ASAYİŞ - 14 Ocak 2018 Pazar 10:50

Bahçesinde yüzlerce çakmak gaz tüpü olan babaannenin feryadı

A
A
A
Bahçesinde yüzlerce çakmak gaz tüpü olan babaannenin feryadı

Zonguldak’ta uyuşturucu bağımlısı olan ikiz torununun hayatından endişe eden babaanne Cumhurbaşkanından yardım istedi. Evinin çevresinde bulunan ormanlık alanda yüzlerce çakmak gaz tüpü bulan babaanne uyuşturucu satıcılarına seslenerek para için yavrularını öldürmesinler dedi.

Zonguldak’ın Kilimli İlçesi Çatalağzı Beldesinde ikamet eden 64 yaşındaki Ayşe Kan, uyuşturucu batağına saplanan ikiz torunları için Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a seslendi. Kendi hayatının tehlikede olduğunu 19 yaşındaki ikiz torunlarının para vermeyince kendisini darp ettiğini ifade eden babaanne torunlarının tedavisi için Cumhurbaşkanından yardım istedi. Oğlunun yıllar önce intihar ettiğini torunlara kendisinin baktığını ifade eden babaanne Ayşe Kart, “Benim iki tane torunum kayboldu. Bunları da kaybetmek istemiyorum. Bunlara sahip çıksınlar. Benim yavrularım kayboldu. Babaları intihar etti. Bunlar sinir hastası bunların tedavi olmasını istiyorum. Cumhurbaşkanımıza yalvarıyorum. Bana yardım etsin. Benim Allahtan başka, devletten başka kimsem yok. Bir tek Allah’ım var. Bide devletim var. Bide yanımda iki tane çocuğum var. Yok başka kimsem. Yok başka çarem. Benim oğlum intihar etti. 2 tane Şafak ve Uğur diye onların diye oğulları vardı. O yavrularım kayboldu. Onların adına Allah’ım bana bunları ikiz verdi. Dünyalar benim oldu. Ama bunlarda bitiyorlar. Benim eşim kumarcı içkici idi. Ben eşimin 22 sene sopasını yedim. Çocuklarımı terk etmedim. 7 tane çocuk büyüttüm. Şimdi hayvan bakıyorum. Tek bir şeye sahip olsunlar sürünmesinler ben ölünce diye. Ben çok süründüm bunlarda sürünmesinler. Türkiye’ye sesleniyorum. Bu uyuşturucuları yapanların anaları babaları yok mu? Bunları satmasalar olmaz mı? Bu dükkancılar, bunları çocuklara kolilerle veriyorlar. Çatalağzı ve Zonguldak esnaflarına söylüyorum. Bunların Allah’ı yok mu? Bunlar para diye bu çocukları niçin öldürüyorlar. Burada bir esnaf var. Onla kavga etti. Bana küfürler etti. ‘Ben parayla satıyorum’ dedi. ‘Sen benim muhatabım değilsin’ dedi. Çatalağzı esnafına yalvarıyorum. Para diye benim çocuklarımı mahvettiler. Vermeseniz ne oluyor ya. Para nedir ki ya para bir el kiri parayı ben kazanıyorum. Ama para beni kazanamaz” dedi.

Bahçesinde yüzlerce çakmak gaz tüpü olan babaannenin feryadı

“Geceleri bıçakla yatıyorum”

Para vermediği için torunlarının darp uygulandığını ifade eden babaanne Ayşe Kan, “Hayatım tehlikede gece öldürecekler beni. Ben başımın altında bıçakla orakla yatıyorum. Para bulamadım mı öldürüyorlar beni yakamı paçamı yırtıyorlar. Evde neyim varsa sattılar. Satmadıklarını kırıyorlar. Şaşırdım ne yapacağımı. Kilimli polisi bıktı bizden artık. Ayaklarım yalın ayak çıplak kaçtım evden polise de sorabilirsiniz. Öldürecekler beni can güvenliğim tehlikede. Bir an önce bunların tedavi olmasını istiyorum. Devletimiz yardım ettin bize. Pırlanta gibi iki tane delikanlı nasıl erimesini isterseniz nasıl göz yumarsınız. Yummayın göz. İdam çıkarın. İdam olmayınca sopa olmayınca bu Türkiye düzelmez. Bu Türkiye’de idam yok sopa yok. Bu Türkiye böyle düzelmez. Gidiyoruz karakola koyuveriyorlar. Gidiyoruz karakola koyuveriyorlar. Bu Türkiye düzelmez. Bütün cinayetler çoğaldı. Ben ölünce mi almaya gelecekler. Neye yarar. Ben öldüğüme yanmıyorum. Onlar cezaevine girecekler ona yanıyorum. Ben zaten ölmüşüm. Ben onların büyük babalarıyla evlendiğim o zaman ölmüşüm. Ben 67’de ölmüşüm. Ben onların büyük babalarının 22 sene sopasını yemişim ve terk etmediğim çocuklarımı. Bundan sonra sahip çıksınlar devletimiz sahip çıksınlar” şeklinde konuştu.

