GÜNDEM - 16 Mayıs 2019 Perşembe 22:56

Bakan Soylu: 'Çözüm süreci diyenler PKK ile kol kola'

A
A
A
Bakan Soylu: 'Çözüm süreci diyenler PKK ile kol kola'

TGRT Haber'e özel açıklamalarda bulunan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, 'Çözüm süreci diyenler PKK ile kol kola' dedi.

TGRT Haber özel yayınına katılan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. 

İşte Bakan Soylu’nun açıklamalarından satırbaşları…

İçişleri Bakanı Soylu: “Oradaki kişinin Mahmut Tanal’la bağlantısı var”

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, TGRT Haber özel yayınında TBMM’de yakalanan DHKP-C’li teröristlerle ilgili açıklamalarda bulunarak, “Oradaki kişinin daha önce Mahmut Tanal’la bir bağlantısı var, olabilir milletvekilidir çağırmış olabilir. Çocuğun telefonunda Mahmut Tanal’ın telefonu aranmış. Başka milletvekilleri de aranmış. Ama aranabilir” dedi.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “TBMM’deki hadise iki türlü yorumlanabilir, bir oradaki kişinin daha önce Mahmut Tanal’la bir bağlantısı var, olabilir milletvekilidir çağırmış olabilir. Çocuğun telefonunda Mahmut Tanal’ın telefonu aranmış. Başka milletvekilleri de aranmış. Ama aranabilir, oradaki bir kişinin telefonundan milletvekilinin telefonu aranabilir. Burada esas dikkat edilmesi gereken legal yapılanmalar üzerinden bunları gerçekleştirmeye çalışırlar, sürekli. Nuriye Gülmen meselesinde olduğu gibi, katı bir örgüttür DHKP-C, açlık grevi yapan akademisyenlerden bahsediyorum. Talimatlarından vazgeçmez” dedi. 

“Bütün bu süreçte DHKP-C ciddi bir çöküntüye uğradı” 

Meclisin güvenliğine yönelik tedbirleri aldıklarını söyleyen Bakan Soylu, “Esas biz onlara ilk darbeyi Nuriye Gülmen ve Semih Özakça meselesinde vurduk. DHKP-C tarihinde ilk kez açlık grevi yapanlar burada ciddi şekilde yıkıma uğradılar. Devletin geri adım atmaması söz konusu oldu. Bütün bu süreçte DHKP-C ciddi bir çöküntüye uğradı. Bu eylem iki türlü yorumlanabilir, bir arkadaşlar şu anda sorgularını gerçekleştiriyorlar. Örgüt talimat vermedikçe konuşmazlar. Bu çok belirgin bir özelliktir. Eğer soruşturmalardan bir şey çıkarsa savcı Selim Kiraz benzeri bir şey yapabilirlerdi. İçeriye girmesi kolay bir iş değil. Bazen Allah her zaman getirir de adamın aklına bir şeyler getirir. İçişleri Bakanlığıyla meclis karşı karşıya. Benim meclis güvenliğiyle ilgili bir sorunum oldu. Meclis özerk bir yapı olarak değerlendiriliyor. İsmail Kahraman’a burada çok teşekkür etmek gerekir. Meclisle ilgili biz geniş kapsamlı güvenlik kapsamı hazırladık. Ben ürküyorum, meclisten, çünkü TBMM karşımızda duruyor, bir İçişleri Bakanına şunu sorarlar. Bütün grup başkanvekilleriyle yaptığım toplantıda söyledim, ‘Kardeşim sen karşındaki meclisi koruyamıyorsun, Türkiye ile ilgili nasıl bir güvenlik oluşturacaksın’ biz meclise güvenlik önerimizi sunduk. Çevre duvarları dahil olmak üzere neler yapılması lazım. Sınırlarımızla ilgili genel tedbirler alan bir devlet adamıyız. Tüm tedbirleri alan, genel bütün bunların içerisinde dışarıdan içeriye birisinin gelmesini de düşünmek zorundayım. Milletvekiline yapılacak saldırıyı düşünmek zorundayım. Demokrasinin en önemli meclisi olan meclisinin karakterinin ortadan kalkmamasını korumak zorundayım. İyi çalışıldı tek tek bütün maddeler ortaya koyuldu. Girişinde bütün odalar kadar, başka bir tehlike var, o da şu, cumhurbaşkanı da artık meclise gelmeye başladı” diye konuştu.

