GÜNDEM - 12 Ağustos 2020 Çarşamba 10:43

Bakan Soylu'dan açıklama geldi! PKK elebaşı Cemil Bayık öldürüldü mü?

A
A
A
Bakan Soylu'dan açıklama geldi! PKK elebaşı Cemil Bayık öldürüldü mü?

Bölücü terör örgütünün sözde elebaşlarından Cemil Bayık'ın öldürüldüğü iddiasının sorulması üzerine Bakan Soylu, "Terörle mücadele operasyonlarımız devam etmektedir. Terörle mücadele konusunda bütün dünyaya tavsiyemiz Türkiye Cumhuriyeti devletini izlemeye devam etsinler" dedi.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Ankara'da düzenlenen Afet Kriminal İnceleme Temel Eğitim Kursu Açılış Programı'na katıldı. Soylu, programda yaptığı konuşmada, afet konusunun önümüzdeki hafta biraz daha üzerinde duracakları konu olduğunu söyledi. 17 Ağustos depreminin yıl dönümü olduğunu anımsatan Soylu, "AFAD Başkanlığımızca bu konuda bir çalışma ortaya koyduk. 1 hafta boyunca çeşitli etkinliklerle, farkındalıklarla, hatırlatmalarla bir depreme hazırlık haftasını hep birlikte geçirmeyi planlıyoruz. Bu çalışmaları yaparken esas itibariyle yukarıdan aşağıya nasıl bir birikimimiz olduğunu bir kez daha hep birlikte görme fırsatı elde ettik" diye konuştu.

Türkiye'nin bugün polislik anlamında, suçu ve suçluyu takip etme anlamında teknolojik açıdan dünyanın gelişmiş ülkelerinden geri olmadığını vurgulayan Soylu, "Hatta ileri olduğu pek çok saha vardır. Özellikle kriminal inceleme noktasındaki kapasitemizle her vatandaşımızın rahatlıkla gurur duyabileceğini buradan ifade etmek isterim. Güvenliğin pek çok alanında olduğu gibi kriminal araştırma sahasında da gelişen teknoloji ve kurumsal tecrübemizi harmanlayarak modern anlamda yepyeni bir anlayışla hareket ediyoruz. Suç ve suçlu, teknolojiyi hangi hızda ve kapsamda kullanıyorsa, biz onlardan daha hızlı ve geniş kapsamlı kullanıyoruz. Önemli kaynak ve insan yatırımları yapıyoruz, ciddi sonuçlara imza atıyoruz" şeklinde konuştu.
Soylu, ülke genelindeki 10 kriminal polis laboratuvarında 2019'da soruşturmacı birimlerinden gelen 292 bin 762 inceleme talebinin karşılandığını kaydetti. Zeytin Dalı, Fırat Kalkanı ve Barış Pınarı Harekat bölgelerinde bomba imha uzmanları tarafından 8 bin 281 adet bombanın etkisiz hale getirildiğini bildiren Soylu, bomba imha robotları başta olmak üzere inceleme ve imhada kullanılan donanımın yüzde 95’inin Kriminal Daire Başkanlığı tarafından üretildiğini söyledi. Soylu, "Bu şube müdürlüğümüzde sadece yılın ilk altı ayında 91 bin 747 olay incelenmiş, bunların 27 bin 966’sı aydınlatılmış, bu olaylara ilişkin 32 bin 9 şahıs tespiti yapılmıştır. Özellikle son 10 ayda sistemde mukayese ve kontrol bekleyen 2.5 milyon parmak iziyle ilgili özel bir çalışma başlatılmış, bunların 2.2 milyonunun kontrolü sağlanmış, terör olaylarında bin 918, uyuşturucu olaylarında 2 bin 415, kasten adam öldürme olaylarında 628 kişi olmak üzere diğer başlıklarla birlikte toplam 68 bin 629 şahıs tespiti yapılmıştır" ifadelerini kullandı.