Bahçesinde yüzlerce çakmak gaz tüpü olan babaannenin feryadı

Barış Doğan - Sertaç Özdemir
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bartın Adalet Bakanı Tunç, çocuklarla birlikte tezahürat yaptı Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Bartın’da AK Partili belediye başkanlarını ziyaretti. Bakan Tunç, kendisini karşılayan sporcu çocuklarla birlikte "Şampiyon Kozcağızspor" tezahüratı yaptı. Bakan Tunç’a futbolcu olmak istediklerini söyleyen çocuklardan bazıları Kerem Aktürkoğlu, bazısı da irfan Can gibi futbolcu olmak istediklerini söyledi. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Ulus ilçesini ziyaretinin ardından önce Abdipaşa beldesine ardından Kumluca beldesine geçti. Tunç, Abdipaşa Belediye Başkanı Belediye Başkanı Yaşar Dönmez ve Kumluca Belediye Başkanı Mustafa Bozkurt’u makamında ziyaret etti. Belediye başkanları ve belediye meclis üyelerini tebrik eden Bakan Tunç, kendisini karşılamaya gelen vatandaşlarla da tek tek tokalaşarak, destekleri nedeniyle teşekkür etti. Daha sonra ise Kozcağız beldesine geçen Yılmaz Tunç, burada meşalelerle karşılandı. Tunç, kendisini karşılamaya gelen Kozcağız Belediyespor Futbol Okulu oyuncuları ile de bir süre sohbet etti. Çocuklarla sohbet eden Tunç, sporculara taleplerini sordu. Bakan Tunç’un, "Neye ihtiyacınız var" sorusuna ise bir çocuk ise "Her şeye" cevabını verdi. Bu cevap Bakan Tunç’u, beraberindekileri güldürdü. Bakan Tunç, çocuklara yapmak istedikleri meslekleri de sordu. Bakan’ın, "Futbolcu olmak isteyen var mı" sorusuna ise tüm çocuklar el kaldırdı. Bir çocuk, "Kerem Aktürkoğlu gibi olacağım", başka bir çocuk da ’’Ben de İrfan Can" dedi. Zonguldakspor’un lisanslı futbolcusu olan bir çocuğu örnek gösteren Bakan Tunç, "Olmaz, öncelikle okulunuzu bitirmelisiniz. Okulu bitirip meslek sahibi olmak lazım, ayrıca sporcu da olursunuz" şeklinde konuştu. Tunç, çocuklarla birlikte "Şampiyon Kozcağızspor" tezahüratı yaparak, onlara hem derslerini çalışmaları hem de spor yapmaları konusunda tavsiyelerde bulundu. Bakan Tunç, kendisini karşılamaya gelen vatandaşlara yönelik yaptığı konuşmada destekler için teşekkür ederek, Kozcağız Beldesi’ne ilçe belediyelerinden daha fazla hizmet gelmesi için çalışacaklarını ifade etti. Bakan Tunç, seçilen tüm belediye başkanları, meclis üyeleri ve muhtarlara görevinde başarılar dileyerek, "Zorlu bir seçim süreci, büyük bir rekabet içerisinde Kozcağız’da bu Ak Partili belediyecilik anlayışı devam etsin dediniz. Buradaki ışık hiç sönmesin dediniz. Biz de sizin o güven layık olabilmek için gece gündüz çalışacağız inşallah" diye konuştu
Ankara TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu: "Türkiye’de üretilen diziler, 500 milyona yakın bir nüfus tarafından izleniyor" Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Mehmet Rifat Hisarcıklıoğlu, "Türkiye’de üretilen diziler, 500 milyona yakın bir nüfus tarafından izleniyor" dedi. Türkiye Kreatif Ekonomi Zirvesi, Ankara’da gerçekleştirildi. TOBB İkiz Kuleler’de düzenlenen zirveye Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Zekeriya Coştu, Ticaret Bakanı Yardımcısı Ö. Volkan Ağar, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Serdar Çam, TOBB Başkanı Mehmet Rifat Hisarcıklıoğlu, TOBB Türkiye Kreatif Endüstriler Başkanı Ali Ata Kavame ve Meclis Başkan Yardımcısı Berat Kuzu katıldı. Zirvede konuşan Hisarcıklıoğlu, Türkiye’deki dizi sektörü potansiyelinin ekonomiye katkısı için harekete geçilmesi gerektiğini kaydetti. Konuşmasında, "Kreatif endüstriler sadece dizi ve film sektöründen ibaret değil. Diğer 15 alt sektörü de aynı önemle dikkate almalı ve