SPOR - 24 Mart 2018 Cumartesi 23:53

Bakan Osman Aşkın Bak: 'Milli takım çok daha iyi olacak'

A
A
A
Bakan Osman Aşkın Bak: 'Milli takım çok daha iyi olacak'

Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, bir dizi incelemelerde bulunmak üzere Alaplı'ya geldi. Milli takımı değerlendiren Bak, "Yeni bir takım daha çok yol var. Takımın gençleştirmesi iyi. Milli takım çok daha iyi olacak" dedi.

Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, Zonguldak Alaplı ilçesinde yapımı devam eden tesislerde incelemelerde bulundu. Bak, ilçede yapımı düşünülen futbol sahasının tribünü ve uzun zamandır yapılması düşünülen Gençlik Merkezi'nin yakın zamanda meyvelerini vereceğini belirtti.

Hızla devam eden çalışmaların kısa sürede tamamlanacağını ifade eden Osman Aşkın, "Bugünkü bizim Zonguldak ziyareti çerçeve içerisi oradaki yaptığımız tesisleri ve devam eden tesisleri ve ayrıca mevcut tesisleri inceleme ve değerlendir fırsatı oldu. Alaplı'daki salonumuz eski salon. İnşallah en kısa zamanda bunu yenilememiz gerekiyor. Çok daha fonksiyonel bir şekilde yeni projelerimiz var. Onu vekillerimizle beraber değerlendireceğiz. Aynı şekilde Ereğli'de de amatör müsabakaları tesisi yapı içerisinde değerlendirme fırsatı oldu. Yerinde gördüğümüz için çok faydalı oldu. Zonguldak'ımıza Ereğli'ye ve Alaplı spora olan ilgi alaka ortada. Bunları kazandırmak için yoğun bir çalışma sağlayacağız. Tabii Ereğli'de spor potansiyelini çok iyi biliyorum. Geçmişte de deplasmana defalarca geldim. Oradaki Demir çelikteki salon ve diğer tesislerine halkın sosyal yapısına halkın kullanacak şekilde değerlendirmesinde fayda var. Bunu da istişare etmiş olduk.

Bize gösterilen Ereğli Belediye Başkanın gösterdiği alanda gerekli çalışmaları yapacağız. Ama dediğim gibi Ereğli'nin sosyal yaşamında Ereğli Demir çeliğin gençlerimizle ve sosyal yapıyla paylaşması daha çok zaman kazandır ve verimli olacak. Bunu geçmişte başardılar ve önemli yatırımlar yaptılar. Onları tekrar biz kurumlarımızdan bekliyoruz. Biz de Gençlik Spor Bakanlığımız olarak gençlerimizin spor yapmasını Gençlik Merkezi başta olmak üzere spor tesisleri sporcu eğitim merkezi başta olmak üzere yapıyoruz. Ayrıca biz bütçe imkanlarımızda değerlendirerek ona göre hareket ediyoruz. Zonguldak'a yakışır bir stadyumu talebi var. Böyle bir süreç var. Biz tribünü yaptık ama diğer kısım alanlarda tamamlanması gerekiyor bu çok önemli. Zonguldak bir Spor şehri, Zonguldakspor'un Türk futbolunda yeri ortada; öncelikle dağın içerisine yerleştirilmiş bir yapının öyle bir basit stadyum yapımı değildir. Çaba ve maliyet bir durumdur. Bununla ilgili değerlendirme yapacağız" dedi.

"Zorlu bir Avrupa maçı süreci var"

Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, Milli Takımın daha iyi olacağını ifade ederek, "Milli Takımızın dün akşamki maçı izledik. Yeni bir takım daha çok yol var. Takımın gençleştirmesi iyi. Zorlu bir Avrupa maçı süresi var. Ama dediğim gibi daha iyi olması lazım. Bizi gururlandıran şu; Avrupa'daki lejyoner dediğimiz sporcularımızın Çengiz'in, Enis'in, Hakan'ın ve diğerlerin performansları iyi gidiyor. Milli takım çok daha iyi olacak. Ama tabii bu Lejyoner değişimleri olur, bu lejyoner değişimleri içinde zaman gerektirir" ifadelerini kullandı.

Zonguldak Milletvekili Faruk Çaturoğlu ise, "Ben de bakanımıza çok teşekkür ediyorum. Bölgemizdeki olan eksikleri kendisine dosya vermek suretiyle anlatmıştık. Tabi ki yerinde görmek daha önemli. Bugün hem merkezde ve Ereğli olmak üzere Alaplı'mızda bu yapılan işleri yerinde görme imkanımız oldu. İnşallah Bakanımız bunları değerlendirecek. Biz umuyoruz ki en kısa zamanda ihtiyaçlarımız giderilecek" diye konuştu.
Bakan Bak'ı ilçede Zonguldak Milletvekili Faruk Çaturoğlu, Zonguldak Valisi Ahmet Çınar, AK Parti İl Başkanı Zeki Tosun, Ak Parti Alaplı İlçe Başkanı Mustafa Yavuz, TSO Başkanı Recep Ocak ve partililer karşıladılar. Yapımı tamamlanmak üzere olan futbol tesisleri ve spor salonunda incelemelerde bulunan Bakan Aşkın Bak, akşam yemeğinin ardından Alaplı'dan ayrıldı.  