“1 hafta 10 gündür Türkiye ile ilgili ciddi bir tehditle uğraşıyoruz” 

TBMM'de yakalanan teröristlerin yakalanma sürecini anlatan Bakan Soylu, “O dönem içerisinde burada genel tedbirleri aldık. O tedbirler çerçevesinde burada arkadaşlar iki kişi geliyor, ilk önce birisi girmek istiyor, onu yasaklı diye sokmuyorlar. Daha sonra onun GBT’sine de bakıyorlar. Ötekisi gidiyor, onun aranması da yok. Netice de görüşmelerini yapıyor ve dışarıda bir saat kadar birlikte oluyor. Tekrar girmek isteyince burada arbede kopuyor. İlgili o düzenek görülüyor. Bomba süsü verilmiş, bir eylem planlayabilirler, bu bomba diye sunabilirler. Bu terör örgütleri bu tip eylemlerle taban kazanmaya çalışıyorlar. Arkadaşlarımızın dikkati, gayreti, özellikle biz son 1 hafta 10 gündür başka bir tehditle uğraşıyoruz. Burada söyleyemem. Türkiye ile ilgili ciddi bir tehditle uğraşıyoruz. Epey bir mesafe aldık, ciddi bir tehditle ve son dönemlerde coğrafyayla ilgili bir tehditle onun için herkes alarm vaziyette, İstanbul, Ankara her taraf ciddi bir alarm vaziyette. Zannediyorum, o alarm vaziyeti de, TBMM bu konuda çok yetkin olmak zorunda, bu konuda çok dikkatli ve iyi bir iş çıkardılar” şeklinde konuştu.

“Ben söyleyemiyorken, Mahmut Tanal’ın ‘Esas hedef bendim’ diye değerlendirme yapması boş bir kelamdır” 

Mahmut Tanal’ın yaptığı açıklamaya ilişkin değerlendirmede bulunan Bakan Soylu, “Bu güvenlik meselesi, kimseyi fokuslamak, odaklamak doğru olur, ne de artı çıkartmak doğru olur. Ben bunu söylemiyorken, Mahmut Tanal’ın bunu söylemesi boş bir kelamdır. Buna saf bir şekilde bakarsan, milletvekili herkesle görüşebilir. İki başka türlü bakarsan, bunlar kullanmaya açık olan adamlar ararlar, buna aitte kendilerine hedef gösterirler. Orada bu işle ilgilenen insanlar var. DHKP-C ile irtibatta olanlar var, son zamanlarda azaldığını söyleyebilirim. Burada hedef bendim dediğiniz zaman DHKP-C eylem biçimine benzer, nede bizim anlayabildiğimiz bir durum söz konusu. Sadece popilist bir görüş oluşturmak için değerlendirilmiş. Kimsenin haberi olmuyor, Türkiye’de onlarca eylem engelleniyor. Polisin eksikliği var falan deniyor. İstanbul il başkanı biz onları takip ediyoruz, merak etmeyin diyorlar, hakikaten anlamakta zorlanıyor. Bu güvenlik güçlerine şaşı bakış, Türk Polis Teşkilatına bu konuda teşekkür ediyorum, denmesi gerekirken, meseleyi bu tarafa saptırmayı ben ucuzculuk olarak görüyorum” ifadelerini kullandı.  

Bakan Soylu: 'Çözüm süreci diyenler PKK ile kol kola'

'Özellikle son 1 hafta 10 gündür Türkiye ile ilgili ciddi bir tehditle uğraşıyoruz'

-Herkes İstanbul ve Ankara'da tüm Türkiye'de arkadaşlarımız alarm vaziyetindeler. Çok dikkatli ve önemli bir iş çıkardılar. Bu tehditi burada söyleyemiyorum ama ciddi bir tehdit.

