POLİTİKA - 11 Ağustos 2022 Perşembe 19:21

Bakan Çavuşoğlu'ndan Finlandiya ve İsveç ile mutabakata zaptına yönelik açıklamalar

A
A
A
Bakan Çavuşoğlu'ndan Finlandiya ve İsveç ile mutabakata zaptına yönelik açıklamalar

Finlandiya ve İsveç ile imzalanan Mutabakat Zaptı sonucu kurulan ortak komite toplantısının ilkinin ne zaman yapılacağına ilişkin, “İsveç ve Finlandiya’dan henüz bu belgede ve açıklamalarda taahhüt ettiklerini yerine getirmediklerini görüyoruz, bu yönde atılan bir adım görmüyoruz. Açıklama var, niyetli olduklarını söylüyorlar; ama somut adım görmek istiyoruz. 26 Ağustos’ta bu mekanizmanın ilk toplantısını gerçekleştireceğiz” ifadelerini kullandı.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, 13’üncü Büyükelçiler Konferansı kapanışında açıklamalarda bulundu. Konferansta yapılan değerlendirmelerin büyük önem taşıdığını söyleyen Çavuşoğlu, “Sahada ve masada güçlü bir dış politikayı, akil, adil, müşfik bir şekilde uyguluyoruz. Dış politikamız açısından güçlü bir kamu diplomasisi faaliyeti oldu” açıklamasında bulundu.

“26 Ağustos’ta bu mekanizmanın ilk toplantısını gerçekleştireceğiz”

Basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Bakan Çavuşoğlu, Finlandiya ve İsveç ile imzalanan Mutabakat Zaptı sonucu kurulan ortak komite toplantısının ilkinin ne zaman yapılacağına ilişkin, “İsveç ve Finlandiya’dan henüz bu belgede ve açıklamalarda taahhüt ettiklerini yerine getirmediklerini görüyoruz, bu yönde atılan bir adım görmüyoruz. Açıklama var, niyetli olduklarını söylüyorlar; ama somut adım görmek istiyoruz. Bu somut adımların takibini yapmak için mekanizma onların teklifi ile kuruldu. Temmuz ayında bir araya gelme teklifinde bulunduk. Bizim için bir zaman baskısı yok, terör ile mücadelede elbette var; ama neticede NATO ülkesi olmak isteyen onlar. Onlar da Ağustos ayını teklif ettiler, 26 Ağustos’ta bu mekanizmanın ilk toplantısını gerçekleştireceğiz” ifadelerini kullandı.

“Başkonsolos ve büyükelçilerimizin sayısı artmaya devam edecek”

Bakan Çavuşoğlu, İsrail ve Mısır’la sürdürülen normalleşme çalışmalarına ilişkin gelen soruya, “Bir normalleşme süreci başladı. Bu normalleşme süreci bizim ilkelerimiz ve tavizlerimizden vazgeçmek anlamına gelmediğini söylüyoruz. Özellikle Filistin konusu. Sonuçta İsrail ile normalleşme sürecinde adımlar atıyoruz, bunlar devam ediyor. Şu an İsrail’de bir seçim ortamı var, seçimlere kadar olur mu, olmaz mı bir şey diyemem; çünkü iki tarafta da olması gerekiyor. Mısır’da geçen gün açılış konuşmasında da söyledim. Suudi Arabistan ve BAE’de yakaladığımız ivmeyi onlarla da yakalamak isteriz. Ayrıca yeni misyonlar da açıyoruz, sadece bu 2 ülkeye büyükelçi atama ile değil yeni misyonlarımız ile beraber de başkonsolos ve büyükelçilerimizin sayısı artmaya devam edecek” cevabını verdi.

