GÜNDEM - 07 Ağustos 2021 Cumartesi 14:43

Bakan Pakdemirli orman yangınlarında son durumu açıkladı

A
A
A
Bakan Pakdemirli orman yangınlarında son durumu açıkladı

Orman yangınlarındaki son durumla ilgili bir basın toplantısı düzenleyen Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli yaptığı açıklamada, “223 orman yangınının 217’si kontrol altında” dedi. Pakdemirli, yangın mahalline vatandaşların girmemesi gerektiğini hatırlatarak vatandaşlara uyarıda bulundu.

Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli orman yangınlarındaki son durumu helikopterle havadan inceledi. İncelemenin ardından Ula Yangın Yönetim Merkezi’nde basın mensuplarıyla bir araya geldi. Bakan Pakdemirli, yaptığı açıklamada orman yangınlarındaki son durumla ilgili bilgi verdi.

“223 orman yangınının 217’si kontrol altında”

Yangınlarda 11’nci gün olduğunu dile getirerek sözlerine başlayan Bakan Pakdemirli, “47 il 223 orman yangıyla bugüne kadar orman teşkilatımız mücadele etti. Kamunun tüm kurumları mücadele etti. 223 orman yangınının 217’si kontrol altında. 2 ilde 6 orman yangını ve bununla alakalı çalışmalar sürüyor” dedi.

“157 kırsal alan yangınına da müdahale yapıldı”

Devam eden yangınlarla ilgili bilgi veren Pakdemirli, “Muğla, Köyceğiz, Kavaklıdere, Milas, Yatağan, Çine diye adlandırabileceğimiz bir yangın ve Isparta Sütçüler’deki yangın devam ediyor. Bu yangınların haricinde 157 kırsal alan yangınına da müdahale yapıldı. Devam eden yangınlarda 16 uçak, 9 İHA, 57 helikopter, 1 insansız helikopter 850 arazöz ve su tankeri, 150 iş makinası, 5 bin 250 orman personeli, belki bir bu kadar da kamudan ve diğer konuda faaliyet gösteren personelle yangınlara müdahale yapıldı” diye konuştu.

“Avrupa Birliği’nden gelen 2 uçak geri çekildi”

Avrupa Birliğinden gelen 2 uçağın ayrıldığını dile getiren Pakdemirli, “Yunanistan ve Avrupa birliğinde daha ciddi yangınların olduğu sebebiyle de bu uçakları geri çektiler. 1 CL 400 amfibik uçağın da tekrar talep edilerek Türkiye’den çekileceğine dair bir bilgi aldık” dedi.

Antalya’da 28 Temmuz’da 12.05’te 4 farklı noktada yangın çıktığını hatırlatan Pakdemirli, “İlk müdahalemiz 28 Temmuz’da aşağı yukarı 13 dakika sonra gerçekleşti. Rüzgarın etkisiyle yerleşim yerlerine doğru hızla ilerledi. 59 mahalle bundan etkilendi. Sadece Antalya’nın içerisinde 21 yangınla mücadele ettik. Yangında çeşitli zamanlarda değişmekle beraber çok sayıda uçak, tanker uçak, İHA’lar, 19 helikopter 300’e yakın arazöz, su tankeri, 30’dan fazla iş makinesi ve bin 172 personel görev yaptı. Sadece Antalya’da 8 bin 264 sorti su atıldı. 150 bin ton su hava ve yer araçlarından yangınların üzerine sıkıldı” dedi.

“85 arkadaşımızı kurtarabildik”

Dün itibariyle Gündoğmuş ve Manavgat yangınlarının kontrol altına alındığını ifade eden Bakan Pakdemirli, “2 şehidimiz var. Yangın ile zorlu mücadelede 85 kişi farklı noktalarda yangın içerisinde kaldı. Ekiplerimizin yoğun müdahalesi, mücadelesi sonucu hava araçlarımızın etkili mücadelesi sonucunda 85 arkadaşımızı kurtarabildik. Soğutma çalışmaları devam ediyor. Yaraların sarılması için tüm imkanları seferber ediyoruz. Tespitlerimize göre zarar gördüğü 15 bin dekar tarımsal alan, 263 büyükbaş telef, 2 bin 783 küçükbaş, 27 bin 407 kanatlı telef oldu. Bunların hepsini kamuoyuna ödeyeceğimizi açıklamıştık” dedi.
Muğla’da 15 orman yangını meydana geldiğini söyleyen Bakan Pakdemirli, “Termik santral ve turizm alanlarını korumak için büyük çaba sarf ettik. Muğla genelinde yangınlarda 428 arazöz, 93 iş makinası, 23 helikopter, 12 uçak ve yaklaşık 2 bin 900 personel canlarını hiçe sayarak görev yaptı” dedi.

