GÜNDEM - 09 Mart 2019 Cumartesi 13:23

Bakan Soylu:'HDP siyasi parti değildir, PKK’nın koludur'

A
A
A
Bakan Soylu:'HDP siyasi parti değildir, PKK’nın koludur'

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Beykoz’un Kavacık semtinde Karadenizli dernekler tarafından düzenlenen programda yaptığı konuşmada, "PKK’nın ve HDP’nin huzuru bozma anlayışını tasfiye edeceğiz. HDP siyasi parti değildir, PKK’nın koludur. Onların vekiline milletvekili demek millete de, milletvekillerine de hakarettir. Terörün ortaya koyduğu bu anlayışı kuvvetlendirmek demektir' dedi.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun 31 Mart Yerel Seçim çalışmaları kapsamında İstanbul’daki temaslarının ilk durağı Beykoz oldu. Kavacık’ta Karadenizli dernekler tarafından düzenlenen kahvaltı programına Bakan Soylu’nun yanı sıra AK Parti Beykoz Belediye Başkan Adayı Murat Aydın, İlçe Başkanı Hanefi Dilmaç, MHP İlçe Başkanı Oğuzhan Karaman, partililer ve vatandaşlar katıldı. Programda konuşma yapan Bakan Soylu, "Sayın Cumhurbaşkanımıza Beykoz’da başlayacağımı söyledim ve size selamlarımı iletmemi istedi. Önemli dönemlerden geçiyoruz ve önemli kararlar alıyoruz.

Bu coğrafyanın kararları bilmenizi isterim ki başkalarının kararların benzemez. Biz Almanya değiliz, İngiltere, Norveç hiç değiliz. Bu coğrafyanın kararlarının sadece kendimizi de ilgilendirmiyor. Hem geçmişimiz hem medeniyetimiz hem de tarihi kültürümüzü geleneğimizi anne ve baba öğretilerimizi ilgilendiriyor. Hakikaten bu seçim önemlidir ve her seçim bir karardır. Biz dünyanın en kıymetli parçasını kendimize vatan yaptık. Anadolu’ya elimizden almaya çalışıyorlar. Kendimizi olan özgüveni kaybettirerek bizi birbirimize düşürerek sağ-sol Türk-Kürt Alevi-Sünni ardından laik-dindar her meselede bunu yapıyorlar. Esas itibariyle korktukları bizim medeniyetimizin gücüdür. 600 yılı aşkın Osmanlı Devleti ile hüküm sürdüğümüz adaletimizdir" dedi.

"2016’da 6 milyon turist, 2018’de ise 13 milyon ile bitirdik"

"6-7 yıldır anamızdan emdiğimiz sütü burnumuzdan getiriyorlar" diyen Bakan Soylu, "Gezi Parkı'ndan 15 Temmuz’a kadar. Hiçbir zaman vazgeçmediler, buna direnen bir millet ve devlet var. 2016’da biz toplam 6 milyon turist vardı. 2017’de 10 milyona sıçradı, 2018’i 13 milyon ile bitirdik. Bu toprakların şifresi huzurdur. Bunu bozdurmamak lazım. Bunu hep birlikte sağlamak ve gerçekleştirmek gerekir. Kandil'i 3-5 tane hayvan mı idare ediyor? Pensilvanya’da hangi şarlatan varsa o idare ediyor. Irak'ın kuzeyinde devlet kurulması için onlar tahrik etti. Bu coğrafyanın uzaklaştırmak için. Ben geçen gün Diyarbakır’daydım, burada sabahın saat 9’unda 2 bin kişiyle bir araya geldik. Ardından Eğil’e gittik. 35 medeniyetin geçtiği bir yerden bahsediyorum" ifadelerini kullandı.

"Tarihimizi 40 yılın içerisine sığdırabilecek kadar aklından yoksun ve cahiller"

Bakan Soylu, "Pervin Buldan’a sorarsanız 31 Mart seçimine 40 yıllık tarihlerinin finali için gelecekler, taçlandıracaklar. Cahil kadın. Tarihimizi 40 yılın içerisine sığdırabilecek kadar aklından yoksun ve cahil. 40 yıllık bir tarih için sığdırabilecek kadar gözleri dönmüş bu kadar açıktır. Şu PKK’nın elinde olup da 08 operasyonuyla bundan sonra Kandil'e yardım ettirmeyeceğiz dediğimiz belediyeler üzerinden lojistik araçların eline veremeyeceksiniz dediğimiz 94 belediyeden biri olan Yenişehir belediyesine gittik ve her şeyi yapmışlar. PKK’nın kongre binasını bizim kayyumlar millet kıraathanesi yapmışlar. Çocuklar birbirleriyle ahbaplık yapıyor. Size adice tecavüz etmeye çalışan o hayvanlardan sizi kurtarmak görevimizdir. Pürüzsüz bir Türkiye’de sizin doktor, mühendis ve hemşire olmanız hayırlı bir evlat olmanızı temin etmek bizim yapmak istediğimizdir. Oralar robotlaşmış ve ideolojiden çıkamayan insanların yeri değildir" şeklinde konuştu.