-Türkiye'de onlarca saldırı engelleniyor çoğundan kimsenin haberi olmuyor. Türkiye'nin güvenlik kuvvetlerine teşekkür etmek gerekirken şaşı bakışı biraz ucuzculuk olarak görüyorum. 

Ankara-Çubuk'ta şehit cenazesinde gerçekleşen Kılıçdaroğlu'na saldırı

-Kılıçdaroğlu'na saldırıda dışardan gelenler var denildi, bir kişi gösterin dışardan gelen. Dışardan gelen bir kişi bile yok gelen. Kılıçdaroğlu'nun koruma amirinin koruma kursu yoktu. Bunları biz şimdi kursa aldık eğitimsizdi. Polis amirine 'koruma' dedikten sonra esas sorumluluk koruma amirine düşer. Kritik duruma göre önlem ve ilgili kişilere ulaşması gereken kendisidir. Kılıçdaroğlu saldırısı hakkında soruşturma da devam ediyor. 

- "Kılıçdaroğlu'nun koruma amirinin, koruma kursu yok. Pazartesi koruma kursuna alıyoruz onu"

-''Kılıçdaroğlu’nun yapmış olduğu Adalet Yürüyüşü’nde o zaman Tekin Bingöl’le iyi bir irtibat kuruldu.
O yürüyüş sırasında çok ciddi ve net bir eylem de engellendi''

İstanbul'daki seçim tekrarı

Seçimi iktidar yönetmez, böyle yanlış bir değerlendirme var. Bu, CHP’nin uzun süredir ortaya sürdüğü bir değerlendirmedir. Her seçimde bunu söylerler.

Bu seçim hariç, CHP her girdiği seçimde seçim öncesi ve sonrasında 'hırsızlık var' der. Bilgisayar hileleri, uçucu mürekkepler böyle aklımıza bile gelmeyecek saçma sapan bahaneler üretiyorlar. Bir tek bu seçimde birşey söylemediler. Halk evleri seferber olurdu, oy ve ötesi seferber olurdu, bir de kendileri olurdu bu seçim de bunlar olmadı. İstanbul seçimi için düzeltilen seçim kurulu başkanları eski alışkanlıklarıyla kaymakamın verdiği listeyi aldılar. TV'de bunların avukatları seçim kurulu hakkında çıkıp yalan yanlış konuşuyorlar bu da doğru değil.

OYLARI ÇALAN SANDIK BAŞKANLARI

YSK'nın son kararı olsa partilere seçim kurulu başkanlarını verecek olsaydı bugün bunları konuşuyor olmazdık. Yalnız bunların isimlerini verseydi FETÖ bağlantısı olup olmadığını verirdik. 230 bin memurun kaydını biz sarı zarflarla verdik. Burada bize sormadan hangi memurun nereye verildiğini hangi sandığa verildiğini bilemeyiz ki. 83 bin bal gibi oyu Binali Yıldırım'ın karşısında oy sıfır olarak yazılmış. İşte neden çalınmış diyorum onları. Bunu yapan sandık başkanları. Milletimin oylarını başka partilere yazmışlar. Bunu sandık kurulu başkanları dışında kimse yapamaz. Bu konuda tek hak iddia edemeyecek kurum CHP'dir. Bizim geçmişimizde oy hırsızlığı hiç olmadı. Sandık kurulu üyesinin başkanı sandık kurulu başkanıdır. 200 sandıklık hile yapılacak alan bulabilirler. CHP akrabası sandık başkanları var. Bu hile metodu bunlara net bir şekilde anlatılmış. Bu metotların hepsi kullanılmış. Oylar 27 bin 500 den 13 bin oya nasıl düşer? Farkı düşerse ikisinde de düşer. Sapma bunda \%1-2 olur. Geninde hile olanlar bunu yaparlar.  