Ertuğrul Yüksel
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sivas Doktorlar bildiri yayınladı: “Gazze’de yaşanan işgali ve soykırımı reddediyoruz" Suşehri Devlet Hastanesi çalışanları, İsrail’in Gazze halkına yaptığı katliamlara dikkat çekmek amacıyla hastane önünde toplanıp bildiri okuyarak, açılan dövizlerle Gazze halkına destek verdiler. Suşehri Devlet Hastanesi binası önünde gerçekleştirilen eyleme Suşehri Devlet Hastanesi hekimleri ve çalışanlar katıldı. Suşehri Devlet Hastanesi Diş Hekimlerinden Merve Matur’un Gazze zulmüyle ilgili okuduğu bildiride, “ İsrail’in 2023 Ekim ayında Gazze Şeridi’ne yönelik önce hava saldırıları, ardından kara harekatı şeklinde işgal girişimi 5 ayı aşkın süredir şiddeti tırmanarak sürüyor. Bu süreçte çok sayıda çocuk, kadın, yaşlı ve sivil hayatını kaybetti. Ayrıca halkın önemli bir kısmı göç etmeye zorlandı. İsrail savaş hukukunu tamamen ayaklar altına alarak dokunulmazlığı olan hastaneler, sağlık kuruluşları, ibadethaneler gibi özel mekanlara da saldırılarda bulundu. Dünya halklarının ve onurlu insanların aylardır seslendirdiği üzere bizde Gazze’de yaşanan işgali ve soykırımı reddediyor, her zaman Gazze halkının yanında olduğumuzu beyan ediyoruz’’ dedi. “İşgalci İsrail insanlık tarihinde hiç görülmemiş suçlara imza atıyor” İşgalci İsrail’in insanlık tarihinde hiç görülmemiş suçlara imza attığını söyleyen Uzman Doktor ve Psikiyatri Uzmanı Mücahit Gökduman, “Burada İsrail’in yatığı insanlık dramına ve soykırıma dikkat çekmek için toplandık. Filistin toprakları, yağmalanıyor, işgal ediliyor, insanlar acımasızca öldürülüyor. İşgalci İsrail insanlık tarihinde hiç görülmemiş suçlara imza atıyor. Gazze’de çalışan sağlık çalışanlarının hepsi bu durumdan etkilenmiş durumda. Gazze’de gözyaşı var, kan var, zulüm var fakat sabır da var, direniş de ve tevekkül de var’’ dedi. Yapılan açıklamaların ardından sağlık çalışanları görev yerlerine dağıldı.
İstanbul Yetkilendirilmiş Yükümlü Sertifika belgesi olan firmalar bunlara dikkat Uluslararası ticarette gümrük süreçleri ve Yetkilendirilmiş Yükümlü Sertifikası (YYS) yerinde izleme konusunda açıklamalarda bulunan Gümrük Müşaviri Barış Çakır, “YYS belgesine sahip olan firmaların bu belgeyi güncel ve sürdürülebilir kılmaları son derece önemlidir. Özellikle belirli aralıklarla yapılan yerinde izleme ve saha denetimleri, firmaların belgeyi güncel tutmaları ve uyum sağlamaları açısından hayati bir rol oynamaktadır” dedi. Asset GLI Risk ve Yasal Uyum Koordinatörü Barış Çakır, uluslararası ticarette gümrük süreçleri ve YYS yerinde izleme konusunda açıklamalarda bulundu. Dünya genelinde dış ticaret, sürekli değişen dinamiklerle karşı karşıya kaldığını belirten Çakır, “Her ülkenin güvenlik endişeleri, politik duruşları ve potansiyel tehditler ticaretin düzenlenmesinde ve denetlenmesinde sürekli yeni düzenlemelerin gündeme gelmesini sağlıyor. Bu durum, gümrük düzenlemelerinin ve uluslararası ticaretin belirleyici unsurlarının sürekli gözden geçirilmesini gerektiriyor” dedi. “Belgenin güncel tutulması hayati bir rol oynamakta” Çakır, “Son yıllarda, uluslararası ticarette artan güvensizlik ortamı, ticaretin emniyet ve güvenlik önlemlerini daha da ön plana çıkardı. Bu çerçevede, Ticaret Bakanlığı tarafından 2013 yılında başlatılan ve ülkemizde Yetkilendirilmiş Yükümlü Sertifikası (YYS) olarak bilinen uygulama, ticarette kolaylaştırma ve daha az denetlenme hakkı tanımakta ve ticaretin hızlanmasını amaçlamaktadır. Ancak, YYS belgesine sahip olan firmaların bu belgeyi güncel ve sürdürülebilir kılmaları son