"Amanoslar'da bu sabah itibariyle Yıldırım-5 Operasyonu başladı"

Yaklaşık 1 ay önce 'Yıldırım' operasyonlarını başlattıklarını anımsatan Soylu, "Birincisini Cudi, ikincisini Cilo, üçüncüsünü Ağrı ve Kars, dördüncüsünü Tunceli Munzur bölgesinde yaptık. Şimdi bugün yaklaşık bin 448 personelimiz, jandarmamız, jandarma özel harekatımız, jandarma komandolarımız, polis özel harekatlarımız ve güvenlik korucularımız, Amanoslar'da bu sabah itibariyle Yıldırım-5 Operasyonu'na başladılar. Allah kazadan beladan esirgesin. Allah hayırlı neticeler almayı, teröre karşı muzaffer olmalarını sağlasın. Dualarımız budur. İnşallah bu yaptığımız operasyonlarla birlikte Türkiye'yi terörle terbiye etmeye çalışanlar, terörü destekleyerek, terör kamplarına giderek, Kandil'e giderek müzakere yapanlara bu millet birliği ile beraberliği ile vakarı ile ve devlet geleneği, millet bütünlüğü ile gerekli cevabı verecektir. Terör örgütleriyle petrol pazarlığı yapanlar, terör örgütleriyle o bölgede yönetim pazarlığı yapanlar dersini alacaktır. Milletimizin bu konuda hiç bir derdi olamasın. Tarihimizin en güçlü dönemindeyiz" dedi.

"Bunun standartları konusunda bir çalışmamız var"

Bakan Soylu, program sonrası basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Soylu, vale düzenlemesiyle ilgili soru üzerine, "Aslında uzun zamandır üzerinde çalıştığımız bir meseleydi. Biz, modern yönetim her halini yansıtmakla sorumluyuz. Onun için özellikle vale meselesi de Türkiye geliştikçe, zenginleştikçe, büyüdükçe bir gerçek olarak önümüzde durmaktadır. Bizim yapmamız gereken bunun standartlarını ortaya koymaktır. Bunun standartlarını konusunda bir çalışmamız var. Bu salgın dönemine geldiği için bu çalışmamızı geciktirdik. Ama şimdi arkadaşlarımız tüm kurumlarla bir araya gelerek son şeklini verecekler. Yaklaşık 10-15 alanı kapsıyor. Nelerin yapılacağı, kimlerin olabileceği, nasıl tanımlanabileceği, görev biçimini, görev tanımını hep birlikte modern bir şekilde ortaya koyacağız. Eğitimini alan, aynı zamanda bu konuda kimliklendirilen bir sistem olacak vale sistemi. Vatandaşımızın bir tabirle bildiği değnekçilerin, sokak başında 5 lira, 10 lira alacağım diyenlere dönem dönem müdahale ediyoruz. Ama tabiki bir fırsat bulup vatandaşımızı rahatsız eden, huzursuz eden bir anlayışı da tamamen ortadan kaldıracaktır. Eğer böyle yerlerin vale hizmeti varsa bunları sağlayabilme kabiliyetine sahip olacaktır. Emniyetimiz, jandarmamız bu çerçevede yapılan hizmetlere izin verebilecektir. Aksi taktirde herhangi bir şeye izin verilmeyecektir" diye konuştu.

"Türkiye Cumhuriyeti devletini izlemeye devam etsinler"

Bölücü terör örgütünün sözde elebaşlarından Cemil Bayık'ın öldürüldüğü iddiasının sorulması üzerine Bakan Soylu, "Terörle mücadele operasyonlarımız devam etmektedir. Terörle mücadele konusunda bütün dünyaya tavsiyemiz Türkiye Cumhuriyeti devletini izlemeye devam etsinler" dedi.

Soylu, Marmaris'te sivil bir teknenin Yunanlar tarafından batırıldığı yönündeki haberlere ilişkin ise şunları söyledi:

"Sahil Güvenlik Komutanlığımıza gelen bir ihbar neticesinde Amerika bayraklı bir tekneye 2.5 mil civarında Yunan karasularına girerek bizim Sahil Güvenliğimiz müdahale etti. Gelen ihbar 'bize ateş açıldı' yönündeydi. İki tane yaralamanın olduğunu arkadaşlarımız bize söylediler. Gece vaktiydi ve acil müdahale edilmesi gerekiyordu. Olayla ilgili soruşturma devam etmekte. Maalesef Yunan tarafı sadece bu tip olaylar ortaya koymuyor. Aynı zamanda göçmen botlarını da acımasız bir şekilde batırmak suretiyle dünyada yeni bir sürecin önünü açmış oluyor. Benim şaşkınlığım Yunan tarafına değil. Benim şaşkınlığım özellikle göçmen hakları konusunda mangalda kül bırakmayan Avrupa'yadır. Bunun üstünü örtmek için uyduruk bir teşkilat kurmuşlar. Kabahatlerini ve yaptıkları insanlık dışı eylemleri örtmek için ortaya koydukları bir teşkilat. Bizim de bununla ortak iş yapmamızı istiyorlar. Yani cinayetlerine, kabahatlerine, insanları acımasızca katletme konusunda ortaya attığı adımlara bizi de ortak etmek istiyorlar. Bu kabul edilebilir bir durum değildir. Özellikle insan hakları konusunda mangalda kül bırakmayan Avrupa'ya Yunanistan'ı yaptıkları konusunda uyarmaya ve had bildirmeye davet ediyorum."