“Ermenistan’ın da biraz daha kararlı ve cesur olması lazım, oyalama taktiğinden vazgeçmesi lazım”

Ermenistan ile de özel temsilcilerin görüştüğünü hatırlatan Çavuşoğlu, “Bazı adımlar atıldı. Azerbaycan ile eşgüdüm içindeyiz. Bunu söyleyince Ermenistan’dan bazen rahatsızlık duyulduğunu da öğreniyoruz. Ama biz en başından beri şeffaf bir ülkeyiz. Genel anlamda Güney Kafkasya’daki normalleşmeden bağımsız düşünmek mümkün değil zaten. Birlikte adım atalım, her ne kadar normalleşme sürecimizde diyaloğumuz ikili olsa da tüm Güney Kafkasya’nın istikrarı için hepimizin adım atması lazım. Bu konuda Ermenistan’ın da biraz daha kararlı ve cesur olması lazım, oyalama taktiğinden vazgeçmesi lazım. Biz bu konuda Türkiye olarak samimiyiz Ermenistan’ın da samimi olması lazım, Azerbaycan’ın da samimi olduğunu görüyoruz” diye konuştu.

“Bugüne kadar yaptıklarımızı AB ile yapsaydık, AB küresel bir aktör olurdu”

Bakan Çavuşoğlu, Türkiye’nin Avrupa Birliği (AB) üyelik sürecine ilişkin oluşturulacak program ile Türkiye’nin nasıl Avrupalı olduğunun anlatılacağını söyledi. Bu programın AB üyelik sürece ile ilgili bir stratejik hedef olduğunun altını çizen Çavuşoğlu, “Üyelik sürecimiz ile ilgili maalesef bir mesafe görmüyoruz. Ama biz yine teknik anlamda, siyasi engelleri kaldırıp her konuyu görüşmeye hazırız diyeceğiz. AB tarafından henüz samimi görüşme, müzakere yaklaşımı görmüyoruz, biraz oyalama var. Ayrıca bugün Avrupa’da sorunlar var. Sorunların çözümü konusunda ortaya tek başına irade koyabilen tek ülke Türkiye. Sorunların çözümü konusunda kafa yoran, somut adımlar atan ülke Türkiye. Bizim bugüne kadar yaptıklarımız ve yapıyor olduklarımız AB ile yapsaydık, AB küresel bir aktör olurdu ve ayakta alkışlanırdı. Bu sorunlar hepimizi etkileyen sorunlar, bu konularda da Türkiye vazgeçilmez ülke. Vazgeçilmez ülke ile sorunların çözümü için neler yapabiliriz, fırsatları nasıl değerlendirebiliriz bunları görüşeceğiz. Avrupa’nın gerçekten buna ihtiyacı var. Avrupa’nın içinde savaş var, sorun var. İçinde olduğumuz bu kıtaya sorumluluğumuz da var, biraz daha odaklanmak istiyoruz, bunu söylemek istiyoruz” açıklamasında bulundu.

“Muhalefet ile Suriye’deki rejimi bizim bir şekilde anlaştırmamız lazım”

Bakan Çavuşoğlu, Suriye’de amacın teröristlerin temizlenmesi olduğunu vurgulayarak, “Astana Formatı’nın amacı bu sorunu bir çözüme kavuşturmak. Bunun yolunun da siyasetten, diplomasiden geçtiğini söylüyoruz. Diplomasi masasında çözülecek. Muhalefet ile Suriye’deki rejimi bizim bir şekilde anlaştırmamız lazım. Aksi takdirde kalıcı bir barış olmaz. Orada gerçekten bağımsız insanlar da var. Rejim de var, muhalefet de var. 11 yılı geçti, birçok insan öldü. Birçok insan ülkesini terk etti. Bu insanlar dönebilmeliler, Türkiye’dekiler de dahil. Bunun için burada kalıcı bir barış olması lazım. Yeniden inşa konusunda adımlar atmamız lazım. Ateşkes olmadan, barış olmadan da yeniden inşa konusunda kimse yardım etmek istemiyor” dedi.

