ASAYİŞ - 18 Mayıs 2018 Cuma 10:34

Babasını öldüren kız: 'Annemi öldürmesin diye sakladığım silahla babamı vurdum'

A
A
A
Babasını öldüren kız: 'Annemi öldürmesin diye sakladığım silahla babamı vurdum'

Bursa'nın Mustafakemalpaşa ilçesinde babası Kemal Künilli’yi (48) annesini dövdüğü ve ölümle tehdit ettiği sebebiyle öldüren Dilara Künilli (21), ilk duruşmada suçunu itiraf ederek, "Tek amacım ondan sakladığım silahı ona doğrultarak korkutmaktı" dedi.

Bursa’nın Mustafakemalpaşa ilçesinde annesi Gülçin Künilli’ye (42) ve kendilerine yıllarca şiddet uygulayan uyuşturucu bağımlısı babasını tabancayla öldüren Dilara Künilli, ilk kez hakim karşısına çıktı. Künili, “Babam, olay günü annemi feci şekilde dövünce annem, astım krizine girdi. Babam anneme bıçakla saldıracakken annem dışarıya kaçtı. Sonra ben ayırmaya çalıştım diye bana da vurmaya başlayınca annemi öldürmek için hazırladığı ve benim o görmesin diye arkama sakladığım silahı, korkutmak amacıyla ona doğru çevirdim. Silah aniden ateş aldı. Elimden düşen silah yeniden patladı. Amacım öldürmek değil, korkutmaktı” dedi.


Mustafakemalpaşa ilçesinde geçen yıl 10 Kasım günü öğle saatlerinde Kemal Künilli ile Gülçin Kunilli arasında evde tartışma başladı. Tartışmanın büyümesiyle sinirlenen öfkeli koca, eşi Gülçin Künilli'yi dövmeye başladı. O sırada evde bulunan ve kavganın büyümesini önlemeye çalışan 21 yaşındaki Dilara Künilli, annesini döven babası Kemal Künilli'yi tabancayla öldürdü. Silah sesini duyan mahalle sakinlerinin haber vermesi üzerine olay yerine emniyet ve sağlık ekipleri geldi. Ekipler, Kemal Künilli'nin olay yerinde hayatını kaybettiğini belirledi. 

Ekipler tarafından gözaltına alınan Dilara Künilli, ilk ifadesinde, “Anemi dövüyordu. Hepinizi öldüreceğim diye bağırıyordu. Korkutmak istedim, öldürmek istemedim” dedi.
Mustafakemalpaşa Adliyesi’nde mahkemeye çıkarılan anne-kız, verdikleri çelişkili ifadeler sonucu tutuklanarak Yenişehir Kadın Cezaevi’ne konuldu. Cumhuriyet Savcısı tarafından yürütülen soruşturma sonucunda anne-kız hakkında "Kasten yakın akrabayı öldürmek" suçundan TCK 82/2 maddesine göre ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle Bursa 7.’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı. Anne ve kızın yargılanmasına başlandı.

“Babam annemi sürekli dövüyordu” 

Duruşmada Dilara Künilli hazır bulunurken, annesi Gülçin Kunilli, Sesli ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile bağlandı. Duruşmaya anne kızın akrabaları ve avukatları katıldı. Dilara Künilli, "Olay günü babam annemi çok dövdü. Ben o gün hastaneye gidecektim. Fakat babam anneme zarar verir diye korktum ve gitmedim. Benden silah istedi. Ben de silahın nerede olduğunu bilmediğimi söyledim. Daha sonra kendisi gidip silahı aldı. Mermileri getirmemi söyledi, onları da vermedim. Kendisi mermileri de aldı. Mermileri temizlemeye başladı. O sırada annem yerde oturmuş dolma yapıyordu. Babam birden kül tablasını aldı ve anneme fırlattı. Babam hıncını alamadı ve yerinden kalkarak annemi tekmelemeye başladı. O sırada annem yemek yaptığı için elinde bıçak vardı. O bıçağı annemin elinden alarak ona doğru savurmaya başladı. Ben engel olmaya çalışınca bana da savurdu ve beni tekmeleyerek yere düşürdü. Ben yere düşünce annemi dövmeye devam etti. Annem astım krizine girdi ve babamın elinden bir şekilde kaçarak kendini bahçeye attı” dedi.

