POLİTİKA - 03 Şubat 2023 Cuma 18:02

Bakan Soylu’dan uyuşturucu ile mücadele açıklaması

A
A
A
Bakan Soylu’dan uyuşturucu ile mücadele açıklaması

Türkiye’nin uyuşturucu ile mücadelesini kararlılıkla sürdüreceğini söyleyen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “Bana da çok kızıyorlar, ‘okulların önünde uyuşturucu satan varsa ayaklarını kırın’ demişim polislere. Yine diyorum, okulların önünde uyuşturucu satıcısı varsa ayağını kırın” dedi.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Çankırı’nın Eldivan ilçesinde inşa edilen hükümet konağının açılış törenine katıldı. Törene Bakan Soylu’nun yanı sıra, Çankırı Valisi Abdullah Ayaz, İçişleri Bakan Yardımcısı İsmail Çataklı, AK Parti Grup Başkanvekili Muhammet Emin Akbaşoğlu, AK Parti Çankırı Milletvekili Salim Civitçioğlu, kent protokolü ve vatandaşlar katıldı. Törende konuşan Bakan Soylu, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.

“Müslüman kardeşlerine elini uzatacak ve Avrupa’nın, Amerika’nın tahakkümünden kurtaracak bir Türkiye’yi istemiyorlar”

Türkiye’nin yürüyüşüne devam edeceğini ifade eden Soylu, “Daha yürüyüşümüze yeni başladık. Bize ne çektirdiklerini biliyoruz. Bu ülkenin insanlarını akşam bankaların önüne dikiyorlardı, ertesi sabah ‘ben emekli maaşımı alabilecek miyim’ diye soğukta, çamurda, karda bekletiyorlardı. Bizi öyle büyüttüler. Biz de bu emekli kuyruklarında bekleyecek miyiz diye endişeyle büyüyorduk. Kafamız karıncalanıyordu. Hastaneye gidemiyorduk. Okmeydanı Hastanesinde akşam saat 18.00’de sabaha kadar battaniye ile doktorun tedavisi için değil, randevusunu alabilmek için bekliyorlardı. Biz böyle bir millet değiliz. 2 bin 200 yıllık devlet kabiliyetimiz var, bin yıldır bu topraklardayız. Şimdi kendimize geldik ve yürüyüşümüze başladık. Şimdi İHA’mız, SİHA’mız var, Skorsky helikopterlerimizi kendimiz üretiyoruz, kendi mühimmatlarımızı üretiyoruz, kendi en güzel gemilerimizi üretiyoruz. Önümüzdeki günlerde Anadolu gemimizin açılışını yapacağız. Bunları gördüklerinde ‘bu Türkiye’yi nasıl durduracağız’ diye düşünmezler mi? Bunları bugün yapıyoruz. Şehir hastanelerini, dünyanın en büyük barajlarından bir tanesini Yusufeli’de yapıyoruz, Ilısu Barajı’nı yapıyoruz. Yenilenebilir enerji alanında ben de olsam kıskanırım. ‘Türkiye bu kuyuları kapatmıştık, nereden açtılar. Doğalgazı nereden buldular. Türkiye cari açığını kapatacaklar’ diyorlar. Suriye’yi, Şam, Irak, Bağdat, Erbil, Afganistan, Pakistan, Yemen, Lübnan’ı, etrafındaki bütün Müslüman kardeşlerine elini uzatacak ve Avrupa’nın, Amerika’nın tahakkümünden kurtaracak bir Türkiye’yi istemiyorlar. Çıldırırlar tabii. Daha yeni yürüyüşümüze başladık” dedi.

“Avrupa bunlara aferin diyecekmiş onun için”

Muhalefet partilerinin uyuşturucu ile ilgili iddialarını eleştiren Bakan Soylu, “Neymiş, biz ülkedeki cari açığı kapatmak için, polis, jandarma Mehmetçikle hep beraber bir araya gelmişiz, uyuşturucu kaçakçılığı yapıyoruz. Allah’ım kimseyi aklından eksik etme, Türk Silahlı Kuvvetleri’ne başka bir iftira. Neden mi, Avrupa bunlara aferin diyecekmiş onun için” diye konuştu.

“İtibarları kalmadı, Anadolu coğrafyasının ve onun evlatlarının itibarı var bugün”

“Türkiye yürüyüşüne, Türkiye Yüzyılı'nda hem 21. yüzyıldaki eksikliklerini kapatarak hem de 21. yüzyılın altyapısını gerçekleştirerek sağlamaya çalıştı” ifadelerine yer veren Soylu, “İlk kez böyle bir fırsatı yakaladık. Tam 300 yıldan beridir ecdadımız da çok çektiler. Hepimiz sınavdayız. Bu sınavda, etrafımızdaki coğrafyayı görüyoruz. İnsanları evleri barkalarından sürüveriyorlar. Madem o kadar itibarlıydınız Ukrayna-Rusya savaşını çözseydiniz, gıda sorununu çözüp, tahıl koridorunu asaydınız. Amerika, Almanya bizden zengin değil mi, zengin ama sömürge zengini. Ama tıpış tıpış Recep Tayyip Erdoğan’ın, Türkiye’nin ayağına gelip, ‘Recep Tayyip Erdoğan şu tahıl koridorunu açar mısın, iki ülkeyi bir arada konuşturur musun’ dediler. Hani Almanya, Avrupa, Almanya itibarınız vardı, ortaya koysaydınız. İtibarları kalmadı, Anadolu coğrafyasının ve onun evlatlarının itibarı var bugün. Bunu çok net bir şekilde bütün dünya gördü ve takip etti” şeklinde konuştu.

