçirildi. ’Düzensiz Göç ile Mücadeleye Yönelik Huzur Uygulaması’ çerçevesinde yapılan çalışmalarda da bin 521 kişinin kimlik kontrolü yapıldı, 6 yabancı uyruklu şahıs, Düzensiz Göçmen Ön Kabul ve Sevk Merkezine gönderildi. Yetkililer, il genelinde huzur ve güven ortamının korunması amacıyla denetim ve uygulamaların kararlılıkla sürdürüleceğini bildirdi.