POLİTİKA - 24 Temmuz 2017 Pazartesi 23:05

Bakan Özlü TÜBİTAK’ın kuruluş yıl dönümünü kutladı

A
A
A
Bakan Özlü TÜBİTAK’ın kuruluş yıl dönümünü kutladı

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, "Ülkemiz büyük hedefler peşinde koşarken 2023 yılında dünyanın gelişmiş ilk on ekonomisi içerisinde yer almak bizim en büyük motivasyonumuzdur. TÜBİTAK da bu alanlardaki hedeflerin hayata geçirilmesinde kritik bir rol üstlenmektedir” dedi.

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, TÜBİTAK’ın 54. kuruluş yıl dönümü dolayısıyla bir mesaj yayımladı. Mesajında Türkiye’nin bilim, teknoloji ve yenilik alanında öncü kurumlarından olan TÜBİTAK’ın 54. yaşını kutlayan Özlü, “Yarım asrı geride bırakan bakanlığımıza bağlı ilgili kuruluşumuz, ülkemizin rekabet gücünü ve refahını artırmak ve sürekli kılmak için toplumun her kesimi ve ilgili kurumlarla iş birliği içinde ulusal öncelikler doğrultusunda bilim ve teknoloji politikaları geliştirmek, bunları gerçekleştirecek alt yapının ve araçların oluşturulmasına katkı sağlamak, araştırma ve geliştirme faaliyetlerini özendirmek, desteklemek, koordine etmek, yürütmek; bilim ve teknoloji kültürünün geliştirilmesinde öncülük yapmak amacıyla görev yapmaktadır. Bilim, teknoloji ve yenilik yoluyla paylaşımcı, yönlendirici ve katılımcı yaklaşımlarla toplumumuzun ekonomik, sosyal ve çevresel yaşam kalitesinin çağdaş uygarlık düzeyine kavuşmasına hizmet eden, alanında uluslararası etkinliğe sahip bir kurum olma vizyonunu benimseyen bilimin amiral gemisi olan TÜBİTAK, 2023 hedefleri doğrultusunda nitelikli Ar-Ge yapan bir kurum olmanın yanında özel sektörün Ar-Ge yapmasına destek olacak, yardımcı olacak bir kurum haline gelmeyi hedefliyor. Ar-Ge ve inovasyon ekosistemini sürekli geliştiren TÜBİTAK, özel sektöre öncülük ve rehberlik misyonunu da sürdürüyor” ifadelerini kullandı.
Özlü, TÜBİTAK’ın kuruluşundan bugüne bilim ve teknoloji politikalarının oluşturulmasına, bu alanlardaki ekosistemin geliştirilmesine ve araştırma-geliştirme kapasitesinin artırılmasına büyük katkılar verdiğini, Türkiye’nin bilim, teknoloji ve yenilik atılımlarının lokomotiflerinden biri olduğunu dile getirdi. TÜBİTAK’ın Türkiye’nin 2023 hedeflerinin hayata geçirilmesinde büyük rol üstlendiğini vurgulayan Özlü, “Ülkemiz büyük hedefler peşinde koşarken, 2023 yılında dünyanın gelişmiş ilk on ekonomisi içerisinde yer almak bizim en büyük motivasyonumuzdur. Bu hedeflere ulaşmamızda şüphesiz bilim, teknoloji ve yenilik alanındaki gelişmeler önemli ölçüde belirleyici olacaktır. TÜBİTAK da bu alanlardaki hedeflerin hayata geçirilmesinde kritik bir rol üstlenmektedir. Ar-Ge çalışmalarıyla toplumumuza teknoloji ve bilim konusunda farkındalık oluşturan TÜBİTAK, bilim ve teknoloji üzerinde çalışmaları olan vatandaşlarımıza da gerekli desteği vererek, akademik faaliyetleri önemli ölçüde desteklemekte ve geliştirmektedir. Bu bakımdan dünyada gelişmişlik düzeyinin belirlenmesinde en önemli ölçüt olan teknoloji ve bilimin ülkemizdeki teminatı olan TÜBİTAK, toplumumuzun kaliteli bir yaşam standardına kavuşması adına önemli bir rol üstlenmektedir” dedi.
TÜBİTAK’ın uyguladığı destek stratejileri ile Türkiye’deki tüm bilim alanlarındaki araştırmaları, bilimci kişiliği ve araştırıcılığı özendirdiğini ifade eden Özlü, toplumsal gelişmeyi sağlamak, dışa bağımlılığı kırmak için özel sektörün bilimsel ve teknolojik araştırmalarını da desteklediğini vurguladı.