Abdullah Sarica
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir Efes Antik Kenti’ndeki ‘gece müzeciliği’ lansmanına yoğun katılım UNESCO Dünya Miras Listesi’nde yer alan Efes Antik Kenti’nin turistler tarafından gece de ziyaret edilebilmesi için ışıklandırılmasının ardından "gece müzeciliği" lansmanı gerçekleştirildi. Helenistik, Roma, Bizans, Beylikler ve Osmanlı dönemlerinden taşıdığı izlerle Anadolu’nun eşsiz zenginliğini gözler önüne seren İzmir’in Selçuk ilçesindeki Efes Antik Kenti, Kültür ve Turizm Bakanlığının ‘gece müzeciliği’ uygulaması kapsamında ışıklandırılmıştı. Türkiye’de ilk kez Efes’te uygulanan ışıklandırma çalışmalarının ardından ‘gece müzeciliği’ tanıtım toplantısı düzenlendi. Yenilenen ışıklandırma çalışmalarıyla yerli ve yabancı binlerce ziyaretçi, 2 bin 300 yıllık Efes Antik Kenti’ni gün batımından sonra da ziyaret edebiliyor. Uygulama ilk kez ‘Efes Antik Kenti’nde hayata geçirildi Tanıtım toplantısında konuşan İzmir Valisi Süleyman Elban, ‘gece müzeciliği’nin ören yerlerinde ve tarihi kentlerde bu yıl ilk kez uygulamaya konulduğunu belirterek, “Bugün ülkemiz turizmciliğiyle ilgili çok farklı ama çok özel bir programı başlatmak üzere buradayız. İlk başlanan lokasyon da Efes’imiz oldu. Efes gibi bazı tarihi alanlarımızda çok fazla talep var. Hem ülkemizden hem de yurt dışından birçok insan bu alanları görmek istiyor. Fakat bu alanların da maalesef kapasitesi sınırlı. Dolayısıyla buradaki ziyaret saatlerini daha da ileri saatlere almak gerekiyor ancak gün ışığı yetersizdi. Kültür Turizm Bakanlığımız burada ciddi bir aydınlatma projesi hazırladı. Artık 00.00’a kadar da Efes’imizde gece müzeciliği şeklinde tabir ettiğimiz ziyaret saatlerini uzatmış olduk” dedi. “Gece deneyimi yaşamak farklı duygu oluşturacak” Tarihi kentlerin bulunduğu alanların Ege ve Akdeniz’de özellikle yılın 6 ayında çok sıcak dönemlere denk geldiğini belirten Vali Elban, sıcak dönemlerde insanların gündüz bu alanları gezmekte ciddi anlamda zorlandığını aktardı. İnsanların sıcaktan etkilenmemesi ve tarihi alanları daha kolay gezebilmeleri adına gece serin saatlerde ziyarete açılmasının konfor sağladığını vurgulayan Elban, şunları kaydetti: “Ayrıca bir diğer faydası da gündüz görünüyor ama gece deneyimini de yaşamanın farklı bir duygu oluşturacağını düşünüyoruz. Dolayısıyla inşallah gece deneyimi de tarihi alanlarda insanlara ayrı bir haz, ayrı bir keyif verir diye düşünüyorum. Ülkemiz turizmine, kültür hayatına, dünya kültür hayatına ve bakanlığımızın bundan sonra yapacağı projelere de katkı sağlamasını diliyorum. Bu projenin hayırlı uğurlu olmasını temenni ediyorum. İnşallah hem ülkemiz hem dünya turizminin hizmetine de yeni yeni projelerin gireceğini düşünüyorum.” “Gece ilk kez geldim, çok etkileyici” Antik kenti görmeye 80 kişilik kafileyle birlikte geldiğini belirten ziyaretçi Elif Toy, atmosferi çok beğendiğini söyledi. Toy, “Tiyatro gibi etkinliklerle Bergama’da ve daha farklı yerlerde bu şekilde etkinlikler oluyordu. Fakat bu düzenli bir şekilde halka açılan bir şey değildi. Daha önce gündüz de birkaç kere gelmiştik Efes’e. Bu şekilde daha güzel olmuş. Gece ilk kez geldim, bizim için çok etkileyici" dedi. Antik kenti görmek isteyenlere gelmeleri tavsiyesinde bulunan Toy, buradaki atmosferi daha fazla kişiye ulaştırabilmek amacıyla daha büyük etkinliklerin yapılması gerektiğini söyledi. “Ülkemizde antik kentlere değer vermemiz gerekiyor” Selçuk’ta yaşayan, antik kenti görmeye eşi ve arkadaşlarıyla birlikte gelen Gürbüz Gök ise, “Gündüz gelmiştik ama gece açılması aslında iyi olmuş. Dışarıdan çok fazla kişinin