“12 büyük orman yangını bugün 6’ya düşmüş durumda”

Kontrol altına alınan son yangınları açıklayan Bakan Pakdemirli, “Marmaris bu sabah itibariyle artık kontrol altında. Seydikemer, Yılanlı, Nazilli, Karacasu, Bozdoğan, Karabük, Burdur, Adana Saimbeyli, Denizli güney kontrol altına aldık. Dün 12 büyük orman yangını bugün 6’ya düşmüş durumda” şeklinde konuştu.

“Milas yangını devam ediyor”

Tarım ve Orman Bakanlığı dışında orman yangınlarıyla ilgili yapılan açıklamalara değinen Pakdemirli, “Bakanlığımız dışında yetkili olmayan kişilerini kendi görüşünü yansıtacak açıklamalar yapılıyor. Bunlar da zaman zaman kamuoyunu yanlış bilgilendiriyor. Sadece bakanlığımız tarafından, özellikle kontrol açıklamalarını takip etmenizde fayda var. Milas yangınıyla ilgili yetkili olmayan kişiler tarafından açıklama yapılmış. Milas yangını devam ediyor. Kontrol altında değil. Yangın uyuyor. Sabah o yangındaydım. Yangının 4 odağının etrafı çevrildi. 1 odağa karadan ulaşamıyoruz Hava tahkimatı çok iyi gidiyor. Çok sarp olmasından dolayı dozerlerle dahi ulaşamadığımız bir alan. Yeniköy’de termik santral var. Orayı tehdit etmiyor. Yangın bitki örtüsünün arasında uykuya dalmış durumda. İlerleyen saatlerde düşen nem, artan sıcaklık ve rüzgarla beraber bir miktar daha hareketlenmesini bekliyoruz. Bu odak 2 gündür termik santrale 5 buçuk 6 kilometre mesafede. İlerlemesi yok” dedi.

“Şenyayla köyünde bir risk olabilir”

Kavaklıdere yangınını devam ettiğini ifade eden Pakdemirli, “Herhangi bir tehlike yok. Yalnızca Şenyayla Köyü’nde bir risk olabilir. Yatağan tarafında Akçova ve Çine’de bir tehdit vardı. 5 helikopter gönderdik. Tehdit giderildi. Söndürme çalışmaları devam ediyor. Köyceğiz’de yangın devam ediyor. Otmanlar köyünde bir tehdir var. Isparta Sütçüler’de iki sarp yerde kanyonun içerisinde ateş var. Önemli bir tehdit yok. Bugün hava şartlarına bağlı olarak kontrol altına alabilir” dedi.

“Kahramanlarımızın moralinin bozulmasına müsaademiz yok”

Orman yangınlarında ekiplere edilen hakaretlerden söz eden Pakdemirli, “Sahada dahi kahramanlarımıza olmayacak sözler, olmayacak hakaretler bugüne kadar yapıldı. Bundan dolayı teşkilatım adına üzgünüm. Kahramanlarımızın moralinin bozulmasına müsaademiz yok. Hepiniz orman işçimiz Özgür Şimşek’in arazöz hikayesini bir şekilde biliyorsunuz. Yangının ortasında kalan arazözünü terk etmesi söylendiğinde, ‘Ne arkadaşlarımı ne de aracımı bırakmam. Bu devletin malı son ana kadar buradayım’ diyen hepsi birbirinden daha iyi olan orman işçilerimle bu yangının tamamını söndüreceğiz” dedi.