Sandık görevlilerinin FETÖ ilişkisi

700 sandık görevlisi FETÖ ile ilişkili. Türkler tarih boyunca seçimde başarılıdır. Bu tip hileler hariç dış ülkelerden gelen gözlemciler gelip desinler ki siz başarısızsınız. İlçelerde ve muhtarlıklarda fark yok. Binali Bey'in hakkını yediler. Bunu İstanbul genelinde uyguladılar bilgisayar hilesi ile artı sandık kurulu başkanları ile bu iklimi oluşturdular. Kadıköy'de nasıl oylar kullanıldı ben endişe içindeyim mesela. 

Ekrem İmamoğlu'nun veri kopyalama talimatı

Bu bir sapkınlıktır ve hukuk katliamıdır. Ben istihbarat verilerini kopyalayayım İçişleri Bakanı olarak bu olur mu? CHP'nin yapmak istedikleri net. CHP'nin amacı Cumhurbaşkanı Erdoğan ve milletten rövanş istiyorlar. Türkiye'de görünen ve görünmeyen darbeler vardır. 17-25 Aralık, 6-7 Ekim birer darbedir. O rövanşı almak isteyenler 17-25 Aralık zihniyetiyle bunu alacağız diyorlar. Bunu 15 Temmuz talimatını verenlere de söylüyorlar okyanus ötesine. İBB'nin sahibi değil yöneticisisin sen. 

Tevfik Göksu'nun 'Trabzon-Rum' açıklaması

Tevfik Göksu yerli bir açıklamaya imzaya atmıştır ben kendim altına imza atıyorum. Biz doğruları söylüyoruz. Burda oyun oynanıyor reaksiyon gösterin diyorlar. Ben kendime yanıyorum bu reaksiyonu gösteremediğim için. Göksu'nun açıklamaları çarpıtılıyor.

Teröristbaşı Öcalan'ın avukatlarıyla görüşmesi

Şunu net bir şekilde ifade etmem gerekir Türkiye terörle mücadele konusunda ciddi bir maliyet ödemiştir. Kürt kardeşlerimiz bu bedeli ödemiştir. Terör konusunda Türkiye tüm dünyanın ve güçlerinin her türlü desteğine rağmen tüm bu terör örgütlerinin bileğini bükmüştür. Dış dünyanın da kuşatmasıyla Türkiye karşı karşıya. Türkiye tüm dünyaya nasıl galip geldiğini göstermiştir. Şuan terörist sayısı 700'ün altında. Hareket ve finansal tüm faliyetlerine darbe indirildi. Teröristlerin hareket kabiliyeti sıfırlandı. Sakın sığınaklardan çıkmayın talimatları verildi çıkdıkları an 60 terörist etkisiz hale getirildi. DEAŞ da ve FETÖ'de hareketlilik söz konusu ve bu konuda arkadaşlarımız ciddi şekilde çalışıyor. 'Çözüm süreci' ile bize yüklenenler bu süreçte teröristlerle kol kola girenler. Doğu'da bu terörden kurtulan çocuklar sevinç içerisinde ben gidip görüyorum. Bu çocuklar kodlama eğitimi öğreniyorlar. Tam da bizim istediğimiz bu.

-PKK'dan kurtulan çocuklar seviniyor. 

Terörle ilişkili belediyeler

Kimseye terör üssü kurdurmayız. Kimseye dejavu imkanı vermeyiz. Arkadaşlar takip edip izliyorlar. Doğu ve Güneydoğu'da 39 belediyeyi AK Parti aldı. Benim beklentim bile bu kadar değildi. Doğu ve Güneydoğu'da Tayyip Erdoğan gerçeği var. Dönem dönem haksız şekilde üzerine gelseler de onun yürüyüşü onu bir şekilde oraya bütünleştiriyor. Sayın Cumhurbaşkanı'nın kayyum ısrarı oldu. Çünkü oradaki çocukların terörden kurtulmasını istedi oraya hizmet gitsin istedi. İşin sonucunda bu ısrarın doğru olduğunun sürecini gördük. Orada bir takım sıkıntılar yaşandı ama şimdi böyle bir şey orada söz konusu değil. Artık ceberrut bir devlet anlayışı yok. Ben kürt kardeşlerim hakkında ne söylemişim de eleştiriyorlar bu konuda beni? Bunlar rasyonel olmayan değerlendirmelerdir.