"Silahı temizlerken annemi ‘seni öldüreceğim’ diye tehdit etti" 

Babasının tekmesinden sonra yere düştüğü esnada koltuğun üzerindeki silahı fark ettiğini dile getiren Dilara Künilli, babası annesini ‘Sizi öldüreceğim, bu kurşunları üzerinize boşaltacağım, gömeceğim ve kimse bulamayacak’ dediği için korktuğunu, bu sebeple silahı alıp arkasına sakladığını kaydetti. Dilara Künilli, “Silahı saklamak için aldım ve arkama koydum. Annem dışarıya çıkınca, babam bana dönerek, onları ayırmaya kalkıştığım için bana vurmaya başladı. Sonra silahı alıp, beni vuracağını söyledi. Koltukta silahı göremeyince, bana yöneldi. Silah arkamdaydı. Yeniden bana vurmaya başlayınca, korkutmak için silahı ona doğrulttum. Sonra ne olduğunu anlamadım, silah birden patladı. Babam vurulmuştu, başı kanepedeydi, yere düştü. Silahı yere koydum. Silah yerde iken ateş aldı. Tek amacım onu korkutmaktı. Babamı öldürmek istememiştim. Nişan almadım ve neresinden vurulduğunu bilmiyorum. Annem, cezaevinde bulunduğu sırada bizi dövdü. Evde alkol aldı, arkadaşları için hizmet ettirdi. Silahı temizlerken, anneme 'bugün seni ve çocukları öldüreceğim, sizi gömeceğim ve kimse bulamayacak' şeklinde tehditler ediyordu. Şiddet gördüğümüz için karakola gidip şikayette bulunmuştuk. Ancak, annemi kadın sığınma evine ve bizi de yurda koyacaklarından korktuğumuz için şikayeti geri çektik” ifadelerini kullandı. 

Duruşmaya SEGBİS ile katılan anne Gülçin Künilli de, "24 yıllık evliliğimiz süre içinde kocam bana ve çocuklarıma şiddet uyguladı. Uyuşturucu ve alkol kullanıyordu. Her şey kızımın anlattığı gibi oldu. Kızım kocamı vurduktan sonra dakikalarca başında ‘Baba ölme ne olur’ diye ağladı” dedi.
Mahkeme heyeti, anne-kızın tutukluluk hallerin devamına ve eksik evrakların tamamlanması için duruşmayı Temmuz ayına erteledi.  