“Açık ihlale müsamaha göstermemiz mümkün değil”

Yunanistan ile Türkiye arasında son günlerde tırmanan gerilime ilişkin değerlendirmelerde bulunan Bakan Çavuşoğlu şunları söyledi:
“Sonuçta burada da tüm sorunların hepsinin kapsamlı bir şekilde çözülmesi konusunda Türkiye irade ortaya koyuyor ama Yunanistan zamana oynuyor burada. Özellikle bizim bize yakın adalarda Lozan ve 1947 Paris Barış Anlaşması ile Yunanistan’a verilen adalarda Yunanistan’ın buraları silahlandırdığı açık ortada. Biz bunu Birleşmiş Milletler gündemine de taşıdık. Bunun da takipçisi olacağız. Uluslararası hukukun ve anlaşmaların açık ihlalidir. Açık ihlale müsamaha göstermemiz mümkün değil.”

“Suriye’nin bölünmesini engellemek için Suriye’de güçlü bir yönetimin olması lazım”

Suriye ile herhangi bir görüşmenin olup olmayacağına dair ise Çavuşoğlu şunları kaydetti:
“Bir ara istihbarat arasında görüşmeler olmuştu. Daha sonra bir kesinti oldu. Şimdi tekrar başladı. Sonuçta bu istihbaratlar arasındaki görüşmede birçok önemli konular gündeme geliyor, alınıyor. Biz Suriye’nin toprak bütünlüğünü destekliyoruz. Herkesten daha fazla destekliyoruz. Yanı başımızda olan bir ülkenin sınır bütünlüğü toprak bütünlüğü ve barışı bizi doğrudan etkiliyor olumlu anlamda. Sonuçta bölücü terör örgütlerine karşı verilecek mücadeleyi de biz her zaman destekleriz. Bizim Suriye’nin topraklarında gözümüz yok. Suriye’de birlik beraberlik olmazsa bölünme riskiyle karşı karşıya. YPG/PKK’nın tek amacı Suriye’yi bölmek. Suriye’nin bölünmesini engellemek için Suriye’de güçlü bir yönetimin olması lazım.”