Suriye'den göç dalgası ve Türkiye'deki göçmenlerin durumu

300-400 bin göç beklentisi var. Türkiye'nin sınırı dışarında yerleri ayarladık oralara yerleştireceğiz bu göç edenleri. Bu kadar göçmeni alacak kapasiteye sahip değiliz artık. Göç konusunda çok ciddi çalışmalar yapıyoruz. Tüm gelenler Türkiye'de kayıtlı. 268 bin geçen yıl kaçak göçmen yakaladık ve yüzde 46'sını geri gönderdik. Böyle bir rakam yok. İstanbul'dan 25 bin daha göçmen göndereceğiz. Bunlar Afganistan ve Pakistan'a gönderiliyor gönderirken de içim acıyor açıkcası. Bu da bir Amerikan tezgahı oralarla aramız kötü olsun istemeyiz. 

Pasaport iptalleri meseleleri

Türkiye'de FETÖ ile bağlantılı olanlarla ilgili KHK ile kanun çıkardık. İhraç edilenlerle ilgili pasaport verilemez. Biz bu kararı bunlar yurt dışına çıkmasın diye almışız. Biz hukukumuzu korumak için bu kararı aldık. FETÖ'cüler kaçmasın diye kanun çıkardık. Bu KHK ile ihraç edilen Prof. Dr. Haluk Savaş’ın yeniden pasaport çıkartma talebi bize kadar geldi. Araştırmamız lazım bakmamız lazım tabiki bu durumlara. Fakat Prof. Dr. Haluk Asuman'a Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın onayıyla pasaport verildi. İhraç edilenlerin pasaportları iptal edilir. Burda değişiklik yapıyoruz idari işlemle ilgili edilebilir diyoruz. Şimdi tüm tahkikler kalktı kalkmaya da devam ediyor. Bir tahkikin kalkmasından yeri gelir bakan gider yani. Burda artık bir suç görülmezse tahkik kaldırılır fakat rakam çok fazla olmaz.

Türkiye'deki yabancı medya yatırımları

Türkiye'nin kalıbını büyütmesini istemeyenler var. Eskiden oturan bir Türkiye vardı. Benim siyasi sezim seçimin sonuçlarına yenilik bir hazırık yapmışlar. Fakat seçimin sonuçları istediği gibi çıkmamış. Bir meşruiyet tartışması ortaya çıkarmak istediler. Senaryoya göre AK Parti ile MHP'yi ayıralım yeni geniş bir model uygulayalım. Ekonomik saldırılar da dahil dışarda oluşturulacak iklimlerin peşine düşmüşler. Türkiye'de bir saldırı olduğu gözüküyor. Kimse aklından bir şey geçirmesin. Bu ülkenin demokrasisine de kardeşliğine de kimseyi musallat etmeyiz.

Biz Doğu'da madenleri yeniden açtık, yaylaları açtık. Terör temizlenmemesine rağmen oraları açtık. Türkiye özel sektör üzerine inşa edildi. Bizim gücümüz özel sektör. Birileri aklına şunu soksun Türkiye iki saldırı püskürttü. 2007 E-Muhtırasını bertaraf ettik. Bunu hükümet gücü yettiği için dönemim başbakanı yaptı. Ardından daha büyük bir saldırı geldi milletle püskürttü. Önceden kurulan kodlar millete artık işlemez. Hala birilerinden icazet alarak Türkiye'ye ayar vermeye çalışmak eski kodlar.