“Yangın mahalline girmeyelim”

Çalışmalara gönüllülerin alınmamasıyla ilgili konuşan Pakdemirli, “Can güvenliği için görevli olmayanların alınmaması çok doğru bir durum. Birçok vatandaşımız çok iyi niyetlerle yardım edeyim diyor. Orman yangınlarına müdahale etmek teknik bir iş. Hatta şehirde itfaiyecilik yapanların bile orman yangınlarına müdahale etmesi çok doğru değil. Tamamen farklı teknikler kullanılıyor. O yüzden gönüllü kardeşlerimiz için canla başla çalışıyorlar ama yangın mahalline girmeyelim. Görevli arkadaşları dinleyelim. Önceliğimiz can güvenliği” dedi.

Azerbaycan’dan gelen destekle ilgili konuşan Pakdemirli, “Azerbaycanlı kardeşlerimiz yanımızda olmaya devam ediyorlar. 41 araç, 362 kişi daha geldi. Azerbaycanlı kardeşlerimizden Allah razı olsun. Katar’dan 65 kişilik bir ekip geldi. Son kıvılcım sönene kadar buradayız” şeklinde konuştu.

Caner Sönmez – İsmail Coşkun
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Balıkesir Vali Ustaoğlu Karesili Muhtarlarla Buluştu Balıkesir Valisi İsmail Ustaoğlu, Balıkesir’in Karesi İlçesi’ne bağlı mahalle muhtarları ile bir araya geldi. Sırrı Yırcalı Anadolu Lisesi Toplantı Salonunda gerçekleştirilen toplantıya Vali İsmail Ustaoğlu’nun yanı sıra İl Jandarma Komutanı Tümg. Nurettin Alkan, Karesi Kaymakamı Metin Arslanbaş, İl Emniyet Müdürü Hasan Yiğit, Karesi Belediye Başkanı Mesut Akbıyık, kurumların bölge ve il müdürleri, muhtarlar ve ilgililer katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan toplantının açılış konuşmasını yapan Karesi Karesi Kaymakamı Metin Arslanbaş yapılan ve planlanan çalışmalar ile ilgili bilgi verdi. Toplantıda konuşan Karesi Belediye Başkanı Mesut Akbıyık da önemli paydaşları olan muhtarlarla belediye olarak işbirliği içinde çalışmalara devam edeceklerine değindi. Toplantının devamında J.Yrb. Samet Ali Kılıçoğlu İl Jandarma Komutanlığınca yürütülen çalışmalar, polis memuru Ayşegül Bayındır ise İl Emniyet Müdürlüğünce yürütülen çalışmalar ilgili sunum yaptılar. Ustaoğlu, “Muhtarlar Devletin Gören Gözüdür” Toplantının sonunda değerlendirmede bulunan Vali İsmail Ustaoğlu, muhtarlık kurumunun devletle vatandaş arasında bir köprü olduğuna vurgu yaptı. Ustaoğlu, “Muhtarlık müessesesi çok önemli bir konumdadır. Vatandaşla devlet arasında adeta bir köprü vazifesi görmektedir. Muhtarlarımızın devletimizin gören gözü, işiten kulağı ve merhametli elidir.” diye konuştu. Toplantıda yapılan sunumlarda bilgi verilen konulara değinen Vali İsmail Ustaoğlu telefon dolandırıcılığına karşı özellikle yaşlı vatandaşların uyarılması konusunda muhtarlardan destek beklediğini söyledi. Vali Ustaoğlu vatandaşların gerekirse tek tek ziyaret edilerek bu dolandırıcılık yönteminin anlatılmasını, gerekli uyarıların yapılmasını dile getirdi. Uyuşturucuyla mücadele noktasında da muhtarlardan destek beklediğini ifade eden Ustaoğlu, kurumlarla işbirliği içerisinde olarak zehir tacirlerine geçit verilmemesi için çalışmaların hassasiyetle yürütülmeye devam edeceğini belirtti. Değerlendirmede havaların ısınmaya başlaması ile birlikte yangın riskinin arttığını dile getiren Vali Ustaoğlu, muhtarların vatandaşlara hatırlatmalarda bulunmasını istedi. En ufak bir yangın durumunda vatandaşların ivedi olarak ilgili birimleri bilgilendirmesine yönelik duyarlılığın büyük yangınların önüne geçilmesine önemli katkı sağladığını sözlerine ekledi. Görevlerine yeni seçilen muhtarlara hayırlı olması temenni eden Vali Ustaoğlu, devam eden muhtarlara da çalışmalarında başarılar diledi.