Mevlüt İşli - Mustafa Cenik - Oğuzhan Halil Özbek

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Adana Başkan Kıvanç: “Adana’nın ihracatı 1 milyar dolara ulaştı” Adana Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Zeki Kıvanç, Adana ihracatının 2024 yılı Nisan döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 3,8 artış ile 238 milyon 702 bin dolara ulaştığını belirtti. Başkan Kıvanç, “Adana olarak Ocak-Nisan 2024 döneminde ise 2023 yılının aynı dönemine göre Adana ihracatı yüzde 7,9 artış ile 1 milyar dolara ulaşmıştır” dedi. Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin (TİM) 2024 yılı Nisan ayı ihracat verilerini değerlendiren Adana Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Zeki Kıvanç, “Nisan 2024 Türkiye geneli ihracat incelendiğinde, Adana’nın yüzde 1,46 pay ile 12. Sırada yer aldığı görülmektedir. 2024 yılının ilk 4 ayında ise Adana’nın Türkiye’nin toplam ihracatına sağladığı katkı yüzde 1,39 olmuştur” dedi. Adana’nın ihracatında ilk 4 ayda tekstil sektörü lider 2024 yılının ilk 4 ayında Adana’dan yapılan ihracatta Tekstil ve Hammaddeleri 168 milyon 678 bin dolar ile ilk sırada yer aldığını belirten ADASO Başkanı Zeki Kıvanç," Bu sektörü 165 milyon 842 bin dolar ile Kimyevi Maddeler ve Mamulleri, 135 milyon 656 bin dolar ile Hububat, Bakliyat, Yağlı Tohumlar ve Mamulleri takip etti. Nisan 2024’te Adana’dan en fazla ihracat yapılan ilk üç sektör sırası ile; 40 milyon 477 bin dolar ile Tekstil ve Hammaddeleri, 36 milyon 64 bin dolar ile Kimyevi Maddeler ve Mamulleri, 33 milyon dolar ile Otomotiv Endüstrisi oldu.” dedi. En çok artış otomotiv endüstrisinde oldu 2024 yılının ilk 4 ayında 25 milyon dolar üzerinde ihracat gerçekleştiren sektörler arasında bir önceki yılın aynı dönemine göre en çok artış sağlayan sektörün yüzde 118 artış ile Otomotiv Endüstrisi olduğunu dile getiren Başkan Kıvanç bu sektörü sırasıyla yüzde 96,4 artış ile İklimlendirme Sanayii, yüzde 27,7 ile Hazır giyim ve Konfeksiyon sektörlerinin takip ettiğini söyledi. Adana Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Zeki Kıvanç, Türkiye’nin ihracatından alacakları payı artırmak için kararlılıkla çalıştıklarını belirterek şunları ekledi: “2024 yılı itibariyle, Türkiye’nin endüstrisinin ilk soluğunu aldığı, tarımın ve sanayinin öncüsü Adana’nın önemi giderek artacak. Yaşanan artış sevindirici ama yeterli bulmuyoruz. Adana, yeni yatırım alanları ve mevcut üretim kapasitesiyle ülkemizin gelişimine en büyük katkıyı sağlayan lider şehirlerden biri konumunda. İnşallah önümüzdeki dönemlerde ihracatımız katlanarak artmaya devam edecek. Adanalı sanayicilerimizi, gerçekleştirdikleri ihracatla ülke ve bölge ekonomisine sağladıkları katkılardan dolayı tebrik ediyorum. Başarılarının artarak devam etmesini diliyorum."
İstanbul Züccaciyede Anneler Günü heyecanı 12 milyar dolarlık büyüklüğü bulunan züccaciye sektörü, en çok dış ticaret fazlası veren 5 sektör olmasının yanı sıra en çok markalaşan 2 sektörden de bir tanesi. İhracat sıralamasında dünyanın ilk 10 ihracatçısı konumunda olan sektör, iç pazarda da markalaşarak büyümeye devam ediyor. Türkiye’deki güçlü çeyiz kültürü ve değişen trendler iç pazarda hareketliliği sağlarken yaklaşan Anneler Günü’yle birlikte sektörde de hareketlilik başladı. Anneler Günü’nde en çok airfryer, çay kahve makinesi gibi küçük eletrikli ev aletleri, ev tekstili, mutfak eşyaları gibi ürün grupları satılıyor. Züccaciyeciler Derneği Başkanı Mesut Öksüz, sektörün iç pazarda satış ivmesini en çok Anneler Günü’nde ve düğün alışverişinde artırdığını belirtti. Bu dönemde internetten satışların da yoğunlaştığına ve Anneler Günü’nde satışlarda yüzde 50’lik bir artışın yaşanacağına dikkat çeken Öksüz, 7 milyar dolar ihracat hedefi doğrultusunda ihracata yüzde 20’lik katkı sağlayan “Uluslararası Ev ve Mutfak Eşyaları Üretici-Marka Zirvesi”nin 13.’sünü Antalya’da düzenleyeceklerini de sözlerine