Derya Evren
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Adana Metin Öztürk: “Hedefimiz 105 puan ile şampiyon olmak” Galatasaray İkinci Başkanı Metin Öztürk, Y. Adana Demirspor galibiyetinin ardından yaptığı açıklamada, “Hedefimiz tüm takımları yenerek 105 puan ile şampiyon olmak" dedi. Trendyol Süper Lig’in 34. haftasında Galatasaray, deplasmanda Adana Demirspor’u 3-0 mağlup etti. Maçın ardından sarı-kırmızılı takımın ikinci başkanı Metin Öztürk, basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. Galatasaray’ın 15 maç üst üste kazanarak bir rekora imza ettiğini belirten Öztürk, “Tabii ki rekorlar kıymetli ama bizim yolculuğumuz belli, 24. şampiyonluk için gidiyoruz. Önümüzdeki yıl Dursun Özbek Başkanımızın liderliğinde tekrar şampiyon olup 5. yıldızı takacağız. Bu tabii bir hedef. Neticede 19 kıymetli rakibimiz ile oynuyoruz” şeklinde konuştu. “12 puan daha var” 4 maçları daha olduğuna dikkat çeken Öztürk, "4 tane daha maçımız var. Demek ki 12 puan daha var. Yani hiçbir şey garanti değil. Oynayacağımız rakipler arasında küme düşme hattında olanlar var. Bizim gibi şampiyonluk yolumda yarıştığımız Fenerbahçe de var. Bir takımla oynadığınız performans ve aldığınız puanlar aslında diğer takımları da ilgilendiriyor. O yüzden biz gücümüz yettiğince sadece şampiyonluk yolunda değil tüm takımları yenerek ligi planladığımız gibi bitirmeyi hedefliyoruz” sözlerine yer verdi. "Farkı 7 puan olarak algılamak doğru değil" Farkı 7 puan olarak algılamanın doğru olmadığını ve Fenerbahçe’nin henüz maçını oynamadığını kaydeden Öztürk, “Farkı 7 puan olarak algılamak doğru değil. Şu an hala aramızda 4 puanlık bir fark var. Rakibimiz henüz oynamadı. Rakibimiz oynadıktan sonra ne olacağına bakacağız. İster 7 puan olsun, ister 4 puan olsun bizim hedefimiz 105 puan ile şampiyon olmak” ifadelerini kullandı. “Hakem kardeşlerimiz elinden geleni yapıyor, yeter ki kasıt olmasın” Metin Öztürk, ayrıca çok fazla hakem konuşmaya gerek olmadığını, ancak hakemlerin maçları yönetirken niyetlerinin önemli olduğunu kaydetti. Öztürk, “Artık bence çok fazla hakem konuşmaya gerek yok. Yunanistan’da da görüyorsunuz yabancı hakemler var. Orada da Yunan takımları bundan şikayetçi. Herkes elinden geleni yapıyor. Eminim ki hakem kardeşlerimiz de elinden geleni yapıyor. Kasıt olmasın, kötü kalp olmasın. Biz spordan da oynanan futboldan da çok memnunuz. Adana Demir ilk devre inanılmaz bir futbol oynadı. Maç iki tarafa da gitti geldi. Futbol bu, sonucun ne olacağı belli olmuyor” dedi. "Bugün harika bir Mertens resitali izledik" Dries Mertens’in önümüzdeki sezon devam edip etmeyeceğine yönelik soruya da yanıt veren Öztürk, daha sonra şunları söyledi: “Buna karar verecek olan hocamız Okan Buruk ve Başkan Vekilimiz Erden Timur. Ancak bir izleyici olarak şunu söyleyeyim bugün harika bir Mertens resitali izledik. İnanılmaz. İnsan olarak müthiş. Ümit ediyorum ki bu performansını önümüzdeki sene bizimle devam ettirir. Ama devam ettirmese de kalbimiz her zaman onunla. Takımımıza şampiyonluk yolunda diğer futbolcu kardeşlerimiz gibi çok önemli katkı sağlıyor."
İstanbul Bakan Ersoy, Yunan mevkidaşı ile "Romeo ve Juliet" oyununu izledi Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ile Yunanistan Kültür Bakanı Lina Mendoni, William Shakespeare’in unutulmaz eseri "Romeo ve Juliet" oyununun Atatürk Kültür Merkezi’ndeki (AKM) gösteriminde bir araya geldi. Oyun, Türkiye’den Devlet Tiyatroları ve Yunanistan’dan Atina Konser Salonu Megaron ve Yorgos Lykiardopoulos kültürel organizasyonu Lykofos ortak projesiyle Ege’nin her iki yakasında tiyatro severlerle buluşuyor. Yunanistan ve Türkiye’den sanat kurumları ile sanatçıları bir araya getiren proje, iki ulus arasında köprü kurmayı hedefliyor. Dün İstanbul’da ilk gösterimi yapılan ve 28 Nisan’a