Caner Ünver 

 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Zonguldak Enkazdan sağ çıkan Hediye hayırseverlerin desteğiyle dünyaevine girdi Hatay’da yaşanan depremde enkazdan beş gün sonra sağ kurtulan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı ile ertelediği düğününü hayırseverlerin de desteğiyle Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesinde gerçekleştirdi. Hatay’da yaşayan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı Muhammet Yıldız ile birlikte düğün hazırlıkları yaparken 6 Şubat 2023’te yaşanan depremlerde annesi ve kardeşi ile enkaz altında kaldı. Deprem sonrası enkazın arasında nişanlısını arayan Muhammet Yıldız, günlerce umudunu kaybetmeden molozların arasında Hediye Demirkol’dan bir iz aradı. Ekiplerin çalışmaları sonucu beş gün sonra enkazdan sağ kurtulan Hediye Demirkol’un kolu ampute edildi. Enkazda annesini kaybeden ve kardeşinin de iki ayağı ampute edilen Hediye Demirkol, sevk edildiği Adana’da tedavisinin tamamlanmasının ardından kardeşiyle birlikte Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesine taşındı. Türk Kızılay Şubesi ve hayırseverlerin de desteğiyle bir eve yerleştirilen Hediye Demirkol, Şube Başkanı Kürşat Yağız’a deprem nedeniyle ertelenen düğün planından bahsetti. Çiftin hayalini gerçekleştirmek isteyen Kızılay, düğün için hazırlık başlattı. Davul zurna eşliğinde gelin alma adetinin yerine getirilmesiyle birlikte çeyizler de eve taşındı. Yapılan duaların ardından konvoy halinde Gülüç Belediyesi Düğün Salonu’na gelen çift, burada dünyaevine girdi. “Evlilik sürecimiz depremden sonra çok farklı boyuta geldi” Hayırseverler ve sevenleri genç çifti düğünde yalnız bırakmadı. Dört senelik nişanlılık süreci sonrası düğün hazırlığı yaptıkları sırada depremin olduğunu anlatan Hediye Demirkol, “Birbirimizi görüp tanıştık. Uzun bir hikayemiz var. Zamanla konuşa konuşa ileriye dönük sürecimiz başladı. Söz takıp nişanlandık. Yaklaşık dört senedir birlikteyiz. Deprem bizim dönüm noktamız oldu. Önceleri evlilik sürecini düşünüyorduk ama depremden sonra çok farklı boyuta geldi. Birbirimizden kopamadığımızı o zaman anladık. Düğünü erteledik. Deprem olmasaydı geçen yaz düğün olacaktı. Tedavi süreçleri oldu" dedi. Karadeniz Ereğli’ye geldiklerinde nikah yaparak dünyaevine girmeyi planladıklarını ve Kızılay’ın desteğiyle düğün yaptıklarını anlatan Demirkol, “Bu şekilde bize güzel bir düğün organize ettiler. Hatay’dan Karadeniz Ereğli’ye geldik. Orada hiçbir şeyimiz kalmadı. Buradaki güzel insanlarla tanışma sürecimiz oldu. Birçok insanla tanıştık. Sağ olsunlar hiçbir zaman desteklerini ayırmadılar” diye konuştu. “Küs öleceğimizi bilmek beni kahretti” Depremin kendileri için dönüm noktası olduğunu söyleyen Muhammet Yıldız ise, “İnsan sevdiğinden asla kopamaz. Depremin olduğu gün kendisiyle küstük. Öleceğine değil de küs öleceğimize çok üzüldüm. Sürekli bunu düşünüyordum, kahroldum. Neden kavga ettiğimizi düşündüm. Demek ki iki günlük dünyaymış, kavga etmeye hiç gerek yokmuş” dedi. İlk depremin yaşanmasında bir saat sonra nişanlısının evinin enkazının başına geldiğini anlatan Yıldız, “Enkazdan araçlar geçemiyordu. Yakınlarında bir tane park vardı. İnsanlar ateş yakmış duruyordu. Bir umut oradadır diye kendisini, annesini ve küçük kardeşini aradım. Kimseyi bulamadım. Enkaz başında gördüğüm tablo her şeyi anlamama yetti. Oradan birisinin çıkması imkansız gibi bir şeydi. Arkadaşlarım da bunu söylüyordu. İlk başta Hediye’nin ölmediğini söylüyordum. Boşuna ümitlenmememi ve durumu kabullenmemi söylediler. Sonuna kadar Hediye’nin yaşadığını düşünüyor ve inanıyordum. Sonra Hediye’nin sesini duyduk ve yaşadığını öğrendik” ifadelerini kullandı.