ekledi. Öksüz, “Düzenlediğimiz zirveler her yıl ihracatımıza yüzde 20’lik bir katkı sunuyor. Zirvelerimize genellikle Almanya, Kuveyt, Mısır, ABD, Rusya, Arjantin olmak üzere 50 ülkeden 120’den fazla yerli ve yabancı satın almacı firma, yaklaşık 5 binin üzerinde görüşmek yapmak üzere bir araya geliyor. Dünyanın en büyük ihracatçı ülkeleri arasında 8. sıradayız. Kilogram başına ihracatımızı 3,38 dolardan 3,75 dolara çıkardık. En çok ihracat yaptığımız ülkelere baktığımızda da ihracatımızın yüzde 58’ini AB ülkelerine gerçekleştiriyoruz. Birleşik Krallık, Almanya ve Fransa’da en çok ihracat yaptığımız ilk 3 ülkedir. Markalaşma, ürün kalitesi konusunda Türk ürünleri iyi bir konumda. Avrupa’daki konumumuz Türk ürünlerinin kalitesini ve algısını gösteriyor. Camda dünya ikincisi, dünya beşincisi şirketlerimiz var. Porselende, çelikte, plastikte çok önemli firmalarımız var. Bunlar her yıl kendilerini geliştirerek önemli yatırımlarla büyümeye devam ediyor. Artan navlun fiyatları karşısında ve lokasyonun da gücüyle ihracat hedeflerimize ulaşmak anlamında önümüzde hiçbir engel bulunmuyor” dedi.
İstanbul CarrefourSA küçük esnafı destekleyen bayilik sisteminin 400’üncü bayisini hizmete açtı Sabancı Holding iştiraki CarrefourSA, küçük esnafı destekleyen bayilik sistemiyle 400’üncü bayisini hizmete açtı. Türkiye perakende sektörünün önde gelen markalarından CarrefourSA 60 ilde 1.100 mağazası ve 11 bin çalışanıyla, müşterilerine 50 binden fazla ürün çeşidi sunarak, küçük esnaf ve girişimciyi desteklediği bayilik sistemiyle büyümeye devam ediyor. CarrefourSA, küçük ve orta ölçekli esnaf ve girişimcilere CarrefourSA güvencesiyle ticaret yapma imkânı sunduğu bayilik sisteminde 400. bayisini İstanbul Bakırköy’de açtı. CarrefourSA İcra Kurulu Üyesi ve Genel Müdür Yardımcısı Bulut Batum, “Sektörümüzün sürdürülebilirliği için ekonomik kalkınmayı desteklememiz gerekiyor. Bu doğrultuda, organize gıda perakendesini daha güçlü hale getirmek için küçük esnaf ve girişimcinin sisteme dahil olması çok önemli. Hayata geçirdiğimiz bayilik sistemiyle esnaf ve girişimciye CarrefourSA güvencesiyle ticaret yapma imkânı sunuyoruz. Bulunduğu bölgeyi ve mahalleyi en iyi bilen esnaflara, CarrefourSA güvencesini sağlayarak ailemizin bir parçası haline getiriyoruz” dedi. Bayilik sistemimize dahil olan girişimcilerden bayilik bedeli almıyor, ticari faaliyetlerini destekliyoruz Organize gıda perakende sektörünün yanı sıra Türkiye ekonomisi için de bayilik sisteminin çok değerli olduğunu söyleyen Batum, açıklamalarına şöyle devam etti: “Bayilik sistemini organize gıda perakende sektöründe ilk biz hayata geçirdik. Bu sistemle tüketicilerimizin CarrefourSA kalitesi ve deneyimine erişimini kolaylaştırırken, küçük esnaf ve girişimciye kârlı bir yatırım imkânı, bulundukları bölgeye ise istihdam fırsatı sağlıyoruz. Sektörümüzün geleceği ve sürdürülebilirliği için öncülük yaptığımız bayilik sisteminin en büyük avantajı ise esnaf ve girişimcinin hem uluslararası Carrefour hem de Sabancı markasının gücünü arkasında hissetmesi. Bilgi birikimimiz, lojistik ağımız, pazarlama iletişimimiz ve dijital teknoloji altyapımızla esnafımız CarrefourSA markası altında ailemizin bir parçası oluyor. Ürün ve stok yönetimi, IT sistemleri, lojistik süreci, tasarım ve muhasebe gibi tüm konularda esnafımıza destek vererek, bulunduğu bölgede doğru ürünü, CarrefourSA kalite ve güvencesiyle tüketiciye sunmasını sağlıyoruz. Bunun yanı sıra CarrefourSA olarak sahip olduğumuz büyük satın alma gücü sayesinde de bayilerimiz ürünlere çok daha uygun fiyatlarla ulaşabiliyor ve müşterilerimize de aynı fiyat avantajını yansıtabiliyor. Üç yıllık hedefimiz olan 1.000 bayiye emin adımlar ile ilerliyoruz, bayilik sistemimize ve CarrefourSA güvencesine olan bu ilgiden dolayı mutlu ve gururluyuz. Önümüzdeki dönemlerde de 60 olan kadın bayi sayımızı da artırarak bayilik sisteminde küçük esnaf ve girişimcilerle büyümeye devam edeceğiz.”