"HDP siyasi parti değildir, PKK’nın koludur"

Bakan Soylu, "PKK’nın ve HDP’nin huzuru bozma anlayışını tasfiye edeceğiz. HDP siyasi parti değildir, PKK’nın koludur. Onların vekiline milletvekili demek millete de, milletvekillerine de hakarettir. Terörün ortaya koyduğu bu anlayışı kuvvetlendirmek demektir. Ben aylardır PKK’nın siyasi kolusunuz. Biz PKK’nın siyasi kolu değiliz diyemezler. Kendi adlarına söyleyecek bir cümleleri yoktur. İstanbul’a, Ankara’ya sızmaya çalışıyorlar. Yani bize siz Doğu ve Güneydoğu’da huzuru bu ne 2009 ne de 2014 seçimidir. 2009’da neden bir araya gelinmedi? Yerel seçimde neden bir araya geldi. Amaç Murat Aydın’ı kazandırmak için değil birlikte olmaktır. Kafalarını çıkartmak istiyorlar. Çok net söylüyorum çıkaramazlar. Son 30 yılın terör katılım en düşük seviyesindeyiz. 88-89 seviyesindeyiz, bu yıl daha da düşecek. 2017-2018’de 10 milyar uyuşturucu madde ele geçirdik hem de belediyelerinde. Yurt içi ve yurt dışı operasyonlarıyla hareket sahalarına daralttım" diye konuştu.

"İHA’lara Mayıs’ta bir şey takacağız, kafalarını bile çıkartamayacaklar"

Bakan Soylu, "İHA’lara Mayıs ayında bir şey takacağız. Bırakın dağlarda gezmeyi kafalarını çıkartamayacaklar. Biz eski Türkiye değiliz, teknolojiyle, ATAK’larla, İHA’larla, yetişmiş iyi personellerle istim üzerindeyiz. Diyor ki, ‘Kürdistan’ta biz kazanacağız’, Batı’da AK Parti ve MHP’yi kaybettireceğiz.’ Pervin Buldan bugün burada, HDP’nin İstanbul ayağı var mı? Yok. İstanbul’da ne işi var. İmamoğlu ve Yavaş çıksın desin ki, HDP terör örgütüdür desinler ya, desinler. İmamoğlu Truva atıdır. PKK’yı şehirlere sızdırmak içindir. Ne yapacakları açıktır. Tek bir amaçları vardır, şehirlerin huzurunu altüst etmektir. Burada Truva atı bellidir, bunlara bu fırsatı vermemek lazım.

Bu Türkiye’nin üzerine oynana bir oyun ve kurgudur. PKK’ya yaşam tüneli açmak istiyorlar. Buna müsaade etmeyiniz. Biz İmamoğlu gibi PKK’ya yamulsaydık bugün evden çıkamazdık. Efendilerinin talimatlarını yerine getirmek için çalışırlar. Kılıçdaroğlu CHP’nin döneminde kara leke olarak anılacaktır. Terör örgütü ile işbirliği yaptığı bu dönemde böyle anılacaktır. SP bir taraftan CHP bir taraftan bunu çıplak gözle soramazsan anlatamasan seçimi sadece bir yerel seçim maiyetinde değerlendirirsek olmaz. Meseleyi karmaşık hale getirdikten sonra bir önemi kalmıyor. Her belediyeyi kaosa çevirdiler. Kandil ne dediyse onu yaptılar. Bizim eksiğimiz olabilir ama samimiyetimizde eksilik yoktur. Tayyip Erdoğan yıllardır hakaret ve tehdit edilmektir. Bir kere geri adım atmadı ve milleti aynı kefeye koymadı. Bizim boynumuzu Kandil önünde eğik bırakmayın. Pensilvanya’daki şartlana bizi güldürmeyin" şeklinde konuştu.