Hatay 5 milyon euroluk Avrupa Birliği projesi deprem bölgesinde tanıtıldı Deprem bölgesinde ekonomik kalkınmanın öncüsü olan Doğu Akdeniz Kalkınma Ajansı (DOĞAKA), Sosyal Girişimcilik Güçlendirme ve Uyum Projesi çerçevesinde; Hatay, Kahramanmaraş ve Osmaniye’de hızlandırma hibe programını tanıttı. Asrın felaketinde hasara uğrayan deprem bölgesinin yeniden ayağa kalkması için yürütülen çalışmalar devam ediyor. Deprem bölgesinde en büyük hasarı alan illerden olan; Hatay, Osmaniye ve Kahramanmaraş’ın ekonomik anlamda değer kazanmasına öncülük eden Doğu Akdeniz Kalkınma Ajansı (DOĞAKA) bölgedeki faaliyetlerini sürdürüyor. Sosyal Girişimcilik Güçlendirme ve Uyum (SEECO) Projesi; kapsamında DOĞAKA öncülüğünde Kahramanmaraş, Osmaniye ve Hatay’da hızlandırma hibe programı tanıtıldı. SEECO Projesi kapsamında ilan edilen Hızlandırma Hibe Programı’nın açılış ve tanıtım toplantısı potansiyel faydalanıcılar ve kamu kurumlarının temsilcileri ile Hatay, Kahramanmaraş ve Osmaniye illerinde gerçekleştirildi. Toplantıda katılımcılar, SEECO projesi hakkında bilgilendirildi. SEECO projesi; Avrupa Birliği’nin FRIT (Türkiye’deki Mülteciler için AB Mali Yardım Aracı) Programı kapsamında, Dünya Bankası ve Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Kalkınma Ajansları Genel Müdürlüğü koordinasyonunda yürütülmekte olan bir çalışma. SEECO Projesinin amacı, sosyal girişimcilik yoluyla kadınların ve gençlerin sosyal ve ekonomik yönden güçlendirilmesine ve toplumsal uyumunun sağlanmasına katkıda bulunarak, kadınlar ve gençler için yeni istihdam alanları oluşturulması. Toplam bütçesi 5 milyon euro olan hibe programı kapsamında, Hatay, Kahramanmaraş ve Osmaniye illerinde KOBİ’lere yönelik ve en az 1 yıl önce kurulmuş şahıs işletmelerine, şirketlere ve kooperatif işletmelerine, KDV hariç 3 bin ile 25 bin Avro arasında hibe desteği sağlanması amaçlanıyor. SEECO projesi çerçevesinde başlayacak olan ‘Hızlandırma Hibe Programı’ için son başvuru tarihi 17 Mayıs 2024 olarak açıklandı.
Manisa Özgür Özel’den milliyetçilik vurgusu Manisa’nın Kula ilçesinde halka seslenen CHP Genel Başkanı Özgür Özel, "Ben yakamdaki parti rozetindeki 6 okun altısına da aşığım. Bu altı oktan milliyetçilik okunu hiç kimseye bırakamayız. Onun için birileri kendini milli kendinden olmayanları gayri milli, kendisini makbul geri kalanları hain ilan etmeye kalkıyordu. Bu oyuna gelmeyiz. Ne milliyetçiliği ne milli olmayı ne de vatan severliği asla ve asla size bırakmayız. Bunun üzerinden algı operasyonlarına teslim olmayız" dedi. CHP Genel Başkanı Özgür Özel, memleketi Manisa’daki ziyaretlerinin üçüncü ve son durağı olan Kula ilçesinde vatandaşların sevgi gösterileriyle karşılandı. Özel, partisinin Kula ilçe başkanlığını ve Kula Belediye Başkanı Hikmet Dönmez’i ziyaret ettikten sonra Kula Yunus Emre ve Şehit Ömer Halisdemir Kent Meydanında otobüs üzerinden halka hitap etti. "Atatürk’ün iki emanetine gözümüz gibi bakacağız" Kula Yunus Emre ve Şehit Ömer