Artan kayıp çocuk vakaları ve AA muhabirinin arama çalışmaları

AA muhabirinin düştüğü yeri çok iyi biliyorum. Çok tehlikeli yerler, köyümüzden de oraya düşenler oldu. Çok talihsiz bir yere düştüğünü görüyoruz. Bir çok eşyası bulundu. Tüm arama kurtarma timlerimiz seferber herkes seferber oldu. Valilerimiz de bizzat ilgileniyor. Diğer iki çocuklarımız da evlerinin önünden kayıp. Türkiye'de çocuk kayıp vakaları aslında \%30 azaldı. \%98.6 kaybolan çocukların bulunma oranı. Bu konuda kayıp çocuk raporu hazırlattım. Arkadaşlarımız bunu kamuoyu ile paylaşacak. Kadın cinayetleri, çocuk istismarları ile de ilgileniyorum bizzat. Bunu bir aşayissizlik sıkıntısı gibi yansıtmaya çalışıyorlar. Kritik kayıpların yüzde 55'i yabancı.  

 

3600 ek gösterge meselesi

Polis, hemşire, imamlar var içilerinde bir mesleki yaklaşım bu Cumhurbaşkanımızın bir sözü var bu konuda. 24 Haziran seçimlerinde ortaya koydu kendisi. Bir polis memuru, imam hemşire emekli olduktan sonra 3 bin TL kadar daha az maaş alıyor. Bu fark etkiliyor insanları. 3600 ek gösterge çözülecek.

Süleyman Soylu'ya dönük sert eleştiriler

Vatandaşlarımızın benim sert ve duygusallık değerlendirmeleri o an ki gördükleri anla ilgilidir. Bir 30 saniyelik alan alıp oradan sert diye eleştiriyorlar. Bütün bu alanın içerisinde bu konsantrasyonu yakalayamazsam yapamazsınız bu işi. Sert olmadan bu iş yapılmaz. İşimizin bir parçası da yönetmek.

Seçim öncesi Soylu'nun adaylığı

Ben AK Parti üyesiyim. Belediye başkanlığı için de dahil bu parti bana hangi görevi verirse yaparım. Liderimiz Cumhurbaşkanı Erdoğan var. Seçim öncesi ve sonrası için bir çok kişiye yakıştırma yapılabilir. Liderimiz Cumhurbaşkanı Erdoğan çalış derse çalışırım bu alanda. Adayların belirlenmesinde de sahadan gelen bilgiler-araştırmalar ona göre de belirleniyor.

Soylu'nun Berat Albayrak ile arası nasıl?

İlk bakan olduğumuz dönemlerde aramızda sinerji oldu. O ve ben işimize o kadar gömülüyüz ki. Birisi ekonomimin kaptanı yani. Bir birikimi ve bir maliyeti, ekonomik saldırıyı ve ekonomik raya oturtmak için büyük çaba gösteriyor. Biz hamal gibi gecelere kadar çalışıyoruz. O da çalışıyor ben de çalışıyorum. Aramızın açıldığı dedikodulara üzülüyorum. Ama bunlar hep dönem dönem olmuş. Nefsimize yenilirsek bize yazıklar olsun. Aynı hassasiyetleri ve siyasi bakışı en çok ortak yaşadığım kişidir Berat Albayrak. Berat Bey ile küs olduğum yalan.