"Yüzde 41 ölüm azlığıyla gidiyoruz, dünyada böyle bir şey yok"

Bakan Süleyman Soylu, "Dün ilk kez Fatih’te evden hırsızlık olmadı. 2017’de 87 hırsızlık, 2018’da 57 şu anda 2019’da 45. Uyuşturucu meselesinde üzerine gittikçe gidiyoruz. Cumhuriyet tarihinin en büyük operasyonlarını yaptık, 7.2 ton esrarı yakaladık. 57 bin insan şu an hapiste. 300 tane lideri kulağından tuttuk kodese attık. Biz mafya falan bilmeyiz. İstanbul’da toplamda 544 ölüm var. 543'e düşürdük. Yüzde 41 ölüm azlığıyla gidiyoruz. Dünyada böyle bir şey yok. Bin 700 yayayı kurban veriyoruz. Ben 1 Nisan’dan sonra frene nasıl bastıracağımı bilirim. Avrupa’da tak diye araba duruyor, biz bu seviyeye geldik artık. Yayalar da kırmızı ışığı takmadan geçiyor ona da bir itibar etti. İlk kez bu kadar güçlü noktadayız" dedi.

"Biz DHKP-C derken koskoca CHP PKK’nın peşine takıldı"

Bakan Soylu, "Bin tane bekçi verdik, bin tane daha vereceğiz. Cumhurbaşkanı diyor ki, ‘gece vatandaş bekçinin sesini duymazsa senden hesap sorarım’ diyor. Yandım vallahi. Biz dünyanın en güvenli şehirleri olacağız. DHKP-C ve MLKP konusunda ilk kez bu durumdayız. Türkiye’de yöneticisi varsa ya ölüdür ya da tutukludur. Onlar bana hakaret etmeyi ve tehdit etmeyi seveler. Ana ve baba ile çocuklar nerede oturur araştırmayı severler. Bu konuda CHP’yi kaç kez uyardım DHKP-C ile iş tutmayın diye. Şu belediyeleriniz DHKP-C’nin tekelindedir. Elimizde belgeler var. Bakın yanlış yapıyorsunuz dedim. Biz DHKP-C derken koskoca CHP, PKK’nın peşine takıldı ve bunu kabul etmek mümkün değildir" şeklinde konuştu.

"Murat Aydın Beykoz’da büyük bir değişimin altına imza atacak"

"Murat Aydın beyi yıllardır tanırım, dostluğumuz vardır" diyen Bakan Soylu, "Ama onlar bir tarafa işini ehli bir adamdır. Samimi bir insandır ve Beykoz’da büyük bir değişimin altında imza atacağına adım gibi eminim. Buradaki farkı çok açmalıyız. Burada hızlı bir şekilde seçim son 20 gündür. Herkesin söylediğin son 20 gün kulaklara gider. Truva atlarına ne olursunuz müsaade etmeyin. Bizden çok var ama bu memleketten bir tane var. Bunu hep birlikte sağlamalıyız. 31 Mart’ta inşallah Murat Aydın beye güçlü bir destek çıkarmalıyız. Destansı bir 5 yıl gelecek. Ben Murat Aydın beyin emrindeyim. 4 buçuk yıl bizim gelecek nesillerimize bırakacağımız en büyük miras olacaktır. Binali ağabeyinizi seviyor musunuz? Cumhuriyet tarihinin yetiştirdiği en kıymetli insanlardan biridir" ifadelerini kullandı.  

