POLİTİKA - 19 Ağustos 2016 Cuma 16:55

Bakan Bozdağ: CIA’in elinde daha fazla belge var!

A
A
A
Bakan Bozdağ: CIA’in elinde daha fazla belge var!

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, terörist başı Fetullah Gülen’in iadesi konusunda Amerika Birleşik Devletlerine yüklendi, bu konuda CIA’de Türkiye’nin elindekinden daha fazla belge olduğunu söyledi.

Toplam 644 hakim ve savcının görev yerlerinin belirleneceği 5. dönem adli yargı hakim ve cumhuriyet savcısı adayları ile 2. ve 11. dönem idari yargı hakim adayları kura töreni, Yenimahalle’de bulunan Nazım Hikmet Kültür Merkezi’nde gerçekleşti. Kura töreninde konuşan Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, hakim ve savcı adaylarına seslendi. Bozdağ, "Asıl zorluk bundan sonra başlamaktadır. Bugüne kadar yaptıklarınız bundan sonra yapacaklarınızla mukayese edildiğinde bundan sonra yapacaklarınızın daha da önemli olduğunu yaşayarak göreceksiniz. Üstlendiğiniz görev, şerefli bir görevdir. Yer, gök ne varsa her şeyin adalet üzerinde durduğuna inanan bir medeniyetin mensuplarıyız. Eğer adaletin kaybolduğunu insanlar görür, buna inanırsa orada hiçbir şeyi ayakta tutma imkanı kalmaz. Mülkün temeli adalet ama her şeyin temeli adalet, sadece mülkün değil. Temeli adalet olmayan dünyada ve kainatta hiçbir şey yoktur. Onun için adaleti bozan, adaleti bozmak için sirayet eden her şey bilin ki dünyanın da, kainatın da, insanların da en birinci düşmanıdır" diye konuştu.

"EMİNLİK VE GÜVENİLİRLİK VASFINIZI KAYBETMEYİN"

Sadece hakimlerin ve savcıların değil idari görevde olanlar dahil, tarlasında çiftçilik yapan herkesin bir noktada adaletin tecellisine hizmet ettiğini kaydeden Bakan Bozdağ, "Bizim hepimizin yargıya olan inancı ayakta tutması lazım. Yargının esas gücü emin olun halkın, yargıya ihtiyacı olan herkesin yargıya duyduğu güven, emin olmak yargıçlar ve savcılar için son derece önemli bir vasıftır. Eğer biz bu eminlik vasfımızı koruyamazsak yargıya da, adalete de, milletimize de, devletimize de en büyük zararı başta biz veririz. Onun için yeni mesleğe başlayacak hakim ve savcılarımıza diyorum ki eminlik ve güvenilirlik vasfınızı hayatınızın her anında korumak için çok büyük gayretin, çok büyük çabanın içerisinde olun, buna leke getirmeyin, leke getirilmesine izin asla vermeyin. Güvenilirlik vasfını korumak, yargıya olan güveni de güçlendirecektir, o da sizin gücünüze güç katacak, sizin verdiğiniz kararlardan canı yanan insanların dahi ’hakim doğru karar verdi, ben bunu hakettim’ demesine yol açacak ve o kararı kabullenmesini sağlayacak. Bunu sağlayacak yegane şey sizin tarafsızlığınızdır. Görevinizi yaparken görevinize anayasa, yasa ve hukuk çerçevesinde ve bunlara bağlı bir vicdan anlayışıyla bakarsanız tarafsızlığınızı her daim muhafaza edersiniz" ifadelerini kullandı.

"BEĞENMESENİZ DE ELEŞTİRSENİZ DE SADIK KALIN"

"Hepimizin farklı ailelerden gelmesi normaldir. Başka siyasi, sosyal anlayışlarının, görüşlerinin olması normaldir. Farklılılarımız bizim gücümüz, kuvvetimiz, zenginliğimiz, servetimizdir ama bizler yargı görevi yaparken anayasa, yasa, hukuk ve bunlara bağlı bir vicdanı bir tarafa koyup kendi sahip olduğumuz görüşleri, anlayışları, kararlarımıza ve adli işlerimize esas alırsak o zaman adalete hep beraber ihanet etmiş oluruz" diyen Bozdağ şöyle devam etti:

"Meslek hayatınız boyunca anayasamıza, hukukumuza, kanunlarımıza sadık kalın. Beğenmeseniz de, eleştirseniz de sadık kalın. Çünkü bunları siz uygulamakla görevlisiniz. Değiştirmek yasama organının işi, oralar değiştirdiğinde de ona uyarsınız ama eğer biz vicdanımızı anayasa, yasa ve hukuka bağlı değil de ideolojilerimize, FETÖ gibilere bağlarsak o zaman bu millete de, devlete de, adalete de en büyük ihaneti biz yapmış oluruz. Akıl hürriyeti, vicdan hürriyeti son derece önemli. Akıl hürriyetini kaybedenlerin kendisine hayrı olmadığı gibi, ülkesine ve milletine de hayrı olmaz. Akıl sağlığı önemli ama akıl hürriyeti, akıl sağlığı kadar önemli bir başka iştir. Sağlıklı durup, esir olan bir akılla sağlıklı karar kimse alamaz. Onun için de hakimlerimizin, savcılarımızın ve her insanın akıl hürriyetine sonuna kadar sahip olması lazım. Aklını başkalarına rehin eden, birisi bir şey söylediği zaman onu sorgulamaksızın, ona itaat eden bir aklın sahibinden asla adaleti ben beklemem, bekleyemem. O emreden kişi ’zulüm yap’ dediği zaman zulmü adalet zanneden birisi adalet dağıtamaz ancak zulme kılıç olabilir. Onun için de bütün hakim ve savcılarımızın her birinin vicdan hürriyetini de iyi anlaması gerekir."

"BAĞLI OLDUĞUNUZ ŞEYLER GÖRE VERDİĞİNİZ KARAR…”

Medyada bazılarının vicdanlarının rahat olduğunu, vicdanına göre karar verdiğini söylediklerini hatırlatan Bozdağ, "Eğer vicdan anayasa, kanun ve hukuka bağlı olmazsa o zaman ideolojiyle bağlı olur, tarikatla, cemaatle, dinle, mezheple, siyasetle bağlı olur. Sevgiyle, saygıyla, kinle, nefretle, düşmanlıkla bağlı olur bunlara bağlı bir vicdanın verdiği karar o vicdan sahibini tatmin edebilir. Çünkü o bağlı olduğu şeylere uygun bir karar verdiği için vicdanen müsterihtir ama bu doğru mudur? Değildir. Eğer sizin vicdanınız sevdiklerinize başka sevmediklerinize başka davranmanızı emrediyorsa ki öyle olur vicdan, oraya bağlarsanız sonra sevmedikleriniz sizin zulmünüzü adalet diye yaşamak zorunda kalır. Eğer sizin vicdanınız anayasa, yasa ve hukuka, kanuna bağlı değil başka şeylere bağlı olursa o bağlı olduğunuz şeylere uygun verdiğiniz kararı siz adalet tecelli etti diye rahat ederken, zulmü ayakta tutan bir kararın atına imza atmış olursunuz. Onun için hakim ve savcı mesleğine başlayan hakim ve savcılarımıza diyorum ki vicdanınız hiçbir yere bağlı olmayan bir yaprak gibi olmasın. Vicdanınız hür olsun ama anayasa, yasa ve hukuka bağlı olsun" şeklinde konuştu.

Bakan Bozdağ, Fetullah Gülen’in iadesi için 4 ayrı dosyayı ABD’ye Türkçe ve İngilizce olarak gönderdiklerini söyledi.

“CIA’İN ELİNDE DAHA FAZLA BELGE VAR”

Ankara’da yeni hakim ve savcıların atama töreninde programında konuşan Bozdağ, “CIA’in elinde Fetullah Gülen’in bu darbe teşebbüsünü sevk ve idare ettiğine dair delil miktarının, Türkiye’nin elindeki miktardan daha fazla olduğundan eminim. Çünkü Fetullah Gülen’in kalbinin saniyede kaç defa attığını, kaç defa nefes verdiğini, oraya girenin çıkanın kim olduğunu, gecenin karanlığında o malikanenin etrafında uçan siyah sineklerin cinsiyetini dahi bilen CIA’in, Fetullah Gülen’in bu işi sevk ve idare ettiğini bilmediğini bize söylemek, bütün dünyanın ve Türk milletinin aklıyla alay etmektir” diye konuştu.