Soylu'nun 23 Haziran mesajı

Ben Binali Bey'i yakından tanıyorum. Ben de siz de İstanbul seçmenisiniz. İkisi bana ne verebilir diye bakmak lazım. Endişem İstanbul'un kaybetmesi. İhale belediyeciliğinden başka birşey yoktu. İstanbul da bir karar ortaya koymalı. İstanbul siyasal kavganın aktörü yapılacak. İstanbul'a Binali Bey'in heyecanına ihtiyacı var. 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa BBP’den Filistin destek çadırına ziyaret Büyük Birlik Partisi Genel Başkan Yardımcısı Ekrem Alfatlı, Büyük Birlik Partisi Bursa İl yönetimi ve Alperen Ocakları üyeleri ile birlikte Bursa Uludağ Üniversitesi öğrencilerinin İsrail zulmüne karşı kurdukları Filistin destek çadırlarını ziyaret etti. Amerika Birleşik Devletleri’ndeki üniversitelerde Filistin için yapılan eylemlere destek için çadır kuran Bursa Uludağ Üniversitesi öğrencilerini ziyaret eden Büyük Birlik Partisi Genel Başkan Yardımcısı Ekrem Alfaltlı, "Siyonist İşgalci İsrail bir devlet değildir. Devlet olma vasfını yitirmiştir. Filistin‘in gerçek sahiplerini, kadın, erkek, yaşlı, genç ve çocuk demeden masumları katleden bir cinayet şebekesidir. Yıllarca katliamlar yapan, kalleş, zalim bir terör örgütüdür. Bu katil örgüte arka çıkanlar da bu katliamların sorumlularıdır. Bir gün mutlaka yaptıkları katliamların hesabını vereceklerdir. Gazze’de, hiç kimsenin, hiçbir şekilde kabul edemeyeceği bir insanlık dramı yaşanıyor. Tüm dünyanın gözü önünde, canlı yayınlar ile sivilleri hedef alan bir katliam, soykırım, etnik temizlik gerçekleştiriliyor. Bugün dünyanın gözü önünde gerçekleştirilen cinayetlerin, ’insanlık suçu’ dışında herhangi bir kalıba sığdırılması mümkün değildir. Filistinli kardeşlerimizin yanındayız. Uluslararası güvenlik örgütlerinin duyarsızlığını, açıkça telaffuz etmeseler de Gazze’de Müslümanların yok edilmesini bir çözüm olarak gören ve gelişmeleri bu istikamete sürüklemeye çalışan İsrail yanlısı ülkeleri, alacakları tüm kararları ABD’ye teyit ettirme mecburiyeti duyan Arap ülkelerini, şiddetle ve nefretle kınıyorum" dedi. Bu tepkiyi gösteren gençlere teşekkür eden Alfatı, "Zalimin karşısında, mazlumun yanında duran tüm iyi ve güzel insanlara şahsım ve camiam adına şükranlarımı sunuyorum" diye konuştu.
Ankara Hıdırellez ateşi Keçiören’de yandı Hıdırellez, Keçiören’de düzenlenen tören ile kutlandı. Keçiören Belediyesi tarafından ilçedeki Kalaba Kent Meydanı’nda düzenlenen törenle baharı, bolluğu ve bereketi simgeleyen Hıdırellez coşkuyla kutlandı. Yoğun katılımın olduğu kutlamada Seymen gösterilerinin yanı sıra Türk Cumhuriyetlerinden birçok ülkeye özgü geleneksel halk dansları da sergilendi. Keçiören Belediye Başkanı Dr. Mesut Özarslan’ın ev sahipliği yaptığı Hıdırellez kutlamasında, meydanda yakılan ateşin üzerinden atlanarak Türkleri simgeleyen çekiçle örs dövme etkinliği de gerçekleştirildi. “Hıdırellez, bereket ve umuda işaret eder” Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan kutlamalarda kürsüye gelen Keçiören Belediye Başkanı Özarslan katılımcılara seslenerek, ”Hıdırellez, Türklerin İslamiyet’i kabul etmeden önce de kutladıkları, İslamiyet’in kabulüyle İslami motifler ile zenginleşerek Türk coğrafyasında kutlanmaya devam etmiştir. Hıdırellez, baharın başlangıcını simgeler. Doğanın uyanışına, yeniden doğuşa, bereket ve umuda işaret eder” dedi. “Hıdırellez dostlukların ve kardeşliğin önemini hatırlatır” Hıdırellez’in, sadece baharın gelişini değil aynı zamanda birlik, kardeşlik ve dayanışmayı da simgelediğini söyleyen Başkan Özarslan, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Hıdırellez aynı zamanda