“Bizi inancımızdan, geleneğimizden, göreneğimizden, aile töremizden, anne babamızın öğrettiğinden uzaklaştırmaya çalışıyorlar”

14 Mayıs’ta milletin ferasetini ortaya koyacağını belirten Bakan Soylu, “Büyükşehirlerde, her yerde uyuşturucu ile mücadele yapıyoruz. Bana da çok kızıyorlar, ‘okulların önünde uyuşturucu satan varsa ayaklarını kırın’ demişim polislere. Yine diyorum, okulların önünde uyuşturucu satıcısı varsa ayağını kırın. Bu kadar basit. Tarihin en büyük uyuşturucu ile mücadelesini yapıyoruz. Kökünü kurutana kadar devam edeceğiz. Sabahın 4’ü, 5’inde illere gidiyoruz, operasyonun düğmesine basıyoruz, Allah jandarmamızı, polisimizi muvaffak etsin diyoruz, yola çıkıyorlar. Kimi almaları gerekiyorsa onu alıyorlar. Aile birlikteliğimizi ortadan kaldırmaya çalışıyorlar. Türkiye’yi ve insanımızı cinsiyetsizleştirmeye çalışıyorlar. Erkeği erkekle, kadını kadınla evlendirmek istiyorlar, Amerika’da, Avrupa’da olduğu gibi. Bizi inancımızdan, geleneğimizden, göreneğimizden, aile töremizden, anne babamızın öğrettiğinden uzaklaştırmaya çalışıyorlar. Avrupa ve Amerika uyuşturucuya teslim oldu. Eroin şırıngası veriyorlar, alkol bayileri gibi narkotik bayileri açtılar, uyuşturucu kasabaları oluşturdular. Her 100 kişiden 30’u Avrupa’da uyuşturucu kullanıyor. Bizde 100 kişiden 3 kişi. Bizi de oraya çıkartmak, aileleri bitirmek istiyorlar. Bütün kamu kurumlarımızla nasıl mücadele etmeyelim? Anne bana geliyor, ‘oğlumu kurtar’ diyor. İnşallah diyorum, ‘beni dövüyor, kurtar’ diyor. Ne yapacağım, öbür tarafa adam gibi getireceğim. O anneye ne çektirdiyse ona onu çektirmek doğru olandır. Uyuşturucu ile mücadeleyi hep beraber devam ettireceğiz” ifadelerini kullandı.