Halisdemir Kent Meydanında halka seslenen Özel, “Cumhuriyet tarihinde ilk kez Manisa’da hem büyükşehiri hem merkez ilçeleri hem 15 ilçeyi kazanıp bugün sizin karşınıza büyükşehir belediye başkanlarımızla, ilçe belediye başkanlarımızla büyük bir onur ve gururla çıktık. Hepinize yürekten teşekkür ediyorum. Hiç şüphe yok bu başarı sadece CHP’ye ait değildir. Öyle yaparsak büyük bir haksızlık yapmış oluruz. Bu başarı Kula ittifakının başarısıdır. Herkesin katkısının farkındayız. Bundan sonra iş bu büyük birlikteliği bir arada tutmak. Hikmet Başkanımız belediyenin kapılarını ardına kadar açtı. Onun hedefi Kula’ya en iyi hizmeti yapmak. Biz de Kula’ya destek için ne gerekiyorsa Mansur Yavaş’sa Mansur Yavaş’tan, Ekrem İmamoğlu ise Ekrem İmamoğlu’ndan her türlü destek. Biz bu seçimlerde bir zafer kazanmadık. Biz bu seçimlerde bir görev aldık. CHP olarak bu büyük ittifakı büyütmenin, korumanın, önümüzdeki seçimlere taşımanın ve dolayısıyla cumhuriyetin ikinci yüzyılının ilk genel seçimlerinde partimizi birinci parti yapmanın, Atatürk’ün partisini iktidar yapma görevi aldık. BU görev partizanca bir görev değildi. CHP herhangi bir parti değildir. BU parti Cumhuriyeti kim kurduysa, bu memleketi kimler kurtardıysa onların kurduğu bir partidir. BU parti baba ocağıdır. Hepimiz baba ocağına doğarız, orada büyürüz. Kimi ırakta oturur, kimi yakında oturur ama herkes bilir ki baba ocağı oradadır, bacası tütmekte, çorbası kaynamaktadır. O bacayı tüttürenler CHP’lilerdir. BU baba ocağı sadece CHP’lilerin değildir. Burası hepimizin. Burası dedemizin, babamızın partisidir. Biliriz ki başımız sıkınca gideceğimiz yer baba evidir. Zorda kalırsak, başımız sıkışırsak gideceğimiz yer baba evidir. Kimse size şimdiye kadar neredeydiniz demez. Kim Atatürk’ü seviyor, kim bayrağını, ülkesini seviyorsa biz de onu seviyoruz. Kim ki İstiklal Marşı çalarken ağlayan filenin sultanlarıyla ağlıyor, kim ki milli takım gol attığında havalara sıçtırıyorsa onlarla birlikteyiz. Biz kibre, güç zehirlenmesine kapılmayacağız. Aksine sorumluluğumuzun farındayız. Bu ülkede yoksulluk, işsizlik var. Çifti, esnaf perişan, emekliler açlığa terk edildi. 10 bin lira ile. Kira versin aç kalırsın, karnını doyursan sokakta kalırsın. Böyle bir ülke oluşturdular. Onun için mücadele verip halkın iktidarı kurmak, tekrar Atatürk’ün cumhuriyet, kimsesizlerin kimsesidir sözünü hatırlamak, uygulamak, işsizliği, yoksulluğu bitirmek, emeklinin yüzünü güldürmek, çiftçiyi milletin efendisi yapmak için hep birlikte çalışacağız. Birileri kavga etmemizi istiyor. Asla ve asla suni gündemlerin peşine takılmayacağız, kimlik siyaseti oyunlarına gelmeyeceğiz. Biz bu ülkenin gerçek sorunlarını konuşup onu dile getirip çözmek için mücadele edeceğiz. Diyorlar ki ‘Gel benimle kavga et’ ben kavga edeceksem, çiftçinin, emeklinin, yoksulun kavgasını edeceğiz. Millet bizden kavga istemiyor. Millet, oturun, çalışın ve derdime çare olun diyor. Yeniden seçimler olup iktidar olana kadar ana muhalefet partisiyiz. Bu ülkenin çıkarları için sonun kadar mücadele edeceğiz. Atatürk’ün iki emaneti olan hem Türkiye Cumhuriyeti’ne hem de partimize gözümüz gibi bakacağız" dedi. "Milliyetçilik oyununa gelmeyiz" "Ben yakamdaki parti rozetindeki 6 okun altısına da