geldiğini gördük. Talep ve yoğunluk var. Güzel bir uygulama olmuş. Işık, ambiyans Efes’e çok fark katmış. Bayağı bir sevindik. Ülkemizde tarihi eserlere değer vermemiz gerekiyor” şeklinde konuştu. “En çok kütüphane ilgimi çekti” İzmir’de hemşirelik bölümünde okuyan Merve Nur Tekin de daha önce hiç Efes’e gelmediğini belirterek, “Akşam ışıklandırmasını duyunca arkadaşlarımızla gelmek istedik. Gerçekten geldiğim için çok mutluyum. En çok ilgimi çeken kütüphanesi ve tiyatro alanı oldu. Gayet hoş bir ortam var. Işıklandırması çok güzel olmuş. Kesinlikle herkes gelmeli” dedi. Tanıtım toplantısına İzmir Valisi Süleyman Elban, Ege Ordu Komutanı Orgeneral Kemal Yeni, Kültür ve Turizm Bakanlığı yetkilileri, protokol üyeleri, turizm sektöründeki paydaşlar ve birçok vatandaş katıldı.
Kütahya Türk iş insanı Ferhat Süleyman Çınar’ın başarı öyküsü Dünyada birçok ülke ile güçlü bağlantıları bulunan, NATO ve Birleşmiş Milletler Diplomatlığı gibi görevler yapan 46 yaşındaki iş insanı Ferhat Süleyman Çınar, başarı öyküsünü anlattı. Birleşmiş Milletler ve NATO’da önemli görevler üstlenen, Türkiye ve Birleşmiş Milletler arasındaki ilişkide önemli bir konuma sahip Ferhat Süleyman Çınar, 1978 yılında Ankara’da, üç çocuklu memur bir ailenin en küçük çocuğu olarak dünyaya geldi. Çocukluğu, dönemin zorlu şartları altında geçti ve Ankara’da memur bir ailenin ferdi olarak yaşamak ona mücadeleci bir ruh kazandırdı. Çınar, henüz ortaokul çağlarındayken, ailesinin beklentileri ve kendi davranışları arasında bir denge kurmaya çalıştı. Ailesi, onun abisi ve ablası gibi iyi bir eğitim alıp üniversiteye gitmesini ve kendileri gibi memur olmasını istiyordu. Ancak, Çınar, kendi geleceğini belirleme konusunda oldukça kararlıydı ve daha farklı bir yol izlemeye karar verdi. 80’ler ve 90’lar, Türkiye’nin ve dünyanın önemli dönüşümler yaşadığı yıllardı. Bu dönemde, Çınar, çevresindeki değişimleri yakından gözlemledi ve bu değişimlerin etkilerini bizzat deneyimledi. Soğuk Savaş’ın sona ermesi ve küresel sistemin dönüşümü gibi büyük olaylar, onun dünya görüşünü şekillendiren önemli faktörler oldu. “13 yaşında geleceğini şekillendirecek önemli kararlar almaya başladı” Çınar, sadece 13 yaşında olmasına rağmen, geleceğini şekillendirecek önemli kararlar almaya başladı. Geleneksel eğitim sistemi yerine gerçek okul olarak iş hayatını gördüğü için daha genç yaşlarda iş dünyasının içine adım attı. İş dünyasında içindeki erken deneyimleri, ona farklı bir bakış açısı kazandırdı. Matbaa sektöründe çalışmaları, ona sadece bir iş kolunun ötesinde, büyük bir resim olduğuna inanıyor ve küresel pazarın önemli bir parçası olarak görüyordu. Matbaacılığı, sadece basılı malzemelerin üretimi olarak görmek yerine, toplumun derinliklerine etki eden bir araç olarak değerlendiriyordu. Bu süreçte Ankara da Türk Siyasetinin kalbinde tanıştığı ve ortaklık kurduğu önemli kişiler başta Süleyman Demirel olmak üzere Ali Çetin Şener, Şahbettin Çimen, Cavit Çağlar gibi isimlerde onun Türk ve Dünya siyasi yapısını okumasında büyük önem taşıdı. “Sahip olduğu işleri bölgesel çaptan küresel bir boyuta taşıdı” Zamanla sahip olduğu işleri bölgesel çaptan küresel bir boyuta taşıyan Ferhat Süleyman Çınar, bu süreçte, uluslararası alanda geniş bir ağ oluşturdu ve işlerini küresel bir perspektifle genişletti. Ferhat Süleyman Çınar, insanlığı bir bütün olarak ele aldı ve küresel işbirliğinin, içinde bulunduğumuz sorunların tek çözümü olduğuna inandı. Ona göre insanlar kalıplarını devletler ise sınırlarını aşmalıydı, bu kaçınılmaz bir sondu ve elbet ki olacaktı. Bu gün bu amaca ulaşmak için Birleşmiş