GÜNDEM - 30 Eylül 2020 Çarşamba 21:56

Bakan Kurum: 'Covid-19 bizlere sağlık için sürdürülebilir bir çevrenin önemli olduğunu gösterdi'

A
A
A
Bakan Kurum: 'Covid-19 bizlere sağlık için sürdürülebilir bir çevrenin önemli olduğunu gösterdi'

Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Türkiye'nin Berlin Büyükelçiliğinde gerçekleştirdiği toplantıda, "Covid-19 salgını bizlere sağlık, gıda, ilaç, temiz hava ve su ihtiyacı için sürdürülebilir bir çevrenin ne kadar önemli olduğunu göstermiştir” dedi.

Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Berlin’de AB Çevre Bakanları toplantısına katıldı. Toplantının ardından Türk basın mensuplarıyla Berlin Büyükelçiliğinde bir araya gelen Bakan Kurum, Almanya’nın dönem başkanlığında gerçekleştirilen "Gayriresmi AB Çevre Bakanları Toplantısı" hakkında değerlendirmelerde bulundu. Konuşmasına Azerbaycan’a bir mesaj ileterek başlayan Kurum, “Ermenistan’ın haktan ve adaletten uzak uygulamaları ve tacizleri bugün bölgede barışın ve huzurun önündeki en büyük tehdittir. Türkiye ve Azerbaycan iki devlet tek millettir. Biz Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde en derin kardeşlik ve dayanışma ruhuyla Azerbaycanlı kardeşlerimizin yanındayız” dedi.

Berlin’deki toplantının iki başlık altında gerçekleştirildiğini söyleyen Bakan Kurum, “Birinci başlık Covid-19 ve küresel biyoçeşitlilik politikasıydı. İlk başlıkta Covid-19 salgını karşısında sağlıklı sürdürülebilir, şehirlerimizi ülkelerimizi bu anlamda gerekli olduğunu düşündüğümüz tedbirleri almak çerçevesinde belli hususları masaya yatırdık. Covid-19 salgını bizlere sağlık, gıda, ilaç, temiz hava ve su ihtiyacı için sürdürülebilir bir çevrenin ne kadar önemli olduğunu göstermiştir” ifadelerini kullandı. Yasadışı yaban hayatı ticareti, biyokaçakçılık, doğal kaynakların aşırı tüketimi, atıkların kontrolsüz yönetimi gibi faaliyetlerin biyoçeşitlilik kaybına neden olduğunu dile getiren Kurum, bu anlamda biyoçeşitlilik kaybının da iklim değişikliği, kirlilik ve bulaşıcı hastalıklara, küresel düzeyde salgınlara neden olduğunu vurguladı. Kurum, Covid-19 sürecinin çevre, iklim ve pandemi üçgeninin ne kadar birbirlerini etkilediğini, bu anlamda çevre ve doğayı koruyacak bütüncül projelerin geliştirilmesinin ne kadar önemli olduğunu net bir şekilde gösterdiğini ifade etti.

2030 eylem hedeflerinin genel yapısı itibarıyla yeterli ve kapsayıcı olduğunu söyleyen Bakan Kurum, özellikle dünyamızın yüzde 30'unun etkili korunan alanlar sistemine alınmasını çok önemsediklerini kaydetti. Kurum, yine plastik atıkların insan sağlığı için zararlı olmayan seviyelere indirilmesinin 2030 hedefleri arasında önemli bir yer teşkil ettiğini vurguladı.

Şehirlerin aktif yeşil alan kapasitesinin Millet Bahçeleri Projesi ile geliştirildiğine değinen Kurum, “Yeşil alanlar arttırılmalı. Bu alanların biyolojik çeşitliliği ve devamlılığının insan sağlığı açısından öneminin daha güçlü vurgulanması gerekir. Şehirlerde yeşil alanların geliştirilmesi, biyoçeşitlilik kaybının azaltılması, korunan alanların artırılması ve ekolojik koridorların oluşturulmasının öneminin farkındayız” dedi.

Millet Bahçeleri Projesi ile şehirlere nefes aldırıldığını kaydeden Bakan Kurum, proje ile şehirlerin aktif yeşil alan kapasite ve altyapısının geliştirildiğini, ülkedeki korunan alan büyüklüğünü de yüzde 9'dan OECD ortalaması olan yüzde 17'ye çıkarmayı hedeflediklerini belirtti.

Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, ikinci oturumda AB İklim Değişikliği ve Paris Anlaşması'na ilişkin sürecin değerlendirildiğini söyledi. Bu noktada Türkiye’ye ciddi bir haksızlık yapıldığını ifade eden Bakan Kurum, “Ülkemiz gelişmiş ülkeler kategorisinde değerlendirilmekte. Bu anlamda Birleşmiş Milletler'in, Dünya Bankası’nın sağlamış olduğu düşük kredilere maalesef erişememektedir. Haklı talebimizi her anlamda dile getiriyoruz" diye konuştu.

Kurum, "Türkiye’nin gelişmekte olan bir ülke olduğunu, dolayısıyla gelişmekte olan ülkelerle aynı kategoride değerlendirilmesi gerektiğini bugün diğer bakanlara ilettik. Türkiye her ne kadar Paris Anlaşması'na imza atmamış olsa dahi gelişmiş ülkeler kadar, AB’ye üye ülkeleri kadar çevreyi ve doğayı koruyacak küresel biyoçeşitliliğe katkı sağlayacak adımları kararlı bir şekilde atmaktadır” dedi.

Bakan Kurum, bu doğrultuda 2030 yılında 246 milyon ton, 2012-2030 yılları arasında da toplamda 1 milyar 920 milyon ton sera gazı emisyonunun önlenmiş olacağını dile getirdi.

Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, basın toplantısının ardından Türkiye’ye hareket etti.