derece önemlidir. Özellikle belirli aralıklarla yapılan yerinde izleme ve saha denetimleri, firmaların belgeyi güncel tutmaları ve uyum sağlamaları açısından hayati bir rol oynamaktadır” diye konuştu. “YYS başvuru belgelerinin tekrar ibrazı kritik bir adımdır” Çakır, yerinde izleme ve saha denetimi sürecinde, firmaların ilk olarak sunmuş oldukları başvuru formlarının güncel versiyonlara uygun olması gerektiğini ifade ederek, “Ayrıca, yazılı usullerin uygulanması aşamasında, firmaların tesis bilgilerinin güncel ve eksiksiz olması büyük önem taşımaktadır. YYS başvuru belgelerinin tekrar ibrazı da kritik bir adımdır. Başvuru sırasında sunulan belgelerin, YYS şartlarını karşılayıp karşılamadığı kontrol edilmekte ve güncel halleriyle tekrar sunulması istenmektedir. Bu süreçlerin yönetilmesinde, bölge müdürlüklerinin başvuru ve inceleme süreçleri oldukça kritiktir. Belgelerin eksiksiz ve uyumlu olması için bölge müdürlükleri tarafından detaylı kontroller yapılmaktadır. Eğer eksik bilgi veya belge tespit edilirse, firmadan bu eksikliklerin giderilmesi talep edilir” şeklinde konuştu. “Belgenin sürdürülebilir kılınması, ticaretin güvenilir bir şekilde devam etmesini sağlayacaktır” Genel Müdürlük incelemesi ise sürecin en kapsamlı noktasını oluşturduğunu söyleyen Barış Çakır, “Ek-2 soru formu ve diğer yazılı beyanların uyumluluğu Genel Müdürlük tarafından titizlikle incelenir. Eksik bilgi veya belge tespit edilirse, firmadan eksikliklerin giderilmesi talep edilir ve süreç bu şekilde devam eder. Son olarak, saha denetimi aşamasında müfettişler tarafından fiziki şartların incelenmesi ve değerlendirilmesi büyük önem taşır. Bu süreçte, yazılı beyanlarla fiziki şartların uyumlu olup olmadığı kontrol edilir ve sürecin sonlandırılmasına karar verilir. Ticarette kolaylaştırma ve hızlanma adına büyük öneme sahip olan YYS statüsü için süreçlerin profesyonellerce yönetilmesi ve belgenin sürdürülebilir kılınması, ticaretin güvenilir bir şekilde devam etmesini sağlayacaktır” ifadelerini kullandı.
İstanbul Münevver Karabulut’un babası, Cem Garipoğlu’nun otopsi fotoğraflarını yorumladı Süreyya Karabulut, otopsi raporlarında yer alan fotoğrafların Garipoğlu’na ait olduğu konusunda şüpheleri olduğunu söyledi. Cem Garipoğlu tarafından katledilen Münevver Karabulut’un babası Süreyya Karabulut, 10 yıl sonra ortaya çıkan otopsi fotoğrafları hakkında ilk kez konuştu. Sunuculuğunu Nur Tuğba Namlı ve Hakan Ural’ın yaptığı, Kanal D’nin sevilen programı “Neler Oluyor Hayatta”nın bugünkü son bölümünde çok konuşulacak bir telefon bağlantısı gerçekleştirildi. “Fotoğraflara inanmıyorum” Süreyya Karabulut, otopsi raporlarında yer alan fotoğrafların Garipoğlu’na ait olduğu konusunda şüpheleri olduğunu söyledi. Dava sürecinde adli tıp kurumunda yapılan şaibeli işlemlere dikkat çekerek şunları söyledi: “Fotoğraflarla bu iş olur mu? Fotoğraflarla bu iş olmaz. Dublörünü yapar yollarlar. Geçmişte adli tıp kurumunda uğradığım haksızlıktan sonra, ben nasıl odur diyeyim yani. İnanmıyorum. Kumpasın içindeyim.“ “Mezarın açılmasını istiyorum” Fotoğraflarla şüphelerinin giderilmediğini söyleyen Süreyya Karabulut, mezarın açılması gerektiğini şu sözlerle dile getirdi: “İşi ört bas etmek isteyen güçlü bir aile var karşımda. Ben nasıl inanayım, nasıl güveneyim? Bir an önce mezarın açılmasını talep ediyorum. Ben fotoğraflardan tatmin olmadım. Mezarın açılmama kararındaki ısrar, beni daha da şüpheye düşürüyor. İlahi adalet diye bir şey var. Er ya da geç adalet yerini bulacak. Mezarın açılması için mücadele etmeye devam edeceğim.“