aşığım" şeklinde konuşmasına devam eden Özel, "Bu altı oktan milliyetçilik okunu hiç kimseye bırakamayız. Onun için birileri kendini milli kendinden olmayanları gayri milli, kendisini makbul geri kalanları hain ilan etmeye kalkıyordu. Bu oyuna gelmeyiz. Ne milliyetçiliği ne milli olmayı ne de vatan severliği asla ve asla size bırakmayız. Bunun üzerinden algı operasyonlarına teslim olmayız. Yaşasın cumhuriyet. Yaşasın Cumhuriyet Halk Partisi. Bu ülkeyi Atatürk’ün emanet ettiği gibi çiftçisine de, işsizine de sahip çıkana kadar, emekliler hakkını alana kadar önce muhalefet mücadele edeceğiz sonra iktidarda hepsinin yüzünü güldüreceğiz. Bize oy verenleri pişman etmeyeceğiz, oy vermeyenlerin de gönlünü kazanacağız. ‘Keşke ben de verseydim’ dedirteceğiz. İlk seçim gelsin oy atacağım dedirteceğiz. Bu partiyi nasıl yüzde onların altında Kula’da yüzde 50’nin üzerine getirdiysek, neredeyse Türkiye şampiyonu yaptıysak hep birlikte bu partiyi çok çalışarak iktidar yapacağız. Bunun için başta şunu ifade edeyim. Hikmet Başkan kazandı Kula kazandı, Ferdi Başkan kazandı Manisa Kazandı. Türkiye İttifakı kazandı, Türkiye kazandı. Ben partimizin genel başkanı olarak Hikmet Başkana şunu söylüyorum, sen çalış biz arkandayım. Örgütümüz bana emanet, örgütümüze Hikmet Başkanı emanet ediyorum, Hikmet Başkana Kula’yı emanet ediyorum sizleri de Allah’a emanet ediyorum" diyerek konuşmasını tamamladı.
Hakkari Engelli çift, inşaatını bitiremedikleri evleri için destek bekliyor Hakkari’nin Yüksekova ilçesinde yaşayan Çiğdem ve Orhan Dağdeviren çifti, temelini geçen sene attıkları evlerini tamamlamak için yetkililerden ve duyarlı vatandaşlardan destek bekliyor. Yüksekova’ya bağlı Çevreli Küme Evleri’nde yaşayan Çiğdem ve Orhan Dağdeviren çifti, 2022 yılında dünya evine girdi. Bedensel engelli olan ve tekerlekli sandalyeye mahkum bir hayat süren çift, kendilerine bir ev inşa etmek istedi. Geçen sene arsalarının üzerine temel atan çift, maddi imkansızlıklar yüzünden evlerini tamamlayamadı. En büyük hayallerinin evlerine yerleşmek olduğunu kaydeden Dağdeviren çifti, yetkililerden ve duyarlı vatandaşlardan destek bekliyor. Evlendikten sonra Yüksekova’da kaldıklarını kaydeden Çiğdem Dağdeviren, “Kaldığımız dairede hem kiramız arttı hem de giriş çıkışları bizim için sıkıntılıydı. Köye geldik, kaynımın evinde kalıyoruz. Onların evinin giriş çıkışı da bizim için rahatsız edici. Biz geldik bir temel attık. Malzemelerin bir kısmını borçla aldık, bir kısmı için de hayırseverler yardımcı oldu. Temeli attık ama geçen seneden beri bu temel böyle. İkimizin de engelli maaşı çok düşük. Valimiz olsun, vatandaşlar olsun, destek bekliyoruz kendilerinden. Biz de evimize girmek istiyoruz. Rahat etmek istiyoruz” şeklinde konuştu. Attıkları temelin ikinci yıla gireceğini ve temelde kullandığı inşaat malzemelerinin büyük kısmını borçla aldığını söyleyen Orhan Dağdeviren ise, “Zor durumdayız, sıkıntıdayız. İmkanlarımız yok. Tek gelirimiz engelli maaşımız. Onunla da bir şey yapılmıyor. Geçen seneden beri abimin evindeyiz. İçeri girmek, dışarı çıkmak bizim için çok sıkıntılı. Gelip gidemiyoruz. Kendimize göre ev yapmak için temel attık ama tamamlayamadık. Milletimiz bize destek olursa çok seviniriz” şeklinde konuştu.