Milletler ve çeşitli STK’larda önemli misyonlar üstlenen Ferhat Süleyman Çınar bunun yanı sıra Orta Doğu’daki küresel işbirliğini geliştirmeye ve bölgede barış ve istikrarı sağlamak amacıyla Bölgedeki önemli Kraliyet Ailelerine danışmanlık yapmakta. ’’Ülkemiz ve dünya adına çok çalışıyoruz” Türkiye ve Dünya adına çok çalıştıklarını söyleyen Ferhat Süleyman Çınar ’’Ülkemiz Ekonomik, sosyal, kültürel ve insani nitelikteki uluslararası sorunları çözme düsturuyla, ırk, cinsiyet, dil veya din ayrımı gözetmeksizin herkesin insan haklarına ve temel özgürlüklerine saygının geliştirilip güçlendirilmesinde uluslararası işbirlikleri ile gelişmekte olan ülkelerin desteklenmesi ilkeler ile yola çıktık. Türk İş İnsanlarının Dünya’da temsili için güçlü lobilerde aktif rol alıyoruz. Birleşmiş Milletler misyonun gerçekleşmesi ve Türkiye’nin Misyon içerisindeki rolünün daha aktif olması için buradayız. Her zaman dediğimiz gibi bizler Türkiye ile Dünya arasında bir köprü görevi görüyoruz’’ ifadelerine yer verdi.
İzmir Efes Antik Kenti’ndeki ‘gece müzeciliği’ lansmanına yoğun katılım UNESCO Dünya Miras Listesi’nde yer alan Efes Antik Kenti’nde, gece müzeciliği lansmanı gerçekleştirildi. Yerli ve yabancı turistler, antik kenti böylece gece saatlerinde de ziyaret edebiliyor. Helenistik, Roma, Bizans, Beylikler ve Osmanlı dönemlerinden taşıdığı izlerle Anadolu’nun eşsiz zenginliğini gün yüzüne çıkaran İzmir’in Selçuk ilçesindeki Efes Antik Kenti, Kültür ve Turizm Bakanlığının ‘gece müzeciliği’ uygulaması kapsamında ışıklandırılmıştı. Türkiye’de ilk kez Efes’te uygulanan ışıklandırma çalışmalarının ardından, ‘gece müzeciliği’ tanıtım toplantısı düzenlendi. Yenilenen ışıklandırma çalışmalarıyla birlikte yerli ve yabancı binlerce ziyaretçi, 2 bin 300 yıllık Efes Antik Kenti’ni gün batımından sonra da ziyaret edebiliyor. Tanıtım toplantısına, İzmir Valisi Süleyman Elban, Ege Ordu Komutanı Orgeneral Kemal Yeni, Kültür ve Turizm Bakanlığı protokolü, devlet görevlileri, turizm sektöründeki paydaşlar ve birçok vatandaş katılım gösterdi. Uygulama ilk kez ‘Efes Antik Kenti’nde hayata geçirildi Toplantıda konuşan ve ‘Gece müzeciliği’ kavramının açık alanlarda, ören yerlerinde ve tarihi kentlerde bu yıl ilk kez uygulamaya konulduğunu söyleyen İzmir Valisi Süleyman Elban, “Bugün ülkemiz turizmciliğiyle ilgili çok farklı ama çok özel bir programı başlatmak üzere buradayız. İlk başlanan lokasyon da Efes’imiz oldu. Efes gibi bazı tarihi alanlarımızda çok fazla talep var. Hem ülkemizden hem de yurtdışından birçok insan bu alanları görmek istiyor. Fakat bu alanların da maalesef kapasitesi sınırlı. Dolayısıyla buradaki ziyaret saatlerini daha da ileri saatlere almak gerekiyor ancak gün ışığı yetersizdi. Kültür Turizm Bakanlığımız burada ciddi bir aydınlatma projesi hazırladı. Artık 00.00’a kadar da Efes’imizde gece müzeciliği şeklinde tabir ettiğimiz ziyaret saatlerini uzatmış olduk” ifadelerine yer verdi. “Gece deneyimi yaşamak farklı duygu oluşturacak” Tarihi kentlerin bulunduğu alanların, Ege ve Akdeniz’de özellikle yılın 6 ayında çok sıcak dönemlere denk geldiğini belirten Vali Elban, sıcak dönemlerde insanların gündüz bu alanları gezmekte ciddi anlamda zorlandığını aktardı. İnsanların sıcaktan etkilenmemesi ve tarihi alanları daha kolay gezebilmeleri adına, gece serin saatlerde ziyarete açılmasının konfor sağladığını vurgulayan Elban, şunları kaydetti: “Ayrıca bir diğer faydası da gündüz görünüyor ama gece deneyimini de yaşamanın farklı bir duygu oluşturacağını düşünüyoruz. Dolayısıyla inşallah gece deneyimi de tarihi alanlarda insanlara ayrı bir