“Eğer ABD, Gülen’i Türkiye’ye iade etmezse, bu ilişkileri olumsuz etkilemekten başka sonuç doğurmayacaktır” ikazında da bulunan Bozdağ, “İade etmemek için delil ararlarsa dosyada var. Bu siyasi bir karardır. ABD bu konuda ya Türkiye’yi tercih edecek, ya da Gülen’i himaye edecek” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun Öğretmen eşini öldüren ve 19 suç kaydı bulunan koca tutuklandı Samsun’da boşanma aşamasındaki İngilizce öğretmeni eşini tabancayla vurarak öldüren ve 19 suç kaydı bulunan şahıs, çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi. Olay, İlkadım ilçesi 19 Mayıs Mahallesi’nde gece meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, İlkadım ilçesinde bulunan Belediye Ortaokulu’nda İngilizce öğretmeni olarak görev yapan Saadet Çay (43) ile büfeci eşi Adem Çay (48) boşanma aşamasında oldukları için ayrı yaşamaya başladı. 2 çocuk annesi eşi Saadet Çay’ı kendi kafasına silah dayamış halde görüntülü arayarak ‘intihar edip kendini öldüreceği’ şeklinde mesaj atan Adem Çay, son kez görmek istediğini söyledi. Saadet Çay, yardım etmek için yanına erkek arkadaşı ve 2 çocuğunu da alarak konuşmak için Adem Çay’ın depo olarak kullandığı eve gitti. Saadet Çay ile Adem Çay arasında Atakum ilçesinde bulunan yazlık evin kime kalacağı konusunda tartışma çıktı. Yan odada bulunan Saadet Çay’ın erkek arkadaşı silahın doldur boşalt sesini duyunca kendini evden dışarı atıp bekçilerden yardım istedi. Polis ve bekçiler evin kapısını kırıp içeri girdiklerinde İngilizce Öğretmeni Saadet Çay’ı silahla öldürülmüş olarak buldular. Evde bulunan Adem Çay, Samsun Emniyet Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekipleri tarafından gözaltına alındı. Kasten yaralama, tehdit, yağma, görevli memura mukavemet gibi suçlardan 19 suç kaydı bulunan Adem Çay, polisteki sorgulamanın ardından çelik yelek giydirilerek geniş güvenlik önlemi altında bugün Samsun Adliyesine sevk edildi. Nöbetçi mahkemeye ifade veren Adem Çay, tutuklanarak Samsun T Tipi Kapalı Cezaevine gönderildi.
Antalya Okuldan el ele çıkan kardeşleri kaza ayırdı Antalya’nın Alanya ilçesinde okul çıkışı el ele tutuşup yola çıkan iki küçük kardeşe otomobil çarptı. Kardeşlerden 8 yaşındaki ağabey hayatını kaybederken, 7 yaşındaki kız kardeşi ise kazayı hafif sıyrıklarla atlattı. Kaza anı güvenlik kameralarına saniye saniye yansıdı. Kaza, Güllerpınarı Mahallesi Şevket Tokuş Caddesi üzerinde meydana geldi. Alınan bilgiye göre, Kemal Şuberi İlköğretim Okulunda okuyan 8 yaşındaki Doruk Erdoğan ve 7 yaşındaki kardeşi Belinay Erdoğan okul çıkışı evlerine giderken karşıdan karşıya geçtikleri sırada F. Ü.’nün kullandığı otomobil çarptı. Kazada Doruk Erdoğan aracın altında kalıp feci şekilde can verirken, kız kardeşi çarpmanın şiddetiyle önce aracın ön kaputuna, ardından yola savruldu. Çevredekilerin ihbarı üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Belirtilen adrese gelen sağlık ekipleri, Dorukhan Erdoğan’ın hayatını kaybettiğini belirledi. Hafif yaralanan Belinay Erdoğan ise kontrol amaçlı hastaneye kaldırıldı. Sürücü gözaltına alınırken, küçük çocuğun cenazesi Adli Tıp Kurumu’na kaldırıldı. Kazadan geriye iki kardeşin el ele fotoğrafları kaldı Torununu kaybeden acılı dede İsmail Göçer, yüzlerce çocuğun geçtiği bölgeye yaya geçidi yapılıp, başka çocukların hayatını kaybetmemesi çağrısında bulundu. Kazadan geriye ise iki kardeşin yine el ele tutuştukları fotoğrafı kaldı. Kaza anı güvenlik kamerasında Öte yandan kaza anı ise bir iş yerinin güvenlik kamerasına saniye saniye yansıdı. Görüntülerde küçük çocukların el ele tutuşarak karşıdan karşıya geçtiği sırada otomobilin çarpması, Doruk Erdoğan’ın araç altında kalması ve kız kardeşinin yola savrulması yer aldı.