dostlukların ve kardeşliğin önemini hatırlatır. Hıdırellez sadece bireysel umutların yeşermesi değil, aynı zamanda toplumsal dayanışmanın ve paylaşmanın da önemini vurgular. Bu gün, komşular bir araya gelir, birlikte yemekler yapar, dans eder ve eğlenirler. Bu, toplumun bir arada olma ve birbirine destek olma ruhunu pekiştirir. Hıdırellez sadece bir mevsimin başlangıcını değil, aynı zamanda insanların bir araya gelerek kutlama, paylaşma ve umut dolu bir geleceğe adım atma günüdür. Bu özel günde, dostlukları kuvvetlendirip birlikte umut dolu yarınlara yelken açalım. Hıdırellez sadece doğanın uyanışını değil, aynı zamanda insanların bir araya gelerek dostlukları kuvvetlendirdiği, umut dolu bir geleceğe adım attığı bir gündür. Bu özel günü kutlarken, birlikte geçireceğimiz güzel anların hatırasını yaşatalım ve birbirimize umut dolu yarınlara adım atmamız için ilham olalım. Baharın, bolluğun ve bereketin habercisi Hıdırellez’imizi kutlarken, inşallah ülkemizin ve şehrimizin bundan sonra daha güzel günler geçirmesi en büyük dileğimdir.” Ateş yakıldı, çekiçle örs dövüldü Başkan Özarslan, programa katılım ve desteklerinden dolayı Ankara Milletvekili Semra Dinçer’e teşekkürlerini iletirken, Azerbaycan Cumhuriyeti Ankara Büyükelçisi Reşad Memmedov ile Özbekistan, Kırgız, Bosna-Hersek ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetlerinin Ankara Büyükelçilik temsilcilerine plaket takdim etti. Başkan Özarslan ve beraberindeki heyet önce çekiçle örs döverken daha sonra meydanda yakılan Hıdırellez ateşinin üzerinden atladılar. Heyet, alanda yer alan dilek ağaçlarına kurdele bağlayarak dilek dilediler. Özarslan; Azerbaycan, Özbekistan, Kırgız ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Ankara Büyükelçiliklerinin geleneksel el sanatlarını ve yiyeceklerini sergiledikleri stantları da ziyaret etti. Keçiören Belediyesi tarafından kutlamaya katılan vatandaşlara Hıdırellez kurabiyesi ve su ikramında bulunuldu.
İzmir Emiralem Çilek Festivali binlerce kişiyi buluşturacak Menemen Belediyesi tarafından düzenlenen 14’üncü kez gerçekleştirilecek Emiralem Çilek Festivali için geri sayım başladı. 11-12 Mayıs tarihleri arasında yapılacak festival için belediye ekipleri alandaki son hazırlıklarını tamamlarken, Emiralemliler de en güzel çileklerini misafirlerine sunmaya hazırlanıyor. Türkiye’nin en lezzetli festivallerinden olan Emiralem Çilek Festivali, ziyaretçileriyle buluşmak için gün sayıyor. Menemen Belediyesi tarafından bu yıl 14. kez gerçekleştirilecek olan organizasyon için hazırlıklar hummalı bir şekilde sürüyor. Belediye ekipleri festival alanındaki son hazırlıklarını hazırlarken, Emiralemliler de tarlalarındaki en güzel çilekleri, festival gününe hazırlıyor. “Lezzeti merkezinde tadın” Emiralem’in lezzetli çileğiyle birlikte, birçok yöresel ürünün de ziyaretçilerle buluşacağı festivalde, çocuklar için de yüz boyama etkinlikleri, yarışmalar ve sürpriz programlar yer alacak. Emiralem Çilek Festivalinin her geçen yıl ziyaretçi rekoru kırdığını ifade eden Menemen Belediye Başkanı Aydın Pehlivan, “Festivale gelenler, unutamayacağı anlar yaşayacak. Menemen’imizin bereketli topraklarından adeta birbirinden güzel tarım ürünleri fışkırıyor. Doğanın bize sunduğu bu muhteşem nimetler, Türkiye’nin her yerine gönderildiği gibi farklı ülkelere de ihraç ediliyor. Dolayısıyla lezzeti tüm dünya tarafından kabul edilen çileğimizi, tam da merkezi olan Emiralem’de birbirinden keyifli etkinliklerle tatmak isteyen, çilekli farklı ürünleri de yerinde görmek isteyen herkesi, 11-12 Mayıs tarihlerinde Emiralem’e bekliyoruz” dedi.