haz, ayrı bir keyif verir diye düşünüyorum. Ülkemiz turizmine, kültür hayatına, dünya kültür hayatına ve bakanlığımızın bundan sonra yapacağı projelere de katkı sağlamasını diliyorum. Bu projenin hayırlı uğurlu olmasını temenni ediyorum. İnşallah hem ülkemiz hem dünya turizminin hizmetine de yeni yeni projelerin gireceğini düşünüyorum.” “Gece ilk kez geldim, çok etkileyici” Antik kenti görmeye 80 kişilik kafileyle birlikte geldiğini belirten ziyaretçi Elif Toy, atmosferi çok beğendiğini söyledi. Sözlerini sürdüren Toy, şunları aktardı: “Tiyatro gibi etkinliklerle Bergama’da ve daha farklı yerlerde bu şekilde etkinlikler oluyordu. Fakat bu düzenli bir şekilde halka açılan bir şey değildi. Daha önce gündüz de birkaç kere gelmiştik Efes’e. Bu şekilde daha güzel olmuş. Gece ilk kez geldim, bizim için çok etkileyici. Antik kenti görmek isteyenlere gelmeleri tavsiyesinde bulunan Toy, buradaki atmosferi daha fazla kişiye ulaştırabilmek amacıyla daha büyük etkinliklerin yapılması gerektiğini söyledi. “Ülkemizde antik kentlere değer vermemiz gerekiyor” Selçuk’ta yaşayan, antik kenti görmeye eşi ve arkadaşlarıyla birlikte gelen Gürbüz Gök ise “Gündüz gelmiştik ama gece açılması aslında iyi olmuş. Dışarıdan çok fazla kişinin geldiğini gördük. Talep ve yoğunluk var. Güzel bir uygulama olmuş. Işık, ambiyans Efes’e çok fark katmış. Bayağı bir sevindik. Ülkemizde tarihi eserlere değer vermemiz gerekiyor” şeklinde konuştu. “En çok kütüphane ilgimi çekti” İzmir’de hemşirelik bölümünde okuyan öğrenci Merve Nur Tekin de daha önce hiç Efes’e gelmediğini belirterek, “Akşam ışıklandırmasını duyunca arkadaşlarımızla gelmek istedik. Gerçekten geldiğim için çok mutluyum. En çok ilgimi çeken kütüphanesi ve tiyatro alanı oldu. Gayet hoş bir ortam var. Işıklandırması çok güzel olmuş. Kesinlikle herkes gelmeli” dedi.
Aydın AKUT ödülleri sahiplerini buldu AKUT Kuşadası ekibi tarafından düzenlenen ‘Haydi Gençler, Haydi Çocuklar AKUT ile El Ele’ yarışmasının ödülleri verildi. Türkiye’nin ilk arama kurtarma derneği olan AKUT tarafından bu yıl 3’üncü kez düzenlenen ‘Haydi Gençler, Haydi Çocuklar AKUT ile El Ele’ yarışmasının ödülleri sahiplerini buldu. Tarihi Kervansaray’da düzenlenen yarışmaya Kuşadası Belediye Başkan Vekili Tibet Özer, AKUT Kuşadası Ekip Lideri Tağmaç Saraçoğlu, AKUT 2’nci Başkanı Esra Üstünkaya, Proje ve Kaynak Oluşturma Bölüm Sorumlusu Saliha Sönmez, yarışmada dereceye giren çocuklar ve aileleri katıldı. Yarışmada, 6 Şubat Kahramanmaraş depremlerinde hayatını kaybedenleri anmak ve AKUT gönüllülerinin deprem zamanı yürüttüğü çalışmalara dikkat çekmek için ilkokul ve ortaokul öğrencileri tarafından yazılan ve dereceye girenlerin mektuplar okundu. Sosyal sorumluluk oluşturmak ve duyarlılık kazanımlarını arttırmak amacıyla düzenlenen yarışmada konuşan AKUT Kuşadası Ekip Lideri Tağmaç Saraçoğlu, “Kurulduğu yıldan beri özveriyle çalışan ekibimiz, birçok alanda gönüllülük ile toplum hizmeti vermektedir. Geleceğimizin temsili çocuklarımız da bizlerin en hassas noktasıdır. Emek verip yarışmamıza katılmış tüm öğrencilerimize ve velilerine teşekkür ediyorum. Ayrıca bizlerden hiçbir zaman desteğini esirgemeyen, her zaman dayanışmamızı sürdürdüğümüz Kuşadası Belediyesi ve Başkan Ömer Günel’e teşekkür ediyorum. AKUT varsa hayat var” dedi. Haydi Gençler, Haydi Çocuklar AKUT ile El Ele’ Yarışması’nda dereceye giren çocuklara Belediye Başkan Vekili Tibet Özer, Kuşadası AKUT Ekip Lideri Tağmaç Saraçoğlu, Akut İkinci Başkanı Esra Üstünkaya ve Proje ve Kaynak Oluşturma Bölüm Sorumlusu Saliha Dönmez tarafından başarı belgeleri ve ödülleri verildi.