Doğan Can Cesur - Yunus Emre Şeker
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Bakan Ersoy, Yunan mevkidaşı ile "Romeo ve Juliet" oyununu izledi Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ile Yunanistan Kültür Bakanı Lina Mendoni, William Shakespeare’in unutulmaz eseri "Romeo ve Juliet" oyununun Atatürk Kültür Merkezi’ndeki (AKM) gösteriminde bir araya geldi. Oyun, Türkiye’den Devlet Tiyatroları ve Yunanistan’dan Atina Konser Salonu Megaron ve Yorgos Lykiardopoulos kültürel organizasyonu Lykofos ortak projesiyle Ege’nin her iki yakasında tiyatro severlerle buluşuyor. Yunanistan ve Türkiye’den sanat kurumları ile sanatçıları bir araya getiren proje, iki ulus arasında köprü kurmayı hedefliyor. Dün İstanbul’da ilk gösterimi yapılan ve 28 Nisan’a kadar sahnelenmeye devam edecek esere ilişkin AKM’de gerçekleştirilen basın toplantısında Bakan Mehmet Ersoy, Bakan Lina Mendoni ile verimli bir görüşme gerçekleştirdiklerini ve değerlendirmelerde bulunduklarını söyledi. Basın toplantısında konuşan Bakan Ersoy, "Bugün değerli mevkidaşım, Yunanistan Kültür Bakanı Sayın Lina Mendoni ve beraberindeki heyeti misafir ettik. Verimli bir görüşme gerçekleştirdik; değerlendirmelerde bulunduk. Şimdi ise çok güzel bir sanat birlikteliği vesilesiyle buradayız. Devlet Tiyatrolarımız ile Pire Belediye Tiyatrosunun ortak bir proje çerçevesinde sahneye koyduğu Romeo ve Juliet oyununun İstanbul galasını izleyeceğiz” dedi. "Sanatın evrenselliği insanlık için daima ortak bir çatı olmuş; en güzel, en anlamlı birlikteliklere ev sahipliği yapmıştır" diyen Ersoy, sözlerine şöyle devam etti: “Bizler de buna sahip çıkmanın, katkı ve değer sunmanın gayretindeyiz. İnanıyorum ki bu proje sadece bir başlangıç olacak, önümüzdeki dönemlerde sanatın diğer alanlarına da yayılacaktır. Romeo ve Juliet, Shakespeare’in eşsiz kaleminden çıkmış ölümsüz bir klasik. Bizler ise bu eseri, sanatçılarımızın kendi kültürel ve tarihsel geçmişlerinden ilham alarak yeniden yorumladıkları bir temsille sahneye taşıyoruz. Oyundaki aileler kendi aralarında anadillerinde konuşurken bir araya geldiklerinde, bildikleri tek ortak dil olan İngilizce ile iletişim kuracaklar. Bu yaklaşım, farklı dillerin ve kültürlerin etkileşimiyle insan doğasının derinliklerine inerek evrensel duyguları keşfetmeyi amaçlamaktadır. Esere günümüz dünyasından açılan bu çağdaş bakış açısı ve yeni yorum vesilesiyle Türkiye ve Yunanistan’ın köklü kültürel mirasını da bir araya getirmiş ve iki ülke arasında derinleşen kültürel diyaloğu sembolize etmiş olacağız. Provalar 18 Şubat’ta, Yunanistan’da başlamıştı. Yönetmen Lefteris Giovanidis’in rejisiyle sahneye taşınan eser, Türkiye’de sanatseverlerle buluşmasının ardından Mayıs ayında, Atina’da perdelerini açacak ve iki ülkede toplamda 13 temsil gerçekleştirilecek. Ayrıca 17-27 Mayıs 2024 tarihleri arasında, Antalya’da düzenlenecek olan 14’üncü ‘Devlet Tiyatroları Antalya Uluslararası Tiyatro Festivali’nde yer almasını da planlıyoruz. Yine yaz aylarında ve önümüzdeki tiyatro sezonunda Türkiye’nin ve Yunanistan’ın farklı şehirlerinde sahnelenmesi, Avrupa’daki prestijli tiyatro festivallerine katılımı söz konusu olacak. Türkiye ve Yunanistan arasındaki kültürel ilişkilerin geliştirilerek daha ileri boyuta taşınması adına bundan sonra da Yunanistan’ın ilgili kurum ve kuruluşlarıyla eşgüdüm ve iş birliği içerisinde çalışmaktan memnuniyet duyacağımızı ifade etmek isterim. Sayın Bakan’a, Pire Belediye Tiyatrosunun ve Devlet Tiyatrolarımızın çok değerli sanatçılarına ve Sayın Lefteris Giovanidisi’in şahsında, sahne arkasında bu esere emek veren bütün ekibe teşekkür ediyorum. Sanatseverleri bu özgün ve özel temsili izlemeye davet ediyor, hepinize saygılar sunuyorum” dedi. Yunanistan Kültür Bakanı Lina Mendoni ise eserin sahneye konulma sürecinden bahsederek, Türk- Yunan ilişkileri bakımından oyunun İstanbul’da izleyicilerle buluşmasından dolayı mutluluk duyduklarını ifade etti. Romeo ve Juliet’in en güzel aşk hikayesi, aynı zamanda da bir drama olduğunu belirten Mendoni, "Bu oyun bir başlangıç olabilir. İki toplumun kültürel bağlarımızı daha da yüksek hale getirebiliriz. Sadece devlet düzeyinde değil, özel kuruluşlar arasında da ortak projelerin ve ikili işbirliklerinin olduğunu öğrenmekten mutluluk duyuyoruz. Yakın zamanda sizleri Atina’ya 16 Mayıs’ta sahnelenecek oyuna da bekliyorum. Eminim oyun, Atina’da da çok iyi karşılanacak" diye konuştu. Bakan Ersoy ve Mendoni, ortak basın toplantısının ardından AKM Tiyatro Salonu’nda sahne alan "Romeo ve Juliet" oyununu birlikte takip etti.