desteklemeliyiz" diyen Hisarcıklıoğlu, küratörler, sanatçılar ve içerik üreticiler gibi alanlarda da Türkiye’nin önemli bir potansiyele sahip olduğunu ifade etti. Pandemiyle birlikte hızlanan dijitalleşmenin iş yapma şekillerini tamamen değiştirdiğini aktaran Hisarcıklıoğlu, yenilikçi endüstrilerin bu dönüşümün merkezinde yer aldığını söyledi. Yenilikçi endüstrilerin ihracatının 30 milyar dolar seviyesine taşınması gerektiğini söyleyen Hisarcıklıoğlu, hedefin oyun ve yazılım sektörüyle birlikte kreatif endüstrilerin ihracatını 30 milyar dolar seviyesine taşımak olmasını gerektiğini vurguladı. "Eğitim ve destek programları ön planda" Yenilikçi endüstrilerin gelişmesi için eğitim ve destek programlarının ön plana çıkarılması gerektiğini belirten Hisarcıklıoğlu, şunları söyledi: "Bu potansiyeli daha da yukarı taşımak için eğitim ve destek programlarını ön plana çıkarmalıyız. Özellikle dijital iletişim kanallarıyla, dünya geneline yayılan içerik ekonomisinin lideri olmak için, eğitim ve destek programlarına odaklanmalıyız." "Türkiye’de üretilen diziler, 500 milyona yakın bir nüfus tarafından izleniyor" Devletin öncülük ettiği ve desteklediği dizi ve sinema sektörlerindeki projelerin başarılı olduğunu ifade eden Hisarcıklıoğlu, "Türkiye’de üretilen diziler, Yeni Zelanda’dan Brezilya’ya kadar 150 ülkede, 500 milyona yakın bir nüfus tarafından izleniyor" diye konuştu. Dizi ve filmlerin, dünyanın en büyük platformlarında rahatlıkla kendine yer bulduğunu söyleyen Hisarcıklıoğlu, "Hızla gelişen teknoloji ve yapay zeka, kreatif endüstrilerin değer zincirini önemli ölçüde farklılaştırdı. Diğer bir ifadeyle, yeni ürün ve iş modeli geliştirme, yeni dağıtım kanalı, pazar fırsatları keşfetme ve daha düşük maliyetle üretim için kullanılan dijital teknolojiler, kreatif endüstriler sektörümüze çok önemli fırsatlar sunmaya başladı. Dünyanın her yerinde Türk küratörler, sanatçılar, içerik üreticiler görüyoruz. Kreatif endüstrilerin alt sektörlerin tamamına devlet desteklerini yönlendirerek, sektörün ürettiği katma değeri artırmalıyız. Zira bu sektörler, soyut varlıklardan elde edilen katkıyla ekonomimizi çeşitlendiriyor" dedi. Küresel ekonomide çevreyi kirletmeyen ve katma değerli ürünler üretmeyi sağlayan, fikri mülkiyet, telif, patent gibi unsurların öneminin her geçen gün arttığını vurgulayan Hisarcıklıoğlu, "Bakın dünya genelinde sektörün toplam büyüklüğü 2 trilyon doları geçiyor. Türkiye kreatif endüstriler sektörü ise büyüklük olarak gelişmekte olan ülkeler arasında 8. Sırada yer alıyor. Yani bizim dünya pazarından aldığımız pay, okyanusta bir damla. Bir diğer önemli husus da şu. Pandemiyle birlikte hızlanan dijitalleşme, iş yapma şekillerimizi tamamen değiştirdi. Ne yapıyorsak yapalım, işimizi mutlaka dijitale taşımak zorundayız. Bütün şirketler artık dijitalde var olmak zorunda" ifadelerini kullandı. Bu zirvenin her girişim gibi bir hayalle başladığını söyleyen TOBB Türkiye Kreatif Endüstriler Meclisi Başkanı Ali Ata Kavame, "Biz inandığımız bir hikaye anlatmaya karar verdik. Hikaye anlatıcılığı ne kadar güzel şey. ’Hikaye anlatma bana’ diye başlayan cümleler duyarsınız hayatınızda. Bu kürsü bugün hikayeni anlat diyenlerin. Bu salon bu hayatta bir hikayesi olanların. En ön sıradan son koltukta oturana kadar sorsak neler anlatır. Bizim hikayemiz bu ülkenin geleceği ile ilgili. Bu kadar kreatif zekanın buraya toplanmasının sebebi bu. Türkiye’nin iş dünyasının kalbinde bize burayı açmalarının sebebi bu, devletin en önemli kurumlarının zamanlarını ayırıp bize kıymet vermelerinin sebebi bu. Tek bir hikayeyi beraber örmek için birlikteyiz" dedi.