Mahmut Tosun
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kocaeli Sokak köpekleri yavru köpeği ve kediyi parçaladı: O anlar kamerada Kocaeli’nin İzmit ilçesinde sürü halindeki başıboş sokak köpekleri yavru köpeği parçaladı. Aynı bölgede yaşanan diğer olayda ise motosikletin brandasına saklanan kedi, iki sokak köpeği tarafından parçalandı. Mahalleli sokağa çıkmaya korkarken, dehşet anları ise cep telefonu ve güvenlik kamerasınca kaydedildi. Geçtiğimiz günlerde Alikahya Fatih Mahallesi Hekimoğlu Sokak’ta meydana gelen olayda, 7 başıboş sokak köpeği bir yavru köpeğe saldırdı. Saldırı sırasında kaçmaya çalışan fakat etrafı sokak köpeklerince çevrilen yavru köpek feci şekilde parçalanarak telef oldu. Olayın ardından sokak boyunca dolaşan ve havlayan köpekler ise etrafta panik oluşturdu. Aynı bölgede yer alan Yuvam Akarca sitelerinde yaşanan bir diğer olayda ise iki köpeğin kovaladığı bir kedi üzeri branda ile örtülen motosiklete saklandı. Kaçmaya çalışan kedi, köpekler tarafından parçalandı. "Küçük çocuklar tek başına dışarıya çıkamayacak hale geldi" Alikahya Fatih Mahallesi’nde başıboş köpekler sebebiyle dışarda dolaşmakta zorlandıklarını söyleyen vatandaş, "Burada birçok köpek birbirine saldırıyor. Her gece insanları uyutmadan sabahtan akşama kadar kavga ediyorlar. İnsanlar bu durumdan mağdur, okula giderken köpekler bize dik dik bakıyor, saldırmaya çalışıyorlar. Yaşı küçük çocuklar tek başına dışarıya çıkamayacak hale geldi" dedi. "Yavru köpeği ve iki yavru kediyi parçaladılar" Köpeklerin bölgeyi sahiplendiklerini söyleyen vatandaş, "Eskiden daha azdı şimdi köpek sayısı yaklaşık 40 oldu. İnsanlar da evlerinden çıkamıyorlar. Sürü halinde geziyorlar, arada kavga ediyorlar, arada bir ortak oluyorlar. Yavru köpeği ve iki yavru kediyi parçaladılar. Dışarıya çıktığımız zaman ’Acaba buradan geçebilecek miyiz?’ diye düşünüyoruz. Stres oluyorum. Mahalledeki insanlar da şikayetçi. Kaç kez dilekçe verildi, şikayetçi olduk. Toplamaya geldiklerinde köpekler kaçıyor" ifadelerini kullandı.
Samsun Öğretmen eşini öldüren koca adliyeye sevk edildi Samsun’da boşanma aşamasındaki İngilizce öğretmeni eşini tabancayla öldüren büfeci koca, polisteki sorgulanmalarının ardından adliyeye sevk edildi. Olay, Samsun’un İlkadım ilçesi 19 Mayıs Mahallesi’nde gece meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, İlkadım ilçesinde bulunan Belediye Ortaokulu’nda İngilizce öğretmeni olarak görev yapan Saadet Çay (43) ile büfeci eşi Adem Çay (48) boşanma aşamasında oldukları için ayrı yaşamaya başladılar. Adem Çay, 2 çocuk annesi eşi Saadet Çay’ı kendi kafasına silah dayamış halde görüntülü arayarak ‘intihar edip kendini öldüreceğini’ şeklinde mesaj attı ve söyleyip son kez görmek istediğini söyledi. Saadet Çay da kendisini öldürmesin diye yardım etmek için yanına erkek arkadaşı ve 2 çocuğunu da alarak konuşmak için Adem Çay’ın depo olarak kullandığı eve gitti. Saadet Çay ile Adem Çay arasında Atakum ilçesinde bulunan yazlık evin kime kalacağı konusunda tartışma çıktı. Yan odada bulunan Saadet Çay’ın erkek arkadaşı silahın doldur boşalt sesini duyunca kendini evden dışarı atıp bekçilerden yardım istedi. Polis ve bekçiler evin kapısını kırıp içeri girdiklerinde İngilizce Öğretmeni Saadet Çay’ı silahla öldürülmüş olarak buldular. Evde bulunan Adem Çay, Samsun Emniyet Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekipleri tarafından gözaltına alındı. Kasten yaralama, tehdit, yağma, görevli memura mukavemet gibi suçlardan 19 suç kaydı bulunan Adem Çay, polisteki sorgulanmalarının tamamlanmasının ardından geniş güvenlik önlemi altında bugün Samsun Adliyesine sevk edildi.
Muş Emanet kitapla öğretmen olan Tümay, Malazgirt’te çocukları sevindirdi MUŞ (İHA) – Tümay Tüm Çocukların Derneği Başkanı Yusuf Tümay, köy ziyaretleri kapsamında Muş’un Malazgirt ilçesindeki çocuklara okul ve giyim malzemesi hediye etti. Diyarbakır’ın Ergani ilçesinde öğretmenlik yapan Yusuf Tümay (47), 23 yıl önce komşusunun verdiği kitap ile gittiği dershaneden sonra üniversiteyi kazanarak öğretmen olduktan sonra yaşadığı zorlukları unutmayarak öğrencilere el uzatmaya devam ediyor. Okuldan arta kalan zamanlarında köy köy gezerek maddi durumu iyi olmayan öğrencilere sosyal medyadan topladığı kitap, kırtasiye malzemesi, oyuncak, şeker, ayakkabı ve giyim malzemesi dağıtan Tümay, bu sefer ise Malazgirtli çocukların yüzünü güldürdü. Çocukları çok sevdiği için onlar adına Tümay Tüm Çocukların Derneğini kurduğunu ifade eden Yusuf Tümay, Malazgirt ilçesindeki iki köy, ADEM kreşi ve rehabilitasyon merkezinde eğitim gören çocuklara çeşitli hediyeler ve spor ayakkabısı dağıttığını belirtti. Okuldan arta kalan zamanlarında il il, ilçe ilçe ve köylere gittiğini ifade eden Tümay, “Tümay Tüm Çocukların Derneği kurucusu ve başkanıyım. Biz tüm köyleri geziyoruz. Her hafta bir ile gidiyoruz. Geçen sene 13 bin çocuğumuza ulaştık. Bizim hedefimiz, tüm çocuklar gülene kadar Türkiye’yi dolaşacağız. Malazgirt ilçemizde Aynalı Hoca ve Hasretpınar köylerinde 150 çocuğumuza ayakkabı ve hediye getirdik. Ayrıca ilçe merkezimizde eğitim gören özel birey çocuklarımız ve kreşteki çocuklarımıza çeşitli hediyeler dağıttık. Bizler bir çocuk gülsün, dünya değişsin diye yola çıktık. Tüm çocuklarımız gülene kadar da yola devam diyoruz. Bizim amacımız çocuklara yardım etmek değil, çocukları mutlu etmektir” dedi. Tümay Tüm Çocukların Derneğini Malazgirt ilçesine davet eden Bir Umutta Sen Ol Derneği Başkanı ve Muhtar Hasan Başaran ise “Kardeş derneğimiz bizi kırmadı. Davetimiz üzere ilçemize geldi. İlçemizde çeşitli hediyeler dağıttılar. Ayrıca engelli bir çocuğumuza da tekerlekli sandalye getirdiler. Kendilerine çok teşekkür ederim” diye konuştu.