kadar sahnelenmeye devam edecek esere ilişkin AKM’de gerçekleştirilen basın toplantısında Bakan Mehmet Ersoy, Bakan Lina Mendoni ile verimli bir görüşme gerçekleştirdiklerini ve değerlendirmelerde bulunduklarını söyledi. Basın toplantısında konuşan Bakan Ersoy, "Bugün değerli mevkidaşım, Yunanistan Kültür Bakanı Sayın Lina Mendoni ve beraberindeki heyeti misafir ettik. Verimli bir görüşme gerçekleştirdik; değerlendirmelerde bulunduk. Şimdi ise çok güzel bir sanat birlikteliği vesilesiyle buradayız. Devlet Tiyatrolarımız ile Pire Belediye Tiyatrosunun ortak bir proje çerçevesinde sahneye koyduğu Romeo ve Juliet oyununun İstanbul galasını izleyeceğiz” dedi. "Sanatın evrenselliği insanlık için daima ortak bir çatı olmuş; en güzel, en anlamlı birlikteliklere ev sahipliği yapmıştır" diyen Ersoy, sözlerine şöyle devam etti: “Bizler de buna sahip çıkmanın, katkı ve değer sunmanın gayretindeyiz. İnanıyorum ki bu proje sadece bir başlangıç olacak, önümüzdeki dönemlerde sanatın diğer alanlarına da yayılacaktır. Romeo ve Juliet, Shakespeare’in eşsiz kaleminden çıkmış ölümsüz bir klasik. Bizler ise bu eseri, sanatçılarımızın kendi kültürel ve tarihsel geçmişlerinden ilham alarak yeniden yorumladıkları bir temsille sahneye taşıyoruz. Oyundaki aileler kendi aralarında anadillerinde konuşurken bir araya geldiklerinde, bildikleri tek ortak dil olan İngilizce ile iletişim kuracaklar. Bu yaklaşım, farklı dillerin ve kültürlerin etkileşimiyle insan doğasının derinliklerine inerek evrensel duyguları keşfetmeyi amaçlamaktadır. Esere günümüz dünyasından açılan bu çağdaş bakış açısı ve yeni yorum vesilesiyle Türkiye ve Yunanistan’ın köklü kültürel mirasını da bir araya getirmiş ve iki ülke arasında derinleşen kültürel diyaloğu sembolize etmiş olacağız. Provalar 18 Şubat’ta, Yunanistan’da başlamıştı. Yönetmen Lefteris Giovanidis’in rejisiyle sahneye taşınan eser, Türkiye’de sanatseverlerle buluşmasının ardından Mayıs ayında, Atina’da perdelerini açacak ve iki ülkede toplamda 13 temsil gerçekleştirilecek. Ayrıca 17-27 Mayıs 2024 tarihleri arasında, Antalya’da düzenlenecek olan 14’üncü ‘Devlet Tiyatroları Antalya Uluslararası Tiyatro Festivali’nde yer almasını da planlıyoruz. Yine yaz aylarında ve önümüzdeki tiyatro sezonunda Türkiye’nin ve Yunanistan’ın farklı şehirlerinde sahnelenmesi, Avrupa’daki prestijli tiyatro festivallerine katılımı söz konusu olacak. Türkiye ve Yunanistan arasındaki kültürel ilişkilerin geliştirilerek daha ileri boyuta taşınması adına bundan sonra da Yunanistan’ın ilgili kurum ve kuruluşlarıyla eşgüdüm ve iş birliği içerisinde çalışmaktan memnuniyet duyacağımızı ifade etmek isterim. Sayın Bakan’a, Pire Belediye Tiyatrosunun ve Devlet Tiyatrolarımızın çok değerli sanatçılarına ve Sayın Lefteris Giovanidisi’in şahsında, sahne arkasında bu esere emek veren bütün ekibe teşekkür ediyorum. Sanatseverleri bu özgün ve özel temsili izlemeye davet ediyor, hepinize saygılar sunuyorum” dedi. Yunanistan Kültür Bakanı Lina Mendoni ise eserin sahneye konulma sürecinden bahsederek, Türk- Yunan ilişkileri bakımından oyunun İstanbul’da izleyicilerle buluşmasından dolayı mutluluk duyduklarını ifade etti. Romeo ve Juliet’in en güzel aşk hikayesi, aynı zamanda da bir drama olduğunu belirten Mendoni, "Bu oyun bir başlangıç olabilir. İki toplumun kültürel bağlarımızı daha da yüksek hale getirebiliriz. Sadece devlet düzeyinde değil, özel kuruluşlar arasında da ortak projelerin ve ikili işbirliklerinin olduğunu öğrenmekten mutluluk duyuyoruz. Yakın zamanda sizleri Atina’ya 16 Mayıs’ta sahnelenecek oyuna da bekliyorum. Eminim oyun, Atina’da da çok iyi karşılanacak" diye konuştu. Bakan Ersoy ve Mendoni, ortak basın toplantısının ardından AKM Tiyatro Salonu’nda sahne alan "Romeo ve Juliet" oyununu birlikte takip etti.