Adana Adana’da trafik kazası tatbikatı gerçeğini aratmadı Adana’da trafik haftası etkinlikleri çerçevesinde ’kazalı araçtan kazazede kurtarma’ tatbikatı gerçekleştirildi. Tatbikat gerçeğini aratmayınca yoldan geçen vatandaşlar tatbikat yerine akın etti. Adana Emniyet Müdürlüğü Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından Atatürk Parkı’nda vatandaşları bilinçlendirmek amacıyla kaza tatbikatı gerçekleştirildi. Tatbikatta senaryo gereği, bir trafik kazası canlandırıldı. Araç sürücüsünün kazanın ardından aracın ön camından fırlayarak yerde ağır yaralı bir biçimde uzandığı tatbikatta, sürücünün yan koltuğunda oturan kişi ise başını aracın kaza sonrasında açılan hava yastığına yaslayarak gelecek yardımı bekledi. Tatbikat çerçevesinde, kazayı gören vatandaşlar önce 112’yi arayarak kazayı yetkililere bildirdi. Kaza alanına yetkililerin gelmesiyle birlikte araç içerisinde yaralı konumda bulunan kişi itfaiye ekiplerince araç içinden tahliye edilirken, araçtan fırlayan sürücünün ise sağlık ekipleri tarafından doğru müdahale ile sedyeye bindirilerek ambulansa götürülmesi canlandırıldı. Tatbikat esnasında yoldan geçen vatandaşların kazayı gerçek zannederek şaşırma anları kameralara yansıdı. Olayın gerçek olmadığını öğrenen vatandaşlar sonrasında tatbikatı cep telefonu kameralarıyla kaydetti. Tatbikatın ardından ise vatandaşlara trafik kurallarının anlatıldığı broşür dağıtılarak, uyarılarda bulunuldu. "Ülkemizde yıllık bin 800 ölümlü kaza oluyor" Adana Emniyet Müdürlüğü Trafik Denetleme Şube Müdür Vekili Emniyet Amiri Mustafa Çuhadar, Türkiye’de bir yılda yaklaşık bin 800 ölümlü kaza, 206 bin yaralanmalı kaza olduğunu, bunun sonucunda 305 bin kişinin yaralandığını söyledi. Gerçekleştirilen tatbikat ile vatandaşları trafik kurallarına uyma konusunda bilinçlendirmeyi amaçladıklarını belirten Çuhadar, "Bu seneki trafik haftası etkinlikleri çerçevesinde bir trafik kazası canlandırmasında bulunmuş olduk. Kazada aşırı hızlı giden aracın kaza sonrası ne hale geldiğini vatandaşlara göstermeyi amaçladık. Öte yandan emniyet kemerini bağlamayan sürücünün de dışarıya savrulduğunu canlı bir biçimde izledik. Ülkemizde genel olarak baktığımızda yıllık bin 800 ölümlü kaza olurken 206 bin de yaralamalı kaza meydana geliyor. 305 bin de yaralımız oluyor. Düzenlemiş olduğumuz tatbikatta emniyet kemerinin önemini dile getirmeye çalıştık. Aşırı hız yapan aracın ne hale geldiğini ve araç içerisinde bulunan vatandaşlarımızın yaralanmalarını, araç dışarısına savrulmalarını canlandırmış olduk" dedi. "Kurallara dikkat edilmezse sonuçların neler olacağını bu tatbikatta görebilirsiniz" Tatbikatta kaza sonrası aracın ön camından fırlayarak ağır yaralanan sürücüyü canlandıran Oyuncu Niyazi Gültekin Demir, "Vatandaşlarımızın trafik kurallarına uymaları, şoförlerimizin araçlarını dikkatli kullanmaları, alkollü araç kullanmamaları gerektiğine özverili olarak dikkat etmemiz gerekiyor. Burada oyunculuk yaparak vatandaşlara örnek olarak katkıda bulundum. Kurallara