Murat Kanber - Recep Arslan - Bedirhan Göksu

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Doktor kontrolü olmaksızın astım ilacını bırakmak krize neden olabilir Bahar aylarında polen yoğunluğunun artması nedeniyle astım ataklarının ortaya çıkabileceği uyarısında bulunan Prof. Dr. Mustafa Çörtük, astım krizlerini tetikleyen faktörlere dikkat çekti. Astım krizlerini en sık nezle ve grip dâhil olmak üzere solunum yolları enfeksiyonları ile kirli hava şartları ve sigara dumanına maruziyetin tetiklediğini belirten Prof. Dr. Mustafa Çörtük, doktor kontrolü olmaksızın astım ilacını bırakmanın astım krizine neden olduğunu söyledi. Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de her yıl Mayıs ayının ilk Salı günü, Dünya Astım Günü olarak anılıyor. Bu özel günde toplum ve sağlık çalışanlarında astımla ilgili farkındalık oluşturulması hedefleniyor. İstanbul Atlas Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Çörtük, 7 Mayıs Dünya Astım Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada astım hastalarının dikkat etmesi gerekenlere ilişkin değerlendirmede bulundu. Tekrarlayan nefes darlığı, hırıltı, öksürük astım belirtisi Astımın, tekrarlayan nefes darlığı, hırıltı, göğüste baskı hissi ve öksürük gibi belirtilerle kendini gösterdiğini kaydeden Prof. Dr. Mustafa Çörtük, “Astım, dünyada en sık görülen ve bulaşıcı olmayan kronik solunum hastalıklarından biridir. Astım, tekrarlayan nefes darlığı, hırıltı, göğüste baskı hissi ve öksürük gibi belirtilerle kendini gösterir. Belirti ve şikayetlerin sıklığı ve şiddeti kişiden kişiye veya aynı kişide zaman içinde değişkenlik gösterebilir” diye konuştu. Sigara dumanı en önemli risk faktörleri arasında Astımda en önemli risk faktörünün genetik yatkınlık ve sigara dumanına aktif veya pasif maruziyet olduğunu söyleyen Prof. Dr. Mustafa Çörtük, “Bunlara ek olarak çocuklukta anne sütü dışında beslenme, yaşamın ilk yılında gereksiz ve yoğun antibiyotik kullanımı, çocukluk çağında geçirilen bazı hastalıklar ve kimyasal toz ve dumana maruz kalınan bazı mesleklerde çalışmak astım gelişimi için risk oluşturmaktadır” uyarısında bulundu. Astım ilacını bırakmak krize yol açabilir Astım krizlerini tetikleyen etkenlere de işaret eden Prof. Dr. Mustafa Çörtük, “Astım krizlerini en sık olarak nezle ve grip dâhil olmak üzere solunum yolları enfeksiyonları, sigara dumanına maruziyet, kirli hava şartları tetikler. Ayrıca doktor kontrolü olmaksızın astım ilacını bırakmak da astım krizine neden olabilir” diye konuştu. Polen mevsiminde dikkatli olunmalı Bahar aylarında krizlerin tetiklenmesi riskine dikkat çeken Prof. Dr. Mustafa Çörtük, bu aylarda polen yoğunluğunun artması nedeniyle astım ataklarının ortaya çıkabileceği uyarısında bulunarak “Astım hastaları özellikle içerisinde bulunduğumuz bahar aylarında varsa ilaçlarını düzenli kullanması, kullanmıyorsa uygun tedavi başlanması için hekime başvurması, piknik alanları ve parklar gibi polen yoğun ortamlarda mümkünse bulunmamaları önerilir” dedi. Tedavi sürecinde iş birliği gerekiyor Astımın tedavi edilebilir bir hastalık olduğunu kaydeden Prof. Dr. Mustafa Çörtük, “Ancak hekim ve hasta arasında yakın iş birliği gerekir. Hekim önerisine göre düzenli kontrole gelen hastalarda zamanla ilacın azaltılması ve hatta bırakılabilmesi mümkündür. Ancak bu ilaç düzenlemelerinin hekim önerisi ile yapılması önemlidir. Uygun olmayan zamanda yapılan ilaç değişiklikleri tedavi sürecini aksatabilir ve uzatabilir” uyarısında bulundu.
Zonguldak Üniversite öğrencilerinden İsrail’e tepki yürüyüşü Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi (ZBEÜ) öğrencileri İsrail’in Filistin’e yapmış olduğu saldırılara tepki göstermek amacıyla yürüyüş düzenledi. Zonguldak Üniversiteli Aktif Gençlik Kulübü (ÜNİAK) üyesi öğrenciler, İsrail’in Filistin’e yapmış olduğu saldırılara ’’Filistin’de Zulme Dur de’’ sloganıyla yaptıkları yürüyüş ile tepki gösterdi. Zonguldak Üniversiteli Aktif Gençlik Kulübü (ÜNİAK) Başkanı Cihat Ruzlarlıoğlu’nun da aralarında bulunduğu öğrenci grubu, ellerinde çeşitli döviz, pankartlar ile Türk ve Filistin bayrakları ile İlahiyat Fakültesi’nden Spor Salonu önün kadar yürüdü. İsrail aleyhine sloganların atıldığı yürüyüşte açıklama yapan Ruzlarlıoğlu, “1948’den bugüne kadar milyonlarca masum ve mazlum Filistinliyi göç, kıtlık ve ölümle sınayan İsrail yayılmacılığı, 7 Ekim 2023itibariyle tarihin akışı içerisinde insanlığın utanç tablosu olarak değerlendirileceği bir soykırım halini almıştır. 209 gündür çocuk, kadın, erkek, genç, yaşlı, engelli ayırt etmeksizin 35 bin kişinin İsrail barbarlığı tarafından katledildiği binlerce kişinin evinden, yurdundan göçe sürüklendiği, kundaktaki bebeklerin bombardımanlar sonucunda enkaz altında can verdiği bir soykırım yaşanmaktadır. İnsanlığın yaşadığı acıları; canı yananın rengine, dinine ve diline göre tasnif etmeyi, kınamayı ve lanetlemeyi kendisine paye bilen iki yüzlü egemen güçler ile uluslararası örgütler ise vahşeti yaşatan İsrail olunca bir kez daha sessiz kalmayı, katledilen bebeklerin görüntülerine karşı gözlerini kapatmayı, masum kadınların feryatlarına karşı kulaklarını tıkamayı tercih etmişlerdir. Egemen güçlere ve uluslararası örgütlere elindeki siyasi, askeri ve ekonomik gücü kullanarak sessizlik baskısı yapan sözde İsrail Devleti artık mızrağın çuvala sığmadığının farkına varmalıdır. Zonguldak ÜNİAAK teşkilatları ve Bülent Ecevit Üniversitesi öğrencileri olarak Gazzelilerin çığlıklarına kulak veren ABD’nin MIT Boston Üniversitesi öğrencilerinin yanında olduğumuzu belirtiyoruz’’ dedi. Ruzlarlıoğlu, 81 ilin üniversite öğrenci ve akademisyenlerine de İsrail’e tepki gösterilmesi için çağrıda bulundu