dikkat edilmezse sonuçların neler olacağını bu tatbikatta görebilirsiniz. Yerde yatarken dışarıdaki vatandaşlar sahne sanki gerçekmiş gibi gördüler. Ardından ambulansa bindim, bu sırada ambulanstaki hemşire hanımlar da bir an afallayıp gerçekten yaralı olduğumu sandılar, abi çok gerçekçi oynadın diyerek beni tebrik ettiler" diye konuştu. Vatandaşlar tatbikatı ilgiyle takip etti Tatbikatı izleyen vatandaşlardan Necat Yılmaz, "Polis ekibi, itfaiye ekibi geldi, hepimiz bu duruma şaştık kaldık. Tatbikatta araçtan fırlayan sürücü aracın önünde yerde yatarken, yan koltukta oturan kişiyse başını aracın göğsüne vurmuş şekilde duruyordu. Ben ilk defa karşılaştım böyle bir organizasyonla. Ekipler birden koştular, hemen yardım ekibi geldi, ambulans geldi, polis geldi, hemen müdahale ettiler kazaya. Bu sayede vatandaşlar bu tatbikatı izleyerek bir kaza anında neler yapılması gerektiğini görmüş oldular" şeklinde konuştu.
Hatay Eldiveni takan başkan ve kaymakam kenti temizlemek için sahaya indi Hatay’ın İskenderun ilçesinde başlatılan temizlik kampanyası çerçevesinde kentin sokaklarındaki izmaritler başta olmak üzere çöpler, Kaymakam Demiryürek ve başkan Dönmez tarafından toplandı. İskenderun Kaymakamlığı ve İskenderun Belediyesi’nin ortakla düzenlemiş olduğu “Çevremizi Temiz Tutalım, İskenderun’umuza Sahip Çıkalım” kampanyası kapsamında çevresinde kentte temizlik seferberliği başlatıldı. Kampanyaya İskenderun Kaymakamı Murat Sefa Demiryürek, İskenderun Belediye Başkanı Mehmet Dönmez, ilçe protokolü, vatandaşlar ve öğrenciler katıldı. Kentin sokaklarında; Kaymakam Demiryürek, başkan Dönmez ve vatandaşlar tek tek izmarit topladı. Temizliğin en başta kirletmemekten geçtiğini dile getiren İskenderun Kaymakamı Murat Sefa Demiryürek, “Caddelerimizin, sokaklarımızın temiz kalması, sadece temizlik işçilerinin görevi değil. Hepimizin görevi, tüm vatandaşların görevi ve tüm İskenderunluların görevi, bunun en iyi yolu kirletmemekten geçiyor. Deprem süreci hepimizi çok zorladı, hepimizi çok zorlayan bir süreç ama normalleşme yolunda normalleşme İstikametinde bu tür duyarlılıkları hepimizin paylaşması, kurumsal olarak tavrımızı ortaya koymamız ve bu amaçla deyim yerindeyse mücadele etmemiz gerekiyor. Sayın belediye başkanımızla, ekipleriyle bütün kurumlarımızla ve en önemlisi bu kenti gelecekte teslim edeceğimiz, emanet bırakacağımız çocuklarımızla bu duyarlılığı tüm İskenderunlu, tüm çevreyle paylaşmak adına bugün beyaz eldivenlerimizle sokaktayız” ifadelerini kullandı. İskenderun Belediye Başkanı Mehmet Dönmez, belediye olarak temizlik çalışmalarını aralıksız yürüttüklerini belirterek, “Deprem yaşadık, acılar yaşadık. Bu acılarla beraber insanlar bazı şeyleri kanıksadığını gördük etrafın dağınık olmasını etrafının kirli olmasını bu kanıksamanın önüne geçebilmek için biz temizlemeye çalışıyoruz. Var gücümüzle belediye ekiplerimiz, temizlik şirketimiz çalışmalarını devam ettiriyor ama asıl olan kirletmemek, asıl olan insanların şehri temiz tutmasını sağlamak. Bunun amacıyla bir kampanya başlattık, bu kampanyaya hep birlikte destek veriyoruz. Bu kampanya bir defalık olmayacak en önemlisi bu birer hafta arayla sürekli hale getireceğiz" şeklinde konuştu. 120 okul, sivil toplum kuruluşları, öğrenciler ve vatandaşlar başlatılan kampanyada çevre bilincinin oluşması için temizlik çalışmalarına katkıda bulundular.